Yapı Kredi, Tüm Paydaşları İçin Uzun Dönemli Değer Yaratma Modelini İçeren İlk Entegre Raporu Yayımladı
Yapı Kredi bu raporda, faaliyet gösterdiği ortamı, faaliyetlerini etkileyen trendleri, risk ve fırsat yönetimini, ortak değer yaratmayı esas alan iş stratejisini ve öncelikli konuları kapsamında yıllık performansını paylaşırken, geleceğe yönelik öngörülerini de aktardı.
Yapı Kredi’nin 2019 Entegre Raporu, Uluslararası Entegre Raporlama Konseyi’nin (International Integrated Reporting Council-IIRC) Entegre Raporlama Çerçevesi kapsamında, Küresel Raporlama Girişimi (Global Reporting Initiative-GRI) Standartları’na uygun olarak hazırlandı. Yapı Kredi ayrıca raporda yer alan 33 ekonomik, sosyal ve çevresel gösterge için bağımsız bir denetim kuruluşundan da güvence beyanı aldı.
Entegre düşünce anlayışı çerçevesinde ekonomiye, topluma, çevreye yarattığı değer ve etkiyi bütüncül bir şekilde ele alıp sorumlu bankacılık prensipleri temelinde faaliyet gösteren Yapı Kredi, tüm paydaşlarıyla etkili ve şeffaf bir iletişime önem veriyor. Yapı Kredi, öncelikli konularını, paydaşlarının ve müşterilerinin, görüş ve ihtiyaçlarını gözeterek hayata geçirdiği önceliklendirme analizi üzerinden belirliyor. 2019 yılında Birleşmiş Milletler Sorumlu Bankacılık Prensipleri’ne (United Nations Principles of Responsible Banking-UN PRB) kurucu üye olarak katılan Banka, Borsa İstanbul Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Yönetim Endekslerinde ve FTSE Russel’ın şirketlerin çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim performanslarını ölçen FTSE4Good Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi’nde de yer alıyor. Yapı Kredi ayrıca, Türkiye’de entegre düşünce anlayışının yaygınlaşmasına katkı sağlamak amacıyla Mayıs 2020’den bu yana Entegre Raporlama Türkiye Ağı’nın (ERTA) da üyeleri arasında bulunuyor.
Yayımladıkları ilk Entegre Raporunda tüm paydaşları için uzun vadeli ortak değer yarattıklarını belirten Yapı Kredi CEO’su Gökhan Erün, “Kurulduğumuz ilk günden beri bankacılık faaliyetlerimizin tüm paydaşlarımız üzerindeki etkilerini gözeterek çalışıyoruz. Ekonomik sürdürülebilirliği, sosyal ve çevresel sürdürülebilirlikle bir bütün olarak ele alıyoruz. Pandemi ile birlikte tüm dünyanın içinden geçtiği zorlu ekonomik ve sosyal sürece rağmen, Yapı Kredi olarak güçlü ekonomik performansımız ve müşterilerimize sağladığımız finansman olanaklarıyla iyileşmeye ve ekonomik sürdürülebilirliğe katkı vermeyi sürdürüyoruz” dedi.
“Çevresel ve sosyal etkilerin yönetilmesinde sorumluluklar aldık”
“Tüm bunların yanı sıra sürdürülebilir ve yenilikçi ürün geliştirme hedefimizle uyumlu olarak 2020 yılının Ocak ayında ilk yeşil tahvil ihracımızı gerçekleştirdik” diyen Yapı Kredi CEO’su Gökhan Erün sözlerine şöyle devam etti: “Tahvil kaynaklarını yenilenebilir enerji projelerinde kullandırarak Türkiye’nin düşük karbon ekonomisine geçişine olan desteğimizi sürdürüyoruz. Faaliyetlerimize yön verirken küresel sorunlara çözüm bulmayı amaçlayan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı rehber almaya devam ediyor ve sorumlu finansman anlayışını yaygınlaştırıyoruz. Çevresel ve sosyal etkilerin yönetilmesinde finans sektörüne düşen sorumlulukların bilincinde bir kurum olarak etkin kurumsal yönetim ve risk yönetimi ilkeleriyle faaliyet gösteriyoruz. Sürdürülebilirlik alanındaki tüm girişimlerimizle Türkiye bankacılık sektöründe sürdürülebilirlik alanında farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Bu yıl dünyanın en büyük çevresel raporlama kuruluşu olan Karbon Saydamlık Projesi’ne (CDP) yaptığımız raporlamayla CDP Türkiye 2019 Su Liderleri arasında yer aldık. Sürdürülebilirlik yönetiminde gösterdiğimiz yüksek performansımızla Borsa İstanbul (BİST) Sürdürülebilirlik Endeksi ve Londra Borsası’na bağlı küresel endeks sağlayıcısı FTSE Russel’ın şirketlerin çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim performanslarını ölçen FTSE4Good Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi’nde yer almayı sürdürdük. Önümüzdeki dönemde de uzmanlık alanımız finansın yanı sıra farklı alanlarda müşterilerimizin, çalışanlarımızın ve tüm diğer paydaşlarımızın yanında olmaya, sorumlu bankacılık alanında şeffaf bir iletişim sürdürmeye ve sürdürülebilirlik alanında iş birliklerimizi güçlendirmeye devam edeceğiz.”