Aydın Eroğlu – 10.12.2013
Öyle ya, FED tahvil azaltırsa özellikle gelişmekte olan borsalarda ve başta BIST’de felaket bile bekleyenler, çok düşük endeks seviyelerini dile getirenler yok muydu? Peki son gelen ABD verilerinin iyi olmasına, FED başkanlarının çoğundan alımı azaltalım çıkışlarının artmasına ve hatta Ekim sanayi üretimimizin beklentilerin tersine düşmesine rağmen BIST düşmüyor. Peki neden?
Bu soruyu ve beklenti yazımın başlığını bu beklentileri dile getirenlere sormalısınız! Benim ne düşündüğümü ısrarla yazdığım yazılarımdan biliyorsunuz. Aylardır uyarıyorum algılarınızı yönetmelerine izin vermeyin diye! FED tahvil azaltımı topyekün korkulacak bir konu değildir. Belki FED’in tahvil azaltımı kararları nedeniyle, cari açığımızı fonlama sıkıntısı çekecek olursak faiz ve kur baskısı görebiliriz. Bu durum ve cari açık tedbirleri nedeniyle bankaların bir süre kârlarında azalma (Ama bakın karlarında azalma diyorum, zarar söz konusu değil) yaratabilir. Ancak artan kurlar ve başta ABD olmak üzere, gelişmiş dünya ekonomilerinde büyüme dönemine girersek ki, ben bu iddiamı uzun süredir dile getiriyorum. Türkiye’nin sanayi ihracatı artacaktır. Bu açıdan bakınca, belki bankalar ağır kalacağı için endeks olarak en azından ilk çeyrek çok ciddi bir yükseliş gösteremeyebiliriz. Ama sanayi şirketlerinin hisselerinde çok ciddi yükselişlerin görülmesi de gayet doğal olacaktır. Bir kaç aydır tekrarladığım bu görüşüm paralelinde bir piyasa yaşadığımızı görüyorsunuz.
Demek ki, endeksi en çok etkileyen bankacılık sektörünün negatif etkisi ile BIST olarak çok heyecanlanmasak da, hisse bazlı önemli yükselişlere hazırlıklı olmalıyız. Eğer dünyanın gelişmiş ekonomileri büyüme sürecine girmeye başlarsa, bu büyüme artarak sonraki yıllarda da sürecektir. Bu durum sanayi hisselerinde ciddi yabancı alımlarının başlamasına imkan verebilir.
2014’te beklentileri bozabilecek tek risk benim için seçim belirsizliği olacaktır diye düşünüyorum. Eğer Mart ayındaki belediye seçimlerinden 2015 yılındaki genel seçimlerin riskli sonuçlar doğurmasına neden olabilecek bir sonuç çıkarsa, bu durum yabancıların bakışını negatife çevirebilirler. Bu durumda sonraki dönem için beklentilerim BIST için tamamen bozulur. Ama mahalli seçimlerden iktidar için olumsuz sonuçlar çıkmazsa, bu takdirde yabancının çok daha hızlı alımlara geçtiğini, bankalar da dahil, BIST genelinde de ciddi yükselişlerin başladığını görürüz. Şimdilik yaşanacak seçimlerin sonuçları için yeterli ve temiz bilgilere sahip olmadığımdan, sağlıklı bir analiz yapamıyorum. Sanırım bu durum Mart ayındaki seçim sonuçlarını göreceğimiz güne kadar sürecektir.
Saat 10:00’da üçüncü çeyrek büyüme verisi açıklanacak. Gelecek veri için bir yorum yapmak istemiyorum ama, kapasite kullanımlarına ve sanayicilerin açıklamalarına bakılınca, Kasım ve Aralık verilerinin çok daha iyi gelmesini bekliyorum.
BIST’in teknik dirençleri için dün yazdığım beklenti yazımdaki seviyeler ciddi direnç olacaktır görüşümü koruyorum. Dünkü yazımdaki FED riski düşüncelerim de geçerlidir. Bu nedenle temkinli olmanın iyi olacağının altını çizmek istiyorum. Tamam belki ilk anda gelen dış verilerin iyi olmasına rağmen düşüş yaşanmadı ama, bu FED tahvil alımını azaltıyorum derse yine de yaşanmaz demek değildir! FED’in olası azaltım miktarına göre realize riski mevcuttur. O yüzden 17-18 Aralık FED toplantıları önemlidir. Ama bu riske rağmen yine de hisse bazlı hareketlerin görülmesini bekliyorum.
Saygılarımla
www.aydineroglu.com – www.borsaanalizci.com