Vadeli işlem piyasaları anlaşmanın bugünden yapıldığı ve spot piyasaların aksine yükümlülüklerin gelecek bir vadede yerine getirilmesini öngören piyasalardır.
Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere, vadeli piyasalar, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinin işlem gördüğü piyasa veya borsaları ve buna benzer sözleşmelerin işlem gördüğü diğer organize olmamış piyasaları kapsamaktadır.
Alivre sözleşmeler (forward), vadeli işlem sözleşmeleri, opsiyon sözleşmeleri ve swap sözleşmeleri vadeli piyasalarda yaygın kullanılan araçlardır. Spot piyasada oluşan fiyatlar taraflar açısından ne kadar önem arz ediyorsa, geleceğe yönelik olarak oluşan fiyatlar da taraflar açısından aynı derecede önem taşımaktadır.
Vadeli işlem piyasaları hangi ihtiyaçtan doğmuştur?
Yaşadığımız dünyada bir çok mal veya hizmetin fiyatının serbest piyasa koşullarında arz ve talebe göre belirlendiğini ve fiyatların sürekli bir değişkenlik gösterdiğini biliyoruz. Sahip olduğumuz mal veya hizmetleri piyasa koşullarında oluşan fiyatlardan alıp satabiliyoruz. Peki şu anda henüz sahip olmadığımız, örneğin üç ay sonra sahip olacağımız bir mal veya hizmeti hangi fiyattan satacağız? Ya da bir malı gelecek bir tarihte, örneğin üç ay sonra hangi fiyattan satın alacağız?
Bu sorulara yanıt bulunması ve gelecekteki fiyat belirsizliğinden kaynaklanan risklerin ortadan kaldırılması amacıyla vadeli işlem sözleşmeleri alınıp satılmaya başlanmış, yapılan vadeli sözleşmelerde taraflara garanti sağlanması amacıyla da bu sözleşmeler organize borsa çatısı altında toplanmıştır.
Sözleşmelerin standart hale getirilmesi ile spekülatörler de bu sözleşmeler üzerinden işlem yapmaya başlamışlardır. Böylelikle fiyat riskine karşı korunma çabası içerisinde olan üreticiler ve tüccarlar bir çözüme kavuşurken, yatırımcılar ve spekülatörler de cazip bir yatırım aracına sahip olmuşlar, finansal alanda faaliyet gösteren aracı kurumlar ve bankalar müşterilerine yeni alternatif ürünler sunabilir hale gelmişlerdir.
Vadeli işlem piyasalarının tarihi gelişimi nasıldır?
Günümüzdeki modern vadeli işlem piyasalarının tarihi binlerce yıl geriye gitmekle birlikte, ilk vadeli işlemlerin başlangıcı 1800’lü yıllar olarak kabul edilmektedir. Vadeli işlem piyasalarının tarihinde Amerikanın Chicago kentinin özel bir yeri vardır. 1833 yılına kadar köy olarak kabul edilen Chicago 1837 yılında şehir statüsüne kavuştuğunda 4.107 kişilik bir nüfusa sahipti. Chicago, Michigan gölü kıyısında Amerika’daki diğer büyük göllere ve orta batıya kadar ulaşım imkanına sahip olması nedeniyle stratejik bir öneme sahipti. Bu konumu Chicago’nun hızla gelişerek bir ticaret merkezi haline gelmesini sağladı. Chicago çevresinde yetiştirilen tarımsal ürünler bu bölgeye taşınıyor ve burada depolanarak ticareti yapılıyordu.
Tarımsal ürünlerin arz ve talebindeki dalgalanmalar sonucu fiyatlar yılın belli dönemlerinde çok düşük olurken diğer dönemlerde aşırı yükseliyordu. Arzın, talebin çok üzerinde olduğu dönemlerde üreticiler zarar ediyorlar, aksi durumda ise aranan mal piyasada bulunamıyordu. O yıllarda yeterli depoların olmaması ve ulaşım zorlukları piyasalarda karışıklığın artmasında etkili oldu.
Bu durum karşısında üretici ve tüccarlar çözüm olarak aralarında geleceğe yönelik ticari sözleşmeler yapmayı tercih etmeye başladılar. İlk kayıtlı geleceğe yönelik sözleşme, 13 Mart 1851 yılında 3.000 kile mısır üzerine Haziran ayı Chicago teslimi olarak yapıldı.
İki taraf arasında karşılıklı güvene dayalı olarak yapılan geleceğe yönelik sözleşmeler ihtiyaca tam olarak cevap veremedi. Çünkü, fiyat değişimleri aleyhine olan taraf, yükümlülüğünü yerine getirmeyebiliyordu. Bunun üzerine arayışlarına devam eden 82 tüccar bir araya gelerek 1848 yılında tarımsal ürünlerin alıcı ve satıcılarının merkezi bir yerde işlem yapmaları ve aynı zamanda şehirde ticaretin gelişmesi amacıyla Chicago Board of Trade’i (CBOT) kurdular. CBOT’de ilk yıllarda geleceğe yönelik sözleşmeler işlem görürken tarafların yükümlülüklerini yerine getirmemeleri sonucu, sözleşmelerin standart hale getirilmesi ve borsanın belirlediği bir takas kurumunun garantör olması kararlaştırıldı. Takas Kurumu, bu garantiyi alıcı karşısında satıcı, satıcı karşısında alıcı konumuna geçerek ve işlem yapan taraflardan teminat alarak vermeye başladı.
Geleceğe yönelik sözleşmelerde (forward) taraflar kalite, miktar, fiyat, teslim yeri ve vadeyi aralarında serbestçe belirlerken, vadeli işlem sözleşmesi ile alım satıma konu ürünün kalitesi, miktarı, vadesi, teslim yeri standart hale getirildi. Vadeli işlem sözleşmelerinde değişken tek unsur sözleşmenin fiyatıdır, o da borsada alım satım anında belirlenmektedir. Sözleşmelerin standart hale getirilmesi ve teminat sistemi, piyasaya spekülatörlerin (yatırımcıların) de girmesine yol açtı.
1970’li yıllara kadar Amerika’da sadece tarımsal ürünler üzerine vadeli işlem sözleşmeleri işlem gördü. 1972 yılında Bretton Woods sisteminin terk edilmesi ile birlikte döviz kurları ve faiz oranlarındaki değişim piyasa katılımcıları açısından risk oluşturmaya başladı. Bu gelişme üzerine yıllardır tarımsal ürünler üzerine düzenlenmekte olan vadeli işlem sözleşmeleri finansal araçlar üzerine de düzenlenmeye başladı.
1972 yılında Chicago Mercantile Exchange (CME) bünyesinde International Monetary Market’in (IMM) kurulması ile dövize dayalı ilk vadeli işlem sözleşmeleri (currency futures) işleme açıldı. Bunu faiz vadeli işlem sözleşmeleri izledi. 1975 yılında Chicago Board of Trade bünyesinde Government National Mortgage Association (GNMA) sözleşmeleri ile birlikte faize dayalı ilk vadeli işlem sözleşmeleri de işlem görmeye başlamış oldu. Dünyada hisse senedi endeksi üzerine ilk vadeli işlemler 24 Şubat 1982 tarihinde Kansas City Board of Trade (KCBT) tarafından Value Line Composite Index üzerine düzenlenmiştir.
1970’li yılların ikinci yarısında Avrupa kıtasında da vadeli işlem borsalarının kurulmaya başladığını ve günümüze kadar hızlı bir gelişme gösterdiğini görüyoruz. Almanya-İsviçre ortaklığı ile kurulan Eurex; Amsterdam, Paris, Lisbon, Londra ve Brüksel ortaklığı ile kurulan Euronext.liffe de bugün işlem hacminde Chicago’daki borsalarla yarışır bir borsa konumuna gelmiştir
Dünyadaki borsaların 160 yıla ulaşan geçmişlerinin yanında VOB’un henüz dört seneye ulaşmamış olan işlem geçmişine rağmen VOB-İMKB 30 sözleşmesinin dünyadaki en likit 13. hisse senedi endeksi sözleşmesi konumuna gelmiş olması ise dikkat çekicidir.
Vadeli işlem piyasalarının temel fonksiyonu nedir?
Vadeli işlem piyasalarının iki temel fonksiyonu vardır: Risk yönetimi ve geleceğe yönelik fiyat oluşumu.
Risk Yönetimi: Vadeli işlem piyasalarının temel fonksiyonlarından biri, gelecekte meydana gelebilecek aleyhte fiyat değişimleri karşısında riskten korunma imkanı sunmaktır. Nitekim vadeli işlem piyasaları, tarımsal ürünlerin fiyatlarında gelecekte meydana gelebilecek aşırı dalgalanmaların yaratacağı risklerden korunma ihtiyacından doğmuştur.
Her kişi veya kurumun üstlenmiş olduğu riskler birbirinden farklı olabilir. Bu farklılığı yaratan, iş hacmi, faaliyet türü gibi bir çok kriterdir. Vadeli işlem piyasaları yatırımcılara risklerini diğer yatırımcılara transfer edebilme olanağı sağlar. Riskleri üstlenen taraflar ise risklerini daha kolay yönetebilecek olan veya bu riskleri üstlenmeye istekli yatırımcılar olabilir. Riskleri üstlenmeye istekli olan taraflar, vadeli işlem piyasalarında derinliği sağlayan ve fiyat değişimlerinden kar elde etmeye çalışan spekülatörlerdir. Spekülatör olarak adlandırılan grup esas itibarı ile riskten korunmak yerine beklentileri doğrultusunda pozisyon alarak fiyat değişimlerinden kar elde etmeye çalışmaktadır. Özet olarak risk, vadeli işlem piyasalarında alınıp satılabilir hale gelmektedir.
Geleceğe Yönelik Fiyat Oluşumu: Geleneksel piyasalarda arz ve talebe göre oluşan fiyatlar, içinde bulunulan anda geçerlilik arz etmektedir. Örneğin TL/Dolar denince ilgili piyasada o an geçerli kurlar akla gelmektedir. On dakika sonrasında fiyatların ne olacağını tam olarak kestirmek imkansızdır. Oysa vadeli işlem piyasaları sayesinde değil on dakika sonrasının, bir yıl sonrasının bile fiyatlarının belirlenmesi mümkündür. Bu piyasalarda işlem yaparak gelecekteki alış veya satış fiyatını belirleyebilmenin yanında bu piyasalar sayesinde gelecekteki fiyatlar hakkında sadece fikir sahibi olmanız da mümkündür. Örneğin vade sonu altı ay sonra olan bir sözleşme için yatırımcıların vermiş olduğu alış veya satış kotasyonlarına bakarak, yatırımcıların söz konusu varlığı altı ay sonra satın alırken vermeye razı olacakları fiyat veya bu malı altı ay sonra satarken karşılığında almayı kabul edecekleri fiyat hakkında fikir sahibi olunabilir.
Kaynak: vob.org.tr