BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,11 değer kaybıyla 97,324 puandan tamamlarken, Avrupa borsaları artış gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yarın Soçi’de Rusya Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinden çıkan Suriye ile ilgili gelişmelerin yatırımcıların odak noktasında olduğunu ifade etti. Salı günü ABD’de Richmond Fed imalat sanayi endeksi ile konut satışları verileri önem taşımaktadır. ABD ‘de de borsa endeksleri haftanın ilk gününe olumlu başladı. Altın son 3 ve altı ayda sırasıyla %8 ve % 17 değer kazanarak volatilitenin yüksek olduğu piyasaların en kazançlı en belirgin yatırım aracı oldu. Böyle bir piyasada belirli bir süre –özellikle küçük yatırımcı için risk almamak en mantıklı yol olabilir. Özellikle piyasa okur-yazarlığı olmaması ve bireysel yatırımcı benliği gelişmemesi bireysel ekonomik uçuruma sebep olabilir.
Grafik, TradingView ‘den sağlanmaktadır
Grafikten anlaşılabildiği gibi USD/TRY çiftinin şu andaki 5.77 – 5.91 bandında kademe kademe ilerleme ve gerileme gerçekleştirdiği ve alım-satım yapanlar arasında nötr bir sinyal görülmektedir. USDTRY paritesi, %1.27 değer kazanarak haftanın ilk gününe devam etmektedir.
RSI ve Aroon çizgisi yeterli al sinyali vermese de politik ve ani yükselişler ile kar getirmesi al sinyalini güçlendirmektedir. Gün aralığında 5,78 ve 5,86 seviyelerinde işlem gören parite haftalık performansı aylık performansının altında seyrediyor. Bu bakımdan al fırsatı sağladığı söylenebilir. Olası bir direnç noktasının olan 5.91 ‘in üst üste momentum ile desteklenmeyeceği durumda tekrar 5,74 ve 5,83 aralığına inebilir. Sağlam destek noktası olan 5,72 – 5,74 altı ise zararı durdur olarak kısa pozisyon alınmasını gerektirebilir. Alt seviye düşmemesi için dalgalı piyasaların durulması ve sıcak paranın akışının sağlanması gerekmektedir. Bu da Türkiye – ABD ilişkilerine bağlı bir durum olarak belirtilebilir. Belirsizlik arttıkça çekimser bir ve işlem yapanların sayısında da azalma gözlemlendiği savunulabilir. 4 osilatör de olumsuz görünse de henüz ABD doları risk iştahını kaybeden bir fiyatlanma veya dalgalanma yaşamamıştır.
Grafik, TradingView ‘den sağlanmaktadır
EURTRY giderek yükselen bir çizgide 6.52 seviyesinde bulunmakta olup, yukarıda bulunan Euro-TL grafiğine bakıldığında, özellikle Aroon ve Eliot dalga osilatörü olumlu sonuç ile birlikte al sinyali vermektedir. Avrupa borsalarının da olumlu kapatmasıyla Türk lirası üzerinde %1.08 ‘lik bir artış sergiledi. Güçlü al veren bu sinyaller ve para girişleri, aşağıda Forex takipçisinden görüldüğü üzere Euro-TL paritesini ön plana almaktadır.
Mum formasyonları, dolgun ve haftanın ilk günü güç kazanmış olup 6,45 – 6,54 aralığında güvenli bir kademede al/sat işlemi bulunduğu anlaşılmaktadır. Aylık ortalamasının üzerinde seyreden çift, momentumun tekrar yükselişe geçmesi durumunda 6,62 – 6,64 direnç seviyelerini kıracağı savunulabilir. Aroon osilatörü halen stabil ve üstelik tavanda. RSI ve 52 haftalık aralığı olan 7,10 seviyesine yakın olması ise destek seviyelerini güçlendirmektedir. Böylelikle, fiyata yansımasa da Bolinger Bantlarında daha çok netlik daha az volatilite görebileceğimiz savunulabilir.
Forex takipçi, TradingView ‘den sağlanmaktadır
Bu bağlamda, iç piyasalarda genel olarak olumsuz bir atmosfer, pozitif olarak kesinlikle önce ABD dolarına daha sonra Euro paritesine yansımaktadır. Ulusal güvenlik ve bölgede stabilite sağlanması uzun vadede küresel piyasalara da katkı sağlayabileceğinden beklemekte fayda var. Küresel piyasaların halen olumlu tüketim ve imalat verileri vermesi ve merkez bankalarında faiz indirimi bunun yanında para politikalarının belirginleşmesi daha çok yatırımcının ve sermayenin piyasalara aktarılması demek ki bu da orta ve uzun vadede gerek iç gerek dış piyasaları rahatlatacaktır ve küresel ticaret hacmi artmaya meyilli olacaktır. Eğer olumsuz rakamlar ve ani politik belirsizlikler tarafından dalgalı piyasalar devam ederse rekabet ve yatırımı da negatif yöne çekeceğinden piyasa sinyallerine dikkat edilmelidir.
Sonuç itibariyle, gündemin yakından takibi ve grafik ile yatırım yapılması riskleri azaltıyor ve yatırımcı kimliğinin gelişmesine de yardım ediyor denilebilir. Altın ve Japon yeninin halen revaçta olması risk payı yüksek piyasalardan uzak duran ve piyasa okuma yeteneği olmamasından da kaynaklanabilmektedir. Bu sebeple önce uzun süre küçük yatırımlar yaparak küçük yatırımcının korunması ve özellikle içinde bulunduğumuz dalgalı piyasalarda risk faktörünün ön plana çıkarılması önem ihtiva etmektedir.
Okan ÖZDEMİR