Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan? Bu tartışmanın bir benzerini uluslararası siyaset mi ekonomiye etki ediyor, yoksa ekonomi mi siyasete yön veriyor şeklinde günlerce tartışabiliriz. Ancak tartışılmaz bir gerçek var ki; o da dünyanın adil bir yer olmadığı ve ülkelere demokrasi getiriyoruz söylemlerini ağzından düşürmeyen malum ülkenin adalet kavramından en yoksun ülke olduğu konusudur…
Son bir haftadır yaşananları izlediğimde, dinlediğimde, gözlemlediğimde, derinlemesine araştırdığımda bu dünyanın yaşanılası bir yer olmaktan çıktığını bir kez daha hissettim.
Sivillerin öldürülmesi suçtur! Ve bunun bir dini ya da ırkı olamaz. Ama dünyanın geneline baktığımızda bazı sivillerin öldürülmesi/ölmesi büyük suçken, bazılarının öldürülmesi/ölmesi gayet olağan karşılanabiliyor.
Yakın tarihe baktığımızda görüyoruz ki; büyük ölçüde Ortadoğu ve Afrika gibi bölgelerde siviller yaşamını yitirmekte… Ve yaşama devam eden sivillerin de ülkelerinden, yerlerinden edildiği olaylara da yine sıklıkla şahit olmaktayız. Bu kadar büyük kıyımların gerçekleştiği coğrafyada yitip giden canlar bir Avrupalı ya da Amerikalının canının yandığı bir savaş ya da saldırı kadar da dikkat çekmemekte.
Neden? Neden Afrika ya da Ortadoğu’da gerçekleşen ölümler ses getirmiyor?
Ülkelerindeki doğal kaynakları sömürüldüğü ve yine beslenen iç kargaşalar nedeniyle doğru düzgün bir siyasi yönetime sahip olamadıkları için mi? Bu ülkelerde yaşayan insanlar ikiyüzlü Batı yüzünden insan olarak bile görülmediği için mi?
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!