Türkiye Ekonomisi İçin Öncelikli Sorun: Cari Açık Ve Tasarruf Açığı

Utku Altunöz – 29.10.2013

Değerli takipçilerim. son yazımı kaleme aldığımda dünya ekonomileri, ABD ekonomisinin borçlanma tavanı konusunu çözüme kavuşturabilip kavuşturamayacağı konusuna odaklanmıştı. Son yazımda geç te olsa bu konuda cumhuriyetçiler ve demokratların anlaşacaklarını belirtmiştim.Nihayetinde iki taraf anlaştı ve büyük bir kayıpla beraber ABD’n,n borç tavanı limiti arttırıldı. Bu gelişmelere paralel olarak Fitch tarafından Türkiye’nin notu ‘BBB-‘ olarak teyit edildi, görünüm ise durağan olarak korundu. Türkiye’nin kredi itibarının, düşük yurt içi tasarrufları yerine net sermaye girişi konusundaki yüksek bağımlılığına rağmen son şoklara karşı dayanıklı olduğu belirtildi.

TÜRKİYE’DE CARİ AÇIK SORUN OLMAYA DEVAM EDİYOR

Ekonomide 2016 yılsonu kadar yol haritasını ortaya koyan orta vadeli programla Türkiye, önceliğini, cari açığın düşürülmesine verdi.Orta Vadeli Program’da bir öncekine göre, büyüme tahminleri aşağı doğru revize edilirken, bu yıl için yüzde 7,1 olarak öngörülen cari açığın milli gelire oranı bir önceki programa göre aynen muhafaza edildi. Cari açıkta 2014 yılında yüzde 6.4, 2015 yılında yüzde 5-9 ve 2016 yılında yüzde 5,5 olarak öngörüldü.

Türkiye’nin 2013 sonu itibariyle iç tasarrufunun milli gelire oranını yüzde 12,6’ya gerileyerek tarihin en düşük seviyesine indi. Bu durum gelişmekte olan ülkelerin neredeyse 3 kat altında bir rakamdır. Gelişmekte olan ülkelere baktığımızda bu oranın ortalama yüzde 33.1 olduğunu görüyoruz. Bu konuda ne yazık ki en düşük noktadayız. Bu duruma neden olan en büyük etmenlerden biri tüketimin frenlenememesidir. özllikle kredi kartı kullanımındaki önlenemez artış, tasarruf artışını engellemektedir.

Sn.Ali Babacan, cari açıkla ilgili yapısal düzenlemelerin yanı sıra makro kısa vadeli tedbirlerin de alındığını söyledi. Babacan bireysel kredi ve kredi kartlarında son bir yılda önemli oranda artış olduğunu ve konuyla ilgli bazı önlemler alındığını dile getirdi.Yeni alınan önlemlere baktığımızda redi kartlarında limit artışı gelir beyanına dayalı hale getiriliyor. Mevcut uygulamada bir yıl içerisinde üç kez asgari tutar ödeyen kredi kartı sahibinin kartı nakit avansa kapatılıyordu. Babacan’ın açıkladığı yeni karara göre, üç dönem üst üste asgari ödeme yapan kart sahibinin kredi kartı harcamaya da kapanacak.

Kredi kartlarında limit artırışına da sınırlama getiriliyor. Buna göre bir kişinin kredi kartlarının toplam limiti ilk yıl için gelirinin iki katı, ikinci ve devam eden yıllarda 4 katına kadar artırılabilecek.

Kredi kartlarının asgari ödeme tutarları da kart limiti 15 bin liraya kadar olanlar için yüzde 30 ve 15 bin ile 20 bin lira arasında olanlar için yüzde 35’den az olmaması şartı getirildi.

Yeni alınan önlemlerin aşırı tüketimi ne kadar frenleyeceğini önümüz aylarda görebileceğiz. Fakat önemli olan bir şekilde tasarruf rakamlarımızın arttırılmasıdır.

Not:Bu yazı bilgilendirme amaçlı olup ekonomik karşılık içermemektedir.

Yrd. Doç. Dr. Utku Altunöz

E-mail: utkual@hotmail.com

https://twitter.com/utkualtunoz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir