Türk Telekom (TTKOM) 1Ç23’de piyasa beklentisi olan 679,8 milyon TL’nin altında 645,4 milyon TL net dönem karı açıkladı.
Net dönem karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %15 artış gösterirken bir önceki çeyreğe göre %36 azaldı. Şirket’in net dönem karının %15 artmasında brüt karındaki artış ana etken olurken esas faaliyetlerinden diğer gelirler kalemindeki 160,8 milyon TL ve yatırım faaliyetlerinden gelirler kalemindeki 238,6 milyon TL’lik pozitif katkı net dönem karı destekledi. Buna karşın depremler ve devam eden faaliyet giderlerindeki artışa ek olarak finansman gelirindeki azalma ve EYT etkisi karlılığı baskılayan faktörler oldu. Kanunlaşan tek seferlik deprem vergisi ve değer düşüklüğü maliyetinin net kara etkisi ise vergi gelirlerinin desteği ile dengelendi. Şirket’in net kar marjı yıllık bazda 1,7 puan azalarak %4,23 seviyesinde gerçekleşti.
Satış geliri yıllık bazda %61 artış gösterdi
Şirket’in satış geliri 1Ç23de geçen senin aynı dönemine göre %61 artışla 15,25 milyar TL olarak gerçekleşti. Piyasa beklentisi ise 14,86 milyar TL gelmesi yönündeydi. Şirket’in yılık bazda sabit hat gelirleri %52,6 artışla 10,46 milyar TL, Mobil hat gelirleri ise %74,1 artarak 5,54 milyar TL olarak gerçekleşti. UFRYK 12 hariç tutulduğunda, sabit genişbant gelirinde %45,7, mobil gelirinde %74,2, uluslararası gelirlerde %30,2, kurumsal data gelirlerinde %60,5 ve diğer gelirlerde %105,6 artışla faaliyet geliri büyümesi yıllık bazda %59,1 oldu. Şirket’in yıllık bazda operasyonel performansına baktığımız zaman ise, toplam erişim hattı sayısı %0,8 artışla 17,2 milyon, sabit ses ARPU %49,7 artışla 33,1 TL, toplam genişbant abone sayısı %2,3 artışla 14,8 milyon, toplam fiber abone satısı %14,7 artışla 11,8 milyon, genişbant ARPU %41,2 artışla 98,7 TL, toplam TV abone satısı %0,1 artışla 2,9 milyon, TV ARPU %36,5 artışla 33,1 TL, mobil abone satısı %5,1 artışla 25,6 milyon ve mobil ARPU-karma %66,0 artışla 71,0 TL olarak gerçekleşti. Gerçekleşen deprem felaketinin tüm segmentlerdeki net abone performansı üzerinde olumsuz etkisi olurken, sabit ses abone tabanında devam eden daralma nedeniyle toplam abone sayısı çeyrek boyunca 254 bin net kayıpla 52,5 milyona geriledi.
FAVÖK yıllık bazda %16,2 artış gösterdi
FAVÖK yıllık bazda %16,2 artarak 4,8 milyar TL olarak gerçekleşti. Piyasa beklentisi ise 4,75 milyar TL olarak gelmesi yönündeydi. Şirket’in FAVÖK marjı ise 12,1 puan azalarak %31,3 seviyesinde gerçekleşti. FAVÖK marjının azalmasında ücret artışlarıyla birlikte faaliyet giderleri enflasyonu, EYT’nin tek seferlik maliyeti ve depreme bağlı giderler etkili oldu. Konsolide FAVÖK, deprem etkisinden ve yasal olarak uygulamaya alınan EYT’nin tek seferlik maliyetinden arındırıldığında, %33,6’lık marj ile birlikte 5,2 milyar TL’dir.
İlk çeyrekte 3,3 milyar TL yatırım yapıldı
42 milyon TL’si depremle ilgili olmak üzere toplam yatırım harcamalar 1Ç’23’te 3,3 milyar TL olarak gerçekleşti. Şirket, Güneş enerjisi santrali kapsamında yaptığı başvuru sonucunda Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) tarafından ilgili mevzuat çerçevesinde şirkete 317,8 MWe kurulu güç kapasitesi tahsis edildi. Bu kapasite mevcut toplam elektrik tüketimimizin yaklaşık %50’sine tekabül ediyor.
Net borç / FAVÖK yükseldi
Şirket’in net borcu yıllık bazda 11,5 milyar TL artarak 20,9 milyar TL’den 32,4 milyar TL’ye yükseldi. Bu kapsamda net borç / FAVÖK oranı hem sınırlı FAVÖK büyümesi hem de çeyreksel bazda yükselen net borç nedeniyle 4Ç’22’deki 1,47x’ten 1Ç’23’te 1,63x’e yükseldi.
Yabancı para pozisyonu %60 artış gösterdi
Şirket’in yabancı para pozisyonu ise yıllık bazda %60, çeyreklik bazda %25 artarak 9,9 milyar TL olarak gerçekleşti.
Değerlendirme
Depremin olumsuz etkilediği başlıca sektörlerden biri olan telekomünikasyon sektöründe mart ayında kademeli normalleşme başlamış olsa da depremin etkisinin önümüzdeki aylarda da devam etmesini bekliyoruz. Cirodaki artışı olumlu bulmakla beraber net dönem karının piyasa beklentisi altında kalmasını olumsuz karşılıyoruz. Piyasanın açıklanan finansallara tepkisinin sınırlı olacağını düşünüyoruz. Bununla birlikte kurda yaşanabilecek yukarı yönlü hareketlerde operasyonel karlılıkta baskı oluşturabilir.
Kaynak: İntegral Yatırım