Değerli takipçilerim. Bu günkü yazımı The Economist yayın organı Intelligence Unit tarafından kaleme alınan ve 2019’un en riskli 10 konusunun belirlendiği rapora ayırmayı uygun buldum. Uzun zamandır piyasaları tedirgin ettiğini yakından izlediğimiz ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı Intelligence Unit’e göre en riskli konu. Bilhassa ülkeyi yöneten liderlerin söylemlerinin bu tehlikeli durumu daha da tehlikeli hale getirdiği raporda üstüne basılarak vurgulanmakta. Raporda dünya ekonomisinin 2018’de ortalama yüzde 2.9, 2019’da yüzde 2.8 ve 2020’de yüzde 2.6 büyüyeceği ifade edilirken, mevcut riskler nedeniyle bu tahminlerin gerileyebileceği aktarıldı. Raporda, Türkiye’nin ve diğer gelişmekte olan ülkelerin kırılgan ekonomileri de riskler arasında yer aldı.
İlgili raporda ikinci en riskli olayın gelişmekte olan ülkeleri kapsayan ve geniş kapsamlı kriz riski olduğu iddia edilmektedir. Özellikle Türkiye ve Latin Amerika ülkelerinin bu durumdan ciddi anlamda etkileneceği dile getirilmektedir. Raporda bilhassa Türkiye ve Arjantin üzerinde durulurken bu iki ülkenin dış ilişkilerde yaşadıkları dengesizlik dile getirilmektedir. Türkiye ve Arjantin’in bankacılık krizi ve sıcak paranın kaçış riski ile karşı karşıya olduğu iddia edilen raporda bu ülkeler için ağır ekonomik programların uygulanabileceği dile getirilmiştir.
Mevduat Sahipleri ile Kredi Çekenler Arasındaki Makas
Değerli takipçilerim. Türkiye ekonomisindeki zengin-yoksul ayırımını en iyi şekilde görebilmemiz için bankalardaki mevduat-kredi sarmalının iyi bir gösterge olduğunu düşünüyorum. Bankalarda mevduatı elinde tutanlar ile borçlu olanlar arasındaki makasın büyüklüğü şaşırtıcı boyutlara ulaştı. Vatandaşların bankalara borcu 511 milyar lira iken, 163 bin 180 gerçek ve tüzel kişinin mevduatı 1 trilyon 24 milyar 777 milyon lira oldu. Yüzde 0.17’lik bu kişilerin elindeki para toplam mevduatın yüzde 54’üne denk geliyor.
Gelelim işin korkutucu boyutuna,
Vatandaşların bankalar ve tüketici finansman şirketlerine olan tüketici kredisi ve kredi kartı borcu 1 Ocak-1 Mart 2019 tarihleri arasında 511.3 milyar lira oldu. Yurtiçinde gerçek ve tüzel kişilere ait 93 milyon 772 bin 213 adet hesap bulunuyor. Bu hesaplardan 1 milyon lira ve üzeri mevduat hesabı olanların sayısı yüzde 0.17’si yani 163 bin 180 adet. Yurtiçi yerleşiklerin bankalardaki toplam mevduatları 1 trilyon 898 milyar 572 milyon lira. 163 bin 180 adet hesapta duran mevduat tutarı ise 1 trilyon 24 milyar 777 milyon lira. Toplam mevduatlara 1 milyon liranın üzerindeki mevduatların oranı yüzde 54.’ü buluyor.
Derslerimde ve seminerlerimde hep şu örneği veririm: Dünya ekonomisini bir pasta olarak düşünürseniz nüfusun %15’i pastanın %85 ini yerken nüfusun %85’i pastanın %15 ini yemektedir. Bol kazançlı günler dilerim…