1. Genel Değerlendirme
Tüketici enflasyonu 2024 yılı Nisan ayını yüzde 69,8 ile yılın ilk Enflasyon Raporu’nda sunulan tahmin aralığının üzerinde tamamlamıştır. Eylül ayından itibaren azalan enflasyonun ana eğilimi, zamana bağlı fiyat ayarlamalarında ve yönetilen/yönlendirilen fiyat düzenlemelerinde geçmiş enflasyona endeksleme davranışının yanı sıra ücret güncellemelerinin etkisiyle ocak ayında artmıştır. Ana eğilim takip eden aylarda zayıflayarak aralık ayındaki seviyesine dönmekle birlikte yılın ilk Enflasyon Raporu’nda öngörülen patikanın üzerinde seyretmiştir. Küresel emtia fiyatları yılın ilk üç aylık döneminde jeopolitik gelişmeler ve üretim kesintilerini takiben enerji grubu öncülüğünde yükselmiştir. Söz konusu jeopolitik gelişmeler alternatif ticaret rotalarının tercih edilmesine neden olurken teslimat süreleri uzamış, navlun ücretleri artış sergilemiştir. Son Rapor döneminde gıda fiyatlarında güçlü artışlar gerçekleşmiş, kırmızı et fiyatları bu gelişmede öne çıkmıştır. Para politikasındaki sıkı duruşun etkisiyle 12 ve 24 aylık enflasyon beklentilerinde gerileme gözlenmekle birlikte yıl sonu beklentileri Enflasyon Raporu tahminlerinin üzerindeki seyrini sürdürmüştür. Fiyat artış eğiliminin ne ölçüde genele yayıldığına dair bilgi içeren yayılım endeksinde yılın ilk iki ayında gerçekleşen artışın ardından mart ve nisan aylarında belirgin bir değişiklik izlenmemiştir. Yılın ilk çeyreğinde toplam talep koşulları güçlü seyretmiş, kredi kullanımında artış gerçekleşmiştir. Reel ücretlerdeki artış yurt içi talep koşullarını destekleyen bir unsur olmuştur. Geçmiş enflasyona endeksleme davranışı hizmetler sektörü enflasyonunda ataletin sürmesini beraberinde getirmiş, kira alt grubu bu bağlamda öne çıkmıştır. Geçmişe kıyasla sık aralıklarla güncellenen ücretler, hizmet grubu enflasyonuna direnç kazandıran bir diğer gelişme olmuştur.
Enflasyonun ana eğilimi ocak ayında öngörülerle uyumlu bir biçimde yükselmiş, takip eden dönemde yavaşlasa da beklenenden yüksek bir seyir izlemiştir. 2023 yılı son çeyreğinde öngörülerin üzerinde gerileyen çekirdek göstergelerin mevsimsellikten arındırılmış aylık artışları ocak ayında hizmet enflasyonu öncülüğünde kuvvetlenmiştir. Enflasyonun ana eğilimi izleyen dönemde gerilemekle beraber öngörülenden yüksek gerçekleşmiştir. Medyan enflasyon, SATRIM, Dinamik Faktör gibi alternatif ana eğilim göstergeleri de benzer bir seyir sergileyerek bu görünümü teyit etmiştir. Ana eğilimde gözlenen bu yavaşlamanın, parasal sıkılaştırmanın etkilerinin belirginleşmesi ile devam edeceği tahmin edilmektedir.
Enflasyonun 2024 yılı sonunda yüzde 38 olarak gerçekleşeceği, 2025 yılı sonunda ise yüzde 14 seviyesine gerileyeceği tahmin edilmektedir. 2024 yıl sonu enflasyon tahminleri yukarı yönlü güncellenirken 2025 yıl sonu enflasyon tahminleri korunmuştur. Yılın ilk çeyreğine ilişkin açıklanan veriler talebin dengelenme sürecinin bir önceki Enflasyon Raporu’nda öngörülene kıyasla daha gecikmeli olacağına işaret etmektedir. İç talebin dirençli seyri, enflasyonun ana eğilimindeki gerilemenin öngörülenden daha yavaş olması ve emtia ile ithalat fiyatlarına ilişkin varsayımların yukarı yönlü güncellenmesi, enflasyon tahminini yukarı çeken temel faktörler olmuştur. Öte yandan para politikasındaki güçlü sıkılaşmanın ve alınan önlemlerle parasal aktarım mekanizmasının desteklenmesinin enflasyon görünümündeki bozulmayı sınırlı tutması beklenmektedir. Enflasyon beklentilerinin enflasyon tahminlerine yakınsayarak enflasyondaki düşüşü destekleyeceği, sıkılaşan finansal koşulların ise yurt içi talepteki dirençli seyri zayıflatarak enflasyonu düşürücü yönde etki edeceği değerlendirilmiştir.
Haziran ayında başlayacak dezenflasyon sürecinin yılın ikinci yarısında güçlenerek devam edeceği öngörülmektedir. Mart ayında politika faizinde yapılan güçlü artış ve alınan ilave makro ihtiyati tedbirlerin etkisiyle finansal koşulların önemli ölçüde sıkılaştığı değerlendirilmektedir. Atılan politika adımlarının gecikmeli etkileri de dikkate alındığında yurt içi talepteki dengelenmenin yılın ikinci çeyreğinden itibaren belirginleşeceği öngörülmektedir. Orta vadeli tahminler üretilirken enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruşun sürdürüleceği ve ekonomi politikaları arasındaki eş güdümün korunacağı bir görünüm esas alınmıştır. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı olacak bir para politikası duruşu tahminlere baz olarak alınmıştır. Kararlı sıkı duruşu vurgulayan para politikası sözlü yönlendirmelerinin de katkısıyla enflasyon beklentilerinin kısa vadede Enflasyon Raporu tahminlerine, orta vadede ise enflasyon hedefine yakınsaması enflasyonda kalıcı düşüşün sağlanması açısından kritik bir öneme sahiptir. Ayrıca, tahmin döneminde mali disiplinin korunacağı ve mali politikaların para politikası ile eşgüdüm içerisinde dezenflasyonist süreci destekleyeceği varsayılmaktadır. Para politikasındaki kararlı duruşun yurt içi talepte dengelenmeyi, Türk lirası varlıklara olan talebi güçlendirerek Türk lirasında reel değerlenmeyi ve enflasyon beklentilerinde düzelmeyi sağlayacağı öngörülmektedir. Tüm bu unsurların aylık enflasyonun ana eğilimini düşüreceği, 2024 yılının ikinci yarısında dezenflasyonu tesis edeceği değerlendirilmektedir.
Raporun tamamına ulaşmak için tıklayın.
Kaynak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası