Enflasyon Raporu 2019-IV
1. Genel Değerlendirme
Küresel iktisadi faaliyetteki zayıflama 2019 yılının ikinci yarısında daha da belirginleşmiş, küresel ekonomi politikalarına ilişkin belirsizlik oldukça yükselmiştir. Artan jeopolitik belirsizlikler ile birlikte değerlendirildiğinde, küresel büyüme görünümü bir önceki Rapor dönemine göre daha zayıf seyretmektedir. Bu gelişmeler emtia piyasalarını baskılamakta ve ham petrol fiyatlarının ılımlı seyretmesine neden olmaktadır. Bu doğrultuda, 2019 yılında küresel enflasyon oranlarının, küresel büyüme görünümü ve emtia fiyatlarına bağlı olarak yatay bir seyir izleyeceği tahmin edilmektedir.
Küresel iktisadi faaliyetteki zayıflamanın ve enflasyona dair aşağı yönlü risklerin belirginleşmesiyle küresel para politikalarındaki gevşeme eğilimi de bir önceki Rapor dönemine göre güçlenmiştir. Bu dönemde, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde parasal duruş gevşetilmiştir. Bu çerçevede, küresel finansal koşullar daha olumlu bir görünüm sergilemiş ve özellikle ABD’de uzun vadeli tahvil faizleri gerilemiştir (Grafik 1.1). Bu durum, gelişmekte olan ülke finansal varlıklarına yönelik talebi ve risk iştahını desteklemekle birlikte, korumacılık önlemleri ve küresel ekonomi politikalarına dair diğer belirsizlikler, gelişmekte olan ülkelere (GOÜ) yönelen portföy akımlarının zayıf seyretmesine yol açmıştır. Yılın üçüncü çeyreğinde GOÜ borçlanma senedi piyasalarına girişler oldukça sınırlı olurken, hisse senedi piyasalarından yoğun çıkışlar gözlenmiştir (Grafik 1.2). Küresel belirsizliğin yüksek seyri, süregelen jeopolitik sorunlar, yeniden tırmanan korumacılık eğilimleri ve GOÜ’lerde ülkeye özgü kırılganlıklar önümüzdeki dönemde söz konusu ülke grubuna yönelen portföy akımları açısından belirleyici olmaya devam edecektir.
Bu dönemde enflasyon görünümündeki iyileşme devam etmiştir. Tüketici enflasyonu yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla 6,46 puan düşerek yüzde 9,26’ya gerilemiştir. Enflasyondaki belirgin yavaşlamada, bir önceki yıldan gelen yüksek baz etkisinin yanı sıra; parasal sıkılık düzeyi, iç talep koşulları, ılımlı seyreden döviz kuru ve emtia fiyatları ile enflasyon beklentilerindeki iyileşme etkili olmuştur. Öte yandan, iktisadi faaliyet ılımlı toparlanma eğilimini sürdürmüştür. Sektörel yayılım iyileşmeye devam etmekle birlikte, yatırımlar zayıf seyrini korumaktadır. Önümüzdeki dönemde net ihracatın büyümeye katkısının azalarak da olsa süreceği, enflasyondaki düşüş eğilimi ve finansal koşullardaki iyileşmeyle birlikte ekonomideki kademeli toparlanmanın devam edeceği öngörülmektedir.