Mısır, buğday, arpa, ayçiçeği tohumu…
Tüm bunların dijitalleşerek tıpkı menkul kıymetler gibi alınıp satılabildiği bir ekosistem mevcut ülkemizde.
Türkiye Ürün ve İhtisas Borsası (TÜRİB), tarımsal ürünlerin tarladan sofraya yolculuğunda önemli bir katma değer oluşturuyor. Bu dijitalleşme yolculuğunu özetlersek; lisanslı depolarda saklanmasına karar verilen ürünleri için dolu tartım ve yetkili sınıflandırıcı tarafından ürün, kalite ve cinsine göre sınıflandırılıyor. Sonrasında bu ürünü temsil eden elektronik kayıtlar oluşturuluyor. Bu aşamadan itibaren tarımsal ürün artık bir Elektronik Ürün Senedi’ne (ELÜS) dönüşüyor ve tıpkı diğer sermaye piyasası araçları gibi Merkezi Kayıt Kuruluşu’nda kaydi olarak saklanıyor. Mevzuata uygun şekilde gerekli hesap açılış işlemleri de tamamlandıktan sonra tarımsal ürünler TÜRİB aracılığı ile alınıp satılabilir. Yani tıpkı hisse senedi almak için aracı kurumlarda veya tahvil almak için bankalarda hesap açılış süreçlerini tamamlayan herkes TÜRİB üzerinden mısır, arpa, buğday gibi tarım ürünlerini kolaylıkla alıp satabilir.
Ankara ziyaretlerimde muhakkak uğradığım TÜRİB’in birbirinden değerli ve vizyoner yöneticileri ve harika bir takımı var. Yakın zamanda Genel Müdür Yardımcısı Sn. Necla Küçükçolak ile yaptığımız keyifli sohbette iklim değişikliğinden, tahıl koridoruna, depremin etkilerinden, yeni teknolojik gelişmelere kadar birçok bilgi aldım.
Özetlemek gerekirse:
● 2023 yılına lisanslı depolar yüksek bir doluluk oranıyla girdi. Hasata kadar tüketilecek ürünleri fire ve israf olmadan, sağlıklı koşullarda saklayacak lisanslı depolar Türkiye genelinde gıda arz güvenliği için çok önemli bir fonksiyonu yerine getiriyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!