Stok kontrolünde yapılan hatalar iki farklı sonuç doğurur.
Birinci hata gereğinden fazla stok bulundurmaktır. Gereğinden fazla stok bulundurmak stok tutma maliyetlerini yukarıya çıkartır. Bu maliyetlerin içinde elbette stoklara bağlanan paranın finansman maliyetleri başta gelir ama bunun dışında depolama maliyetleri depoda çalışan kişilerin maliyetleri elleçleme ekipmanlarının amortisman giderleri, depolarda oluşabilecek yangın, su baskını gibi afetlere karşı ödenecek sigorta bedelleri ve malların demode olma bozulma riskleri gibi çeşitli maliyet bileşenleri bulunur. Eğer doğru stok miktarları saptanamaz ise bu maliyetlere firma katlanmak zorunda kalır. Bu da elbetteki karlılığı aşağıya çeken bir husustur. Eğer doğru miktarlar yerine daha düşük miktarlarda stok tutulursa ikinci tip hata gerçekleşir bu da ihtiyaç duyulduğu anda malların bulunamaması hatasıdır. Eğer bu mal hammmade ise o zaman üretim duracaktır. Eğer bu mal bitmiş ürün ise o zaman müşteri siparişi karşılanamayacaktır. Her ikisinin de yüksek maliyetleri bulunmaktadır.
Esasen ham hammaddelerin bulunmayışı müşteri tatminini aksatacak şekilde üretimleri de geciktireceğinden orada da bir müşteri kaybetme riski bulunmaktadır ama stoktan teslim dediğimiz müşteri siparişinin anında karşılanması uygulanmasını gerçekleştirememe elbette doğru miktarda envanterin tutulamamasıyla ilgilidir. Burada bir hususa da açıklık getirmekte de büyük fayda var. Ben tanımımı yaparken doğru kalem malların doğru yerlerde bulunması bileşenine de değinmiştim. Sadece miktar olarak da ele almamıştım. Bazı malların firmanın deposunda bazı malların dağıtıcıların distribütörlerin ya da toptancıların dükkkanlarında depolarında bazı ürünlerin de parekendecilerin dükkanlarında depolarında bulunmaları gerekir. Dolayısıyla stok yönetimi temelde bizim tedarik zinciri yönetimi dediğimiz kavrama büyük bir yakınsama gösterir o bakımdan stok yönetimi günümüzde sadece miktar ve zamanla ilgili değil doğru yerle de ilgili çalışmaları kapsayacak şekilde genişlemiştir. Bunlar da tabi beraberinde depo yönetimini ulaştırma taşımacılık yönetimini de içerir hale gelmiştir. Dolayısıyla çağımızın en önemli konularından bir tanesi envanter yönetimini yapabilmek halini almıştır.
Esasen gelişmiş ülkelere baktığımızda özellikle ABD’ye baktığımızda stok yöneticiliği sertifika programlarının sayısının arttığını çeşitlendiğini ve stok yöneticilerinin hareretle arandığını gelişmiş insan kaynakları sitelerinde buna yönelik ciddi ilan ve talepler olduğunu da görmekteyiz. Bunun temel nedeni satılan malların maliyeti içinde envanter maliyetlerinin stok maliyetlerinin cok yüksek tutarlara ulaşıyor olmasıdır. Bu maliyet ülkemizde henüz görülmeyen gizli kalmış bir maliyet bileşeni niteliğindedir. Bunu kavradığımız zaman stok yöneticiliğinin önemini kobilerimiz ve büyük şirketlerimiz de idrak edecek ve bunu iyi yapabilecek kişilerin istihdam yoluna gideceklerdir. Burada çok önemli olan bir husus ta elbette stok yönetiminin de düşük maliyetle yapılıyor olmasıdır. Stok yönetimi vazgeçilmez bir yönetim alt başlığıdır ancak bunun kendi maliyetini de aşağıya çekecek metot ve yaklaşımları da uygulamamız gerekmektedir.
Kaynak : TEB Kobi TV