Mahfi Eğilmez – 24.11.2014
Bugüne kadar hep sınava girecek olanlara tavsiyeler verdim. Yıllardır masanın iki değil dört tarafında bulundum. Sınava girdim, sınav yaptım, sınavda danışmanlık yaptım, sınav sorusu hazırladım. Bu konuda deneyimimin kendi çapımda fazla olduğunu düşündüğüm için yazdım. Ama şimdiye kadar yazdıklarım hep sınava girecek olanlar içindi. Bugün de sınav yapanlar ve sına yaptıranlar için bir şeyler yazmak istiyorum.
Tanıdığım birçok yönetici kaliteli eleman bulamamaktan yakınıyor. Sınavla eleman alıyorsanız sınavı mutlaka ama mutlaka tarafsız, objektif ve her türlü torpilden uzak olarak yaptırın. Başvuruda bulunanların en iyilerini seçip alacak bir sınav uygulanmasını bizzat gözetin. Sizden torpil isteyenlere aldırmayın. En iyileri istihdam etmezseniz işinizde başarılı olamazsınız. Torpil yapıldığı dedikodusu çıkarsa bir daha bu işlerden başınızı kaldırmazsınız. Herkes sizden torpil yapmanızı talep etmeye başlar. Sonuçta sınav açtığınıza açacağınıza pişman olursunuz. Üyelerinin çoğu dışarıdan olan bağımsız bir jüri kurun ve bu jüriye sınavı tümüyle objektif olarak ve en iyiyi seçecek şekilde yapmalarını istediğinizi iletin. Aksi takdirde kaliteli eleman bulamıyoruz diye şikayet etmeyin.
Sınavlarda torpil yapıldığı, adam kayrıldığı her zaman var olan bir iddiadır. Bunların bir bölümü dedikodudan ibarettir. Bazen bu durum sınavda başarısız olanların ortaya attığı dedikoduların yayılmasıyla oluşan bir kanaattir. Maliye Müfettiş Muavinliği sınavına girerken birçok kişi bana “seni almazlar, çünkü torpilin yok” demişti. Bu söylenenlere hiç aldırmadım. Öyle olsa bile sınava hazırlanıyor ve bilgimi artırıyordum. Sınavı kazanamasam bile bu çalışmalar bana ileride mutlaka gerekli olacaktı. Sınava girdim ve kazandım. Benimle birlikte girenlere benden önce ve sonra girenlere baktığımda sınavı kazananların benim gibi kişiler olduğunu, kimsenin torpili olmadığını gördüm. Söylenenlerin doğru olmadığını Maliye Müfettişliğinde torpilin asla sökmediğini, hatta tam tersine olumsuz etki yaptığını gördüm. Ne yazık ki bu her zaman ve her yerde geçerli olan bir durum değil. Bazı sınavlarda kayırılma müessesesi oldukça etkili olabiliyor.
Onbinlerce genç insan sınavlara hazırlanıyor ve giriyor. Aralarından bir bölümü sınavı kazanıp iş bulabiliyor, büyük bölümü işsiz kalıyor. Genç nüfusun bu kadar yüksek olduğu ve artmaya devam ettiği, okullardan mezun olmanın son derecede kolay olduğu bir ülkede ne yazık ki bu durum böyle sürecek. Bütün mesele sınavların ve mülakatların gerçekten hakkıyla yapılması ve hak eden kişilerin işe alınmasının sağlanması.
Bir işi ileri götürecek olanlar o işlerde çalışan kişilerdir. Eğer bu kişiler en iyiler arasından hakkıyla seçilip alınmamışsa ileride sorunlar doğar. O nedenle sınavların objektif olarak, hiç kimsenin kayrılmasına imkan vermeden yapılmasını sağlamak sizin yararınızadır. Bugün bir yakınınızı, bir siyasetçiyi, bir ricacıyı kırmamak için işe aldığınız kişi, yarın öbür gün işlerin aksamasına yol açan kişi olabilir.
Onbinlerce genç hakkıyla kazanacağı sınavlar için çalışıyor. Kimsenin hakkını yemeyin.