Özelleştirme

Mahfi Eğilmez – 30.08.2012

Özelleştirme dar anlamda kamu kesimi elinde bulunan şirket paylarının özel kesime aktarılması, geniş anlamda ise kamu kesimi tarafından yönetilen üretim birimlerinin yönetiminin özel kesime devri olarak tanımlanabilir.

Konuya dar tanım çerçevesinde yani kamu mülkiyetinin ya da şirket paylarının özel kesime aktarılması olarak bakarsak iki durumla karşılaşabiliriz: (1) Kamu kesimi, elinde bulunan bir şirketin mülkiyetini tümüyle özel kesime satarak devredebilir. Bu durumda o şirket artık özel kesim şirketi haline gelir. (2) Kamu kesimi elinde bulunan şirket paylarını (bir bölümünü ya da tamamını) özel kesime satarak devredebilir. Diyelim ki bir anonim şirkette özel kesim yüzde 49, kamu kesimi de yüzde 51 pay sahibi ise ve kamu kesimi yüzde 51 payını özel kesime satarak bu işletmeden çekilirse özelleştirme yapılmış olur. Buna tam özelleştirme diyebiliriz. Kamu kesimi yüzde 51 payının diyelim ki yüzde 31’ini satıp yüzde 20’sini kendisinde tutmaya ve yönetimde söz hakkını muhafaza etmeye devam ederse buna da kısmi özelleştirme diyebiliriz.

Konuya geniş tanım, yani şirket yönetiminin özel kesime devri olarak bakarsak farklı özelleştirme uygulamaları çıkabilir karşımıza: (1) Kamu kurum ve kuruluşlarının özel kesime kiralanması. Bu durumda kiralama süresi boyunca yönetim ve karar alma mekanizması özel kesime geçtiği için bunu süreli özelleştirme olarak tanımlamak mümkündür. (2) Bir mal ya da hizmetin üretim ve dağıtımını sağlamak üzere özel kişilere imtiyaz verilmesi. Örneğin kamu tekeli altında olan elektrik dağıtımı işinin bir özel şirkete imtiyaz olarak verilmesi halinde özelleştirme söz konusudur. (3) Yönetimin özel kesime devri. Bir şirketin mülkiyeti kamuya ait olarak kalmaya devam ettiği halde o şirketin yönetiminin özel kesime devri de özelleştirme olarak kabul ediliyor. Örneğin bir devlet üniversitesinin yemekhanesinin işletilmesi özel bir şirkete bırakılmışsa süreli bir özelleştirme söz konusu olmuştur. (4) Mal ve hizmet üretimindeki kamusal tekellerin kaldırılması. Türkiye için bunun en tipik örneği Tekel idaresinin örneğin rakı üretimi üzerindeki monopol hakkının kaldırılması olmuş, bu monopolün kaldırılmasıyla birlikte birçok özel kesim kuruluşu rakı üretimine girmiştir.

Devamı için tıklayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir