Son dönemde sosyal medyada sık gördüğümüz bir otel Phellos Suites.
İstanbul’un merkezine 45 dakika uzaklıkta, denize sıfır, hem bir butik otel, hem de harika bir restaurant ve yatların yanaşabildiği bir marinaya sahip.
Otel henüz çok yeni olmasına rağmen bu kadar hızlı bir şekilde duyulup popülerleşmesinin arkasında başarılı girişimcilerin olmasının elbette ki önemi büyük. Otel ortaklarından Nedim Vural Phellos Suites‘ın hikayesini dinleyelim.
Otel açma kararını nasıl verdiniz?
Ailemiz çok uzun senelerdir turizm sektöründe hizmet veriyor. 1960’lı yıllarda restaurantlar ile başlayan turizm geçmişimiz, geçtiğimiz 30 senedir oteller ile de devam ediyor. Çocukluğumdan beri ailemizin sahip olduğu otellerde yazları her türlü işi yaparım. Yani işin mutfağından geldim diyebilirim. Şile’de de deniz kenarında, böyle güzel bir imkanımız vardı, neden değerlendirmiyoruz, bir konaklama yeri yapsak, tadını çıkarırız dedik. Yani aslına bakarsanız, biz burayı aile olarak kendimiz için yaptık.
Oteli açarken hangi aşamalardan geçtiniz?
Kendimiz için yaptık derken, inanın abartmıyorum. İlk başta deniz kenarında bir yalı olarak dizayn ettik ve inşaata başladık. Fakat temeli attıktan sonra bu güzelliği neden diğer insanlar ile de paylaşmayalım diye düşündük. Zaten işimiz otelcilik, yine bildiğimiz işi yapmaya karar verdik. Spontane gelişti diyebilirim, ama çok da güzel oldu. Uzunca bir zaman hazırlık yaptık, en iyisini hazırlamak istedik. Bu da zaman gerektiriyor, ama hepsinin üzerinden de gelebildik. Yani demem odur ki: müşterilerimizi kendi evimizin konforunda ve rahatlağında ağırlamayı amaç edindik.
Otelinizde ne zamandır hizmet veriyorsunuz?
Hizmet vermeye başlayalı 1 sene bile olmadı henüz. 2013 yılının Ağustos ayıydı yanlış hatırlamıyorsam, otelin kapılarını açtık. Açtığımız haftasonundan itibaren de otelimiz dolmaya başladı zaten.
Otel müşterilerinizi nasıl buluyorsunuz?
Phellos Suites’in gerçekten kaliteli bir misafir kitlesi var. İşin açıkçası iyi hizmet verdikten sonra misafir kitlesi kendiliğinden oluşuyor. Örneğin, türk kahvesi sunarken yanında sunduğumuz iyi marka bir çikolata, odaya girdiğinizde sizi karşılayan, müdürmüz tarafından sizin için yapılmış bir şampanya jesti mutlaka takdir alıyor. Şöyle söyleyeyim, bir kalan ya bir başka haftasonu yeniden kalmak için geliyor, ya da arkadaşlarına, çevresine olumlu reklamımızı yapıyor. İsim vermeden de bir örnek vereyim, geçtiğimiz ay ünlü bir futbolcumuzu misafir ettik, ertesi hafta sonu bir baktık ki tüm takım otele rezervasyon yaptırıyor. Özellikle kulaktan kulağa reklam en etkilisi ve zannediyoruz bunu verdiğimiz iyi hizmetle başarıyoruz.
Oteli açarken ne gibi zorluklarla karşılaştınız?
Otelcilik kolay bir meslek değil. Mutfak, restaurant, bar, cafe, resepsiyon, havuz, bahçe, oda temizliği, güvenlik, temizlik gibi bir çok üniteyi düzenli çalışır hale getirmeniz gerek. Bu sistemi birbirine paralel olarak oturtmak zaman alıyor. Şile gibi küçük bir yerde, en doğru ekibi kurmak da zaman aldı açıkçası. Ama şu an şeflerimizden otel müdürümüze herkesin harika bir ekip olduğunu söylemem mümkün.
Otelinizde kaç kişiye hizmet veriyorsunuz?
10 adet odamız var. Odalarımız 2 kişilik. Yani, toplam 20 kişiye hizmet veriyoruz. Bir de gelen misafirlerimizin şöförlerinin, kendi çalışanlarının kalması için odalarımız var, bazen böyle durumlar ile karşılaşabiliyoruz. Büyük bir otel değil, butik bir oteliz. Az kişiye öz hizmet sunmak istiyoruz. Kalabalık bir havuz isteyen misafirler zaten tatil köylerine giderler. Biz haftasonu şehirden kaçıp dinlenmek için tercih edilen bir işletmeyiz ve bunu farkında olmamız gerekiyor, bu yüzden oteli sürekli sakin ve keyifli tutmakla yükümlüyüz.
Otel açmak isteyen girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Her şeyden önce bir oteli açmadan önce kime hizmet vereceğinizi tespit etmeniz gerekiyor. Daha sonra hizmet edeceğiniz misafirlerin beklentilerini anlayabilmek önemli. Turizm sektörü ve özellikle otel işi, çok yüksek kar oranları bırakabilen bir iş olabildiği gibi, bir çok kişinin de iflas ettiği bir sektör. Sürekli değişiklikler, yeni yatırımlar, hizmetlerinize yenilikler eklemeniz, misafirlerinize ufak jestler yapmanız gerekiyor. Butik olsun, tatil köyü olsun farketmez, etraftaki otellerin şartlarını ve rekabeti de ölçümlemek gerekiyor. Fiyatları yüksek tutmak, misafirlerinize şikayet ettirebileceği gibi, düşük tutmak da size avantaj olmayabilir. Bu yüzden otel kararını vermeden önce projenizi ve bütçe planlamanızı çok dikkatli şekilde hazırlamanız gerekiyor. Ama şunu söyleyebilirim ki otelcilik kutsal bir iş. İnsanlar aylarca çalıştıktan sonra belki de bir kaç gün işlerinden izin alıp kafalarını dinlemek, sevdikleriyle birlikte zaman geçirmek ve belki de tüm sıkıntılarından arınmak için geliyorlar. Onların mutlu ayrıldığını görmek zaten en büyük motivasyon oluyor. Tüm yeni otel açacaklara tavsiyem, kendilerinin içinde yaşamak isteyecekleri bir otel hazırlamaları olacaktır, zaten bunu başardıktan sonra misafirlerin de keyif alacağı kesin.
Phellos Suites Şile hakkında daha fazla bilgi için tıklayın.