Okuduğum Kitaplar

Mahfi Eğilmez – 24.05.2014

Capital in the Twenty First Century, Thomas Piketty (henüz Tükçe çevirisi yok)

Kapitalizmin ve onun ana dayanağı olan sermayenin kavramsal, kurumsal ve ideolojik değerlendirme ve eleştirisini Karl Marx Das Capital’de ve diğer eserlerinde ayrıntılı olarak yapmıştır. Kuşkusuz bu eleştiri 19. yüzyılın yani sanayi kapitalizminin yeni doğduğu ve gelişmeye başladığı dönemin kapitalizminin eleştirisidir. O zamandan bu zaman işin özü çok az değişse de öz dışında değişen çok şey oldu. Kapitalist sistemin üzerine oturduğu sömürü gibi olgulardan bazılarında iyileşmeler, bazılarında ise yalnızca şekil değişiklikleri ortaya çıktı. Piketty bu kitabında çerçeveyi gelir dağılımı eşitsizliği üzerine kuruyor. Kapitalist sistemin günümüzde önemsiz bir olguymuş ya da gelir artışı devam ettiği sürece ileride kendiliğinden düzelecekmiş gibi göstermeye çalıştığı gelir dağılımı eşitsizliği kitabın en önemli teması. Bence en önemli önermesi de şu: Gelir artarsa gelir dağılımı düzelir tezi yanlıştır. Doğrusu gelir dağılımı düzelirse gelir artar önermesidir. Bu değişikliği yapmanın temel yolunun vergiden geçtiğini söylüyor Piketty. İyi bir vergileme ve bunun sonucunda düzeltilebilecek bir gelir dağılımıyla kapitalizmin yaşatılabileceğini ileri sürüyor. Vardığı sonuçlara ve getirdiği kimi önerilere katılmasam da okunması gerekten bir kitap olduğunu düşünüyor ve öneriyorum.

Demir Taht, Nermin Baytok (Bilgi Yayınevi)

Hititler üzerine yazılmış benim iki öykü kitabım (Anitta’nın Laneti ve Hattuşa’dan Kaçış), Ahmet Ümit’in Patasana’sı ve Birgit Brandau’nun Kadeş Galibi dışında başka roman ve öykü kitabı var mı bilmiyorum. Olsa bilirdim herhalde. Hititlerle ilgili yeni bulgular ortaya çıktıkça konuya ilgi de artıyor. Son örnek Nesrin Baytok’un Demir Taht adlı romanı. Baytok, Büyük Kral Hattuşili ile Kraliçe Puduhepa’nın yaşamı ve aşkından hareketle son derecede akıcı ve sürükleyici bir Hitit romanı yazmış. Bu romanı tarihle ilgilenenlere ve edebiyat sevenlere hararetle öneriyorum.

Keynes ve Keynesçilik, Pierre Delfaud (Dost Kitabevi Yayınları)

Yirminci yüzyılın en önemli bilimsel çıkışlarından birisi olarak kabul edilen Keynesyen devrimin ekonomiye getirdiklerini ele alıp anlatmayı amaç edinen kitap bu büyük iktisatçının yaklaşımlarını anlayabilmek için iyi bir rehber niteliği taşıyor. Buna karşılık kitapta anlatılanları anlamak için belirli bir ekonomi bilimi kültürüne sahip olmak gerekli bulunuyor. Bir başka ifadeyle kitap öyle ele alınıp su gibi okunup kolayca anlaşılabilecek bir kitap değil. İktisatçılara ve bu alanda öğrenim görenlere öneriyorum.

Sağlığına Format At, M. Barış Muslu (Doğan Egmont Yayıncılık)

Son derecede değişik, son derecede ilginç, oldukça da şaşırtıcı bir kitap olauğunu söyleyerek başlayayım. Yazarın önceki iki kitabını okumamıştım. Bu, okuduğum ilk kitabı. Aslında bildiğim bazı şeyleri bu kitap sayesinde bir araya getirerek yazarın sentezlerinin doğruluğuna ikna oldum. Hastalıkların önemli bir bölümünün travmalarla geliştiği ve dolayısıyla çözümünün de beyinden bu travmaları silmekle olabileceğini anlatıyor. Ben de kitabı okumadan önce hep bu tür stres ya da travmaların insanın kimyasını değiştirdiğini ve o değişiklik sonucunda ortaya çıkan farklı salgıların hastalıklara neden olduğunu düşünürdüm. Kitabı okuyunca benim bu görüşümden çok daha geniş ve kapsamlı bir sentezin Muslu tarafından yapıldığını gördüm. Bu kitabı herkes ve özellikle de günlük bazı olayları fazlasıyla dert edinip strese girenler mutlaka okumalı.

Küresel Finansal Kriz Sonrası Altın “Güvenli Bir Liman mı?”, M. Levent Yılmaz (Stratejik Düşünce Enstitüsü Yayınları)

Dr. M. Levent Yılmaz’ın daha basılmadan önce benimle paylaştığı kitabı nihayet yayımlandı. Hafta içinde buluştuk ve kahve içerken hem bu kitap üzerine hem de genel konular üzerine konuştuk. Basılmadan önce okuduğumda da çok beğenmiştim basılmış halini daha çok beğendim. Altın konusu bizim toplumumuz için çok önemli konulardan birisi. Yatırımlarımızın önemli bir ağırlığı altına bağlı bulunuyor. Ve bu gerçek, altın fiyatı düşse de çıksa da pek değişmiyor. Dr. Yılmaz, bu incelemesinde altının küresel finans krizi sonrasındaki durumunu ele alıyor ve halk arasında yaygın olarak kabul gördüğü gibi güvenli bir liman olup olmadığını irdeliyor. Kitap, altın konusunu merak edenlerin yanı sıra bu konuda araştırma yapmak isteyenler için de önemli bir referans kaynağı oluşturacak nitelikte. Merak eden herkese öneriyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir