Aydın Eroğlu – 11.10.2012
Dış borsaların durumunu görüyorsunuz, ciddi düşüşler yaşıyorlar. Bu esnada ise, İMKB pozitif bir ayrışma ile 68.500 sınırına dayanmış durumda. Bu ayrışmanın en büyük nedenlerinin başında not artışı beklentisi geliyor. Dün Fitch’in çok kısa zamanda Türkiye’yi değerleyeceğiz açıklamasını yapması ve sadece olumlu değil, olumlu-olumsuz değerlendirmeler yapmasına rağmen İMKB’nin ciddi bir ayrışma yaşamasına neden oldu.
Sadece Fitch’in değil, aynı zamanda ilk kez Türkiye değerlemesi yapacak olan bir Japon şirketinin de yakın zamanda not açıklamasında bulunması bekleniyor. Özellikle büyük emeklilik fonları olmak üzere, Türkiye’ye hiç gelmemiş yeni büyük yabancıların yatırım yapabilmeleri için en az iki rating kurumundan yatırım yapılabilir şartı gibi bazı kıstasları var. Bu nedenle Moody’s ve S&P naz yapsa bile, bu iki kurumun olası artırım ihtimali kuvvetli duruyor.
Peki, gerçekten Türkiye’nin notu artmalı mıdır? Not artınca ne olacak? Birileri not artınca gelecek alıcılara satmak için mi bekliyorlar?
Öncelikle tv. yorumlarında bazı vatandaşlardan gelen mesajlarda not artırımının bir gerekçesi olmadığı yönünde düşünceler duyuyorum. Bu görüşe kesinlikle katılmadığımı ve Türkiye’nin notunun çoktaann artmış olması gerektiğine inananlardan olduğumu biliyorsunuz. Hafızalarınızın detaylarındaki Türkiye olarak kalmadığımızı biliniz. Bunun en basit yansıması yaşadığımız bu günlerdeki Türkiye görüntüleridir. Dünya ciddi bir kriz yaşarken, Türkiye’yi yönetenler büyümeyi tedbir olsun diye kendi elleriyle frenliyorlar. Savaş çıktı-çıkıyor denirken, borsalar çökerken, ard arda bir çok gelişmiş ülkenin notları düşürülüyorken, terör örgütü ile ciddi boyutta bir mücadele yaşanıyorken, daha sayabileceğim çok önemli sorunlar varken, bakın bakalım kurların TL karşılığı ne düzeyde duruyor? Eskiden böyle olsa fırlamak için rampaya gerek duymayan faizler şu an hangi seviyedeler?
Benzer değerlendirmelerimi strateji yazılarımda en son yazı olan ”Türkiye’nin Pozitif Ayrışma Nedenleri!” başlığının altında okuyabilirsiniz. Ama hemen belirtmeliyim ki, olası not artırım sürecinde çok temkinli olunuz. Çünkü gerçekten de, bir not artırımı gelince olabilecek yükselişte satmak için alınan hisseler olduğuna inanıyorum. Belki benim sonrası için bir farkım, bu satışlar sonrasında yeniden alımların daha da güçlü olarak başlayacağına inanmam olabilir. Evet gördüğünüz gibi bankalar ısrarla alınıyor. Dün de söylediğim gibi bunun bir nedeni not ise, daha yakın diğer bir nedeni de; olası faiz indirimi beklentisi diyebiliriz.
Not artırımı gelirse, ilk anda sert bir alım dalgası görülecektir. Ancak en etkili artırım olarak Moody’s ve S&P’e bakıldığını söyleyebilirim. Onlardan da bu artırımlar gelebilir mi bilemiyorum. Ama eğer diğer iki kurum notumuzu artırır ve Türkiye’nin ekonomik verileri de, iyi gitmeye devam ederse, Moody’s ve S&P de ciddi baskı altında kalacaklardır.
Dediğim gibi olası bir not artırımı sonrasında gelen sert alım dalgasında ulaşılan endeks düzeyine göre en az % 5-6 civarı bir düşüş yaşanıp, bu düşüş sonrasında o anki dış ortama göre % 8 – 10 civarını bulabilecek bir realizeye ulaşması riski beklentisini taşıyorum. Bu gayet doğal bir yansıma olacaktır. Ama sonrasında, bu kararlarla Türkiye’ye ilk kez yatırım yapabilecek şimdiye kadarkilerden çok daha büyük fonların girişleri başlayacağı için, çok daha büyük ve genele yayılan bir alım sürecine girilmesini bekliyorum. Bu nedenle not artırımı olursa, sert bir alım dalgası yaşandığını görürseniz, sonrasında alttan yerine koymak düşüncesi ile realizelerinizi yapmaktan çekinmemek gerekir düşüncesindeyim.
İspanya’nın Notu İndirildi!
Moody’s yapacak denirken, S&P daha hızlı davranıp İspanya’nın notunu çöp düzeyinin bir üstüne BBB- konumuna getirdi. Ama bu açıklamalara rağmen İspanya yardım başvurusu yapmamakta diretiyor. Muhtemel bunun için İspanya seçimleri bekleniyor olabilir. Gerçi IMF’in yaptığı açıklamaya göre, İspanya’nın aldığı tedbirler nedeniyle yardıma ihtiyacı olmadığı ifade ediliyor ama bakalım önümüzdeki günlerde ihtiyacı var mı- yok mu göreceğiz. Bu not indirimi konusunun zaten beklenen bir gelişme olması nedeniyle çok büyük bir etkisi olacağını düşünmüyorum.
AB İlerleme Raporu Açıklandı
Özellikle ifade ve düşünce özgürlüğü konularında ciddi eleştirilerle dolu ve olumsuz yönleri ağır bir rapor var. Ama ön yargılı bir şekilde Türkiye’yi dışarıda tutmaya çalışan bir AB’nin de bu eleştirilerin sebeplerinde payı olduğunu unutmamak lazım. Ben bu ortamda ekonomik gelişmeleri daha ön planda tutuyorum. Bu nedenle AB İlerleme Raporu’nu bu dönem için çok önemli görmüyorum.
İMKB Ne Yapar?
Bu kadar alım olan İMKB için dışarıdaki düşüşlere bakıp da onlara uyar demek çok doğru olmayabilir. Kendi özel şartları nedeniyle bu yükseliş devam edebilir. Eğer yükseliş sürerse, genele yayılmanın da artmasını bekliyorum. 07/09/2012 tarihindeki beklenti yazım ”AMB Tamam, Şimdi Gözler FED’de!” başlıklı yazımın detayında şu anki teknik seviyenin sonrası için fikrimi o zamanda yazmıştım. Bu yazıyı yeniden okumanızı tavsiye ederim. Yazının İMKB’yi ilgilendiren kısmında,
Yükselişin ilk andaki direnci;
İMKB için; 68.344 – 68.800 olacaktır. imkb için de yükseliş hedefi olarak 70.400 seviyelerini konuşmaya başlarız.
Peki Dirençler Aşılırsa …?
Teknik olarak,
İMKB; 70.400 ve devamında 71.700’lerdeki tarihi dirençlere yönelebilir.
Şeklinde teknik görüşümü yazmıştım. Bu görüşümü aynen koruyorum. Ama olası yeni hedeflere gidecek olsak da, bu seviyelerden sonra yeni banka önerilerinde bulunmayı ciddi riskli gördüğüm için, sadece Destek-Direnç Tablosu ile bankalar hakkındaki teknik ihtimalleri ifade edeceğim. Benden daha cesur olanlarınız ya da, banka taşıyanlarınız bu seviyelere bakıp kararlarını alabilirler.
Cari Açık Verisi Gelecek.
Yaşanan sürpriz eksi büyüme (gerçi o günkü beklenti yazımı okuduğunuzda benim için sürpriz olmadığını görebilirsiniz) verisi sonrasında cari açıktaki düşmenin süreceğini düşünüyorum. Cari açık düşmesi bizim için oldukça iyi bir görüntüdür.
Hisse Gerçekleşmelerinde Nakite Çıkmayı Bilmek Lazım
Yaşadığımız pozitif ayrışma sayesinde, hedeflerine ulaşan hisselerde sonraki hedefleri bekleyerek fırsatlar kaçırılabilir. Bu nedenle hedefler gerçekleştikçe pozisyon kapatmak ve nakit olarak durmayı bilmek de önemli ve doğru bir karar olabilir.
Suriye İle Uçak Krizi
Askeri malzeme taşıdığı şüphesi ile Moskova-Şam seferi yapan bir Suriye uçağı indirilip arandı. Bazı malzemelere el konulup, seferine devam etmesine izin verildi. Bu sorunun büyütüleceğini düşünmüyorum.
Putin Geliş Tarihini Erteledi
14 Ekim’de Türkiye’ye gelmesi beklenen Putin’in ziyareti muhtemelen Kasım ayındaki bir tarihe ertelendi. Bu erteleme iyi olmadı. Suriye krizine rağmen gerçekleşseydi olumlu bir görüntü olacaktı. Ancak ertelenmesini yine de çok büyütmemek lazım.
Saygılarımla
www.aydineroglu.com – www.borsaanalizci.com