Utku Altunöz – 24.11.2016
Değerli Para Borsa takipçileri. Son paylaşımlarımda devamlı olarak faiz artışın akarşı olan bir ekonoist olarak faiz artışının kçınılmaz olduğunu belirtmekteydi. Nihayet bana göre geç gelen bir karar ile TCMB üç koldan piyasaya müdahale etti. Merkez bankası PPK, ilk olarak politika faizini 0.50 baz puan arttırırken üst bandı da 25 baz puan yükseltti. Yine oldukça akıllı bir kararla yabancı paralar için mevcut olan zorunlu karşılık oranlarında indirime gitti. Son müdahalesi de ihracatçıların reeskont kredilerinin geri ödemesini Türk Lirası ile yapabileceklerini açıkladı. Peki TCMB bu yapılanlarla neyi amaçlamakta. Öncelikle şunu söyleyebilirim ki alınan üç önlemde oldukça yerinde. Faiz attışı ile FED’in faiz artışı karşısında ülkeden çıkması muhtemel sıcak paranın önüne geçilmesi hedeflenmekte. Yabancı paralar için mevcut olan zorunlu karşılık oranlarında indirime gidilerek piyasanın döviz kullanım ihtiyacının azaltılması ve zorunlu olarak tutulan yabancı paranın piyasaya akması amaçlanmaktadır. Yine son alınan ihracatçıların reeskont kredilerinin geri ödemesini Türk Lirası ile yapılabilmesi kararı ile de yabancı paraya bağımlılığın azaltılması hedeflenmektedir.
Kararın alındığı ve yazıyı kaleme aldığım saatlerde dolarda önemli bir gerileme görülürken dolar 3.38 seviyelerinde seyretmekte. Şimdi kafalardaki soru işareti doların yukarı yöndeki hareketi devam edecek mi yoksa merkezin bu müdahalesi dolar artış trendine girecek mi?
Kişisel olarak söz konusu müdahalenin dolarıciddi seviyelerde aşağılara çekeceğini düşünmüyorum. Müdahaleden sonra sadece 3 kuruşluk bir geri çekiliş bu düşüncemi güçlendirmektedir. Bana göre geç kalınmış bir müdahale olmasının yanı sıra OHAL dönemi, AB ile müzakerelerin durma sürecine girilmiş olması, Irak’ta ki belirsizlik ekonomimiz üzerinde baskılar yaratmaktadır. TCMB den yapılan açıklama bir önceki sözlerimi destekler nitelikte.
Merkez Bankası açıklamasında şöyle denildi: “Son dönemde açıklanan veriler yılın üçüncü çeyreğinde iktisadi faaliyette ivme kaybına işaret etmektedir. Öte yandan, Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir. Alınan destekleyici teşvik ve tedbirlerin katkısıyla son çeyrekten itibaren iktisadi faaliyette toparlanma beklenmektedir. Kurul, yapısal reformların uygulamaya geçirilmesinin büyüme potansiyelini önemli ölçüde artırabileceğini değerlendirmektedir.
Ayrıca ABD’de faizlerin artırılacağı beklentisinin güçlenmesi, doları global anlamda güçlendirmeye devam ediyor.
Sonuç olarak Şahsen; ciddi faiz artışı yapılsa bile, kurların aşağı geleceğini ama sonrasında yine yükseleceğini ön görmekteyim. Bu yüzden dolarla borcu olanların geç kalmalarına rağmen opsiyon enstrümanlarına yönelmelerini bu yazımda ısrarla öneriyorum
Bol kazançlı günler dilerim
Doç. Dr. Utku Altunöz
E-mail: utkual@hotmail.com
https://twitter.com/utkualtunoz