Mahfi Eğilmez – 11.01.2014
Birkaç kitabı bir arada okuma veya elden geçirme gibi bir alışkanlığım var. Birini bırakır birini alır, sonra ötekine dönerim. Son dönemde okuduğum ve elimde olan kitaplardan bazıları hakkında görüşlerimi paylaşayım.
Halil İnalcık’ın Osmanlı ve Modern Türkiye kitabı (Timaş Yayınları, İstanbul, 2013.) Osmanlı tarihiyle ilgilenenlerin yanı sıra Modern Türkiye’nin doğuşuyla ilgilenenleri ve ikisi arasındaki karşılaştırmaları merak edenleri çekecek bir kitap. Halil İnalcık hocanın bütün kitapları gibi bunun da okunması gerekli diye düşünüyorum. Kitaptan bugünkü tartışmalara ışık tutacak bir alıntı yapmak istiyorum: “O (Atatürk), pozitif bilim düşüncesinin, Türk insanının sosyal ilişkilerinde, toplum ve kâinat anlayışında kılavuz olmasını, gelenek yerini aklın almasını özlüyordu. Bu, Türk insanının zihninde halife-sultan egemenliği yerine millet egemenliğini yerleştirmek ne kadar güç ise o kadar güç; belki ondan da problemli bir sorundu.” (sayfa184.)
Erkan Ildız’ın Eski Çağda Bankacılık ve Bankerlik kitabı (Türkiye Bankalar Birliği Yayını, İstanbul, 2013.). Bu kitap aslında adından daha geniş bir alanı kapsıyor. Bir anlamda paranın, ölçü birimlerinin de tarihi gibi geniş bir yelpazesi var. Ekonomiyle ilgilenenler için çok önemli bir referans kaynağı. Konuyla ilgili araştırmacılar için de tam bir başvuru kitabı. Ekonomiyle, finansla ilgilenenler kadar tarihle ilgilenenlerin de okuması gerekir düşüncesindeyim. Kitaptan kısa bir alıntı: “Tarihte önem taşıyan bir başka dizge de çakıl taşı yığın dizgesidir; insanoğlu bunun sayesinde hesap sanatına başlamıştır. Batı dillerinde hesap karşılığı kullanılan ‘calcul’ sözcüğü Latince ‘calculus’a (çoğu calculi) dayanır ve ‘küçük çakıl’ anlamına gelir” (sayfa10.)
Özgür Tonus’un Temel Göstergelerle Türkiye Ekonomisi kitabı (Ekin Yayınları, 2013) ve Elif Çepni’nin Ekonomik Göstergeler ve İstatistikler Rehberi kitabı (Seçkin Yayınları, İstanbul, 2012.) Her iki kitap da ekonomide, finansta her gün kullandığımız kavramların, endekslerin, göstergelerin ne anlama geldiğini, nasıl ölçüldüğünü, ne işe yaradığını anlatan rehber niteliğinde kitaplar. İktisat veya finansla uğraşanların dışında her gün televizyon kanallarında tekrarlanan konular hakkında bilgi edinmek isteyenler için başvuru niteliğinde kitaplar. Bu kitaplar okul sonrası sınavlarına hazırlanan öğrenciler için de rehber niteliği taşıyor.
Orhun Şemin ve Perihan Yücel’in İki Kıyı Bir Deniz kitabı (Deniz Kültür Yayınları, İstanbul, 2013.) Kitap, Türk – Rus ortak tarihinden kesitler sunuyor. Kurtuluş savaşında Türk Rus yardımlaşmasından Taksim anıtında hangi Rus generaller yer alıyor sorusuna kadar birçok konuda bilgiler veriyor. Daha ilginci, kitabı okudukça bilinen bazı şeylerin aslında tam da doğru bilinmediğini görüyorsunuz. Çok önemli bir çalışma.
Bir sosyal bilimci olarak ilgimi çeken bilim adamları arasında Freud en ön sıralarda yer alır. Mülkiye’de okuduğum yıllarda üç yazar (yazar demek aslında yetmiyor çünkü onlar bilim adamı ve filozof aynı zamanda) üzerinde özel olarak çalışmıştım: Marx, Darwin ve Freud. Sonraki yıllarda Gordon Childe’in tezleri üzerinde de çalıştım. Aslında öteki üçünün Darwin’den etkilendiğini ve tezlerini onun evrim tezi üzerine kurduklarını sonraları fark ettim. 20. Yüzyılı anlamak için bu yazarların tezlerini anlamak gerekiyor.
Şu aralar elimin altında basitleştirilmiş bir Freud kitabı var: Ruth Snowden’in Freud the Key Ideas kitabı (Teach Yourself Books, 2010.) Bu kitap Freud’un kitaplarını okumuş olanlara hatırlama imkânı veren ya da kitaplarını okuyacak olanlara başlangıçta bir fikir vermeyi hedefleyen bir kitap olarak düşünülmeli. Yeni bir kitap değil ama ben yeni gördüm ve aldım, okuyorum. İçinde rutin anlamda tekrarlar olmasına karşılık bilgi tazelemek ya da Freud okumalarına başlamak için oldukça yararlı bir kitap olduğunu söylemeliyim.