Haftalık Piyasa Beklentileri
Piyasalar yılın son ayına olumlu giriş yapıyor. Borsa İstanbul’da tepki çıkışı, faiz ve döviz tarafında daha dengeli bir görünüm var. Birbirine alternatif para (faiz, döviz) ve sermaye piyasalarının (hisse senetleri) aynı yönde hareketi devam ediyor. Ancak faiz ve dövizde yükseliş eğilimi sürmekle birlikte ivme kaybı var. Yükselen faizler ile cari açıktaki azalma ve sıcak para girişlerinin döviz kurları üzerinde etkisi zayıf da olsa hissedilmeye başlandı. 2024 yılı için enflasyon beklentilerinin aşağıya çekilmesi gösterge tahvil faiz oranlarında kendini gösterirken tahvil bonoda son haftalardaki yabancı alımları faizdeki gerilemeye katkı yapan bir durum. Gösterge tahvil faizi %40’ın altına geriledi. Ancak Borsa İstanbul’da tepki çıkışı güç kazanmış görülmüyor. Diğer taraftan BIST100 Endeksi’nde yükselişin devamı için yeterli gündem oluşmaya başladı. Kredi derecelendirme kuruluşu S&P’nin takvim dışı bir kararla Türkiye’nin görünümünü “durağandan pozitife” yükseltmesi sürpriz ve olumlu bir gelişme. Eylül ayında hatırlanırsa negatiften durağana revize etmişti. Bunun bir sonraki adımı not artırımı olabilir. 15 Aralık’ta Moody’s’den takvim gereği Türkiye’nin kredi notu açıklaması bekleniyor. Büyük bir olasılıkla S&P benzeri bir açıklama oradan da gelebilir. S&P’nin yaptığı değerlendirmelerde; Ekonomide dengelenme, TCMB rezervlerindeki toparlanma, cari açıkta daralma beklentileri gibi satır başlıkları var. Bir süredir Türkiye’nin uyguladığı ekonomi politikasına dış kaynaklı destek ve övgü mesajları geliyordu. Bunu Türkiye’nin 340’ın altına gerileyen risk primi (CDS) ve son haftalarda hisse senetleriyle tahvil bonoya gelen yabancı alımlarından görmek mümkün. TCMB verilerine göre 24 Kasım ile biten haftada yabancı yatırımcılar, 214.8 milyon dolarlık hisse senedi alırken tahvil bonodaki alımları 96.8 milyon doları buldu. Son 4 haftadır kesintisiz alım yapan yabancı yatırımcıların hisse senetlerinde bir aylık alımları 427 milyon dolara ulaştı. Tahvil bonodaki aylık alım tutarı ise 260 milyon dolar civarında oluştu. Yine 24 Kasım haftasında; TCMB brüt rezervleri ise 2 milyar dolarlık artışla 136.5 milyar dolara, bankalardaki yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı 600 milyon dolar yükselişle 176 milyar dolara ulaştı. Bu arada kur korumalı mevduattaki erime hız kesti ve 29 milyar TL düşüşle 2.7 trilyon TL oldu. TCMB cuma günü yayınladığı tebliğle; Bankalar, döviz dönüşümlü kur korumalı hesaplara politika faizinin altında faiz verebilecek ancak bu oran, politika faizi olan 1 hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 85’inden daha düşük olamayacak. Böylece standart TL mevduat desteklenirken döviz dönüşümlü kur korumalı mevduata (KKM) verilen faizin cazibesinin azaltılması hedeflendi. Dikkat çeken noktalardan biri, Türkiye mali piyasalarına yabancı ilgisi artarken Borsa İstanbul’a yerli yatırımcı desteğinin zayıflaması oldu. BIST100 işlem hacmi 100 milyar TL’nin altına iyice alıştı. Borsa İstanbul’a yerli yatırımcı katkısının azalmasının nedenlerine bakıldığında, yüksek faiz ve yoğun halka arzlar ilk akla gelen gerekçeler. TCMB’nin faiz artırım süreciyle mevduat faizinin %50’ye dayanması ciddi bir alternatif. Enflasyonda 2024 yılı için resmi tahminin %36, piyasa tahminlerinin %40-45 aralığında değişmesi pozitif faiz imkanını da beraberinde getiriyor. Bu çerçevede olumlu görünümün korunduğu Borsa İstanbul’da çıkışın devamı için yabancı yatırımcıların ilgisinin sürmesi daha önemli hale geliyor.
Geçen haftanın diğer önemli datası Türkiye’nin 3.çeyrek büyümesi oldu. Yükselen faizlere rağmen %5.9 ile beklentilerin üzerinde bir büyüme gerçekleşti. Özellikle inşaat sektöründeki %8.1’lik büyüme dikkat çekti. Bu noktada inşası süren deprem konutlarının sektöre önemli katkı yaptığı anlaşılıyor. Dış ticaretteki yavaşlama ve yüksek faizler nedeniyle bu orandaki büyümenin gelecek dönemlerde sürdürülmesi biraz zor görülüyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de bunu teyit eden bir açıklama yaptı. “Önümüzdeki dönemde iç talep ve büyüme bir miktar yavaşlayacak.” dedi.
Dış piyasalarda enflasyon verilerine bağlı olumlu hava sürüyor. Enflasyon düştükçe iyimserlik de devam ediyor. Geçen hafta Almanya’dan sonra Euro Bölgesi enflasyonu da beklentilerin altında geldi. Euro Bölgesi’nde TÜFE Kasım’da yıllık: %+2.4 (Beklenti: %+2.7 önceki:%+2.9) oldu. ABD ve Avrupa merkez bankalarından (Fed, ECB) faiz indirim beklentileri enflasyondaki düşüşle biraz daha güçlenmiş oldu.
Tahvil faizlerindeki düşüş ve dolardaki zayıflama ile altının ons fiyatında yükseliş ivme kazanıp 2.075 dolardaki zirve seviyesine ulaştı. Son yıllarda güç kazanan 2.070 doların üzerinde kalınırsa uzun dönemli yeni hedef ve zirveleri beklemek gerekecek. Gram/TL altın fiyatı, 1.900 seviyesini geçerek yeni bir rekora imza attı. 2.000’li seviyeler gündeme gelmeye başladı. Gram/TL altın fiyatı, 1.900 seviyesini geçerek yeni bir rekora imza attı. 2.000’li seviyeler gündeme gelmeye başladı.
Dış piyasalarda devam eden iyimserliğe iç piyasaların da uyum sağlama çabası sürüyor.
Kaynak: Meksa Yatırım Haftalık Bülten