Haftalık Hisse Önerileri / Meksa Yatırım – (26-30 Ağustos 2024)

Haftalık Piyasa Beklentileri

Borsa İstanbul’da düşüş hareketi devam ediyor. Düşüşe etki eden nedenler olarak Piyasayı taşıyacak beklenti ve gündem eksikliği, 06/2024 dönem bilanço sonuçlarının istenen düzeyde olmaması, yabancı çıkışının sürmesi, yerli yatırımcıların zayıf ilgisi gibi gerekçeler sıralanabilir. Fiyatı yükselten taleptir. Talep zayıf olunca fiyatlar da düşüyor. Borsa İstanbul’da dış borsalardan olumsuz ayrışma ile genele yaygınlık gösteren bir baskıdan söz etmek mümkün. Bilanço dönemi olmasına rağmen hisse bazlı hareketlilik zayıf. İyi gelen az sayıdaki bilançoya sahip hisseler de piyasa atmosferine uyum sağlamış görülüyor. Bilançolar bağlamında bir dipnot eklemek gerekirse, geçen hafta bir şirketin konkordatoya gitmesiyle bir anda borçlanma analizleri öne çıktı. Son dönemde sıkça vurguladığımız üzere, ekonomideki yavaşlamanın borç ödeme kapasitelerini zayıflatması olağan bir gelişme ve sonuç. Bu açıdan borçluluk rasyoları bir süre daha gündemde yer tutacak gibi görünüyor. Borsadan devam edecek olursak; Yabancı yatırımcıların hisse satışları BIST100 Endeksi’nin zayıf kalmasının en önemli nedenleri arasında. Gelen satışları yerli yatırımcı karşılamakta zorlanıyor. Yabancı yatırımcıların tahvil bonoya ilgileri ise artarak devam ediyor. 16 Ağustos ile biten haftada yabancılar; Hisse senetlerinde 297 milyon dolarlık satış yaparken tahvil bono alımları 1.4 milyar doların biraz üzerinde gerçekleşti. Tahvil bonoyu yoğun şekilde tercih etmelerinin sebepleri arasında; Küresel ekonomide en yüksek faize sahip ülkeler içinde Türkiye’nin ilk sıralarda yer alması ile yıl sonu gibi enflasyondaki düşüşle birlikte TCMB’den olası bir faiz indiriminin gelebileceği öngörüsü olabilir. TCMB verilerine göre yapılan kabaca bir hesapla yılbaşından bu yana tahvil bonoya yabancı girişlerinin 25 milyar dolar civarında olduğunu söylemek mümkün. Hisse senetlerinden ise aynı dönem için yaklaşık 4 milyar dolar civarında bir çıkış söz konusu. Dış borsalar 5 Ağustos’taki Japonya şokunu atlatıp üzerine prim yaparken Borsa İstanbul’da düşüş eğiliminin korunuyor olmasının nedenlerinin arasında beklenti kırılması veya bozulması da yer alıyor. Diğer yandan döviz kurlarındaki yükselişin biraz ivme kazanması dikkatlerin o yöne çevrilmesine neden oldu. ABD doları dışarıda değer kaybederken iç piyasalarda dolar/TL kurundaki yükselişin sürüyor olması kayda değer bir durum. TCMB’den yıl sonu için faiz indirim beklentilerinin dillendirilmeye başlanması, siyasi spekülasyonlar, borsadaki düşüş hareketi, faiz oranlarında yükselişin durması ve tavanın görüldüğü yönündeki değerlendirmeler, halen negatif faiz (enflasyonun altında) ortamının korunuyor olması tasarruf sahiplerini bir ölçüde alternatif yatırım araçlarına yönlendirmiş olabilir. Ancak tasarruflarda henüz yoğun bir adres değişimi gözlenmiyor. Hatırlanırsa temmuz ayında konut satışları 127 bin ile haziran ayının oldukça üzerinde gelmişti. Faiz getirilerinin halen kur yükselişinin üzerinde olmasına bağlı olarak döviz kurlarındaki çıkışın “carry trade” pozisyonlarını bu aşamada rahatsız etmiş görülmüyor. Bununla birlikte yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı 16 Ağustos haftasında artışını sürdürdü ve 1.1 milyar dolarlık yükselişle 169 milyar dolara yükseldi. Son bir aylık artış 5 milyar dolar civarında. Kurlardaki yükselişin enflasyon üzerindeki olumsuz etkileri malum. Yükseliş devam ederse hem Türkiye’nin döviz dengesini olumlu etkileyen carry trade pozisyonları hem de enflasyon bu durumdan olumsuz etkilenebilir. Fakat TCMB’nin parasal sıkılaşma politikasını tavizsiz sürdürme taahhüdü ve azalan cari açık, hem de 152 milyar doları aşan TCMB brüt rezervleri bu açıdan bir rahatlama sağlıyor. Bununla birlikte TCMB rezervlerine bahse konu carry trade pozisyonlarının önemli bir katkısı mevcut.

Altın fiyatları kâr satış denemelerine rağmen yükselişini sürdürüyor. Öncü merkez bankalarından faiz indirim beklentileri, ABD tahvil faizlerinde düşüş, dolarda zayıflama ve jeopolitik gelişmeler altın fiyatlarındaki yükselişi desteklemeye devam ediyor. Ons fiyatı 2.531 dolardaki teknik direnç seviyesini test ettikten sonra kâr satışları görüldü. Son günlerdeki primi dikkate aldığımızda kâr satışlarını olağan karşılamak gerekir. Ancak çıkış hareketi gücünü koruyor. İç piyasalarda altının gram/TL fiyatında da benzer görünüm hakim. Petrol fiyatları da küresel ekonomideki yavaşlama ve talebe olası etkileri fiyatlamalarda daha baskın görülüyor. Fakat; Ortadoğu’da artan gerginlik ve cuma akşamı Fed başkanından gelen faiz indirimini teyit eden açıklamalar ve dolardaki zayıflama hafif tepki yükselişine neden oldu.

Haftalık Hisse Önerileri

Kaynak: Meksa Yatırım Haftalık Bülten