Ziraat Yatırım Menkul Değerler Araştırma Sabah Stratejisi Raporu:
“SABAH STRATEJİSİ”
Küresel lider endeks S&P500’ün, 1999 yılından beri ilk defa diğer majör Amerikan endeksleriyle birlikte tarihi seviyelere yükselmesi katalizörlüğünde pozitif risk sabahına uyanıyoruz. S&P500 vadeli işlemlerde %0,3 oranında değer kazanıyor. Borsa İstanbul güne 75.700 civarından alımla başlayabilir.
Ekonomik temellerle çalışan insanlar daha çok zaman serilerini incelerler. Serilerin, kendi içlerindeki özelliklerini (sapma = varyans, oto-korelasyon, vb), varsa eğilimlerini (trendleri) anlamaya çalışırlar. Piyasa insanları ise temelinde (standart) sapma (=varyans) yatan oynaklığı kullanırlar. Örneğin Beta teorisi piyasaya göre diğer fiyatların nasıl oynaklık gösterdiği üzerine kuruludur. Kurlarla ilgilenen kişilerin en çok sevdiği terimlerden birisi “Yüksek Beta” (High Beta) kurlardır. Bu kurların özelliği, S&P500 endeksi ile birlikte hareket etmeleridir. Küresel risk iştahı arttığı dönemlerde, “Yüksek Beta” kurlar değer kazanma eğilimine girerler. Teoriler her zaman pratik hayatta çalışmazlar ancak genellikle doğru çıkarlar. S&P500’ün tarihi zirvesine ulaşmasıyla diğer “Yüksek Beta” kategorisinde kabul edilen Gelişmiş veya Gelişmekte Olan Ülke Kurları (EMFX) gibi Türk Lirası da değer kazandı. Dolar / TL kotasyonları bu sabah 3,35 seviyesinden geçmekte. Ekonomi ve finansta değişkenler çift yönlüdür (içsel = endojen = endogenous). Bir cismin ağırlığını ölçmek için sisteme (formüle) yerin külte çekim ivmesini (Dünya için g = 9,8 Newton/kg) ve cismin kütlesini (m) vermeniz yeterlidir. Uzayın her yerinde aynı sonucu alırsınız. Ancak ekonomi ve finansta koşullar değişebilir, değişkenlerin birbirlerini nasıl, hangi zaman diliminde, hangi sırayla etkileyeceklerine bağlı her koşulda farklı sonuç alırsınız. Bu nedenle ABD’de faiz artarsa Türkiye’de de artar önermesi her zaman geçerli değildir, koşula bağlıdır. Eğer bugünkü örnekte yaşadığımız üzere risk iştahı yükselme eğilimine girerse “Beta” kavramı ile Lira kendisini toplayabilir. Ekonomi ve finans araştırmaları birbirlerinden farklıdırlar. Örneğin ekonomik açıdan zaman serisi üzerinden işlem yaparsanız, faiz paritesi denkleminden ya da ödemeler dengesi üzerinden Türkiye için daha farklı sonuçlara ulaşabilirsiniz, ancak piyasada finans teorileri daha geçerlidir (Nobel ekonomi ödüllerinin önemli bir kısmı finans alanında oynaklık üzerine çalışanlara verilmiştir – Shiller, Engle akla ilk gelenler) ve oynaklık temellidir (bir fiyatın diğer bir fiyata göre nasıl davranacağı).
Şekil 1: Seçili kur ve kur gruplarının günlük değişim oranları.
Bugün Türkiye’de TSİ 10:00’da Tüketici Güven Endeksi’ni takip edeceğiz. Öğleden sonra Avrupa’da Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan Tüketici Güven Endeksi TSİ 18:00’de yayımlanacak. Türkiye’nin ihracat performansı için Avrupa’daki talep koşulları belirleyici olabiliyor. Aynı zamanda kur spesifik toplanacak Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nu da takip edeceğiz.
Not: Japonya’da bu sabah yaşanan Richter ölçeğinde 7.3 şiddetindeki depremin piyasa etkisinin çok zayıf kaldığını gözlemliyoruz.
ŞİRKET HABERLERİ
Anadolu Sigorta (ANSGR, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 2016 Ocak – Ekim dönemine ait prim üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre %27 oranında artarak 3,6milyar TL’ye yükselmiştir. Diğer yandan, 2016 yılı Ekim ayı prim üretimi de bir önceki yılın aynı ayına göre %20 oranında artarak 300mn TL olmuştur.
İş GYO (ISGYO, Öneri “AL”, Sınırlı Pozitif): Şirket İstanbul Kadıköy’de 9.043 m2 yüzölçümlü arsanın %45 hissesini 39,9mn TL + KDV bedel üzerinden satın almak üzere satış vaadi sözleşmesi imzalanmasına ve söz konusu arsa üzerinde kesinleşecek imar durumuna göre geliştirilmesi planlanan otel ve ticari alanlardan oluşacak projeye %45 oranında ortak olunmasına karar verilmiştir.
8 Kasım 2016 Tarihli İş GYO Raporumuz için tıklayınız…
Aygaz (AYGAZ, Öneri “AL”, Nötr): Rekabet Kurumu’nun Şirkete dün tebliğ edilen yazısı ile Rekabet Kurulu kararı uyarınca yürütülen soruşturma ile ilgili olarak; Rekabet Kurulu tarafından 16.11.2016 tarihinde, yargı yolu açık olmak üzere Aygaz’ın 4054 sayılı Kanun’un 4. Maddesini ihlal etmediğine, dolayısıyla aynı Kanun’un 16. Maddesi uyarınca idari para cezası uygulanmasına gerek olmadığına karar verildiği hususu Şirkete bildirilmiştir.
2 Kasım 2016 Tarihli Aygaz Raporumuz için tıklayınız…
Aksa Enerji (AKSEN, Sınırlı Pozitif): Aksa Enerji Üretim A.Ş. Mali Cumhuriyeti’nin başkenti Bamako’da 40 MW kurulu güçte bir HFO santralinin kurulması ve üretilen elektriğin 3 yıl süre ile garantili satışının yapılması amacıyla Électricité du Mali ile bir enerji satış anlaşması imzalamıştır. Anlaşmaya göre santralde üretilecek elektriğin tamamı alım garantili olarak ve anlaşmada belirlenen EURO bazlı fiyat üzerinden uzun vadeli enerji satış anlaşması ile (PPA) satılacaktır. Yılda yaklaşık 250mn KWsa’e kadar üretim yapacağı öngörülen santralin saha, yakıt temini, tüm lisans ve izinleri Électricité du Mali tarafından sağlanacaktır. Santralin inşaatında, mevcut makine parkı kullanılacak olup santral inşaatının başladıktan sonra 5 ay içerisinde tamamlanması öngörülmektedir. Santralde kullanılacak ekipmanların ayni sermaye olarak kullanılacak olması yatırım tutarını minimize etmektedir. Euro cinsinden enerji satışı yapacak olan Mali santrali, döviz borçluluğunu doğal bir mekanizma ile hedge etmeyi, karlılığı artırmayı ve satış hacmini yükseltmeyi sağlayacaktır.
Turkcell (TCELL, Nötr): Çukurova Holding, Alfa’nın Turkcell’de dolaylı yoldan sahip olduğu %13,22 payı satın almak için tahkim mahkemesinin belirlediği tarihe kadar teklifte bulunmadı. Böylece Çukurova’ya ait Turkcell hisselerini satın alma hakkı Alfa’ya geçti. Uluslararası tahkim mahkemesinin kararı doğrultusunda Rus milyarder Mikhail Fridman’ın holding şirketi Alfa’nın, Çukurova’nın sahip olduğu dolaylı %13.76 Turkcell hissesini satın alıp almayacağına 28 Kasım’a kadar karar vermesi gerekiyor. (Kaynak: Reuters)
SEKTÖR HABERLERİ
Bankacılık Sektörü: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, bankacılık sektörünün yurt dışı borçlanmalarında sorun yaşanmadığını ifade ederek, “Eylül 2016 itibarıyla sendikasyon kredilerindeki yenileme oranı yüzde 98,4 olarak gerçekleşti.” dedi. Diğer taraftan, Akben, sektörün sermaye yeterliliği oranının %16 ile küresel anlamda çok güçlü bir seviyede olduğunu ve muhtemel risklere karşı sur görevi yaptığını dile getirirken, takibe dönüşüm oranının ise %3,3 ile oldukça düşük bir seviyede olduğuna işaret etti.
Demir-Çelik Sektörü: Dünya Çelik Derneği (Worldsteel) verilerine göre, 2016 yılının ilk 10 ayında küresel ham çelik üretimi geçen sene aynı döneme göre değişmeyerek 1,334mn ton olmuştur. Çin dünya ham çelik üretiminde ilk sırada yer almaya devam ederken, Türkiye ise 8. sırada yer almaktadır. Ocak-Ekim döneminde Türkiye’nin toplam ham çelik üretimi, önceki yılın aynı dönemine kıyasla %4,6 oranında artış göstererek 27,41 milyon ton seviyesinde gerçekleşirken, Ekim ayında da üretimin %8,6 artış kaydettiği görülmektedir.