Cari Fiyatlarla GSYH
GSYH hesaplaması öncelikle piyasada geçerli fiyatlara göre yapılır. Bu da iki şekilde yapılır üretici fiyatlarıyla ve alıcı fiyatlarıyla. Daha çok kullanılanı alıcı fiyatlarıyla yapılan hesaplama olduğu için burada onu ele alacağım.
Alıcı fiyatlarıyla GSYH piyasadaki nihai malların fiyatları esas alınarak hesaplanır. Örneğin buğday, buğday olarak satılıyorsa onun fiyatı, un olarak satılıyorsa onun fiyatı ve ekmek olarak satılıyorsa onun fiyatı esas alınır. Bir başka ifadeyle ekmeğin fiyatı 1 TL ise artık onun içine giren buğday ya da unun değeri hesaba katılmaz.
Bu şekilde yapılan hesaplama cari alıcı fiyatlarıyla ya da cari piyasa fiyatlarıyla GSYH’yı verir. 2012 yılında bunun değeri 1.416 milyar TL’dir. Bu tutar, uluslararası karşılaştırmalarda kullanılmak üzere yıllık ortalama USD kurundan dolara çevrilir. 2012 yılı için ortalama USD kuru 1,80 olduğundan Türkiye’nin cari alıcı fiyatlarıyla GSYH’sı 786 milyar dolar olarak ortaya çıkmaktadır.
Sabit Fiyatlarla GSYH
Cari fiyatların içinde enflasyon etkisi olduğu için bu değer bize büyümeyi göstermez. Çünkü büyüme denilen şey fiziki bir olaydır. Yılda sadece 100 adet ekmek üreten bir ekonomi düşünelim. Ekmeğin fiyatı 1 TL olsun. Bu ekonominin GSYH’sı (100 x 1=) 100 TL’dir. İkinci yılda bu ekonomide ekmek üretimi 105 adede çıkmış ekmeğin fiyatı da 1,1 TL’ye yükselmiş olsun. Bu ekonominin ikinci yılsonunda cari fiyatlarla GSYH’sı (105 x 1,1=) 115,5 TL olarak hesaplanır. İlk bakışta ekonomi % 15,5 büyümüş gibi görünür. Oysa emek sayısı sadece 5 adet artmıştır. Bu durumda reel büyümeyi hesaplayabilmek için fiyatları ilk yılın fiyatlarıyla sabit tutarak hesaplama yapmamız gerekir. Bu hesap bize reel GSYH’nın (105 x 1=) 105 TL olduğunu ve büyümenin de ((105 – 100)/ 100=) 0,05 yani yüzde 5 olduğunu gösterir.
Genellikle bu sabitlemeler belirli yılları baz alarak yapılır. Örneğin Türkiye’de yapılan hesaplamalar için 1998 yılı sabitleme yılı olarak alınmaktadır. Böylece sabit fiyatlarla GSYH hesaplanırken fiyatlardaki değişmeler 1998 yılından itibaren hesaba katılmamış olmakta ve reel GSYH ve reel büyüme hesaplanmış olmaktadır.
USD Cinsinden Gösterim
Uluslararası karşılaştırma yapılırken her yılın TL cinsinden cari alıcı fiyatlarıyla GSYH’sı alınıyor ve o yılın USD kuruna bölünerek dolara çevriliyor. Bulunan bu tutar yalnızca uluslararası karşılaştırmalarda değil her alanda kullanılıyor. Örneğin 2012 yılının GSYH’sı nedir diye sorulduğunda ya bu cari alıcı fiyatlarla USAD cinsinden olan 786 milyar dolar kullanılıyor ya da bunun satınalma gücü paritesi cinsinden ifade edilen biçimi kullanılıyor. Bu tür bir kullanım bir yıllık bir karşılaştırma için doğru olabilir. Ama bu değerleri her yıl için alıp son yılın değerini ilk yılınkine bölerek demek ki bu kadar büyümüşüz demek çok yanlış. Çünkü bunların içinde fiyat hareketleri var. Yani yukarıdaki ekmek üreten ekonomide olduğu gibi eğer fiyat artışlarına bakmazsak ekonominin yüzde 15,5 büyüdüğü gibi yanlış bir sonuca ulaşmış oluruz. Büyüme açısından bakmamız gereken veriler sabit fiyatlarla GSYH verileridir.
GSYH’nın Hesaplanma Yolları
GSYH başlıca üç şekilde hesaplanır: (1) Üretim yoluyla ya sektörlerin üretim değerlerinin toplanması yöntemiyle (burada her bir sektörde üretilen nihai malların piyasa fiyatları hesaba alınır.) (2) Harcamalar yöntemiyle (burada yapılan tüketim, yatırım ve transfer harcamaları toplanır.) (3) Gelir yöntemi (burada emek, toprak, sermaye, girişimcilik olarak sıralanan üretim faktörlerinin ellerine geçen ücret, rant, kâr ve faiz gelirleri toplanır.)
Bu üç yöntemden gelir yöntemi fazlaca kullanılmadığı için bu yazıda üretim ve harcamalar yöntemini ele alacağım.
GSYH ve Büyümenin Üretim Yöntemiyle Hesaplanması
Sektörlerin GSYH içindeki payları onların ağırlıkları anlamına gelir. Örneğin tarım, avcılık, ormancılık alt sektörünün GSYH içindeki payı (ağırlığı) yüzde 5,9’dur. Yani bu alt sektörde yüzde 10 reel büyüme olsa bunun GSYH’ya yansıması yüzde 0,59 olacaktır. Buna karşılık imalat sanayi alt sektörünün GSYH içindeki payı yüzde 24,4’dür. Yani İmalat sanayinde yüzde 10 büyüme olsa bunun GSYH’ya yansıması yüzde 2,4 olacaktır. İmalat sanayindeki büyüme ayrıca bu malların satışını yapacak olan toptan ve perakende ticaret alt sektörünü, bu malların taşınmasını, depolanmasını yapacak olan ulaştırma, depolama ve haberleşme alt sektörünü ve bu malların üretimi, satışı için alınacak kredi, sigortalar nedeniyle mali aracı kuruluşların faaliyetleri alt sektörünü de etkilemesi bakımından önemlidir. O nedenle sanayi üretimine bakılarak GSYH büyümesine ilişkin tahmin yapılması yaygın bir yaklaşımdır.
Sektörler
|
GSYH 2013 / II Ç Paylar
|
Tarım, Avcılık, Ormancılık
|
7,2
|
Balıkçılık
|
0,2
|
Madencilik ve Taşocakçılığı
|
0,7
|
İmalat Sanayii
|
25,7
|
Elektrik, Gaz, Sıcak Su Üretimi ve Dağıtımı
|
2,0
|
İnşaat
|
6,0
|
Toptan ve Perakende Ticaret
|
13,5
|
Oteller ve Lokantalar
|
1,6
|
Ulaştırma, Depolama ve Haberleşme
|
15,3
|
Mali Aracı Kuruluşların Faaliyetleri
|
11,5
|
Konut Sahipliği
|
4,4
|
Gayrimenkul Kiralama ve İş Faaliyetleri
|
3,7
|
Kamu Yönetimi ve Savunma, Zorunlu Sosyal Güvenlik
|
2,8
|
Eğitim
|
2,0
|
Sağlık İşleri ve Sosyal Hizmetler
|
1,2
|
Diğer Sosyal, Toplumsal, Kişisel Hizmet Faaliyetleri
|
1,3
|
Eviçi Personel Çalıştıran Hanehalkları
|
0,1
|
SEKTÖRLER TOPLAMI
|
99,1
|
Dolaylı Ölçülen Mali Aracılık Hizmetleri
|
7,8
|
Vergi – Sübvansiyon
|
8,7
|
GSYH (Alıcı Fiyatlarıyla)
|
100,0
|
Bu yöntemde yukarıda kısaca değindiğim gibi her bir alt sektörde üretilen nihai mal ve hizmetlerin alıcı (piyasa) fiyatları cinsinden değerleri alınıp toplanır.
Aşağıdaki tablo TÜİK’in GSYH alt sektörleri hesabına göre yapılmıştır.
Sektörler
|
2012 II Ç
|
2013 II Ç
|
Büyüme (%)
|
Tarım, Avcılık, Ormancılık
|
2.070,7
|
2.182,0
|
5,4
|
Balıkçılık
|
63,5
|
69,1
|
8,8
|
Madencilik ve Taşocakçılığı
|
210,5
|
203,5
|
-3,3
|
İmalat Sanayii
|
7.481,8
|
7.733,4
|
3,4
|
Elektrik, Gaz, Sıcak Su Üretimi ve Dağıtımı
|
587,0
|
602,6
|
2,7
|
İnşaat
|
1.678,7
|
1.806,2
|
7,6
|
Toptan ve Perakende Ticaret
|
3.872,7
|
4.067,8
|
5,0
|
Oteller ve Lokantalar
|
408,6
|
469,5
|
14,9
|
Ulaştırma, Depolama ve Haberleşme
|
4.464,7
|
4.611,8
|
3,3
|
Mali Aracı Kuruluşların Faaliyetleri
|
3.192,4
|
3.463,2
|
8,5
|
Konut Sahipliği
|
1.315,0
|
1.331,5
|
1,3
|
Gayrimenkul Kiralama ve İş Faaliyetleri
|
1.034,0
|
1.105,9
|
7,0
|
Kamu Yönetimi ve Savunma, Zorunlu Sosyal Güv.
|
813,5
|
849,8
|
4,5
|
Eğitim
|
567,1
|
591,6
|
4,3
|
Sağlık İşleri ve Sosyal Hizmetler
|
340,3
|
355,9
|
4,6
|
Diğer Sosyal, Toplumsal, Kişisel Hizmet Faaliyetleri
|
385,3
|
391,6
|
1,6
|
Ev içi Personel Çalıştıran Hanehalkları
|
39,5
|
41,9
|
6,1
|
SEKTÖRLER TOPLAMI
|
28.525,3
|
29.877,3
|
4,7
|
Dolaylı Ölçülen Mali Aracılık Hizmetleri
|
-2.150,9
|
-2.354,1
|
9,4
|
Vergi – Sübvansiyon
|
2.489,8
|
2.621,8
|
5,3
|
GSYH (Alıcı Fiyatlarıyla)
|
28.864,2
|
30.145,0
|
4,4
|
Tabloya göre örneğin tarım, avcılık ve balıkçılık sektörü 2013 yılının ikinci çeyreğinde 2012 yılının ikinci çeyreğine yüzde 5,4 büyümüştür.
Şimdi bu iki tabloyu bir araya getirip ağırlıklara göre bakalım Buna göre örneğin tarım, avcılık, ormancılık alt kesimi 2013 II. Ç de 2012 II. Ç’e göre yüzde 5,4 büyümüştür. Bunu bu alt sektörün GSYH’daki ağırlığı ya da payı olan yüzde 7,2 ile çarparsak bize GSYH büyümesine olan katkısını yüzde 0,4 olarak verecektir. Aynı hesaplamayı bütün alt sektörler için yaparsak sonuçta yüzde 4,4 oranındaki 2013 II. Ç büyüme oranını elde etmiş oluruz.
2013 yılının ikinci çeyreğinde GSYH’nın yüzde 4,4 oranında büyümesine en önemli katkı mali aracı kuruluşların faaliyetlerindeki artıştan gelmiştir. Artış oranı yüzde 8,5 ve bu alt sektörün GSYH içindeki ağırlığı yüzde 11,5 olduğu için katkı yüzde 1 oranında olmuştur. İkinci büyük katkı imalat sanayi alt sektöründe gelmiştir. Her ne kadar bu alt sektörün büyümesi yüzde 3,4’de kalmış olsa da ağırlığı yüzde 25,7 gibi yüksek bir oranda olduğu için katkı yüzde 0,9 olmuştur. Ev içi personel çalıştıran hanehalkları alt sektörü yüzde 6,1 gibi yüksek sayılacak bir oranda büyüdüğü halde bu sektörün GSYH’ya katkısı sıfıra yakın bir düzeyde kalmıştır. Çünkü sektörün GSYH içindeki ağırlığı yüzde 0,1’dir.
GSYH ve Büyümenin Harcamalar Yöntemiyle Hesaplanması
Harcamaların GSYH içindeki payları da farklıdır. En yüksek harcama payı özel tüketim harcamalarıdır (hanehalklarının tüketimi.) Örneğin 2013 II. Ç GSYH’sında özel tüketim harcamalarının payı yüzde 65,6’dır. Özel tüketim yüzde 10 büyüdü denildiği zaman bunun GSYH’ya katkısı yüzde 6,56 oranında olacak demektir.
Harcamalar
|
GSYH 2013 II Ç Paylar (%)
|
Yerleşik Hanehalklarının Tüketimi
|
65,6
|
Devletin Nihai Tüketimi
|
10,6
|
Gayrısafi Sabit Sermaye Oluşumu (Yatırım)
|
26,0
|
Kamu kesimi
|
5,1
|
Özel kesim
|
20,9
|
Stok Değişimi
|
1,5
|
Mal ve Hizmet İhracatı
|
27,3
|
Mal ve Hizmet İthalatı
|
30,9
|
Bu yöntemde harcamalar toplanır. Bunun makroekonomi kitaplarındaki denklemi şöyledir:
Y = C + I + G + (X – M)
Burada Y GSYH’yı, C, özel tüketim harcamalarını, I özel yatırım harcamalarını, G devletin harcamalarını (tüketim, yatırım ve transfer harcamaları), X ihracatı, M de ithalatı temsil eder.
Bu hesaplamayı bir tablo ile gösterelim.
Milyar TL
|
2012 II Ç
|
2013 II Ç
|
Büyüme (%)
|
Özel Tüketim (C)
|
18.781
|
19.769
|
5,3
|
Özel Yatırım (I)
|
6.435
|
6.303
|
-2,1
|
Kamu Harcamaları (G)
|
4.079
|
4.710
|
15,5
|
İhracat (X)
|
8.142
|
8.240
|
1,2
|
İthalat (M)
|
-8.341
|
-9.317
|
11,7
|
Stok Değişimi (SD)
|
-231
|
439
|
|
GSYH (Y) Sabit Fiyatlarla
|
28.864
|
30.145
|
4,4
|
Bu iki tabloya bir arada bakarsak özel tüketim harcamalarında 2013 II. Ç’de bir önceki yılın aynı çeyreğine göre ortaya çıkan yüzde 5,3’lük büyümenin GSYH’ya yüzde 3,4 oranında katkı yaptığını anlarız. Kamu harcamalarında ortaya çıkan yüzde 15,5’luk çok yüksek büyümenin GSYH’ya katkısı ise yüzde 2,4 olmuştur.