Aydın Eroğlu – 15.02.2013
G-20’lerin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları Moskova’da toplanıyorlar. En çok bahsedilen olası gündem kur savaşları konusu. Piyasaları etkileyecek çok önemli sonuçlar çıkar mı derseniz, bu beklentide değilim. Yapıldı bitti denecek bir toplantı olur düşüncesindeyim. Ama zaman zaman yapılan bu toplantıların bir faydası vardır. Olası sorun ya da riskler karşısında ne denli mutabakat oluşup-oluşmayacağını anlayabilirsiniz. Ülkelerin bakış açıları tahlil edilebilir.
BİST’e(Borsa İstanbul) gelince; 76.400 diye üzerinde durduğum çok önemli bir destek ve çok kritik bir seviye dediğim yerin 200 puan üstünden destek bulduk. Şimdilik 76.400 civarının çok kuvvetli destek özelliği çalıştı. Ama devamı önemli. Endeks 79.400 seviyesini geçebilirse, daha aşağı düşme riskimizden uzaklaşırız. Ama endeks bunu başaramaz yeniden 76.400’e doğru inerse, aynı şekilde dün geldiği gibi alımlar yeniden görülür. Ama 76.400 civarındaki önemli destek aşağı kırılırsa, satışların bir anda arttığına şahit olabiliriz. Bu takdirde ilk anda 75.545 civarı bir destek seviyesi bir ara destek olabilir. Ama ben 76.400’ün aşağı kırılması halinde bu ara desteğin de sağlam olamayacağını, 73.300 civarına inilebilme riskinin büyük olacağını söylemek isterim.
Son Dakika Not Artışı Açıklaması!
Yazıyı yazarken Moody’s yaptığı açıklamada; TUIK’in yaptığı cari açıktaki revizyonun görüşlerini değiştirmediğini, yatırım yapılabilir notun ödemeler dengesi şoklarına direncin artmasına bağlı olduğunu açıkladı! Moody’s, Ocak’ta da hükümetin cari açığı yapısal olarak azaltarak, döviz rezervlerini artırarak veya özel sektörün dış borcunu düşürerek dış faktörlerden kaynaklanabilecek kırılganlıkları azaltma yolunda ilerleme kaydederse Türkiye’nin notunu artırabileceklerini açıklamıştı.
TUIK’in turizm gelirlerinde yaptığı hesaplama yöntemini değiştirmesi ile cari açığı nette 2.2 Milyar Dolar düşürücü etki yaratacağı açıklanmıştı. Anlaşılan bu olumlu gelişme de Moody’s için yeterli olmadı.
Fitch de TUIK tarafından yapılan bu hesaplama değişikliğinin notu etkilemeyeceğini kaydetmişti. Dış borcumuz düşüyor, IMF borcumuz azalıyor, Döviz rezervleri artıyor, faizlerimiz ve kurlarımızın ekonomiye baskısı kontrol altında, büyüme var, cari açık düşüyor. Ama görüyoruz ki, bunlar kredi derecelendirme kurumlarına yetmiyorlar! İşte bu açıklamalar ısrarla gelince, not beklentisi ile yapılan hadge fon alışları geri veriliyor. Biz de bu düşüşleri görüyoruz. Gelen son açıklamaların da olumsuz baskısını görebiliriz.
Hemen söyleyeyim ki; bir süre öncesine kadar hep yüksek endeks hedeflerinden bahsederken, ne oluyor da şimdi daha düşük endeks risklerinden bahseder oldum diye akıllara gelebilir! Söylediklerimiz genel uzun vadeli stratejilerin borsaya yansımalarının olası tahminleriydi. Tekniklere bakınca, nasıl ki yükseliş gördüğümüzde bunları çok öncesinden ifade etmişsem, şimdi de tekniklerin yarattığı riskleri çok öncesinden yazmaya çalışıyorum. Bunu yapıyorum ki, yaşadıklarımızın ani gelişmelerin yansıması ile ortaya çıkan ani fiyat hareketleri olmadığını, teknik bir sürecin hareketleri olduğunu görün istiyorum.
Endeks zirve yaparken özellikle bankalardan uzak durulması gerektiğini, endeksin % 5 ile % 7 realize olmasının sağlıklı bir düzeltme olacağını düşüşler başlamadan bir uyarı olarak yazmıştım. Hatta yıl sonu bilançolar bitince, durulma olabileceğini, Mart-Nisan ayı gibi bedelsiz potansiyelleri ve temettü hedefleri ile bazı hisse hareketlerini yaşayabileceğimizi yazmıştım. İşte bu nedenle endekste olası düşüş bekliyor olmama rağmen, hisse bazlı açık pozisyonlarımı korudum. Büyük bir kısmında düşüşe rağmen gerçekleşme kapanışları oldu. Bazılarında ise yükseliş beklerken, düşüşlere yakalandık.
Ben artık yaşanan düzeltmenin sonlarına yaklaştığımızı, olursa artık maksimum 3.000 puanlık bir riskimiz daha olabileceğini ama bu yaşanmadan da dönersek bunun normal olabileceğini düşünüyorum. Ancak, yine de verdiğim 76.400 desteğinin önemle takip edilmesi gerektiğini belirtmek isterim. Kırılırsa son bir satışla 73.300 civarlarına doğru inilebilir. Böyle bir satışla karşılaşırsak, alımlara yönelmek çok doğru bir davranış olur. Ekonomik olarak bir bozulma yaşanmadan olan bu düşüşler, teknik bir düzeltme olarak görülmeli ve devamında yeniden yükseliş günlerinin hazırlığını yapmalıyız diye düşünüyorum.
Yani uzun vadeli düşüncelerimde hiçbir bozulma yok. Sadece bu düşüncelerin içindeki kısa vadeli teknik yansımalar nedeniyle zaman zaman riskleri anlatmak durumunda kalıyorum. Tabii tüm bu düşünceler bana ait. Doğru tahminde bulunup bulunmadığımı yaşayıp göreceğiz!
Saygılarımla
www.aydineroglu.com – www.borsaanalizci.com