Fransa Ekonomisi Ve Türk Yatırımcılar İçin Bazı Özel Yatırım Parametreleri

I-Fransa Ekonomisi Ve Ülkenin Vergi Politikasına İlişkin Parametreleri:

IMF tahminine göre Fransa’nın 2017 GSYİH 2.574.807 Milyon USD olup, yine aynı Kuruma göre 2017 büyümesi reel olarak %1, 57 olarak beklenmektedir. Yine IMF parametrelerine göre kişi başı GSYİH 39.673 USD olarak tahmin edilmektedir.

Ülkenin 64.901.000 nüfusu bulunmaktadır. Fransa, Almanya’dan sonra en kalabalık AB ülkesi olup, ülke nüfusunun %16’sı Paris’te yaşamaktadır. Daha sonra en kalabalık şehirler ise Marsilya, Lyon ve Nice’dir. Ülkedeki Türk nüfusunun toplam nüfusun %4 gibi olduğu hesaplanmaktadır.

Ülkede işsizlik oranının %10 civarında olduğu ifade edilmektedir. Resmi raporlarda ortalama 3 milyona yakın issiz olduğu belirtilmektedir.

Ülkenin vergi yapısı ve politikası ülkemizden oldukça farklılık arz etmektedir. Ülkede dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı %26 (%7 payı olan ÖTV Hariç) civarlarında, dolaysız vergiler ise %73 civarındadır [1].

Toplam vergi gelirleri içindeki en büyük payı %37 ile Sosyal Güvenlik Kesintileri almaktadır. Sosyal güvenlik kesintileri kaynaklı geliri sırasıyla gelir vergisi % 18, genel tüketim vergisi % 15, servet vergisi % 8, özel tüketim vergisi %7, kurumlar vergisi %5 ve işgücü vergisi %3 oranları ile izlemektedir. 2016 yılında toplam vergi gelirlerinin GSYİH’daki payı %45 tir. Sonuç olarak toplam vergi gelirlerinin %73’ü dolaysız vergilerden, yaklaşık %27’si ise dolaylı vergilerden kaynaklanmaktadır.

KDV Oranı ise %20 genel oran olmakla beraber %10, %5,5 ve %2,1’lik indirimli KDV oranları vardır. İndirimli %10 KDV oranı genel olarak ilaç ve eczane ürünleri, paket yiyecekler, özel televizyon kanalları hizmetleri, gayrimenkul işlemleri için geçerlidir. Belli gıda satışları, enerji satışları konaklama ve eğlence yerlerine giriş vb %5,5, sosyal güvenlik sistemi tarafından üretilen bazı ürünler %2,1 KDV oranına tabidir.

Bankacılık, finans  ve sigorta işlemleri ile eğitim ve bazı gayrimenkul kiralamaları KDVden muaftır. İhracatta da aynı şekilde KDV istisnası bulunmaktadır.

Enerji ürünleri, doğalgaz, kömür-linyit üzerinden yurtiçi tüketim vergisi, tütün alkol bira ve geceliği 200 Eurodan fazla oteller için %2 özel tüketim vergisi ödenmektedir.

Kurumlar vergisi açısından Avrupa’nın en pahalısı olup, uzun süredir %33,33 tür.

Fransa da şube olarak örgütlenilebilinmektedir. Yabancı şirket kuralları bunlar için de geçerli sayılmaktadır.

Yerel idarelerce de bazı vergiler alınmaktadır. Bunlardan ‘İş Vergisi’ (taxe professionnelle) ilgili yerel idareler tarafından her yıl belirlenir. Şirketin gelirleri üzerinden minimum %1.5 ile maksimum %4 arasında bu tür vergi alınmaktadır. Yatırımları özendirmek amacıyla bu tür vergiler yerel idarelerce kısmen veya tamamen istisna kapsamına alınabilmektedir.

Fransa’da yerleşik şirketler için ilave kurumlar vergisi ve sermaye kazancı vergisi getirilmektedir. Kar payları, faiz ve royalty için vergi anlaşmaları ile daha düşük oran uygulanabilir.

Fransa iç mevzuatında şu aşamada kar dağıtımı %30, faiz %0 ve royalty ödemelerinden %33,33 oranında kesinti (witholding tax) uygulanmaktadır.

Fransa’da bağlı bir şirket tarafından EU kökenli ana şirkete kar dağıtımı yapılırsa, bu şirket tevkifat uygulamasından muaftır. Bunun için en az 2 yıl en az %10 oranında bu şirketin sermayesine ortak olunması gerekmektedir (European Union (EU) Parent-Subsidiary Directive). İşbirliği kuralları içinde olmayan ülkelere yapılan kar dağıtımında tevkifat %75’tir. Belli koşullar temin edilirse EU birliğinin farklı ülkelerinin şirketleri arasındaki faiz ve royalty ödemelerinde tevkifat muafiyeti bulunmaktadır.

Hisse satışlarının %88’ine sermaye kazancı muafiyeti uygulanabilir. Kalan tutar normal şekilde vergiye tabi olacaktır. Tasfiye durumunda ortaklara hisse payına orantılı ödeme olursa “DDP-Diroit De Partage” vergisi %2,5 oranında ödenir. Net değer orantılı değilse orantıyı bozan kısım satış gibi vergiye tabi olacaktır.

Ülkedeki mevcut uygulamada emeklilik yaşı 60’dır. Haftalık çalışma süresi 35 saattir. Yıllık izin süresi 5 haftadır. Sosyal sigorta primleri (işveren için %15-20 işçi için ise %20-25 arasında) toplam olarak %40-45 dır. Fransa, Avrupa’nın en pahalı işgücüne sahip ülkelerinden bir tanesi olarak göze çarpmaktadır.

-Fransa da da az yıllık vergi kanunu olmasına karşın, toplam vergilerin toplam kara oranı OECD ortalamasının çok üstündedir.

Gelir vergisinde ise 9.960 Euroya kadar sıfır olan gelir vergisi, artan şekilde 151.959 Euroyu aşan gelir için %45 oranına gelmektedir. Oranlar, %0, %14, %30, %41 ve %45 düzeylerinde gerçekleşmektedir.

İkametgahı olanlar ne kadar süre dışarda kaldıkları önemli olmaksızın Fransa da vergiye tabidirler. Ayrıca, birden fazla ülkede ikametgahı olanlar yıl içinde en fazla ülkede kalma durumlarında Fransa da yerleşik vergi mükellefi olarak vergiye tabi olacaklardır.

Fransız şirketleri tarafından mukim olmayanlara brüt temettü üzerinden %30 stopaj ve ilave %3 vergi ödenmektedir. Faiz şeklindeki ödemelerde ise genelde stopaj bulunmamaktadır.

Ülkemizin Gümrük Birliği üyeliği gereği 01.01.1996’dan sonra AB ülkelerine sanayi ürünleri ithalatımızda gümrük vergisi sıfırdır. Ayrıca, ülkemizden ithal edilen istisnai bazı ürünler hariç (AB ortak tarım politikasına uymayan) tarım ürünleri de gümrük vergisine tabi değildir.

-Fransa’nın ve diğer AB ülkelerinin Türk meşeli ürünlerine uygulamakta olduğu gümrük vergileri ile ilgili bilgiye http://ec.europa.eu/taxation_customs bağlantı adresinden ülke ismi olarak Turkey -TR0052 ve ürünün gümrük tarife kodu seçilerek ulaşılabilmektedir.

Gümrük Birliği nedeniyle ülkemiz menşeli sanayi ürünlerine gümrük vergisi uygulanmamakta olup, bazı tarım ve gıda ürünlerine gümrük vergisi ve ayrıca miktar kısıtlaması ve/veya belirlenmiş tarihler arasında farklı oranda gümrük vergisi uygulanmaktadır. Bu vergiye ilaveten KDV dahil olacaktır.

-Avrupa Birliği üyeleri üçüncü ülkelerden yapılan ithalatta ortak (aynı oranda) gümrük vergisi uygulanmakla birlikte, Topluluk bazı üçüncü ülkelerle (MFN-En çok kayrılan ülke statüsü)) yapmış olduğu tercihli ticaret düzenlemeleri çerçevesinde bazı tarım ürünlerinin ithalatında ülkelere ve ürünlere göre farklılaşan tercihli gümrük vergisi uygulamaktadırlar.

Fransa’ya diğer AB (27) ülkelerinden , Avrupa Serbest Ticaret Bölgesi (EFTA)üyelerinden (Norveç, İzlanda, İsviçre, Liechtenstein) Andorra ve San Marino’dan ve Türkiye’den yapılan sanayi ürünleri ithalatı  gümrük vergisinden muaftır. Diğer ülkelerden yapılan ithalatta Avrupa Toplulukları Birleştirilmiş Gümrük Tarifesi’ne (TARIC) göre ortak gümrük tarifesi uygulanmaktadır.

Türkiye’nin Fransa ile dış ticaret hacmi yıllardır en fazla 15 milyar USD civarında gerçekleşmiş olup, 2017 yılı için 9 aylık 10.314.843.000 USD civarındadır. Ülke olarak 2003 yılı serisinden itibaren sürekli olarak dış ticaret açığı vermekteyiz, 2017 yılı 9. ayında 834.000.000 USD dış ticaret açığımız bulunmaktadır. Son 5 yıllık dönemde dış ticaret açığının biraz azaldığını ifade edebiliriz. Fransa’ya en çok binek otomobil, otomobil parçaları, eşya taşımaya ilişkin taşıt ihracatımız bulunmaktadır.

-Kararname uyarınca, AB ülkelerine (Fransa dahil) giriş ve çıkışlar esnasında 10.000 Euroyu aşan miktardaki her türlü nakit para ve anılan kararnamenin 1. maddesi uyarınca nakit para olarak kabul edilen çek, senet vb. kıymetli evrakın Gümrük idaresine bildirilmesi gerekmekte olup, sözkonusu bildirim yapılmadığı takdirde, kontrollerde tespit edilen nakit para/kıymetli evrakın değerinin 10.000 Euroyu aşan kısmınının % 40’sine kadar varan miktarlarda cezai müeyyidenin, ayrıca nakit para/kıymetli evraka el konulmasının söz konusu olmaktadır. 

2002-2015 yılları arasında ülkeye 8.500 yeni yabancı yatırım gelmiş olup, 380.000’in üzerinde iş imkanı yaratılmıştır. Halen, Fransa’da 20.000 yabancı şirket  iş yapmakta ve 2 milyon kişi bu şirketlerde çalışmaktadır. 

TC Merkez Bankası verilerine göre Türk işadamlarının Fransa’da en çok 2008, 2009, 2010 yıllarında ortalama 130 milyon USD ile doğrudan yatırım yapmış oldukları anlaşılmaktadır. Fransızlar ise sadece 2016 yılında ülkemizde 6.943 milyon USD doğrudan yatırım yapmışlardır.

Bu yatırım geçmiş yıllarda daha yüksek düzeylerde gerçekleşmiştir.

-Fransa’da Şirket Kurulması İşlemleri:

-Fransa’da şirket kurmak isteyen yabancılar için herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır. Yatırımcılar herhangi bir engel ile karşılaşmadan mülk alabilmekte ve Fransız şirketlerini satın alabilmekte veya kendileri bir şirket kurabilmektedir.

Şirket kuruluşu ile ilgili formalitelerin azaltılması sonucu Fransa dünyada en hızlı şirket kurulabilen ülkelerden biri haline gelmiştir.

Şirket kurulumu ile ilgili olarak CFE (Centre de formalites des Enterprises)’ye başvurabilirsiniz. Söz konusu kurum şirketlerin açılması, kapanması ile ilgili her türlü formaliteyi gerçekleştirmekte ve ilgili kurumlara da gerekli bilgiyi sağlamaktadır. CFE’den başvuru için gerekli olan formu (MO Formu) temin edebilirsiniz. Firmanın resmi olarak kaydedilmesi birkaç gün almaktadır. Firma kaydının tamamlanmasını beklerken yasal temsilci temin edebileceği şirket kurma sertifikasını diğer kurumlar ile olan ilişkilerinde kullanabilir.

Resmi formalitelerin maliyeti yaklaşık 85 avro tutmaktadır. Buna ek olarak 230 avro resmi gazetede yayınlanma bedeli ödenmektedir. Online olarak bir şirketi kurmak, kapatmak veya şirket ile ilgili değişiklik yapmak mümkündür. Fransa’da şube açmanız halinde şubeyi kaydettirmeniz yasal bir zorunluluktur.

Şube açılımı için gerekli olan belgeler şu şekildedir;

1 – MO formu
2- Ana firmanın kuruluş sözleşmesi ( 2 nüsha, Fransızca’ya tercüme edilmiş şekilde)
3- Firmanın adres teyit belgesi,
4- Yabancı firma kayıtı ile ilgili olarak Kayıt Sertifikası
5- Firmayı temsile yetkili kişinin bilgileri (kimlik kartı, oturma izni vb.)

Fransa’da ticari faaliyette bulunmak isteyen firmalara değişik yöntemler sunulmaktadır.

Şube (Succursale), temsilcilik bürosu, ticari temsilci

  1. a) Şube (Succursale) :

Yabancı bir şirket tarafından faaliyetlerini ve müşterileri ile ilişkilerini arttırmak amacıyla kurulan bir ikinci kurumdur.

Başlıca özellikleri :

– Şubenin aktivitesi ana şirket aktivesiyle ayni olmalıdır.
– Ana şirketin coğrafyasından farklı bir alanda kurulmalıdır.
Ana şirket temsilcisi tarafından yönetilir ve 3. kişilerle sözleşme yapabilir.
– Ana şirket kontrolünde olmasına karşın bazı alanlarda bağımsızlığı söz konusudur (malların sorumluluğu, ticari faaliyetin inisiyatif)
– Ana şirket adına o bölgedeki müşterilerle ilgilenir.

Şubenin hiç bir özerkliliği yoktur ve dolayısıyla :
– Ana şirketten ayrı bir mülk veya sermayesi yoktur,
– şube üzerinde kazanılan hakları ana şirket faydalanmaktadır,
– Şubenin faaliyeti için kullanılan mülkler ana şirketin malıdir,
– Şube gerçek bir iş yeri olarak (müşteri sahibi, kira sözleşmesi, levha ve mal sahibi) satılabilir, sermaye olarak gösterilebilir, kiraya verilebilir.

Kuruluş aşaması:

– Kuruluş kararı yönetim kurulunca (anonim şirketlerde) veya yönetici (limitet şirketlerde) tarafından alınır,
– Bölgedeki ticaret siciline kaydı gerekmektedir,
– Ticaret mahkemesi katipliğine aşağıda sıralanan evrakların iki örneği sunulmalıdır:
• Ana şirketin kuruluş sözleşmesi (ana sözleşmesi),
• Şubenin kayıt talep formu,
• Eğer faaliyet özel bir uygulamaya tabi tutuluyorsa bununla ilgili diploma ve izin belgeleri,
• Şubenin kira sözleşmesi,
• Şube sorumlusunun atama belgesi (bu kişi hiç bir mahkumiyetinin olmadığını belirten bir bildiri sunmalıdır).
Bütün bu belgeler onaylanıp, Fransızcaya çevrilmesi gerekmektedir.
• Aktivitenin başlamasından en geç 15 güne kadar Ticaret odası (RCS) ye kaydi gerekmektedir,
1.500.000 €’ ya kadar olan yabancı yatırımlarda serbestlik ilkesi geçerli olup bu rakamın ötesinde Hazine’nin onayı gerekmektedir,
• AB vatandaşı olmayan Türkler, ayrıca tacir kimliğine ihtiyaç duymazlar. (OECD ülkelerinden istenmiyor.) Ayrıca, sicilinin temiz olduğuna dair bir dilekçe yazması gerekir,
• Ana şirketin kayıtlı olduğu ülkedeki ismi, sicil kaydı nosu, vs. faturalar üzerinde belirtilmek zorundadır.

Vergi İle İlgili İşlemler:

– Fransa’daki vergi sistemine tabi olacaktır. (Eğer bu iki ülke arasında anlaşma varsa ayrıca merkezi olduğu ülkenin vergilerine tabi olmaz. Böylece çifte vergilendirmeden muaf olur.)
– Şube vergi kanunu acısından bulunduğu ülkede ikameti bulunmadığı için, vergi kanunu çerçevesinde bazı ayrımcı kurallara tabi tutulmaktadır: bazı vergi indirmelerinden yararlanamamaktadır, vergi oranları bazı ülkelerde daha yüksek.
– Her ne kadar filiale’den statü gereği farklı olsa da, Avrupa Birliği Adalet Divanı bir kararında (arrêt Commerzbank AG du 13 juillet 1993) filiale ve şube arasındaki her tur vergisel ayrımcılığı yasaklamıştır.
– Ana şirket yıllık bilançosunda şubenin de girdi ve çıktılarını hesaba katmalı ve bu bilançonun 2 nüshasını ticaret mahkemesi katipliğine vermesi gerekmektedir.
– Ana şirkete bağlı olmasına rağmen, şubede kendi muhasebesini tutmalıdır.

– Şube sorumlusu, genelde ana şirkete bağlı olduğu için, onun kontrolü altında hareket etmektedir ve ana şirketin tabi tutulduğu sosyal kanununa tabi tutulmaktadır.
– Şubede çalışan ücretli kişiler, şubenin bulunduğu ülkenin kanunlarına tabi tutulmaktadır.

 Filiale

Ana şirket yabancı ülkede kendi tüzel kişiliği ve bağımsızlığı olan kalıcı bir yapı kurmak isteyebilir.

Yabancı bir şirkete ait olan filiale, Fransa’daki yerli şirketlerin yararlandığı vergisel avantajlardan faydalanabilir; çünkü o ülkede yerleşmesinden ötürü ayni haklardan yararlanır. Dolayısıyla da filiale’in iç pazara girmesi daha da kolaylaşacaktır. Ancak kurulum aşamasında yüklü bir finansmana ihtiyaç duyulacağından bu tur bir yapı daha çok kendi ülkelerinde sağlam bir yapısı olan şirketlere uygundur.

– Hukuki açıdan bir filiale, ana şirketten ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olan; sermayesinin %50’sinden fazlasının ana şirket tarafından elinde bulundurulan; dolayısıyla da ana şirkete ekonomik ve finansal açıdan bağlı olan şirkettir.
– Vergisel açıdan filiale tanımı ise biraz daha geniş tutulmuştur. Çünkü bu tanıma Gore ana parasının en az %5’inin ana şirket tarafından elde bulundurulan şirket filiale’dir.
– Ana şirket fililale üzerinde yaptırıma sahiptir ve onu kontrol eder çünkü sermayesinin %50’sinden fazlası onun elindedir.
-Filiale’in kendi öz mal varlıkları vardır.
– Kendi namına hareket eder. Genellikle asil hedef ana şirket tarafından belirlenmekle birlikte kullanılacak yöntem ve araçlar filiale tarafından belirlenir.
– Riskler ana şirket ve fili lale arasında paylaşılır. Ana şirket ve fililale birbirlerinin borçlarından sorumlu değillerdir. Ancak ana şirket ve filiale arasında aktiflerin karşılıksız olarak transferi gibi durumlar söz konusu ise mahkemeler bu gibi durumlarda ana şirketi de sorumlu tutabilirler.
 

-Kuruluş Aşaması:

Fransa’da yabancı bir firmanın filiale açması veya yabancıların şirket kurması için Fransız mevzuatının gerektirdiği ilan ve formalite kurallarına uyulmalıdır.

Ayrıca şirketin ana sözleşmesini ticaret siciline kayıt etmek zorunludur. Şirketin ana sözleşmesinde aşağıdaki unsurların bulunması gerekmektedir:

– Şirketin hukuki şekli, Süresi, Şirketin ticari ismi, Merkezi, Gayesi, Sermaye miktarı, İşlevleri.

Şirket, sözleşmesi imzalandıktan sonra 1 ay içinde kaydedilmelidir. Fransa’da kurulan bütün şirketler merkezlerinin bulunduğu bölgenin ticaret siciline kayıt yaptırmak zorundadırlar. Şirketler Formaliteleri Merkezine (Centre de Formalite des Enteprises-C.F.E) başvuru mecburdur.

Bu merkez yabancı firmaların aynı yerde ve aynı doküman üzerinde bütün bildirileri yapmalarını sağlamaktadır.

Filiale tamamen bir Fransız firması olarak kabul edildiği için, mevzuatta mevcut bütün şekillere göre kurulabilir. Kurulan firma tek veya bir kaç kişi tarafından işletilebilir.

Ekonomi Bakanlığı’ndan edinilen bilgilere göre şirket kurulumuna ilişkin özel hususlar aşağıdaki gibidir:

Tek Kişilik Şirketler
Hukuki Sekli Şahıs Şirketi

(Entreprise İndividuelle)

Entreprise Unipersonnelle À Responsabilité Limitée (Eurl) Tek Kisilik Limited Sirket Société Anonyme Simplifiée Unipersonnelle

(Sas)

Tek Kisilik As

Ortak Sayisi Ortaklık  Söz Konusu Değil Bir Özel Kişi Veya Bir Şirket (Başka Bir Eurl (Limited Şirket) Hariç) Bir Ortak, Özel Kişi Veya Şirket.
Sirket Yönetimi Tek Girişimci

Tarafından Yöneltiliyor

Yönetici Tek Bir Özel Kişi Tarafından Yöneltiliyor.

Bu Yönetici, Şirketin Tek Ortağı Veya Bir Başka Kişi Olabilir

Bir Başkan Tarafından (Özel Kişi Veya Şirket) Yöneltiliyor.

Ayrıca Şirketin Ana Sözleşmesi Başka Yönetim Organlarını Öngörebilir).

Minimum Sermaye Miktarı Yok Ana Sözleşmede Tek Ortak Tarafından Serbestçe Belirleniyor.  

37 000 €

Katkılar Yok Nakit Para Ve Değer Biçilebilir Diğer Katkılar (Bilgisayar, Araba…).

“Sanayi” Katkılar (Kişinin Özel Çalışmaları, Tecrübesi) Mümkün Fakat Sermayenin Oluşumunda Kullanılamaz.

Para Ve Değer Biçilebilir Diğer Katkılar.

“Sanayi” Katkıları Yasaktır.

Yöneticinin Yetkileri Hiç Bir Kısıtlama Yok. 3. Kişilere Göre, Sarl Yöneticisi Ve Sas Başkanı, Şirket Adına Hareket Edebilmek İçin Büyük Yetkilere Sahipler.

Bununla Birlikte, Şirket Ana Sözleşmenin Dışında Olsa Bile, Yöneticisinin Yapmış Olduğu Bütün İcraat Ve Belgeleri İle Sorumlu Tutulur. Ancak, 3. Kişilerin Bu Durumdan Haberdar Olduğu İspat Edildiği Takdirde, Bu Sorumluluk Kaldırılır.

Yöneticinin Statüsü

Sosyal Güvenlik

Girişimci Maaşlı Olmayan İsçiler Rejimine Tabi Tutulmaktadır. –          Ortak Ayni Zamanda Yönetici İse, Maaşlı Olmayan İsçiler Rejimine Tabi Tutulmaktakidir.

–          Yönetici Ayni Zamanda Ortak Değilse Ve Maaş Almıyorsa Mecburi Bir Sosyal Güvenlik Rejimine Tabi Tutulmamaktır.

–          Yönetici Ayni Zamanda Ortak Değilse Ve Maaş Alıyorsa, Sosyal Güvenlik Rejimine Tabi Tutulmaktadır.

Sasu Başkanı, Ortak Olsun Olmasın, Genel Sosyal Güvenlik Rejimine Tabi Tutulmaktadır (Assedıc Hariç).
Şirketin Vergi İle İlgili Statüsü Kar Gelir Vergisinde Tabidir Şirkete Seçme Hakki Tanınmaktadır: Karlar Gelir Veya Şirketler Vergisinde Tabidir Sasu Şirketler (Kurumlar) Vergisine Tabi Tutulmaktadır.
Sorumluluk Girişimci Sonsuza Kadar Şirketinin Borçlarından Sorumlu –          Ortak: Katkıları Kadar Sorumluluk,

–          Yönetici: Sivil Ve/ Veya Ceza Hukuklarina Gore, Gorev Esnasinda İslemis Butun Hatalardan Sorumlu Tutulabilir.

–          Ortak : Katkilari Kadar Sorumluluk,

–          Baskan : Sivil Ve/ Veya Ceza Hukuklarina Gore, Gorev Esnasinda İslemis Butun Hatalardan Sorumlu Tutulabilir.

 

ÇOK ORTAKLI ŞİRKETLER
Hukuki sekli SA à Conseil d’Administration

(Yönetim kurullu AS)

 

SARL (société à responsabilité limité) limited sirket SAS (société anonime simplifiée)

Basitlendirilmis AS

Ortak şayisi En az 7 hissedar, özel kişi veya şirket 2’den 100 ortak, özel kişi veya şirket En az 2 ortak, özel kişi veya şirket
Şirket Yönetimi –          Genel Baskan : hem sirketin genel muduru hemde yonetim kurulu baskani,

–          2 ayri kisi : yonetim kurulu baskani ve genel mudur,

 

Özel not:

–          Yönetim kurulu 3’den 18 üyeye kadar oluşabilir,

–           Genel müdürün isteği   özerine, yönetim kurulu genel midir yardımcısı (5’e kadar) atayabilir.

Şirket en az bir yönetici (özel kişi) tarafından yönetilebilir.

 

Yönetici, şirket ortağı veya şirkete yabancı birisi olabilir.

Şirket bir Başkan (özel kişi veya şirket) tarafından yönetilir.

 

Başka yönetim organları ana sözleşme tarafından öngörülebilir.

Minimum Sermaye miktarı  

37 000 €

Ortaklar arasında serbestçe ana sözleşmede belirlenir.  

37 000 €

Katkılar Para ve değer biçilebilir diğer katkılar.

“sanayi” katkıları yasaktır

Nakit para ve değer biçilebilir diğer katkılar (bilgisayar, araba…).

“sanayi” katkılar (kişinin özel çalışmaları, tecrübesi) mümkün fakat sermayenin oluşumunda kullanılamaz.

Para ve değer biçilebilir diğer katkılar.

“sanayi” katkıları yasaktır

Yöneticinin yetkileri –          Genel Müdürün yetkisi : 3. kişilere karsı, şirket adına büyük yetkilere sahip,

–          Yönetim kurulu Başkanı: yönetim kurulunun çalışmalarını düzenliyor ve yürütüyor.

3. kişilere göre, SARL yöneticisi ve SAS Başkanı, şirket adına hareket edebilmek için büyük yetkilere sahipler.

Bununla birlikte, şirket ana sözleşmenin dışında olsa bile, yöneticisinin yapmış olduğu bütün icraat ve belgeleri ile sorumlu tutulur. Ancak, 3. kişilerin bu durumdan haberdar olduğu ispat edildiği takdirde, bu sorumluluk kaldırılır. 

Yöneticinin statusu Genel Başkan ve Genel Müdür  genel sosyal güvenlik rejimine tabi tutulmaktadır (ASSEDIC hariç) –          Salt çoğunluğa dayanan yönetici, maaşlı olmayan isçilerin rejimine tabi tutulmaktadır,

–          küçük ortaklıkları olan yöneticiler veya ortak olmayan ve maaş almayanlar, hiç bir sosyal güvenlik rejimine tabi tutulmamaktalar.

–          Ortak olmayan ve maaş alan yönetici genel sosyal güvenlik rejimine tabi tutulmaktadır. 

SAS Başkanı, ortak olsa da olmasa da, genel sosyal güvenlik rejimine tabi tutulmaktadır.
Şirketin vergi ile ilgili statüsü SA şirketler vergisine tabi tutulmaktadır. –          SARL, şirketler vergisine tabi tutulmaktadır,

–          İstisna: aile SARL’leri gelir veya şirket vergisi arasında secim yapabilir.

SAS şirketler vergisine tabi tutulmaktadır.
Sorumluluk –          hissedarlar: katkilari kadar sorumluluk,

–          Yöneticiler: sivil ve/ veya ceza hukuklarına göre, görev esnasında islemiş bütün hatalardan sorumlu tutulabilir. 

–          Ortaklar: katkıları kadar sorumluluk,

–          yönetici: sivil ve/ veya ceza hukuklarına göre, görev esnasında islemiş bütün hatalardan sorumlu tutulabilir. 

–          Ortaklar: katkıları kadar sorumluluk,

–          Başkan: sivil ve/ veya ceza hukuklarına göre, görev esnasında islemiş bütün hatalardan sorumlu tutulabilir. 

–           

 

Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması

(Ticaret ve Temettü Boyutu Özet Olarak Ele Alınmıştır):

Türkiye ile Fransa arasındaki Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması 1990 yılında uygulamaya konulmuştur.

-Anlaşmanın uygulanacağı şu anda geçerli olan vergiler özellikle:

  1. a) Fransa’da:
  2. i) Gelir vergisi;
    ii) Kurumlar vergisi;

Yukarıda adı geçen vergilerle ilgili olarak tevkifat suretiyle ödenen vergiler, peşin ödeme (precompte) veya avans ödeme dahil;

(Bundan böyle “Fransız vergisi” olarak bahsedilecektir)

Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden doğan kazançlara uygulanan vergiler ile sermaye değer artışlarına uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam gelir veya gelirin unsurları üzerinden alınan tüm vergiler, gelirden alınan vergiler olarak kabul edilecektir.

-Bu Anlaşmanın amaçları bakımından “işyeri” terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına gelir.

-İşyeri” terimi özellikle şunları kapsamına alır:

  1. a) Yönetim yeri;
  2. b) Şube;
  3. c) Büro;
  4. d) Fabrika;
  5. e) Atelye;
  6. f) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş ocağı veya doğal zenginliklerin elde edilmesine yarayan diğer yerler.

-1 inci ve 2 nci fıkra hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi – 6 ncı fıkra hükmünün uygulanacağı bağımsız nitelikte acente dışında – bir Akit Devlette diğer Akit Devletin teşebbüsü namına hareket ederse, aşağıdaki şartlarla bu teşebbüs, ilk bahsedilen Devlette bu kişinin gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla bir işyerine sahip kabul edilecektir:

  1. a) Eğer bu kişi, işe ilişkin sabit bir yerden yürütülebilecek 4 üncü fıkrada belirtilen türden faaliyetlerle sınırlı olmamak üzere, o Devlette teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine sahip olur ve bu yetkisini mutaden kullanırsa işyerinin varlığı kabul edilecektir. Ancak anılan fıkra hükmü çerçevesinde işe ilişkin sabit bir yerden yürütülen faaliyetler, bu yeri bir işyeri haline getirmeyecektir; veya
  2. b) Eğer bu kişi, böyle bir yetkisi olmamasına rağmen, teşebbüs adına düzenli olarak sevkettiği mallardan veya ticari eşyadan ilk bahsedilen Devlette mutaden mal veya ticari eşya stoku bulundurursa, işyerinin varlığı kabul edilecektir.
  3. Bir Akit Devlet teşebbüsü, diğer Akit Devlette işyerini yalnızca, kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, bir genel komisyon acentesi veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürüttüğü için bu diğer Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
  4. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer Akit Devletin mukimi olan veya diğer Akit Devlette ticari veya sınai faaliyette bulunan bir şirketi kontrol eder, ya da onun tarafından kontrol edilirse (bir işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde), bu şirketlerden herhangi biri diğeri için bir işyeri oluşturmayacaktır.
  • Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, sözkonusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
  • Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, kazanç bu diğer Devlette, işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.
  • 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerine, her iki Akit Devlette de, eğer bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan tamamen ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız nitelik kazansaydı, ne kazanç elde edecek idiyse, böyle bir kazanç atfedilecektir.
  • İşyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin bulunduğu Devlette veya başka herhangi bir yerde yapılan ve yönetim ve genel idare giderlerini de kapsamına alan, işyerinin amaçlarına uygun düşen giderlerin indirilmesine müsaade edilecektir.
  • İşyeri tarafından teşebbüsün ana merkezine veya diğer herhangi bir bürosuna ihtira beratlarının, patentlerin veya diğer hakların kullanılması karşılığında gayrimaddi hak bedeli, ücret veya diğer benzeri ödemelerin yapılması; verilen hizmet veya yönetim karşılığında komisyon ödenmesi; bankacılık teşebbüsleri hariç olmak üzere, işyerine ödünç olarak verilen paralar karşılığında faiz ödenmesi halinde, sözkonusu meblağın gider olarak indirilmesine (gerçekten yapılan giderlerin geri ödenmesi hariç) müsaade edilmeyecektir.
  • İşyeri tarafından teşebbüs adına yalnızca mal ve ticari eşya alınması dolayısıyla doğan hiç bir kazanç, bu işyerine atfedilmeyecektir.
  • Kazanç, bu Anlaşmanın başka maddelerinde düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o maddelerin hükümleri bu madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.
  • Bağımlı Teşebbüs: Bir Akit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında, veya Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak bir Akit Devlet teşebbüsünün ve diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında
  • ve her iki halde de, iki teşebbüsün ticari ve mali ilişkilerinde oluşan veya empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, olması gereken; fakat bu koşullar dolayısıyla kendini göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenip vergilendirilebilir.
  • Bir Akit Devletin kendi teşebbüslerinden birinde kavradığı ve vergilediği kazanç, diğer Akit Devlette vergilendirilen bu diğer Devlet teşebbüslerinden birinin de kazancını içerebilir. Aynı zamanda bu ilk bahsedilen Devletin kavradığı kazanç, bildirilen kazanç olmayıp, bağımsız teşebbüsler arasında oluşacak ilişkiler gözönünde tutularak, sonradan bu ilk bahsedilen Devletçe yürütülen hesaplamalar sonucunda belirlenen kazanç olabilir. Böyle bir durum kendini gösterdiğinde, eğer diğer Devlet bu düzenlemenin hukuki olduğu kanaatine varırsa, sözkonusu kazanç üzerinden alınan verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapmak durumundadır. Bu düzeltme yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri gözönünde tutulacak ve gerektiğinde Akit Devletlerin yetkili makamları birbirine danışacaklardır.
  • Temettüler: Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Akit Devlet mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
  • Bununla beraber sözkonusu temettüler, ödemeyi yapan şirketin mukimi olduğu Devletçe de kendi mevzuatına göre vergilendirilebilir; ancak kendisine ödemede bulunulan kişi temettünün gerçek lehdarı ise bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşamayacaktır:
  • 2a) Temettünün gerçek lehdarı, temettü ödeyen şirketin sermayesinin doğrudan doğruya en az yüzde 10 unu elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç) gayrisafi temettü tutarının yüzde 15’i;
  • 2b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının yüzde 20’si.
  • Bir Akit Devlet şirketi diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerinin kazançları bu diğer Devlette 7 nci maddeye göre vergilendirildikten sonra, kalan kısım üzerinden de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi, bu maddenin 2 nci fıkrasının a) bendinde yer alan verginin yüzde ellisini geçmeyecektir.

Türk Vergi Mevzuatı:

Türk yatırımcılarımızın Fransa yatırımlarının vergisel sonuçları değerlendirebilmek adına aşağıdaki yasal açıklamalar dikkate alınarak, çeşitli varyasyonlarda (şirketlerin yurtdışında şube kurması, gerçek kişiler tarafından doğrudan şirket kurulması,  yurtdışında bir şirkete iştirak edilmesi gibi) vergi yükleri tespit edilmeye çalışılacaktır. Bir diğer ifadeyle, yurtdışındaki örgütlenme biçimlerine göre vergilendirme sonuçları ortaya konulmaya çalışılmaktadır. Bu değerlendirmelerde Fransa kaynaklı 1 milyon EURO/TL vergiye tabi kar olduğu hesaba katılacaktır. Ayrıca, kur farkını dikkate almamak adına para birimlerinin eşdeğer de olduğu düşünülmüştür.

Bu kapsamda, yurtiçi mevzuatın da öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir.

1-Gerçek Kişilerin Fransa’da Şirket Kurması:

Gerçek kişilerin Fransa’da mukim bir şirket ortağı olmaları durumunda aşağıda sonuçlar ortaya çıkacaktır.

GVK’nın 75. Maddesine göre kaynağı ne olursa olsun aşağıda yazılı iratlar menkul sermaye iradı sayılır:

Her nevi hisse senetlerinin kâr payları (kurucu hisse senetleri ve diğer intifa hisse senetlerine verilen kâr payları ve pay sahiplerine hazırlık dönemi için faiz olarak veya başka adlarla yapılan her türlü ödemeler ile Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonları katılma belgelerine ödenen kâr payları ile konut finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen ipoteğe dayalı menkul kıymetlere ve varlık finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen varlığa dayalı menkul kıymetlere ödenen faiz, kâr payı veya benzeri gelirler dahil.)

-İştirak hisselerinden doğan kazançlar (Limited Şirket ortaklarının, iş ortaklıklarının ortakları ve komanditerlerin kâr payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançlar bu zümreye dahildir. Kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları muamelelerden doğan kârların ortaklara, kooperatifle yaptıkları muameleler nispetinde tevzii, kazanç dağıtımı sayılmaz.)

GVK’nın 86 ncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde ise; bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 600 milyon lirayı (2017 yılı için 1.700 TL.) aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları için beyanname verilmeyeceği, diğer gelirler için beyanname verilmesi durumunda bu gelirlerin beyannameye dâhil edilmeyeceği hükme bağlanmıştır.

  • Buna göre, Türkiye’de tevkif yoluyla vergilendirilmeyen ve istisna uygulamasına konu olmayan yurt dışından elde edilen menkul sermaye iratlarının (faiz, kâr payı vb.) tamamının, 86 ncı maddenin yukarıda bahsi geçen hükmü gereğince 1.700 TL’yi aşması durumunda yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, söz konusu Kanunun 123 üncü maddesine göre; tam mükelleflerin yabancı memleketlerde elde ettikleri kazanç ve iratlardan mahallinde ödedikleri benzeri vergilerin, Türkiye’de tarh edilen gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından indirilmesi mümkün olup indirilecek miktarın gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından fazla olması halinde, fazla olan tutar indirim konusu yapılamayacaktır.

Vergi indiriminin yapılabilmesi için yabancı memlekette ödenen vergilerin gelir üzerinden alınan şahsi bir vergi olması ve yabancı memlekette vergi ödendiğinin yetkili makamlardan alınan ve mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa orada Türk menfaatlerini koruyan memleketin aynı mahiyetteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik edilmesi şarttır.

GVK’nın 22/3. Maddesine göre tam mükellef kurumlardan elde edilen, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarının yarısı gelir vergisinden müstesnadır. İstisna edilen tutar üzerinden 94 üncü madde uyarınca tevkifat yapılır ve tevkif edilen verginin tamamı, kâr payının yıllık beyanname ile beyan edilmesi durumunda yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilir.

  • Bu çerçevede, Fransa’da 1 milyon EURO üzerinden %33,34 oranında kurumlar vergisi ödendikten sonra kalan tutarın kar dağıtımına konu edildiği takdirde bu kar tam mükellef bir kurumdan alınmadığından %50 istisna uygulanmayacaktır.
  • ÇVÖA göre Fransa %20 kar dağıtım vergisi kesebilir. Bu durum Fransa iç mevzuatına göre daha yüksek stopaj kesintisinin önüne geçmiştir.
  • Bu durumda, bu verginin ülkemizde mahsubu yapılması gerekir.

2-Bir Türk Şirketinin  Fransa’da Şirket Kurması:

Ülkemizdeki mükelleflerin Fransa da yatırım yapmalarının sonuçlarını irdeleyebilmek için iç mevzuatın kurallarının detaylı incelenerek çeşitli faaliyet yapıları kapsamında faaliyet sonuçları daha sağlıklı bir şekilde tespit edilebilecektir.

Bu çerçeve 5520 sayılı KVK’nın 5/1a maddesine göre kurumların aşağıdaki iştirak kazançları kurumlar vergisinden istisnadır.

1-Tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılımlarından elde ettikleri kazançlar,

2) Tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun kârına katılma imkânı veren kurucu senetleri ile diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr payları,

3) Tam mükellefiyete tabi girişim sermayesi yatırım fonu katılma payları ile girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde ettikleri kâr payları.

Diğer fon ve yatırım ortaklıklarının katılma payları ve hisse senetlerinden elde edilen kâr payları bu istisnadan yararlanamaz.

  • b) Kanunî ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki şirketlerin sermayesine iştirak eden kurumların, bu iştiraklerinden elde ettikleri aşağıdaki şartları taşıyan iştirak kazançları;

1) İştirak payını elinde tutan şirketin, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az % 10’una sahip olması,

2) Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla iştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süreyle elde tutulması (Rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle veya yurt dışı iştirakin iç kaynaklarından yapılan sermaye artırımları nedeniyle elde edilen iştirak payları için sahip olunan eski iştirak paylarının elde edilme tarihi esas alınır.),

3) Yurt dışı iştirak kazancının kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler dahil iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az % 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması; iştirak edilen şirketin esas faaliyet konusunun, finansal kiralama dahil finansman temini veya sigorta hizmetlerinin sunulması ya da menkul kıymet yatırımı olması durumunda, iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye’de uygulanan kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,

4) İştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi.

Yurt dışındaki inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerin yapılabilmesi için ilgili ülke mevzuatına göre ayrı bir şirket kurulmasının zorunlu olduğu durumlarda, özel amaç için kurulduğunun ana sözleşmelerinde belirtilmesi ve fiilen bu amaç dışında faaliyetinin bulunmaması şartıyla, söz konusu şirketlere iştirak edilmesinden elde edilen kazançlar için bu bentte belirtilen şartlar aranmaz.

Bu bent uyarınca vergi yükü, kanunî veya iş merkezinin bulunduğu ülkede ilgili dönemde tahakkuk eden ve kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler dahil olmak üzere toplam gelir ve kurumlar vergisi benzeri verginin, bu dönemde elde edilen toplam dağıtılabilir kurum kazancı ile tahakkuk eden gelir ve kurumlar vergisi toplamına oranlanması suretiyle tespit edilir.

  • c) Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla aralıksız en az bir yıl süreyle nakit varlıklar dışında kalan aktif toplamının % 75 veya daha fazlası, kanunî veya iş merkezi Türkiye’de bulunmayan anonim veya limited şirket niteliğindeki şirketlerin her birinin sermayesine en az % 10 oranında iştirakten oluşan tam mükellefiyete tâbi anonim şirketlerin, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan yurt dışı iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kurum kazançları.

3-Bir Şirketin Fransa’da Şube Açması:

KVK’nın 5/1g maddesine göre Kurumların yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimî temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri aşağıdaki şartları taşıyan kurum kazançları kurumlar vergisinden istisnadır:

1) Bu kazançların, doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az % 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,

2) Kazançların elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması,

3) Ana faaliyet konusu, finansal kiralama dahil finansman temini, sigorta hizmetlerinin sunulması veya menkul kıymet yatırımı olan kurumlarda, bu kazançların doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye’de uygulanan kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması.

Bu bent uyarınca toplam vergi yükü, birinci fıkranın (b) bendindeki tanıma göre tespit edilir.

Vergi Mahsup İmkanı:

Mezkur Kanunun 33. Maddesine göre

-Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir.

-Tam mükellef kurumların doğrudan veya dolaylı olarak sermayesi veya oy hakkının % 25’ine sahip olduğu yurt dışı iştiraklerinden elde ettikleri kâr payları üzerinden Türkiye’de ödenecek kurumlar vergisinden, iştiraklerin bulunduğu ülkelerdeki kâr payı dağıtımına kaynak oluşturan kazançlar üzerinden ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergilerin kâr payı tutarına isabet eden kısmı mahsup edilebilir. Kazanca ilave edilen kâr payı, bu kazançlar üzerinden yurt dışında ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler dahil edilmek suretiyle dikkate alınır.

-Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye’de tarh olunacak vergilere mahsup edilebilecek tutar, hiç bir surette yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz. Bu sınır dahilinde, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilir.

-Geçici vergilendirme dönemi içinde yurt dışından elde edilen gelirlerin bulunması halinde, bu gelirler üzerinden elde edildiği ülkelerde kesinti veya diğer şekillerde ödenen vergiler, o dönem için hesaplanan geçici vergi tutarından da mahsup edilebilir. İndirilecek tutar, yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen geçici vergi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz.

-Yabancı ülkelerde vergi ödendiği, yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik olunmadıkça, yabancı ülkede ödenen vergiler Türkiye’de tarh olunan vergiden indirilemez.

  • İstisna hükmünden bir gerekçeyle faydalanılamaması durumunda yurtdışında ödenmiş kurumlar vergisi benzeri vergi ülkemizde Türkiye’de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir.
  • Yurt dışı kazançlar üzerinden Türkiye’de tarh olunacak vergilere mahsup edilebilecek tutar, hiç bir surette yurt dışında elde edilen kazançlara Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamaz.
  • Bu sınır dahilinde, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilir.

Özet olarak gerçek kişi ortakların, şirket ve şubelerin vergilendirme sonuçları aşağıdaki gibidir. Burada yasal yedekler veya Devletlerin yerel mevzuatları kapsamında aldıkları müteferri vergiler ihmal edilmiştir.

Kar: 1.000.000 EURO/TL EURO/TL
Fransa (Ortaklar) (Ortak) (Ortak)
Gerçek Kişi TR Şirket

(En Az Doğrudan %10 Ortaklık)

TR Şirket
Şube     X
Şirket X X  
Kurumlar Vergisi 333.300,00 333.300,00 333.300,00
       
Dağıtılabilir Kar Tutarı 666.700,00 666.700,00 666.700,00
       
Fransa Stopaj Kesintisi 20%* 15%* 7,50%**
  (ÇVÖA 10/2b) (ÇVÖA 10/2a) (ÇVÖA 10/5)
Stopaj Kesintisi 133.340,00 100.005,00 50.002,50
       
Türkiye de GV/KV  ****** 224.995,00 220.000,00**** 220.000,00****
       
Mahsup Edilecek Vergi (133.340,00) (220.000,00) (220.000,00)
       
Türkiye de Ödenecek Vergi 91.655,00 0 0
       
Toplam Vergi Yükü 558.295,00 433.305,00 383.302,50
       
Vergi Yükü Oranı (Vergi/Kazanç) %55,82 %43,33 %38,33

*Fransa’da şirket temettü dağıtırsa Fransa’nın vergi alma yetkisi vardır. Yalnız, Ödeme yapılan gerçek lehdar ise ÇVÖA 10/2a maddesine göre belli sınırları aşamayacaktır.

-Gerçek lehdar, temettü ödeyen şirketin en az %10 doğrudan doğruya ortağı olan bir şirket ise (ortaklıklar hariç) gayrisafi temettü tutarının % 15i,

-Diğer tüm durumlarda %20 oranında kesinti yapılacaktır.

Türkiye’de mukim gerçek kişi veya doğrudan veya dolaylı olarak en fazla %10’undan daha az pay sahibi Türkiye mukimi şirket ise bu kişiler Fransız mukimi kişiler gibi vergi alacağını Devletten alabilirler. Şayet, bu gelirler Türk Vergisine tabi olmak zorundadır. Fransız hazinesinden yapılan vergi alacağı ödemeleri Temettü gibi işlem görecektir.

**Bir akit devlet mukimi, diğer akit devlette (Fransa’da) işyeri olarak faaliyette bulunursa, ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirildikten sonra, kalan kısım üzerinden de vergilendirilebilir. Bu durumda, tevkif edilecek vergi %7,5 oranını aşamayacaktır.

***Eğer bir devlet mukimi, diğer devlette işyeri vasıtasıyla faaliyette bulunur ve temettü elde ediş olayı ile işyeri arasında etkin bağ tespit edilirse temettü hükümlerine göre değil, duruma göre 7. Ve 14. Maddeye göre vergilendirilir.

**** Tam mükellef kurumların doğrudan veya dolaylı olarak sermayesi veya oy hakkının % 25’ine sahip olduğu yurt dışı iştiraklerinden elde ettikleri kâr payları üzerinden Türkiye’de ödenecek kurumlar vergisinden, iştiraklerin bulunduğu ülkelerdeki kâr payı dağıtımına kaynak oluşturan kazançlar üzerinden ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergilerin kâr payı tutarına isabet eden kısmı mahsup edilebilir.

Kazanca ilave edilen kâr payı, bu kazançlar üzerinden yurt dışında ödenen gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler dahil edilmek suretiyle dikkate alınır.

*****Kurumlar vergisi oranı %22 olarak dikkate alınmıştır. Gelir vergisi ise 2017 yılı itibariyle hesaplamaya konu edilmiştir.

[1] OECD, (2016), Tax Revenue Statistics,

Ali Çakmakçı