Aydın Eroğlu – 19.12.2013
Aylardır ne zaman tahvil azaltımını başlatacak diye merak edilen FED, nihayet bu süreci başlattı. FED’in görevi bırakacak olan başkanı Bernanke, tahvil alımlarında 10 Milyar $’lık azaltıma gidildiğini ve bu uygulamanın Ocak ayından itibaren başlayacağını açıkladı. Böylece, Yellen’e bırakmadan tahvil azaltımı kararı alınmış oldu. Ekonomide iyileşmeler sürdükçe azaltımın devam edeceği söylendiği için, bundan sonraki aylarda da FED toplantılarından ek azaltım kararları çıkar mı diye merak edilecek.
Faiz artışı için ise, işsizliğin % 6,5 altına iniyor olması, enflasyonun da % 2’nin üstüne çıkılmasına bakılacak. % 2’nin altında kalmaya devam edecek enflasyonun ekonomik toparlanmaya olumsuz etki yapabileceğinin altı çiziliyor. Eğer ekonomide yeterli düzelmeler sürmezse, tahvil azaltımına ara verilebilecek diye de belirtiliyor.
Önceki yazılarımdan bu oranlarda sınırlı kalacak bir tahvil azaltımının bizim için de olumlu algılanmasını beklediğimi biliyorsunuz. Bana göre Türkiye için iyi bir azaltım oranıdır. Yapılan indirimin Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerden hızlı sermaye çıkışlarına neden olacağı yönündeki yorumlara katılmıyorum. Aylardır 85 Milyar $ tahvil alımı yapan FED’in bu paralarından Türkiye piyasasına düzenli bir giriş mi oluyordu ki, tahvil alımında 10 Milyar Dolar azaltım olunca ciddi sermaye çıkışları görülsün? Ayrıca da, bu azaltımın likiditenin geri çekilmesi değil, piyasaya verilen likiditenin kısmen azaltılması olduğu unutulmamalı! Yani FED halen aylık olarak piyasaya para vermeye devam ediyor. Maalesef yapılan bir çok yorumun bu detayı atladığını görüyorum!
Bildiğiniz gibi, bankacılık tedbirleri ilk uygulanmaya alındığında piyasa faizi ile TCMB’nın faizleri arsında fark oluşunca, zaten tahvil piyasamızda likidite neredeyse yok denecek kadar azalmıştı. Öncesinde de yaklaşık 11 Milyar $’ın üzerinde sıcak para çıkışı olmuştu. Ama tabii yaşanan yolsuzluk operasyonunun gelişmeleri nedeniyle, piyasaların vereceği tepkilerin de FED’in kararı ile bağlantısı olmadığını bilmemiz gerekir.
Yolsuzluk Operasyonu
Size geri çekilip süreci izlemek gerektiğini düşündüğümü yazmıştım. Gördüğünüz gibi dün ilk seans bir ara 2.000 puan eksiye yaklaşmış BIST, günü artı endeks ile kapattı. Bilanço ederine göre daha yüksek fiyatlarda olmasını beklediğiniz hisseleri, ”olay belli neyi izleyeceğiz?” paniği ile ilk seans sattı iseniz, ikinci seansın kapanışında üzüldüğünüz kesin! Ama belki de bugün yeniden sevinirsiniz.
Çünkü ilginç bir ülke haline geldik. Yapılan operasyondan sonra, Türkiye genelinde çok sayıda emniyet müdür ve yardımcılarına da hükümet tarafından operasyon yapıldı. Gerekçe ise, görevlerini kötüye kullanmaları, ya da olan bitenden haberdar olmamalarıydı. Devlet içinde organize bir çeteye dikkat çekiliyor. Ne acı değil mi? Peki bu çete bugün mü ortaya çıktı acaba? Ya da gerekçe bu olsa da, haber ekranlarına yansıyan para görüntüleri gerçek değil mi? Yani ilk gözaltıları birileri yaptırtmış olsa da, yapılma nedeni olan rüşvet, yolsuzluk, ihaleye fesat karıştırma yalan mı? İlgili kişilerin rüşvet olarak aldığı söylenen ve evlerinde bulunduğu ifade edilerek, medyaya servis edilen görüntüler de doğru değil mi?
Öyle ya, eğer medya görüntülerindeki suç unsuru denen bu görüntülerdeki paralar ilgili kişilerin değilse, o zaman acaba Ergenekon ve Balyoz sürecindeki deliller için de aynı şeyler mi yapıldı denmez mi? Tabii bu deliller düzmece ise, yapanların kim olduğuna baktığınızda ülkemizin içindeki durumun vehametine vay ülkeme vay dememek mümkün mü? Ya da eğer bu görüntülerdeki kişilerin rüşvet olarak aldığı söylenen paralar gerçek ise, o zaman bunu görmeyip de, bu iş birileri tarafından özellikle yapıldı demek doğru mu? Sonuçta öyle bile olsa, yolsuzluğa bulaşmış olanların yaptığının suç olduğunu görmeyelim mi?
İşte bunların hiç birini tam olarak bilmiyoruz. Yargının en kısa zamanda işin doğrusunu tespit etmesini diliyorum. Ama maalesef ben bu süreçte yaşanan görüntülerin hiç de iç açıcı olmadığını düşünüyorum. Bu yüzden dünkü artıya dönen endekse bakıp da rahatlayamıyorum. Sistematik bir kavganın başladığı konusunda ben de hemfikirim, ama eğer yolsuzluğa karıştıkları yargı tarafından da tespit edilirse, bu olaylara bulaşmış denen kişilerin mağdur olduğunu da düşünmem. Kısacası ben önce yapılana bakarım, yaptırtana değil!
Operasyonun hemen arkasından çok sayıda emniyet müdürünün görev yerlerinin değiştirildiğine bakılırsa, ciddi bir siyasi süreç içine girdiğimizi düşünüyorum. Bu yüzden de BIST’in kalıcı bir toparlanmaya girmesinin zorlaştığı, olumsuz yansımaların devam edebileceği görüşündeyim. 70.000 altında kalacak endeksin inebileceği ilk yerleri Destek-Direnç Tablomuzda görebilirsiniz.
BIST endeksini etkileme oranı yükselmiş olan Ekgyo ve Halkb’nin de bu süreçten etkileniyor olması, endeksin üzerindeki baskıyı iyice arttırıyor. Umalım da, bu işler doğru ise, sadece kişilerle sınırlı kalsın. Kurumların hesaplarında da farklı sıkıntılar ortaya çıkmasın!
Not: Yazı, 08:36’da borsaanalizci.com’da yayınlanmıştır.
Saygılarımla
www.aydineroglu.com – www.borsaanalizci.com