Aydın Eroğlu – 29.09.2015
Zaten sayısını unuttuğum bir çok yazıda bu riske dikkat çekiyorduk. Bana göre, FED faiz artışı başladığı zaman ilk anda gelişmekte olan borsalar olumsuz etkilenecek olsa da, asıl risk gelişmiş olan borsaların üzerinde olacaktır. Çünkü FED ve ECB piyasaları paraya boğduğu günlerde, gelişmiş ekonomilerde resesyon yaşandığı ve faizler sıfır düzeyinde olduğu için bu paralar gelişmiş ülkelerin borsalarına yönelmişti. Hatırlarsanız DOW ve DAX başta olmak üzere bir çok gelişmiş ülkenin borsası ekonomilerindeki durgunluğun tersine tarihi rekorlar kırıyorlardı.
İşte FED faiz artışına başladığı zaman, asıl gelişmiş ülke borsalarındaki riskler daha yüksek olacaktır. Alternatif yer bulamadığı için borsa ve altına yönelen paralar, buralardan çıkıp para piyasalarına dönmeye başlayacaklardır. Ons altında bunun etkisi 2013 yılından itibaren görülmeye başlamıştı. FED faiz artışı ile yeniden altında da düşüşler görülecektir.
Ama BIST gibi borsalarda ise riski geçici görüyorum. FED faiz artışı kararını aldığı anda belki başta negatif etkisi olacaktır ama TCMB faizlerinin hareketlerine göre bu etki sınırlı olacaktır görüşündeyim. Türkiye’ye yeniden yabancı fon girişlerinin başlaması için iki gösterge takip ediliyor! Birisi kur seviyeleri ki, FED faiz artışına başlayabilirim sözünü ilk telaffuz ettiği 2014 başı gibi dönemde Dolar kurumuz 2,00 TL civarında iken, şu an % 50 üzerindeyiz. Yani yabancı açısından kur riski ciddi boyutta azalmış durumdadır. Belki FED faiz artışı yapıyorum dediğinde de yukarı son bir tepki görebiliriz. Diğer önemli kriter de, MB faizleridir. 2014 başında Dolar 2,39’u görünce, kur riski nedeniyle 500 puan faiz artışı yapmış olan TCMB, Dolar 3,07’yi görmesine rağmen ve FED riskinin iyice yaklaşmış olmasına rağmen sadece izliyor.
Muhtemelen FED faiz artışı başladığında kurların tepkisine bakılacak. Eğer mevcut seviyelerin ciddi üzerine doğru bir yükseliş görülürse, MB’sı da ciddi bir faiz artışı yapmak durumunda kalacaktır. Bence zaten yabancılar da bunu bekliyorlar. Yabancılar açısından, Türkiye’deki kur artışları ve BIST’in düşmüş olması bu iki alandaki riskleri iyice azaltmış durumdadır. Geriye son bir tepki daha kaldıysa kalmıştır. Ama faizler için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Henüz faiz üzerinde ciddi risk olduğunu düşünüyorum. Bence FED faiz artışına başladığında kurlarda yeniden atak yaşanırsa TCMB da faiz artışı yapacaktır. İşte yabancının beklediği de budur diyorum. FED faiz artışını başlattım dediği anda, son kez kurlar yukarıya ve BIST de aşağıya bir tepki verebilir. İşte bu anda MB da faiz artışı yaparsa, göreceksiniz ki algılar bir anda olumluya dönmeye başlayacaktır. Yabancılar yüksek kurdan bozacakları dövizleri ile, yüksek faizlerden Türk tahvillerine ve düştüğü seviyelerden BIST’e yöneleceklerdir. Kur ve yükselmiş seviyelerinden yeniden düşmeye başlayacak olan faizlerden para kazanırken, diplerden aldıkları BIST hisseleri yükselişe geçince de bu karları katlanacaktır.
Bu anlattıklarımın bu şekilde gelişeceğini BIST 93.000’lerdeyken ve gelişmiş borsalar zirve yaparken yazıyordum. Senaryolar da aynı şekilde işliyor. Kısacası bizim için asıl risk FED faiz artışı değildir. Asıl risk, seçim sonrası hükümet kurulup-kurulmayacağıdır. Seçimler sonrasında tablo ne olursa olsun hükümet kurulur düşüncesindeyim. Eğer haklı çıkarsam, seçimlerden sonra ekonomide, kurlarda, faiz ve BIST’de pozitif gelişmeleri yaşayamaya başlarız görüşündeyim.
Bu işlerin hepsi tam bir algı operasyondur. Şartlar aynı olmasına rağmen, göreceksiniz ki günü gelince tam tersi algı yaratmaya başlayacaklardır. Sakin olup, en başta saptadığımız stratejiler doğrultusunda kararlarımızı uygulamaya devam edersek en az zarar ve en yüksek karı yakalamak mümkün olur. Bu nedenle algılarınızı kendiniz yönetin. Başta tahmin ettiğiniz ve ona göre davrandığınız gelişmeler yaşanmaya başladığı zaman, panik yapmak yerine bunu doğal karşılayıp, alımlarınızı başlatınız.
Peki ya seçimler sonrasında da hükümet kurulamazsa! İşte onu düşünmek bile istemiyorum. Önceki yazılarımda bu cevabı da vermiştim biliyorsunuz. O zaman notlarımız kırılır. Kurların ve faizin tepkisi çok daha fazla olur. Borsa beklediğimizden çok daha fazla düşer. Ama sonra hepsi geldiği seviyelerden yeniden tersine dönerler. Bu hep böyle olur. Sadece yabancılar kaynaklarımızı çok daha fazla sömürmüş olurlar. Ben bu riski inanın çok düşük görüyorum. Ama nihayetinde bu benim görüşüm, yanlış düşünüyor da olabilirim.
Kısacası bana göre BIST düştükçe alım fırsatlarını değerlendirmek lazım. Ama doğal olarak orta ve uzun vadeli yatırımcı olmayı da göze almak lazım dediğimi biliyorsunuz. Çünkü her ne kadar bunların olacağını önceden tahmin de etseniz, tahmin ettikleriniz yaşanmaya başladığında bazen geçici süre kontrol kaçar. Panik havası ekstra yansımalar yaptırabilir.
Tekrar ediyorum, bu risklere rağmen bir süre öncesinden beri ön plana çıkarttığım teknoloji şirketleri yine ön planda olacaktır. Artan kurlar nedeniyle karlılıklarının daha da artmasını bekliyorum. Sektör gelişmelere ayak uydurmak zorundadır. Bu da ilgili hisselerin yükseliş potansiyellerini arttıracaktır.
NOT: Yazı 09:09’da borsaanalizci.com‘da yayınlanmıştır. Düzenli paylaşılan beklenti ve hisse öngörülerimi www.borsaanalizci.com‘da görebilirsiniz.