Borsa İstanbul %-0.58 düşüşle 5056’dan kapattı. ABD hisse senetleri, S&P 500’ün düşüşten çıkmasıyla dalgalı seansın ardından yükselişle tamamladı. Paris’te CAC 40 %1,78 düşüşle 7.187,27 puanda kapandı. İngiliz Borsası %0,37 ve Alman Dax %1,72 kaybetti.
West Texas Intermediate ham petrolü %1.50 artışla varil başına 75.03$’a yükseldi. Petrolün uluslararası ölçütü olan Brent ham petrolü %1.06 artışla 81.47$’a yükseldi. Altın %0,15 artışla ons başına 1,8327,71 dolara yükseldi.
10 yıl vadeli Hazine tahvilinin faizi 1,8 baz puan artarak %3,937 oldu. Bitcoin %0,05 düşüşle 24.130,33 dolara geriledi.
TSLA grafiği, $ 195 ile yüzde -3 düşüşle grafiği çizmektedir. Eski Ford CEO’su, Tesla’nın EV’lerde hala bir ölçüt olduğunu ve bazı rakiplerin başarısız olacağını veya satın alınacağını söylüyor.
Grafik TradingView’den
TUPRS deprem sonrası 599 hattına geri dönse de momentumu azaldı. Temettü olarak yüzde 7 gibi bir verimi olan hisse Lucem anlamında 700TL’ye işaret ediyor.
Müthiş osilatör 1.51147059 gücünde. MACD seviyesi 0.72813191 hattını takip ediyor.
Grafik TradingView’den
EREGL 44.24 TL seviyesinde kapattı ve hafif bir düşüş sergiledi. MACD seviyesi 0.71093166 hattını takip ediyor. Müthiş osilatör 1.19138235 çizgisini takip ediyor.
Çok da pozitif bir puanlama olmasa da osilatörler yükselişe işaret etmektedir. Fakat kritikler muhtemel bir İstanbul depreminde hezimet içeren bir düşüş ön görmektedir.
Grafik TradingView’den
SISE 44.50 ‘den yüzde -2.75 düşüşle haftayı kapatı. Risk ödül oranı 3 üzerinde yani ödül oranı daha düşük denebilir. MACD seviyesi 0.55852193 hattını takip ediyor.
4 saatlik grafikte Lucem al sinyali vermektedir. Haftaya 48 TL denenebilir veya 40 TL’ye baskı olan hacim ile düşebilir.
Sonuç olarak, BIST oldukça dayanıklı gözükse de sınırımızda ABD, İsrail ve Yunanistan’ın tatbikat yapması oldukça tehditkar görünmektedir. Zaten deprem sonrası oldukça olumsuz bir tablo ile karşı karşıyayken, Türkiye’de Japonya’nın yanına bile yanaşamayacak deprem tedbirinden bahsederken, Türk lirası kazanarak dolar olarak fiyatlanan birçok sektör mevcutken milli varlığımıza/kimliğimize yönelik tehditler içte ve dışta bizi zorlamaktadır fakat umudumuzu kaybetmiyoruz.
Okan Özdemir