Enron’un tahminen 40 milyar dolarlık bir yükümlülüğü bağımsız ortaklıklarda sakladığı düşünülmektedir. Enron, büyük bankaları, özel amaçlı ortaklıklarına para yatırmaya ikna etmiştir. Bankalar, bu girişimlere koydukları parayı güvence altına almak istemiş ve Enron bankalara teminat olarak kendi aşırı değerlenmiş hisselerinden vermiştir. Enron’dan yüz milyonlarca dolar ücret kazanan bankalar, başkalarını da firmaya yatırım yapmaya teşvik ederek, hisse fiyatlarını yüksek tutmaya çalışan analistler istihdam etmişlerdir.
1990’larda Wall Street’teki internet hissesi analistlerinin büyük bölümü yüksek maaşlar alıyorlardı ve aslında inanmadıkları hisselerin çığırtkanlığını yapmaya teşvik ediliyorlardı. Patronları olan Merril Lynch, Deutsche Bank ve Morgan Stanley gibi belli başlı yatırım bankalarının amacı, analistlerinin hisselerini desteklediği şirketlerin karlı bankacılık işlerini almaktı. Bankalar, işlerini almak ve aralarını sıcak tutmak istedikleri şirketlerin hisse senetleri için ‘’satış’’ tavsiyesi eden analistleri başka bir göreve tayin ediyor ya da doğrudan doğruya işten atıyorlardı.
Morgan Stanley, Priceline şirketine para kazandıranlara milyonlar ödüyordu. Morgan’ın analistlerinden Mary Meeker hissenin değeri 134 dolar iken Priceline için ‘’alım’’ tavsiyesinde bulunmuştu. Priceline, 78 dolara indiğinde Meeker hala ‘’alış’’ tavsiye ediyordu.
Merrill Lynch analisti Henry Blodgett, Pets.com hissesi ile ilgiliydi. Pets.com’un finansmanının büyük bölümünü bu işten milyonlar kazanan Merrill Lynch toplamıştı. Blodgett de Pets.com hissesi 16 dolar iken ‘’alım’’ tavsiyesinde bulunmuştu. Hisse 7 dolara düştüğünde Blodgett yine alın diyordu. Hisse 2 dolara düşmüş, Blodgett alım öneriyordu. 1.6 dolarda hala alın diye ısrar ediyordu. Pets.com borsadan ihraç edildiğinde yatırımcılar servet kaybetmiş olabilirlerdi; ama 2000 yılında Blodgett ve Meeker’a 15’er milyon dolar ödenmişti.
2000 ile 2002 yılları arasında, analistlerin tavsiyelerini dinleyerek internet hisselerinde milyonlarca dolar kaybeden insanları mutlu etmek için siyaset cephesinde bir öfke patlaması yaşandı. Bu süreçte birçok analist hapse girdi. İşin garibi 2000-2002 yılları arasında tam 200 milyar doların batmasına sebep olan büyük aracı kurumlara tek bir ceza gelmediği gibi itibarlarından da hiç bir şey kaybetmemiş oldular. Bu durumun böyle sonuçlanması sanki cezayı veren ile suçu işleyenin aynı olmasıydı…
Dr. Halil Arslan