Enflasyon yılsonu 20’lere çıkabilir. Peki ya yabancı yatırımcıların davranışları?

Utku Altunöz – 06.07.2018

Değerli Para&Borsa takipçileri. Son zamanlarda Türkiye ekonomisinde genel görünümün sıkıntılı olduğunu birkaç yazımda dile getiriyorum. Cari açık ve işsizlik gibi temel iki sorunumuzla birlikte bilhassa seçim döneminde irrasyonel bir artış gösteren dolar kuru ve enflasyon canavarının yeniden uyanması, daha önemli ekonomik politika adımlarının da gündeme getirilmesini gerekli kıldı.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin piyasanın beklediği şekilde sonuçlanmasına rağmen gerek kurda istenilen düşüşün yaşanmaması gerekse yabancı yatırımcıların risk algısının değişmemesi, önemli bir ekonomik sorun olarak karşımızda. Bunun en somut örneği dünkü TCMB açıklamasında kendini gösterdi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından haftalık menkul kıymet istatistikleri açıklandı. Buna göre, yurt dışında yerleşik kişiler, 29 Haziran haftasında net 179,8 milyon dolarlık hisse senedi sattı, 83,2 milyon dolarlık Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) ve 25,3 milyon dolarlık Şirket Borçlanma Senetleri aldı.

Yurt dışında yerleşik kişilerin bir önceki hafta 34 milyar 921,4 milyon dolar olan hisse senedi stoku, söz konusu haftada 36 milyar 121,6 milyon dolara yükseldi. Geçen hafta yurt dışında yerleşik kişilerin DİBS stoku, 21 milyar 695,5 milyon dolardan 22 milyar 403 milyon dolara çıktı. Söz konusu dönemde yurt dışı yerleşik kişilerin Şirket Borçlanma Senetleri stokları da gerçekleştirdikleri 25,3 milyon dolarlık alışla 756,3 milyon dolardan 781,6 milyon dolara yükseldi.

Beklentilerin üzerinde gelen enflasyon rakamları ile elimizdeki veri setine bakarak yılsonu enflasyonunun gerekli önlemler alınmaması durumunda % 20 li rakamlara ulaşacağı kaçınılmazdır. Enflasyon verisi sonrası yükselişi hız kazanan tahvil faizlerinde bugün yeni zirveler görüldü. Geçen hafta Perşembe günü yüzde 16.20’ye kadar gerileyen, enflasyon verisi öncesinde yüzde 16.98 seviyesinde olan 10 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi yüzde 17.74 seviyesine (tarihi zirve) kadar yükseldi. Türkiye ve Güney Afrika’nın beş yıllık kredi iflas takası (CDS) primleri yatırımcıların Çin ve ABD arasındaki artan ticaret gerilimini dikkatle izlemeleriyle sırasıyla Eylül 2015 ve Aralık 2016’dan bu yana en yüksek seviyeye çıktı.

Gelişmekte olan ülke piyasaları, ticaret savaşının küresel büyümeyi durduracağı ve gelişmekte olan piyasa ihracatçılarını için engel oluşturacağı yönündeki endişelerle satış baskısı altında kaldı.  Saydığım durumların Türkiye’deki sıcak para dediğimiz portföy yatırımları kararları üzerinde oldukça önemli bir etki oluşturuyor. Türkiye’nin CDS priminin yükselmesi halinde, piyasaların gerilimi de yükseliyor, Borsa İstanbul düşerken, gösterge bono faiz oranları da yükseliyor. Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın yemin etmesi ve ardından ekonomi yönetiminin açıklanması ile birlikte temelden önlemler alınması kaçınılmazdır. Çin-ABD gerginliği, rakip gelişmekte olan ülkeler ve ekonomimizin şu an içinde bulunduğu durum göz önünde bulundurulduğunda piyasaların rahatlaması açısından OHAL’in kaldırılması da piyasaları rahatlatacaktır.

Doç. Dr. Utku Altunöz
E-mail: utkual@hotmail.com
https://twitter.com/utkualtunoz