Ekonomiye güven artıyor mu?

Geçen yıldan itibaren düşüşe geçen faiz oranları önce bankacılık sektörünü destekledi sonrasında Türk varlıklarına olan yerli talebi doğrultusunda BİST’in yeniden yerli sermayenin hakimi olmasını sağladı. Geçtiğimiz yıl yerli yatırımcılar piyasadan ayrılmaya çalışırken 2020 yılının ilk yarısında 365 bin yerli yeni yatırımcı (tüzel kişiler ve fonlar dahil) ile yabancı hesapların ağırlığını sildi. Eski borsa simsarları bu denli kontrolsüz girişin küçük yatırımcı için kötü olacağı senaryoları üretse de, BİST‘teki yükselişle şuan yatırımcılar kazançların tadını almış görünüyor. Düşen faiz ortamı fırsatçıları da beraberinde getireceğinden, yeni yatırımcıların bu konuda kendi donanımlarını arttırmaları gerekiyor. İşlem gören yüzlerce hisse senedi arasında piyasa değeri üzerinde işlem gören, agresif hareketlere maruz kalan yatırımcı için korkunç bir son getirebilecek hisseleri ayırt edebilmeleri şart. Sermaye piyasası kurulu aşırı derecede yerli yatırımcı hücumu ve son 11 yılın en iyi çeyreğini geride bırakırken, yepyeni önlemler ve artan cezalarla her gün yeni bir yatırımcıya işlem yapma kısıtlaması ve cezaya boğmaya başladı. Tabi bu da herhangi bir yaptırım yapılamayan yabancı hesapları kapsamadığı için bazı batık şirketlerde yabancı payının artması yerli yatırımcının güvenini kazanmak için kullanılmaya başladı. Bu sebeple yatırımcıların öncelikle şirket aktiflerinin, özsermayenin, borçluluk oranları ve hisse performansı gibi değerlendirmelere azami dikkat etmesini gerektiriyor.

Türk toplumu finans sistemi içerisinde yeterli donanıma ve eğitime sahip olmadığı hatta genel itibari ile agresif işlemlere yöneldiği için zarar etme ihtimalleri had safhaya ulaşıyor. Aynı durum Avrupa ve ABD finans sisteminde de yükselmiş durumda. Virüsün sebep olduğu milyarlarca dolar zararı ve duran ticaret sistemini yeniden canlandırmaya çalışırken daha fazla risk almak zorunda kalan merkez bankaları peş peşe faiz indirimi yaparak nakit pompalamaya başladı. Bu sayede oluşan nakit fonun sisteme entegre edilmesinin ilk etapta yapay bir etki yaratması muhtemel. Birçok ülke de açığa satış işlemlerinin kapatılması derinliği azaltırken sağlıksız yükselişleri de beraberinde getirdi. BİST’in yükselişinde ise etki eden faktörler arasında, gelişen piyasalar içerisinde iskontolu işlem görmesi ve yerlinin düşen faiz desteğiyle alım gücünü artmış olması gösterilebilir. Kovid ile mücadelede dünya da taktir görmemiz ve yapılan yardımlar sayesinde ticari ilişkilerde sempati kanalı açılmış durumda. Bunlar daha sonra ticari başarı hamlesi olarak anılacağını göreceğiz. Bu da fırsatı değerlendirme adına bize fikir veriyor elbette. Peki biz bu süreçte yatırımlarımızı nerelere yönlendirmeliyiz ve yatırımcıların tasarruf anlayışı hakkında yazımı önümüzdeki hafta içi paraborsa.net te okuyabileceksiniz.

Saygılarımla…