Çin’den gelen elektronik ürünlere tüketiciden virüs kalkanı
Yeni tip Koronavirüs’ün (Kovid-19) karşı ilgili bakanlıkların tavsiyeleri doğrultusunda alınan tedbir kararları sosyal alanlarda vakit geçirme sürelerini kısaltırken tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere online alışverişe yönelmesi e-ticaret arz-talep dengesinde ve güven endeksinde bir gerilimin oluşmasına neden oldu. Fiyatlara kademeli artışla yansıyan ve sahte ürünlerin e-ticaret sitelerine sürülmesiyle yükselen gerilim, en büyük tedarikçisi Çin olan ve e-ticaret sistemiyle faaliyet gösteren elektronik cihaz sektöründe de farklı etkiler yaratarak “Çin kaynaklı ürünlerden virüs bulaşır mı?” sorusunu gündeme getirdi.
Aralık ayından itibaren yayılım hızıyla tüm dünyayı etkisi alan ve küresel ekonomiye ağır şekilde etkileyen yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) tüketici alışkanlıklarını da büyük ölçüde değiştirdi. Virüse karşı ilgili bakanlıkların tavsiyeleri doğrultusunda alınan tedbir kararları sosyal alanlarda vakit geçirme sürelerini kısaltırken tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere online alışverişe yönelmesi e-ticaret arz-talep dengesinde ve güven endeksinde bir gerilimin oluşmasına neden oldu. Fiyatlara kademeli artışla yansıyan ve sahte ürünlerin e-ticaret sitelerine sürülmesiyle yükselen gerilim, en büyük tedarikçisi Çin olan ve e-ticaret sistemiyle faaliyet gösteren elektronik cihaz sektöründe de farklı etkiler yaratarak “Çin kaynaklı ürünlerden virüs bulaşır mı?” sorusunu gündeme getirdi.
Çin’den gelen ürünler virüs bulaştırır mı?
Teknolojinin ulaşılabilirliğini mümkün kılmak üzere mobil teknoloji şirketleri partnerliğinde online faaliyetlerini sürdüren Nasa İletişim CEO’su Mehmet Hayrettin Yılmaz, Koronavirüs etkisiyle oluşan fiyat artışlarından satışlar bazında olumsuz etkilenen sektörde, tüketicinin Çin’den gelen ürünlere yönelik bir mesafe de geliştirdiğini söyledi. Bu mesafenin satışları çarpı iki kademesinde düşürdüğünü aktaran Yılmaz, bu konudaki bilgi kirliğine bir açıklık getirmek üzere şunları kaydetti: “Öncelikle şunu belirtmek isterim ki Türkiye’de online satış yapan firmaların çoğu gibi Nasa İletişim de direkt ithalatçı bir firma değil. Dolayısıyla bize gelen ürün direkt Çin’den gelmiyor. Satın aldığımız ve tüketicimizle buluşturduğumuz her ürün, Türkiye’deki distribütörün güvencesi altında. Ürün öncelikle Çin’den distribütöre ulaşıyor, orada teslimat süresini bekliyor ve sonrasında bize dağıtılıyor. Kısacası ürünün Çin’den ülkemize gelip nihai tüketiciyle buluşması arasında oldukça büyük bir zaman dilimi var.” Mehmet Hayrettin Yılmaz, bu bilgi kirliliğini yok etmenin en temel yolunun uzmanların ne dediğine bakmak olduğunun altını çizdi ve şunları ekledi. “Enfeksiyon hastalıkları uzmanlarının ve mikrobiyologların söylediği şey çok net: Virüsler kuru ortamlarda yaşamıyorlar, çok kısa bir zaman dilimi içinde pasifize oluyorlar. Cansız varlıkların yüzeyinde varlıklarını uzun süreler sürdürmeleri mümkün değil. Bizim ürünlerimizin distribütör dağıtıma geçmesi bile en azından 15 gün sürüyor. Tüketicilerimiz bu anlamda içlerini rahat tutabilirler.”
İkinci el e-ticaret piyasasında sahteciliğe dikkat
Mehmet Hayrettin Yılmaz, Koronavirüs ile gündeme gelen fiyat artışlarıyla baş edemeyen tüketiciyi ikinci el piyasasındaki sahtecilik noktasında da uyardı. Tüketicilerin elektronik cihazları her zaman olduğu gibi bu süreçte de güvenilir e-ticaret platformlarından satın almaları gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, “Ne yazık ki kriz dönemlerini bir fırsat olarak gören kişi veya kurumların online platformlarda denetlenmesi çok kolay değil. Yaşadığımız Korona sürecinde de sahtecilik ve fırsatçılığın her sektörde yaygınlaştığını görüyoruz. Biz böylesi bir küresel kriz ortamında ikinci el ürünlerin öncelikli olarak tercih edilmemesini öneriyoruz. Tercih edildiğinde ise güvenilir platformlardan hijyen önceliğinde satın alımların gerçekleştirilmesinin daha sağlıklı olacağını düşünüyoruz. Yanı sıra özelikle bu dönemde şayet ikinci el ürün tedarik edilmişse çok iyi derecede dezenfekte edilmesi gerekiyor. Artı olarak tüketicimiz kendisine bu noktada bir alım baremi koysun. Fiyatlar aşağıya düşmeyecek. Aksine artmaya devam edecek. Ertelenebilecek bir ihtiyaç mevcutsa ertelesinler fakat zorunlu bir ihtiyaç varsa hemen tedarik etsinler. Yarın da, öbür gün de bir sonraki haftada da daha yüksek fiyatlarla karşılaşacağız.” dedi.