TCMB’nin Alternatifleri

Mahfi Eğilmez – 29.08.2013

Hafta içinde TCMB Başkanının yaptığı açıklamadaki “sürpriz hamleler” üzerine çeşitli tahminler yürütülmeye başlandı. Bunların en fazla konuşulanları üzerine bir değerlendirme yapalım.

Fed ile döviz swapı

Swap, değiş tokuş anlamına geliyor. Fed ile döviz swapı söz konusu olursa önce bir sözleşme yapılıyor. Verilen paraların aynı kurdan karşılıklı olarak geri verileceği taahhüt ediliyor. Diyelim ki bu işlem TCMB ile yapılacak olsun. Bu durumda sözleşmenin imzalanmasını izleyerek TCMB, üzerinde anlaşmaya varılan miktarı (1 milyar TL diyelim), karşılığında o gün piyasalarda geçerli olan kurdan (1 USD = 2 TL diyelim) dolar almak üzere Fed’e satar. Fed, aldığı 1 milyar TL’yi TCMB adına açtığı hesaba kaydeder ve bunun karşılığı olan 500 milyon dolar tutarını Fed New York şubesinde mevcut TCMB’nin hesabına havale eder. Böylece Türkiye, darlığını çektiği dolara ulaşmış olur. Sözleşmenin vadesi dolduğunda (diyelim ki 3 ay sonra) TCMB bu kez aldığı 500 milyon doları Fed’e iade ederek 1 milyar TL’sini geri alır. TCMB bu işlem sonunda piyasa faizi üzerinden Fed’e faiz öder.

Fed’in yaptığı swap işlemlerinin vadesi gecelik vadeden 3 aylık vadeye kadar uzanabiliyor. Fed bu tür döviz swapı işlemlerini genellikle Euro, Sterlin, İsviçre Frangı, Yen gibi rezerv para niteliğindeki paralara sahip olan merkez bankalarıyla yapmakla birlikte küresel kriz sonrasında kapsamı genişletmiş görünüyor. Fed’in ve ABD’nin merkez bankaları ve ülkelerle karşılıklı ilişkileri çerçevesinde diğer merkez bankalarıyla da döviz swapı işlemi yapması söz konusu olabiliyor.

Fed ile yapılacak bir döviz swapı bugünkü duruma çözüm getirir mi? Eğer bu olgu geçici bir olguysa getirebilir. Yani bundan 3 ay sonra bugünkünden daha iyimser bir küresel görünüm oluşacağını bekliyorsak bu swap işlemi bir rahatlama sağlayabilir. Ama sonuçta bunun da piyasa faiz oranları üzerinden yürüyen kısa süreli borçlanmayla aşağı yukarı aynı şey demek olduğunu unutmamak gerekir.

Fed’in tahvil alımlarında azaltmaya gitmesini ertelemesi

Bugünlerde üzerinde durulan olasılıklardan birisi de Fed’in Eylül ayında başlaması beklenen tahvil alımlarında azaltmaya gitmesi eylemini özellikle bugünlerde gündemde bulunan Suriye harekatı nedeniyle Aralık ayına ertelemesi. Bunun TCMB açısından bir alternatif oluşturması ancak önceden bu konuda net bir duyum alınmış olmasıyla mümkün olabilir. Böyle bir erteleme geçici olarak piyasalardaki çalkantıları durdurabilir ve bunun sonucu olarak bizdeki döviz ve faiz oynaklığı da durulabilir. Ne var ki bu da geçici bir düzelme sağlar. Çünkü Fed, bir erteleme yapsa bile eninde sonunda bu adımı atacak.

Varlık barışından gelebilecek dövizler

Yapılan açıklamalara göre varlık barışından 50 milyar TL para gelmesi bekleniyor. Bunun karşılığı kabaca 25 milyar dolar ediyor. Bu kadar büyük bir döviz girişinin zamana yayılı olsa bile gelmesi piyasalardaki sıkıntıların önemli ölçüde aşılmasına yol açar. Burada en önemli konu geçmişte de beyan edildiği halde bu paraların önemli bir bölümünün gelmemesi biçiminde karşımıza çıkıyor. Buna karşın bu konuda TCMB bizim bildiğimizden çok daha fazla bilgiye sahiptir kuşkusuz.

Zorunlu karşılıkların iadesi

TCMB, bir süredir bankaların yatırması gereken TL zorunlu karşılıkların bir bölümünü Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM) çerçevesinde döviz ya da altın ile yatırmalarına izin veriyor. Bu yolla TCMB, bankalardan aldığı ve faiz ödemediği zorunlu karşılıkların bir bölümünü döviz rezervlerine koyarak resmi rezervlerin yüksek görünmesini sağlarken bankalar da daha çok talep edilen TL kredileri verme imkanını buluyor. Bugün geldiğimiz noktada TCMB, piyasaya yeterli dövizi verebilmek için zorunlu karşılıkların dövizle alınan bölümünü ya da bunun bir kısmını yeniden TL’ye çevirerek bankalara verebilir. Bu durumda bankalar TL vererek döviz karşılıklarını geri alırlar ve bir yandan piyasada TL sıkıştırılmış olurken bir yandan da piyasaya döviz verilmiş olur.

Bu hamlenin en zayıf yanı TCMB’nin rezervlerinde azalmaya neden olmasıdır. Oysa bu gibi durumlarda rezervlerin yüksek kalması önemlidir. Bu konuda geçmişte yazdığım bir yazıyı bir kez daha dikkatinize sunmak isterim:
http://www.mahfiegilmez.com/2013/04/odunc-rezerv-olur-mu.html

Döviz satışını artırmak

Piyasada bir döviz talebi olduğuna göre TCMB döviz ihalelerinin miktarını artırarak piyasaya daha bol miktarda döviz satabilir. Bu durumda da piyasadan TL’yi çekmiş ve dövizi artırmış olur. Bunun zorunlu karşılıkların iadesi alternatifinden tek farkı rezervlerin hızlı bir şekilde değil daha yavaş erimesine yol açmasıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir