“Güncel Döviz Kurlarının 2. Çeyrek Finansallarına Olası Etkisi”
2018 yılının ikinci çeyrek bilanço dönemini kapattık ve bilançolarda kullanılacak değerleme kurları da belli oldu. Buna göre ilk çeyrekte TL’ye göre Dolar, Euro, Japon Yeni sırasıyla %15,5, %9,1 ve %10,8 oranlarında değer kazanmıştır. Dolayısıyla döviz açık pozisyonları olan şirketler bu durumdan olumsuz etkilenecektir.
2018 yılının 1. çeyreğiyle kıyaslandığında, Dolar açık pozisyonu olan şirketler TL’nin %4,7 değer kaybetmesine bağlı olarak kur farkı gideri yazmışlardı. 2. çeyrekte ise, TL’nin Dolar karşısında %15,5 oranında değer kaybetmesi çok daha yüksek kur farkı gideri yazılmasına neden olacaktır. Yukarıda belirttiğimiz gibi Euro ve Yen’deki yüksek değer artışları bu para birimleri cinsinden olan şirketlerin finansallarını olumsuz etkileyebilir. 2018 yılının ilk çeyreğinde Dolar, Euro ve Japon Yeni, TL’ye göre sırasıyla %4,7, %7,8 ve %11 değer kazanmıştı.
Diğer taraftan, ana karşılaştırma dönemi olan 2017 yılının 2. çeyreğine göre de kur farkı zararlarının yüksek seviyede oluşması beklenmektedir. Geçen yılın 2. çeyreğinde Dolar ve Japon Yeni, TL’ye göre sırasıyla, %3,6 ve %4,8 oranlarında değer kaybetmişti. Öte yandan Euro, TL’ye karşı %2,4 oranında değerlenmişti.
Dosyada (Kur Etkisi_2Ç2018) Mart 2018 sonundaki net yabancı para pozisyonu yüksek olan şirketlerin (Haziran 2018 sonu itibariyle döviz pozisyonlarını aynı korudukları varsayımıyla) 2018 yılının 2. çeyreğinde kur değişimlerinden nasıl etkileneceklerinin tablosu verilmiştir. Bankalar, yabancı para net pozisyonlarını bilanço dışı nazım hesaplarda türev ürünler kullanarak dengelediği için listeye dahil edilmemiştir. Buna göre:
Döviz Açık Pozisyonu Yüksek Olanlar;
Türk Telekom (TTKOM) 2.145mn TL, Anadolu Efes (AEFES) 714mn TL, Coca Cola (CCOLA) 458mn TL, Ak Enerji (AKENR) 443mn TL, Torunlar GYO (TRGYO) 397mn TL ve Migros (MGROS) 266mn TL kur farkı gideri yazarak söz konusu düşüşlerden olumsuz etkilenecek şirketler olarak ön plana çıkmaktadır. Bu şirketlerden Anadolu Efes, Coca-Cola, Ak Enerji ve Migros ilk çeyrekte net dönem zararı açıklamıştı.
THY en yüksek açık pozisyona sahip şirket olmasına karşın, dolar cinsinden bilanço tutması ve açık pozisyonunun Japon Yeni ve Euro cinsinden olması nedeniyle yaklaşık 1.619mn TL kur farkı geliri kaydedeceği hesaplanmaktadır. THY, Euro’daki değer Japon yenindeki dolara karşı değer kazancına bağlı olarak ilk çeyrekte kur farkı gideri kaydetmişti.
Ereğli Demir Çelik (EREGL) ve İskenderun Demir Çelik (ISDMR) açık pozisyonları yüksek olmakla birlikte dolar cinsinden bilanço tutması ve açık pozisyonlarının ağırlıklı TL cinsinden olması nedeniyle sırasıyla 140mn TL ve 419mn TL kur farkı geliri yazacağı hesaplanmaktadır.
Koç Holding’in (KCHOL) yüksek döviz açık pozisyonu Tüpraş kaynaklı olup Holding seviyesinde etkisi sınırlıdır. Dolayısıyla, 11.825mn TL’lik döviz açık pozisyonuna rağmen kur artışlarından olumsuz etki 309mn TL ile sınırlı olacağı hesaplanmıştır.
TOFAŞ’ın (TOASO) döviz pozisyonu Grup’un Avro cinsinden uzun vadeli kredileri üzerindeki kur dalgalanmalarına ilişkin kur riski Fiat ve PSA tarafından üstlenilmiştir. Dolayısıyla, 2.451mn TL’lik döviz açık pozisyonuna rağmen kur artışlarından şirketin 41mn TL olumlu etkileneceği hesaplanmaktadır.
Döviz Pozisyon Fazlası Olanlar;
Döviz pozisyon fazlası en yüksek olan şirket olarak Sabancı Holding gözükmekle birlikte kurların finansallara kayda değer etkisi olmadığı hesaplanmıştır.
Enka (ENKAI) inşaat döviz fazla pozisyonu en yüksek şirketler arasında yer almakla birlikte dolar cinsinden bilanço tutması nedeniyle kurlardaki artışın 123mn TL olumsuz etkisi olabileceği hesaplanmıştır. (İçeriği belli olmayan para birimlerine bağlı olarak etki artabilir veya azalabilir)
Döviz pozisyon fazlası Soda Sanayi (SODA), Şişe Cam (SISE) ve GSD Holding (GSDHO) ise kur artışlarından olumlu etkilenecek şirketler arasında yer almaktadır.