Utku Altunöz – 16.05.2018
Değerli takipçiler. Birçok yazımızda dolardaki hareketin yukarı yönlü olduğunu, gerek iç gerekse dış gelişmelerin bu durumda etkisi olduğunu belirtmiştim. Bunun yanında birkaç gün önce açıklanan cari işlemler bilançosu istatistikleri moralleri bozmuşken İsrail’in yaptığı insanlık dışı vahşet ve ABD’nin aldığı vahim karar neticesinde dolara yönelik talep hızlandı. Ben birçok yazımda olduğu gibi bu yazımda da bu konuda en büyük günahın TCMB’de olduğunu iddia ediyorum. Faiz’in düşük olması gerektiğini kabul eden bir ekonomist olarak bu konjonktürde faiz arttırmak yerine örtük faiz artışı politikaları ile zaman geçirmek, doların daha da yükselmesine zemin hazırlamaktır.
Dolar 4.50 sınırına dayanmış durumda. Teknik analizlere bakıldığında direncin olarak 4.50 psikolojik seviyede olduğunu söyleyebiliriz. Olabilecek olumsuz gelişmeler ile 4.50’nin geçilmesi durumunda 4.56 ve 4.65 seviyeleri yukarıda teknik olarak gözüküyor. 4.37’nin altında ise yükseliş düzeltmesi 4.29 – 4.22 bölgesine olabilir.
Bu durumda hükümet ve siyasi iradeye ciddi bir görev düştüğü kanaatindeyim. Türkiye’deki ekonomik kırılganlıkların arttığı şu günlerde faiz indirme konusundaki söylemelerin devam etmesi, Merkez Bankasının kura müdahale etmemesi, makro görüntünün bozulması ve seçim sürecinde olmamız bizi diğer ülkelere göre daha kırılgan yapıyor. Dolar kuru başta olmak üzere akaryakıt fiyatlarını etkileyen unsurlardaki artış, yeni zamları da gündeme getirdi. Bunun anlamı yeni zamlarla karşılaşmamız an meselesi.
Öte yandan Moody’s, fonlama ve varlık kalitesi ile ilişkili aşağı yönlü risklerden kaynaklı olarak Türkiye’nin bankacılık sistemi için görünümün negatif olduğunu bildirdi.
Sonuç olarak
Dolardaki ve Euro’daki sert yükselişlerin temel nedeni petrol fiyatlarındaki yükseliş, yaklaşan seçimler öncesi artan kamu harcamaları, ekonomik verilerdeki zayıflamanın yanında, enflasyon ve cari işlemler açığının yüksek düzeylerde olmasıdır. Şunu da belirtmek isterim ki dolarda kâr yapmak amacıyla tüm varlıklarını dolara yatıranların doların devamlı bu hızda artmayacağının farkında olmaları gerekmektedir.