Dijital bankacılıkta mükemmel dönüşüme giden yolda kurumlar yalnızca teknolojik gelişmeleri benimsemeyi değil, aynı zamanda operasyonel verimlilikteki karmaşıklıkları da ele almayı öğrenmek zorundadır. Özellikle finteklerin rekabet ortamını yeniden şekillendirdiği günümüzde başka önemli bir tehdit de kısaca GAFAM olarak da kabul edilen ve Google, Amazon, Facebook (Meta), Apple ve Microsoft gibi teknoloji devlerinin bu alana olan iştahlarıdır. Global ölçekte tüketicilerin neredeyse yarısının bu tür oyuncularla banka hesabı açmakla ilgilendikleri düşünülüyor. Geçtiğimiz senenin önemli raporlarından birini yayımlayan Sopra Steria raporu, bankacıların üçte birinin bu tür teknoloji oyuncularını “işlerimiz için en büyük tehdit” olarak değerlendirdiğini paylaşmıştı. Bankalar ise bu tehdide yeni gelişen teknolojilere yoğun yatırım yaparak yanıt veriyor.
Bankacılıkta üretken yapay zekâ
Üretken yapay zekâ ile finansal teknolojilerin birleşimi oyunun kurallarını değiştiren bir gelişme oldu. Dolandırıcılık tespiti, risk değerlendirmesi ve kişiselleştirilmiş müşteri deneyimleri, bu teknolojinin, verimliliği ve doğruluğu önemli ölçüde artırabileceği alanlar olarak ön plana çıkıyor. Buradaki pazarın önümüzdeki 5 yıl içinde global ölçekte 6 milyar dolar seviyesine ulaşacağı öngörülüyor. Yapay zekâyı müşteri etkileşimine, satış ve pazarlama perspektifiyle entegre etmek ise önümüzdeki üç yıl içinde yeni gelir akışlarını potansiyel olarak yüzde 6 gibi etkileyici bir oranda artırabilir.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!