Aydın Eroğlu – 30.09.2016
2008 yılı sonlarından beri dünyanın yaşadığı ekonomik ve finansal krizin başlangıcı, Temmuz 2008’de rating kurumlarının dünyanın en karlı, en başarılı yönetilen bankası olarak seçtikleri ve bol A notu verdikleri Lehman Brothers’in 2008 sonunu çıkartamadan batmasıyla başlayan günlerdir. Yaklaşık 600 Milyar Dolar’lık bu batış sonrasında derinleşen mortgage krizi ndeniyle dünya halen finansal ve ekonomik sorunlar ile boğuşuyor.
Şimdi de benzer bir batma riski Almanya ile özdeşleşen Deutsche Bank için var. Deutsche Bank çok ciddi değer kayıpları yaşıyor. Banka kurtarmaya karşı olan Merkel için de zor bir sınav. Yan gelip yatan Yunanlıları kurtaran Merkel’in, Almanya’nın en önemli bankası için izlemede kalması büyük eleştiri alıyor.
Biz işin siyasi kısmını boş verip, bankaya odaklanalım. Eğer Deutsche Bank desteklenmez ve batırılacak olursa, bu AB sınırları içinde diğer bir çok bankanın da benzer riskler içinde olması demek olur. Anlayacağınız AB için yeni bir bankacılık krizi dönemine gireriz. Ben böyle bir sürecin tüm dünya için yeni ve önlenemez çöküşler yaratacağını düşündüğüm için, Deustche Bank’ın batmasına göz yumulmayacağını düşünüyorum. Ancak, piyasalar bir süre bu gündem ile dalgalanabilir.
Türkiye Finansal Krize Girer Mi?
Hayır girmez. Ratingçiler uzun vadeli fonlama risklerimize dikkat çekerek notlarımızı aşağı çekiyorlar ama ben Türkiye’nin finansal bir risk yaşayacağını düşünmüyorum. Çünkü dünyanın hali ortada. Doğru dürüst hiç bir ülke büyümeyi başaramıyor Önemli yatırım yapan yok. Gelişmiş ülkelerde eksi mevduat faizleri ve sıfır ya da sıfıra yakın faizler var.
Dünyanın hali bu iken, Türkiye dünya çapında alt yapı yatırımları yapıyor. Hem de bir çoğunu aynı zamanda yapıyor. Hiç biri için de finansman sıkıntısı çekmedi. Eğer Deutsche Bank batacak diye bankacılık sektöründe bir kriz çıkmaya kalksa, dünyanın bence bankacılık alanında rasyoları en iyi durumda olan Türkiye’ye kimse kayıtsız kalamaz. Böyle bir uluslararası finansal panik halinde, en kötüsü tahvil faizleri biraz yukarı çekilerek istenilen finansman kolaylıkla sağlanmış olur. Moody’s not indirimi günü hazine ihalesine arzın çok üstünde gelen talep bunun bir göstergesidir.
Anlayacağınız dünyanın şu an içinde bulunduğu finansal ve ekonomik sorunlar, brent petrol fiyatlarının düşük seyretmesi Türkiye’nin lehine bir durumdur. Böyle bir ortamda, Moody’s sonrasında Fitch bile not indirse, sadece geçici dalgalanmalar yaşar, bir süre not indirimleri nedeniyle yabancı fonların Türkiye paylarını satması nedeniyle dalgalanır, kısmen borsada düşüş yaşadıktan sonra, yine kaldığımız yerden yolumuza devam ederiz.
Türkiye, FED faiz artışları başlamış ve sık sık da yeni faiz artış kararları alınıyor olsaydı işte o zaman büyük sorun yaşardı. Ama mevcut şartlarda zaten FED ve ECB’nin eli bağlı iken, not indirimlerinden ya da olası bir AB bankacılık krizinden dolayı kontrolsüz bir kriz yaşamayız.
Ancak yine de ekonomi yönetimi gerçekçi OVP(orta vadeli program) ile ülkenin olası krizlere girmeden yoluna devam etmesini, doğrudan ve katma değerli yatırımların önünün açılmasını, özel sektörün yeniden yatırıma yönelmesini sağlamalıdır.
Hatta bir yıldır yeniden artmış olan PKK terörünü bitirmek için, önceden yapılan hataların tekrarlanmadığı yeni bir barış ortamı yaratılabilirse, o zaman Türkiye yeniden parlayan yıldız olur. Umarım ülkemizin en önemli kanayan yarası olan terörü en kısa zamanda bitirecek çareleri buluruz.
Görüyorsunuz ki, not indirimi nedeniyle BIST’in daha düşmesini bekliyor olsam da, Türkiye için karamsar değilim. Hiç olmadım da. Olası endeks uyarılarımı bu görüşlerimi bilerek değerlendiriniz. Ben sadece not indirimi ya da olası yeni not indirimleri nedeniyle yaşanacak olan fon çıkışlarının geçici risklerine dikkat çekiyorum. Sizleri bu risklerden korumak için temkinli davranıyorum.
Not indirimi gibi önemli bir gelişme sonrasında ilk bir kaç gün sakin durmak gerekir. Çünkü gelişmeler nedeniyle bir takım kararlar alacak olanlar, ancak bir kaç gün sonra bu kararlarını uygulamaya sokabilirler. O yüzden ilk birkaç gün yaşanan fiyatlamalar yanıltıcı olabilir. Ben de bu süreyi izlemek ve yanlış bir zamanlamaya yakalanmamak için yeni öngörü yapmamayı tercih ediyorum. Bir kaç gün sonra yeniden öngörülerim gelmeye başlayacaktır.
NOT: Yazı 28 Eylül 09:09’da www.borsaanalizci.com