Küresel ve bölgesel jeopolitik ve jeoekonomik gelişmelerin dünya ekonomisine fiyat istikrarı ve GSYH büyüme performansı boyutunda etkilerini konuşmayı sürdürüyoruz. İster IMF, ister Dünya Bankası, ister OECD, fiyat istikrarı ile büyüme arasında görüş, öneri ve yönlendirme çelişkisi giderek derinleşiyor. Çünkü, ister küresel virüs salgınından kalan gecikmiş etkiler, ister ikinci yılına doğru ilerlemekte olan Rusya-Ukrayna Savaşı’nın etkileri, isterse de son bir aya damgasını vuran Gazze trajedisi, dünyanın önde gelen ülkelerinin vatandaşlarının hayatını zorlaştıran fiyat anormallikleri nedeniyle, bir yandan ‘enflasyonla mücadele’yi sürdürmek, bir yandan da hane halkının geniş bir kesimine sosyoekonomik destekleri sürdürmek gerektiriyor.
Dolayısı ile, tüm çok taraflı uluslararası ekonomik teşkilatların raporlarında, bir yandan 2024 sonuna kadar, fiyat istikrarı adına, para politikası tedbirlerinin gevşetilmemesine yönelik önerilerinin hemen altındaki satırlarda, bu defa hane halklarının ve KOBİ’lerin jeopolitik gelişmeler nedeniyle karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmeleri için mutlaka kamu tarafından desteklenmesinin de önerilmesi çelişkileri derinleştiriyor. Öyle ki, uluslararası kuruluşlar, raporlarında, küresel ve bölgesel jeopolitik zorluklar nedeniyle verilmesi kaçınılmaz olan kamu destekleri için hükümetlerin yakın gelecekteki bütçe harcama ihtiyaçları için de hazır olmasını, bunun doğal sonucu olarak büyümenin ve vergi gelirlerinin korunmasını da öneriyorlar. Çünkü, OECD çatısı altında, Türkiye’nin istisnai performansı hariç, büyüme performansı iyi gitmiyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!