BİST100 endeksinde yatay başlangıç gerçekleşmesini bekliyoruz.
ABD’de bankacılık krizinde sular durulmuyor. ABD’de artırılan faizler neticesinde ABD bankalarının sahip oldukları hazine tahvillerinin değerinin azalması ile aktifleri ve gelirlerinde azalma meydana geliyor. Gelen yatırımcıların ellerindeki borçlanma araçlarının miktarlarının artması ve bankaların bu duruma cevap vermemesi sonrasında tahvil zararlarından kaynaklı SVB’nin iflası ile başlayan bankacılık krizi, ABD’deki küçük bankaların da bu durumdan etkilenmesi ile devam etti. Bu süreçte son haber akışlarında First Republic Bank’ın Çarşamba günü açıkladığı ilk çeyrek bilançosunda beklentilerin üzerinde mevduat çıkışı yaşadığı ortaya çıkarken (Banka mevduatları % 408 azaldı) banka, 50 milyar dolar ila 100 milyar dolarlık varlıkları elden çıkarmayı değerlendiriyor. Bankanın gelirleri son bilançoda % 134 azalarak 12 milyar dolara gerilerken, net kar ise % 329 azalışla 269 milyon dolara düştü. Bankacılık krizi son Fed kararına yansımasa da mali sektöre dair endişeler ile Fed’in yılın ikinci yarısında daha güvercin olma ihtimali de artmış durumda. Haber akışı eşliğinde riskli varlıklardan çıkışlar hızlanırken, güvenli limanlara da geçişler hızlandı. Ons altın güne 1.995 seviyesinden başladı. ABD’de olduğu gibi Avrupa tarafında da belirsizlikler sürüyor. ECB tarafının da para politikalarında yaşadığı belirsizlik, fiyatlamalar üzerinde etkili oluyor. ECB’nin Mayıs ayında faiz artırımına kesin gözüyle bakılırken, ECB’nin yönetim konseyi üyelerinden Galhau gelecekte yapılacak faiz artışlarının büyüklük ve sayı olarak daha sınırlı olması gerektiği değerlendirmesinde bulundu. Bir diğer ECB Üyesi Makhlouf ise “Gelecek politika kararımızı bir hafta içinde vereceğiz ve bu kararı verirken gelecek verilere odaklanacağız. Ancak şu ana kadarki kanıtlar, politikada sıkılaştırmayı durdurmayı planlamaya başlamamız için çok erken olduğuna işaret ediyorlar” derken, Schnabel ise “Faiz artırımlarına ihtiyaç olduğu açık, ancak faiz artırımının büyüklüğü gelecek verilere bağlı olacak. Verilere bağlı olmak 50 baz puanlık bir artırım olasılığının masadan kalkmadığı anlamına geliyor” değerlendirmesinde bulundu. Son yapılan anketlere göre Mayıs ayında 25 baz puan faiz artırımı bekleniyor. Son ECB kararında bankacılık krizi es geçilip agresif faiz artırımlarına devam edilmişti. Geçtiğimiz haftalarda 50 baz puan konuşulurken, anlık konjonktürde 25 baz puanın konuşulması enflasyonun kontrol altına alınabildiği algısını gündeme getirmiş durumda. Bugün ABD kanadında da büyüme verisi global piyasaların odağında olacakken, 1Ç23’te %2 büyüme bekleniyor.
Bugün TCMB, seçimden önceki son politika faizini açıklayacak. Geçtiğimiz ay %8,50’de sabit kalan faizin Nisan ayında da %8,50 olarak kalmasını ön görüyoruz. Bu ay ki karar metninde de liralaşma stratejisinin ön plana çıkmasını bekliyoruz. Seçim ardından ise yapılan açıklamalarda göz önüne alındığında Seçim sonucu ne olursa olsun, belirsizlik kaygılarının azalması ve ortodoks politikalara dönüş beklentisi ile yabancı yatırımcı ilgisinde bir iyileşme Borsa İstanbul’da hissedilecektir. Yılın ikinci yarısında global faiz oranlarında muhtemel gerilemeyle birlikte artabilecek risk iştahı, yabancı ilgisini destekleyecektir. İleriye dönük projeksiyonlarda ise para maliye politikalarında seyir gerek kur gerekse de enflasyon üzerinde etkili olacak gibi gözüküyor. Bu kapsamda bu ayki faiz kararında sürpriz beklemiyoruz.
Kaynak: İnfo Yatırım Hisse & VİOP Günlük Bülten