Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (8.03.2021)

SABAH STRATEJİSİ

Aşı ile ilgili olumlu gelişmeler devam ederken, ABD’de Senato’dan geçen teşvik paketi ve açıklanan olumlu makro veriler tahvil faizlerindeki yukarı yönlü risklerin gündemde kalmasını sağlıyor. Petrol fiyatlarındaki agresif yükselişler de enflasyon beklentilerini artırırken, ABD’de TÜFE verisi ve tahvil ihraçlarının izleneceği haftada yukarı yönlü hareketini sürdüren ABD on yıllık tahvil faizi bu sabah %1,58 seviyesinde. Faizlerdeki yükseliş eğiliminin de hisse piyasaları üzerinde baskı unsuru olmaya devam ettiğini izliyoruz. Cuma günü güçlü bir kapanış yapan ABD borsaları bu sabah vadelilerde satıcılı. Asya’da ise karışık bir görüntü var. Dolar’daki güçlenme de belirginlik kazanırken, Gelişmekte Olan Ülke para birimleri ile birlikte TL de hafif baskı altında. Şu aşamada Dolar / TL’de 7,60 seviyesi önemli gözüküyor. Bu seviye aşılmadıkça, geçen hafta yurtdışı piyasalardaki görüntüye karşın dirençli bir görüntü sergileyen BIST100 endeksi bu görüntüsünü koruyabilir. Endeksin güne ise yatay bir görüntü ile başlamasını bekliyoruz.

MAKROEKONOMİ

Biden’ın 1,9 trilyon dolarlık Covid-19 yardım paketi önerisinin Senato’da onaylanması ve Çin ihracatının yılın ilk ayında güçlü bir küresel talebe işaret etmesiyle haftaya başlıyoruz. Geçen hafta OPEC+’ın kararından beslenen petrol fiyatları yeni haftaya Suudi Arabistan’ın petrol tesisine yapılan saldırı sonrası 70 USD üzerinde başlıyor. Cuma günü %1,61’leri test eden ABD 10 yıllıkların faizi, bugün %1,58’lerde yüksek seviyelerini koruyor. ABD TÜFE ve ABD tahvil ihraçları, ECB faiz kararı, Çin TÜFE ve Japonya büyümesi bu haftanın öne çıkan gelişmeleri. Yurt içinde aralık dönemi istihdam verileri, ocak ayına ilişkin cari işlemler dengesi ve sanayi üretimi ile mart ayına ilişkin TCMB Beklenti Anketi öne çıkmakta.

ABD’de bu hafta veri gündemi geçtiğimiz haftalara nazaran daha az yoğun olacak fakat artan uzun vadeli hazine tahvilleri getirileri ve 1,9 trilyon dolarlık teşvik paketi yine gündemde yer almaya devam edecek. Veri gündeminde ise perşembe günü ocak ayına ilişkin JOLTS açılan iş sayısı takip ve haftalık işsizlik maaşı başvuruları takip edilecek. Son açıklanan tarım dışı istihdam verisi beklentilerden iyi gelmişti ve bu seyrin devam edip etmediği izlenecek. Teşvik paketi bu haftanın verisine etki etmese de kısa ve orta vadede istihdam piyasasında kısmi rahatlama sağlayacaktır. Çarşamba günü şubat ayına ilişkin TÜFE ve cuma günü de ÜFE verileri izlenecek. Son dönemde enflasyon beklentilerinde yükselişle uzun vadeli ABD tahvillerinde yukarı yönlü hareket görmekteyiz, fakat Powell ve diğer Fed üyeleri bu sene artan iç talebin enflasyonu yukarı çekebileceğini ama bu durumun geçici olacağını belirtmekte. Geçen seneki düşük baz etkisi de özellikle mart ayı itibarıyla enflasyon verilerinde geçici yukarı yönlü bir etkiye sebep olacak. Cuma günü mart ayı öncü Michigan tüketici güven endeksi izlenecek. Endeks, salgın sonrası 90’lı seviyelerden 70’li seviyelere inmişti. Teşvik paketi tüketici güvenini olumlu etkileyecektir fakat salgın öncesi seviyelere yakınsayabilmesi için aşılama sürecinin başarısı da önemli bir faktör olacaktır.

Avrupa tarafında ise gündemde perşembe günkü ECB toplantısı olacak. Son dönemde artan tahvil getirileri gündemde olacaktır ve getirileri baskılamak adına beklentiler Pandemi Acil Varlık Alım Programı’nın (PEPP) hızlandırılması yönünde fakat programın büyüklüğünde bir değişiklik beklenmemekte. Ayrıca ECB’nin ekonomik projeksiyonları da izlenecek. Son dönemde bazı ülkelerdeki kısıtlamalardaki artış sebebiyle kısa vadeli büyüme görünümünde aşağı yönlü revizeler olabilir fakat orta vadede herhangi bir değişiklik beklenmemekte. Ek olarak ECB’nin enflasyon tahminlerinde değişiklik yapıp yapmayacağı da takip edilecek. Bugün Almanya ocak ayı sanayi üretimi ve cuma günü AB sanayi üretimi verileri takip edilecek. İmalat PMI verileri, sanayi üretiminin yıla iyi bir başlangıç yaptığına işaret etmekte. Bu açıdan kısıtlamalara rağmen veride aylık artış görmemiz olası fakat geçtiğimiz seneye göre düşük kalacaktır. Salı günü ise AB’nin 2020 yıl sonuna ilişkin nihai büyüme verisi açıklanacak. Daha önce açıklanan verilere göre Euro Bölgesi geçen yılın son çeyreğinde çeyreklik bazda %0,6 daralmıştı. Veride değişiklik beklenmemekte. Bu çeyrekte de kısıtlamaların etkisi ile ekonominin daralması beklenmekte ve çift dipli resesyon ihtimali yüksek gözükmekte. Salı günü ayrıca Almanya’nın ocak ayına ilişkin dış ticaret verileri ve cuma günü şubat ayı TÜFE verisi de takip edilecek. Cuma günü İngiltere’de yılın ilk GSYH verisi izlenecek. Ocak ayında kısıtlamaların etkisiyle aylık bazda %5 daralması beklenmekte. Bu çeyrekte ise ekonominin daralması yüksek ihtimal fakat aşılanma süreci diğer ülkelere göre daha iyi ve normalleşme takviminin açıklanması da bu dönemde yukarı yönlü revizeleri gündeme getirebilir.

Asya tarafında ise salı günü Japonya nihai son çeyrek GSYH verisi ve çarşamba günü Çin’in şubat ayı enflasyon verisi izlenecek. Japonya’nın son çeyrek büyüme verisinin aşağı yönlü kısmi revize edilmesi beklenmekte fakat yıllıklandırılmış çeyreklik bazda çift haneli büyümenin gerçekleşmesi öngörülmekte. Çin’de tüketici fiyatları enflasyon verisinin ise yıllık bazda, domuz eti fiyatlarındaki düşüş nedeniyle %0,8’e gerilemesi beklenmekte. ÜFE’de ise bakır fiyatlarındaki artışla birlikte yukarı yönlü bir hareket beklenmekte.

Yurt içinde ise veri gündemi hafta boyunca oldukça yoğun olacak. Bugün şubat ayına ilişkin DHMİ Uçuş ve İŞKUR işgücü piyasası istatistikleri, çarşamba günü ise aralık dönemi istihdam verileri, perşembe ocak ayına ilişkin cari işlemler dengesi ve cuma günü de ocak ayı sanayi üretimi, perakende satış ve ciro endeks verileri takip edilecek. Cuma günü ayrıca mart ayına ilişkin TCMB Beklenti Anketi izlenecek.

Kasım dönemi mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı %12,9 seviyesinde yatay seyretmiş ve iş gücüne katılım oranı ve istihdam oranında sınırlı gerileme görülmüştü. Arındırılmamış işsizlik oranı %12,7 seviyesinden %12,9 seviyesine sınırlı yükselirken, iş gücüne katılım oranı ve istihdam oranı aylık %0,7 gerilemişti. Kasım döneminde toplam istihdam kaybı artış hızı artarak aylık 260 bin kişiden 381 bin kişiye çıkmıştı. Sektörel bazda bakıldığında sanayi sektörü istihdama katkı sağlamaya devam etmişti. Ocak ayı imalat PMI raporunda üretimdeki artışla firmaların istihdamını artırdığı ve istihdam artış hızının Aralık 2017’den beri en yüksek oranda olduğu tespiti yer almaktaydı. Bu açıdan aralık döneminde sanayi istihdamında artış görmemiz olası. Salgınla birlikte yüksek miktarda istihdam kaybına uğrayan hizmet sektöründe ise kısıtlamaların ocak ayında da sürdüğü göz önüne alınırsa hizmet istihdamında azalma olası gözükmekte. İnşaat istihdamında ise kasım dönemine ilişkin veride nisan sonrası ilk kez aylık bazda istihdamda azalma görmüştük. Finansal koşullardaki sıkılaşmanın devam etmesi konut satışlarındaki güçlü yükselişin hız kesmesine neden oluyor, bu da inşaat istihdamına aşağı yönlü risk oluşturmaya devam etmekte.

Sanayi üretiminin yıla nasıl başlangıç yaptığını izleyeceğiz. Ocak ayında imalat PMI 54,4’e yükselirken arındırılmamış RKGE iyimserlik seviyesinin üstündeki seyrini sürdürmüş, ihracat aylık bazda düşüş kaydetse de tarihsel olarak ocak aylarının en yüksek seviyesine ulaşmıştı. Neticede öncü göstergeler ocak ayı sanayi üretiminde pozitif görünümün süreceğine işaret etmişti. Aralık 2020 de yıllık %9 artış sergileyen takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin Ocak 2021 de yıllık %8,1 artış sergilemesi beklenmekte.

  • Ayrıca bu hafta iç talebe ilişkin izlediğimiz göstergelerden biri olan perakende satış hacminin ocak ayı verileri açıklanacak. Aralık ayında perakende satış hacmi yıllık %0,6 ile artış hızı belirgin şekilde azalmış, ciro endeksi ise yıllık %28,6 ile geçen ay olduğu gibi güçlü bir artış sergileyerek reel olarak artışını sürdürmüştü. En büyük katkıyı yıllık %42,9 artış ile sanayi kesimi yapmıştı. Salgın döneminde hizmet sektörü cirosunun ise aralık ayında kısıtlamalar sonucu artış hızı yavaşlamıştı. Ticaret sektörünün cirosu yıllık %31,1 ile güçlü artış sergilemiş, inşaat sektöründe ise artan faiz oranları ile azalan konut satışları sonucu ciro artış hızında düşüş gözlemlemiştik.

Cari işlemler açığı, aralık ayında beklentilerin altında 3,2 milyar USD gerçekleşmişti. 2020 yılında cari açık 36,7 milyar USD gerçekleşmiş, cari açık/GSYH oranı da yaklaşık %5 düzeyinde gerçekleşmişti. 2020 yılında cari dengenin bozulmasında zayıf turizm ve taşımacılık gelirleriyle azalan net hizmet gelirleri, iç talepteki güçlü toparlanma ve dolarizasyon eğilimi sonucu artan altın ithalatının artmasıyla genişleyen dış ticaret açığı ve ikincil gelir dengesinin görece zayıf seyretmesi belirleyici olmuştu.

  • Bu hafta yılın ilk cari açık rakamlarını izleyeceğiz. Cari açık öncesi dış ticaret dengesini ve turizm gelirlerini izlemekteyiz. Ocak ayında dış ticaret açığı geçen seneden daha iyi gerçekleşerek 3,04 milyar USD olmuştu. Ocak ayında gelen yabancı sayısı ise geçtiğimiz yıla göre yine sınırlı kalmış ve yıllık %71,5 düşük kalmıştı bu açıdan net hizmet gelirleri bu ayda baskı altında kalacaktır fakat dış ticaret açığındaki düşüş ile ocak ayında daha az bir cari açık göreceğiz. Piyasa beklentilerine baktığımızda ocak ayında cari açığın 1,5 milyar USD olması yönünde. Böylece yıllık cari açığın 36,7 milyar USD seviyesinden 36,2 milyar USD’ye gerilemesi beklenmekte, verilerde revize olmazsa Eylül 2019’dan bu yana ilk kez yıllık kümülatif cari dengenin iyileştiğini görüyor olacağız.

Şubat ayı TCMB Beklenti Anketi’nde, katılımcılar, TCMB’nin para politikasında sıkı duruşun uzun süre korunacağı vurgusu ile birlikte 12 ve 24 aya ilişkin enflasyon beklentilerini iyileştirmiş, ancak ocak ayı enflasyonunun beklentilerin üzerinde gelmesi ve muhtemelen uluslararası emtia fiyatlarındaki görünümün de dikkate alınmasıyla yıl sonuna ilişkin enflasyon tahmini yükseltmeye devam etmişti. Anket katılımcıları tarafından bu dönemde döviz kurunun bir miktar artması, enflasyon sepetindeki ağırlıkların değişmesinin etkileri, uluslararası emtia fiyatlarındaki yatay seyir ve ÜFE’nin yüksek seviyelerini koruması ile enflasyon tarafında yukarı yönlü revizeler görebiliriz. Gerek yerel gerekse küresel anlamda artan koronavirüs kısıtlamalarına rağmen öncü göstergeler ekonomik aktivitede güçlü performansın ocak-şubat ayında sürdüğünü gösteriyor, aşılanma sürecinin geleceğe yönelik umutları koruması ile geçen ay olduğu gibi 2021 yılı büyüme beklentisinde yukarı yönlü revize görebiliriz. Ayrıca piyasa katılımcılarının politika faizine ilişkin beklentileri de önemli olacaktır. Daha önceki beklenti anketinde TCMB’nin sıkı para politikasını uzun süre koruyacağı mesajı ile faiz indirim beklentilerinin ötelendiğini görmüştük ve faiz indirim miktar beklentilerini ise azaltmışlardı.

ŞİRKET HABERLERİ

Deva Holding (DEVA, Pozitif): Şirket 4Ç2020’de ana ortaklık net dönem karı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %95 oranında artmış ve 168,8mn TL olmuştur. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 4Ç2019’a göre %50,1 oranında artarak 360,6mn TL olurken, brüt kar %65,6 oranında artarak 303,2mn TL’ye olmuştur. Şirket’in operasyonel giderleri aynı dönemde %35,6 oranında artmış ve 112,3mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 15,6mn TL gelir kaydeden şirketin faaliyet karı ise 206,5mn TL’yi göstermiştir. Geçen yılın aynı döneminde 118,7mn TL faaliyet karı açıklamıştı. 2,3mn TL yatırım geliri ve 37,3mn TL finansman gideri kaydetmiştir. 2,6mn TL vergi gideri sonrası şirketin net dönem karı 168,8mn TL olmuştur.

4. çeyrekte açıklanan net dönem karı ile birlikte 2020 yılı toplam net dönem karı 651,4mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. 2019 yılındaki net dönem karı 286mn TL idi.

Şirket Yönetim Kurulu hisse başına brüt 0,1000 TL kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Teklif edilen nakit kar payı hak kullanım tarihi 12.04.2021’dir. Son hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %0,3 olarak hesaplanmaktadır.

Emlak Konut GYO (EKGYO, Nötr): Emlak Konut GYO’nun 4Ç2020’deki (konsolide) ana ortaklık net dönem karı bir önceki yılın son çeyreğine göre %54,9 oranında azalarak 255,3mn TL’ye gerilemiştir. Piyasanın ortalama kar beklentisi 309mn TL iken, bizim beklentimiz 433mn TL idi. Brüt karlılığın beklentimizden düşük gelmesi tahminimizdeki sapmada ana faktör olmuştur. Şirket’in yıllık olarak satış gelirleri %52,5 oranında gerileyerek 4Ç2020’de 993mn TL’ye düşmüştür. Bu düşüşte, ASKGP (Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı) yöntemi ile projelendirilen arsaların satışından elde edilen gelirin yılık 1,1 milyar TL azalarak 149mn TL’ye gerilemesi önemli bir faktör olmuştur. Şirket’in brüt karı ise %78,6 oranında düşmüş ve 205,1mn TL olarak gerçekleşmiştir. Brüt kar marjı da %20,6 olarak gerçekleşmiştir. Bir önceki yılın son çeyreğinde brüt kar marjı %45,9 idi. Diğer faaliyetlerden 4Ç2019’da yazılan 114,3mn TL net giderin, 2020’nin son çeyreğinde 206,9mn TL net gelire dönüşmesi ve net finansman giderinin yıllık 112,8mn TL düşerek 18mn TL’ye gerilemesi ise karın daha da düşmesini engellemiştir.

Dördüncü çeyrek karıyla birlikte Şirket’in 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı bir önceki yıla göre %7,4 oranında artarak 836,3mn TL’ye yükselmiştir.

Netaş Telekomünikasyon (NETAS, Sınırlı Negatif): Şirket 4Ç2020’de 60,7mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştır. Geçen yılın aynı döneminde 36,8mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydedilmişti. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 614mn TL gerçekleşerek yıllık %24,1 oranında artış göstermiştir. Brüt kar ise %13,5 oranında azalarak 65,7mn TL’ye gelirlerken, brüt kar marjı 4,6 puan azalmış ve %10,7 olarak gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler %7,7 azalışla 53,1mn TL, diğer faaliyet gelirleri 10,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket’in net finansman giderleri ise son çeyrekte 63,1mn TL gerçekleşerek vergi öncesi 39,2mn TL’lik zarar yazılmasını sağlamıştır. 22mn TL’lik vergi gideri sonrasında ana ortaklık net dönem zararı 60,7mn TL’yi göstermiştir.

4. çeyrek zararı sonrasında Şirket’in 2020 yılı ana ortaklık net dönem zararı 71,1mn TL olarak gerçekleşmiştir. 2019’da 148,6mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydedilmişti.

Ayrıca, Şirketin Yönetim Kurulu Netaş Bilişim Teknolojileri A.Ş.’nin %100 sermayesine sahip olduğu NetRD Bilgi Teknolojileri ve Telekomünikasyon A.Ş. (“NetRD”)’nin paylarının tamamının ABD menşeili Orion Innovation Group içinde yer alan MERA Switzerland AG’ye satışına karar verilmiştir. NetRD’nin sermayesinin %100’ünü temsil eden 50bin TL nominal değerli payların tamamının MERA Switzerland A.G.’ye satılmasına ilişkin işlemde işletme değeri 9,2mn USD olarak belirlenmiş, hedef net borç değeri düşüldükten sonra NetRD’nin özkaynak değeri 8mn USD olarak tespit edilmiştir. Kapanış düzeltmeleri yapıldıktan sonra şirket değeri net olarak tespit edilecektir.

Oyak Çimento (OYAKC, Pozitif): Oyak Çimento’nun 2020 yılı dördüncü çeyrek net dönem karı 198,9mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket geçen yılın aynı çeyreğinde 78,2mn TL kar kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri bu çeyrekte 970,3mn TL gerçekleşerek yıllık %57,5 oranında artarken, brüt karlılık %103,9 oranında artmış ve 259,7mn TL’ye yükselmiştir. Brüt kar marjı ise 6,1 puan artarak 4Ç2020’de %26,8 olarak gerçekleşmiştir. Diğer yandan, Şirket 2020 yılının dördüncü çeyreğinde 38,5mn TL net finansman gideri yazarken, 24,6mn TL yatırım faaliyetlerinden net gelir kaydetmiştir.

Dördüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 2020 yılı net dönem karı ise 358,5mn TL’ye yükselmiştir. Şirket’in 2019 yılı net dönem karı 113,6mn TL idi. Ek olarak, Şirket bu yıl temettü ödemesi yapmama kararı almıştır.

Alarko GYO (ALGYO, Sınırlı Pozitif): Şirket, Moskova / Rusya Federasyonu’nda bulunan gayrimenkulün üst hakkına sahip olan, faaliyeti sadece gayrimenkul olan Rusya Federasyonunda mukim Mosalarko OJSC şirketinin değerlemesinin yaptırılmasına, değerleme sonucunda çıkan rapora göre bu şirketin %40 hissesinin satın alınması konusunda Yönetim Kurulu’nca karar verildiğini duyurmuştur.

Enka İnşaat (ENKAI, Nötr): Şirket Yönetim Kurulu hisse başına brüt 0,3571 TL kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Teklif edilen nakit kar payı hak kullanım tarihi 13.04.2021’dir. Son hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %4,5 olarak hesaplanmaktadır.

SEKTÖR HABERLERİ

Tasarruf Finansman: Kamuoyunda faizsiz konut ve taşıt edindirme sistemi olarak bilinen ‘tasarruf finansman’ sistemine ilişkin Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’na, kurulması öngörülen tasarruf finansman faaliyetine ilişkin yapı ve süreçlerin daha iyi anlaşılabilmesi için “organizasyon ücreti”, “tahsisat”, “tasarruf finansman faaliyeti” ile “tasarruf fon havuzu” gibi kavramlar eklendi. Müşterilerin tasarruf finansman sözleşmesi kapsamında tasarruf finansman faaliyeti ve tasarruf fon havuzunun yönetimi karşılığında ödeyecekleri tutar, “organizasyon ücreti” olacak. “Tahsisat”, tasarruf finansman sözleşmesi uyarınca, tahsisata hak kazanılmasına ilişkin koşulların yerine gelmesi şartıyla müşterinin tasarruf birikimlerinin ve sözleşme kapsamında taahhüt edilen finansman tutarının müşterinin, mirasçısının veya vekilinin konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinmesi amacıyla satıcı konumundaki üçüncü kişilere hesaben ödenmesini kapsayacak. Kaynak: Dünya

Tekstil: Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, tekstil ve konfeksiyon sektörünün başta Avrupa ülkeleri olmak üzere küresel pazarlarda en güçlü biçimde yer almaya devam etmesi için destekleri sürdüreceklerini belirtti.

FAİZ PİYASALARI

Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %17 seviyesinde değişmeyerek yatay seyretti. TCMB toplamda piyasayı 370 milyar TL ile haftalık repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı ve tüm fonlama haftalık repo ihaleleriyle sağlandı. TCMB sadeleşme politikasıyla uyumlu olarak cuma günü 80 milyar TL’lik (%17’den, 7 gün vadeli) ve 28 milyar TL’lik (%17’den, 6 gün vadeli) iki adet haftalık repo ihalesi açtı ve diğer kanallardan fonlama yapılmadı.

ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi cuma günü %1,56 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,53-%1,62 bandında hareketin ardından, %1,57 seviyesinden günü kapattı.

Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisi genelinde faizlerde günlük bazda yükselişler gözlendi. Bu kapsamda, günlük bazda kısa vadeli tarafta faizlerde 50 baz puana yaklaşan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta faizlerde 55 baz puana varan yükselişler görüldü. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 110 baz puana yaklaşan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta faizlerde 80 baz puana varan yükselişler görüldü.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi