SABAH STRATEJİSİ
Bu sabah ABD’de Georgia’daki ikinci tur seçim takip edilirken, son gelişmelerde Demokratlar’ın Senato’da üstünlük sağlayabileceği beklentileri fiyatlanıyor. Demokratlar’ın kazanması durumunda daha fazla regülasyonların gündeme gelebileceğine yönelik endişelerle özellikle teknoloji şirketlerinde satıcılı bir seyir var. Dow vadelisinde baskı sınırlıyken, Nasdaq vadelisi %1,0 – %1,5 arasında satıcılı bir seyir izliyor. Diğer taraftan, Demokratlar’ın kazanması daha fazla teşvik beklentileri de beraberinde getiriyor. ABD on yıllık tahvil faizi uzun bir aradan sonra tekrar %1 seviyesinde. Bu da borsalardaki baskının şu aşamada sınırlı kalmasını sağlayabilir. Ancak, ABD vadelilerindeki satıcılı seyrin Asya tarafında da hissedildiğini gözlemlerken, kısa vadeli olarak hisse piyasalarında baskı sürebilir. Bu çerçevede BIST100 endeksi de güne hafif de olsa satıcılı bir görüntüyle başlayabilir. Bu hafta 1.500 seviyesinin üzerinde kalamayan ve kar satışları baskısı altıda kalan endeks söz konusu seviyenin altında kalmaya devam edebilir. Diğer yandan, olası satıcılı görüntüde endeksin 1.470 – 1.475 bölgesinden destek bulabileceğini düşünüyoruz.
MAKROEKONOMİ
ISM imalat sanayi PMI verisinin beklentilerden güçlü ve Ağustos 2018’den bu yana en yüksek seviyede açıklanmasının da desteğiyle Wall Street dün artıda kapandı. Georgia eyaletindeki seçimle Senato’da çoğunluğun hangi tarafta kalacağının netleşmesi beklenmekte. Senato’da çoğunluk Demokratlarda olursa ekonomiye maliye politikasından daha fazla desteğin gündeme geleceği değerlendirilmekte, Demokrat ağırlıklı bir Senatoda vergi artırımı gibi daha çok düzenleme ile enflasyon üzerinde baskıyı da gündeme getirmekte. Gelecek iki ay boyunca Rusya ve Kazakistan’ın petrol üretimlerini (toplamda günlük 75 bin varil) artıracağı görülürken, Suudi Arabistan’ın ilgili dönemde günlük 1 milyon varillik ek petrol üretim kesintisi yapacağı görülmekte.
Bugün aralık ayına ilişkin küresel hizmet PMI verilerini izleyeceğiz. Çin hizmet PMI, aralık ayında beklentilerin altında kalarak 56,3 gerçekleşti ve imalat PMI verisi gibi kısmi bir yavaşlamaya işaret etti.
- ABD tarafında, TSİ 17.45’te hizmet sektörü PMI’ın aralıkta 58,4’ten 55,3 seviyesine gerilemesi, ancak 50 eşik seviyesinin üzerinde büyüme bölgesindeki güçlü seyrini sürdürmesi bekleniyor. Ayrıca TSİ 18’de kasım ayı fabrika siparişleri verisi de açıklanacak. TSİ 16.15’te aralık ayına ilişkin ADP özel sektör istihdam değişimi verisi izlenecek. Özel sektör istihdamın aralıkta olumlu aşı gelişmelerine karşın, artan koronavirüs vakaları ve uygulanan kısıtlayıcı tedbirlerin etkisiyle 307 bin kişi seviyesinden 88 bin kişi seviyesine gerilemesi bekleniyor. Öte yandan, TS 22’de ABD Merkez Bankası’nın (Fed), 15-16 Aralık tarihli FOMC toplantısına ilişkin tutanakları yayınlanacak. Fed, aralıktaki FOMC toplantısında, faiz aralığını piyasa beklentileri dahilinde %0-%0,25 aralığında sabit bırakmış ve varlık alım programında değişiklik yapmamıştı.
- Avrupa’da hizmet sektörü PMI’ların, TSİ 11.45’te İtalya’da 39,4’ten 45,3’e, TSİ 11.55’te Almanya’da 46’dan 47,5’e, TSİ 12’de Euro Bölgesi’nde 41,7’den 47,3’e ve TSİ 12.30’da İngiltere’de 47,6’dan 49,9’a ve TSİ 11.50’de Fransa’da ise 38,8’den 49,2’ye yükselmesi bekleniyor. Ayrıca Euro Bölgesi’nde TSİ 13’te kasım ayına ilişkin yıllık bazda ÜFE’nin salgının ve Euro’da gözlenen değerlenmenin etkisiyle -%2’den -%2,2 seviyesine gerileyerek bölgede deflasyonist baskıların arttığına işaret etmesi bekleniyor. Diğer yandan, TSİ 17.30’da BoE Başkanı Andrew Bailey, İngiliz Parlamentosu’nda milletvekillerinin sorularını yanıtlayacak.
Aralık ayında rekor seviyede 17,8 milyar USD ihracat gerçekleştirerek 2020 yılını 169,5 milyar USD ihracatla sonlandırdık, bu rakam 165,9 milyar USD olan YEP tahminin de üzerinde bulunuyor. Küresel ticaretin 2020 yılında yıllık %11,7 oranın düşmesi beklenirken, Türkiye’nin ihracatının %6,3 düşüşle dünya ihracatına göre daha iyi performans sergilediği görülüyor.
- 2020 yılında ihracat yıllık %6,3 azalırken, ithalat %4,3 artış kaydetti. Dış ticaret açığı da bu doğrultuda %69 artış kaydederek 49,9 milyar USD gerçekleşti.
- Kasım ayında dış ticaret açığı 5 milyar USD gerçekleşmişti. Aralık ayında dış ticaret açığının altın ithalatının görece hız kesmesi ve ihracatın güçlenmesiyle sınırlı azaldığı görülüyor. Buna karşın kasım-aralık aylarında belirgin bir cari açık görebileceğimizi ve ocak-ekim aylarında 31 milyar USD gerçekleşen cari açığın 2020 yılını,10 yıllık cari açık ortalamamız olan 37 milyar USD’ye yakın sonlandırabileceğini tahmin ediyoruz. YEP’teki GSYH tahminini baz aldığımızda 2020 yılını cari açık/GSYH oranında %5,5’e yakın sonlandırabileceğimizi değerlendiriyoruz.
- Aralık ayında altın ithalatının aylık bazda %14,5 civarında azaldığını görmekle birlikte geçen yılın aynı ayının %53 üzerinde olduğunu görüyoruz. Altın ve enerji hariç ithalatın ise kasım ayındaki aylık artışına göre hızlandığını görüyoruz.
- Ülkeler bazında yılın son çeyreğinde artan koronavirüs kısıtlamalarına rağmen bizimde zaman zaman değindiğimiz üzere imalat sektörünün faaliyetlerini durdurmamasıyla ihracatımız kısıtlamalardan sınırlı etkilendi. Öyle ki son çeyrekte ihracatımız bir önceki çeyreğe göre %18,4, 2019 yılının son çeyreğine göre ise %6,7 artış kaydetti. Aralık ayındaki rekor ihracatın yanı sıra dördüncü çeyrek toplamında da rekor bir ihracat gerçekleştirdik. İhracattaki bu görünüm bu yıl için de olumlu bir mesaj vermekte.
- 2020 yılında ihracatta ilk 3 Almanya, İngiltere ve ABD oldu. Motorlu kara taşıtları, kazanlar makineler ve elektrikli makine ve cihazlar en çok ihracat gerçekleştirdiğimiz fasıllar oldu. En çok ithalat ise Çin, Almanya ve Rusya’dan gerçekleştirildi. Mineral yakıtlar, kıymetli taşlar ve kazan ve makinalar ithalatı en çok gerçekleştirilen fasıllar oldu.
Finansal kesim dışındaki firmaların döviz pozisyonu açığı Ekim 2020 tarihinde, 157,2 milyar USD ile Nisan 2013’ten bu yana en düşük seviyeye geriledi. Açığı, üçüncü çeyrek GSYH’sine oranladığımızda da 2018 yılı sonundaki %26 seviyelerinden %21’e geriledi. Firmaların döviz pozisyonu açığı 2018 Şubat ayında tepe noktayı görmüştü. O dönemden bu yana açıktaki 65 milyar USD’lik düşüşün nedeni ise büyük ölçüde yurt içi bankalar kaynaklı mevduat artışı ile varlıklardaki 26 milyar USD’lik artış ve ithalat borçlarındaki artışa karşın yurt dışından sağlanan krediler ve yurt içinden sağlanan kredilerdeki düşüşle yükümlülüklerin 39 milyar USD civarı düşüş kaydetmesi etkili oldu.
TCMB aralık ayına ilişkin aylık fiyat gelişmeleri raporunu yayınladı. B ve C göstergelerinin yıllık enflasyonunun ve eğilimlerinin yükseldiği belirtilmekte.
- Hizmet fiyatlarındaki artışın görece düşük kaldığı fakat hizmet grubu enflasyon eğiliminin ise yükselmeye devam ettiği vurgulanmakta.
- Temel mallardaki fiyat artışlarının yıllık enflasyondaki artışın nedeni olduğu belirtilmekte. Döviz kuru gelişmelerinin gecikmeli etkileri, hızlı kredi genişlemesi ve uluslararası metal fiyatlarındaki artışlar ile dayanıklı mallarda fiyat artışlarının genele yayıldığı ifade edilmekte. Giyim ve ayakkabı grubunda ise dayanıklı malların aksine zayıf sektörel talep ile yıllık enflasyonunu gerilemekte olduğu tespiti yer almakta.
- Enerji enflasyonunda ise petrol fiyatlarındaki artışla yükseldiği ve ocak ayında elektrik, doğalgaz ve İstanbul şebeke suyu fiyat ayarlamalarının etkisinin görüleceği öngörülmekte.
- Gıda grubunda yıllık enflasyonun yüksek olmasına rağmen baz etkisiyle sınırlı gerilediği fakat döviz kurunun gecikmeli etkileri ve uluslararası tarımsal emtia fiyatlarındaki gelişmelerin de etkisiyle fiyatlar artış eğilimini sürdürdüğü belirtilmekte.
- Üretici fiyatlarındaki artışta birikimli döviz kuru etkileri, uluslararası emtia fiyatlarındaki yükseliş eğilimi, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve güçlü talep koşullarının etken rol oynadığının altı çizilmekte. Ayrıca tüketici fiyatları üzerindeki üretici fiyatları kaynaklı baskıların devam ettiği belirtilmekte.
ŞİRKET HABERLERİ
Akbank (AKBNK, Sınırlı Pozitif): Akbank dün akşam 2021 yılı beklentilerini açıkladı. 2021 yılına yönelik iyimser bir tablo çizen Banka, Türkiye ekonomisinin 2020 yılında %4 büyüyebileceğini öngörürken, son yıllardaki kümülatif olarak büyümede yaşanan eksikliğin bu yıl telefi edilebileceğini ve Türkiye’nin tarihi büyüme ortalamasına yaklaşabileceğini belirtti. Öte yandan, Akbank nisan ayından itibaren enflasyonda düşüş beklerken, yıl sonunda enflasyonu yaklaşık %11,0 – 11,50 arasında öngörmekte. Banka, yılın ikinci yarısında itibaren kademeli düşüş yaşanması beklenen politika faizinin de enflasyonun yaklaşık 1,5 – 2 puan üzerinde olmasını öngörüyor. Ek olarak, turizmin katkısı ve daha düşük altın ithalatıyla birlikte cari açıkta önemli bir iyileşme beklenmekte. Diğer yandan, Banka, Akbank özelinde kurumsal olmayan yurtiçi yerleşiklerin TCMB’nin sıkı duruşu sonrasında kısmen de olsa YP’den TL’ye geçtiğini gözlediklerini açıkladı.
2021 yılı için Banka’nın TL kredi büyüme beklentisi yaklaşık %20 seviyesindeyken, YP kredilerde yatay bir görüntü bekleniyor. TL kedilerdeki büyümede tüketici ve kobi kredilerinin katalizör olabileceği öngörülüyor. Tüketici kredilerinde düşük %20’lerde büyüme beklenirken, kobi ağırlıklı iş kredilerde orta onlu büyümeler bekleniyor. Öte yandan, Banka fonlama kompozisyonunda önemli bir değişiklik beklemezken, TL mevduatta %20’ye kadar büyüme öngörüyor. YP mevduatta ise negatif büyüme görülebileceği belirtildi. Banka, sendikasyon kredilerinin borç çevirme oranını yaklaşık %100 olarak hedefliyor.
Akbank, özsermaye karlılığını orta %10’lu seviyelerde beklerken, net faiz marjının (NFM) ise 2021 yılında (swap düzeltilmiş) 20 – 30 baz puan daralmasını bekliyor. NFM’de geçen yılın tersi bir trend bekleyen Banka, ilk çeyrekte NFM’nin dip yaptıktan sonra kademeli toparlanma göstereceğini öngörüyor. Öte yandan, Banka geçen yıl regülasyonların baskısı altında kalan net ücret ve komisyon gelirlerinde yüksek onlu artış bekliyor. Her ne kadar dijitalleşme, komisyon gelirlerinde düşüşe yol açsa da dijitalleşmenin yoğun şekilde kullanılması bu durumu telafi edebileceği belirtildi. Banka, çeşitlendirilmiş net ücret ve komisyon gelirleri ile birlikte ödeme sistemlerinde pazar payı kazanımları beklerken, bu alanda orta onlu büyüme bekleniyor. Kredilerdeki artışın ise net ücret ve komsiyon gelirlerine katkısı düşük yirmili seviyelerde öngörülüyor. Akbank, operasyonel giderlerde ise orta onlu artış bekliyor.
Banka, takipteki krediler oranını %6’dan küçük olarak hedefliyor. Bu hedefte potansiyel sorunlu kredi satışı ve silinmesi dahilken, sorunlu kredilerin satışı ve silinmesinin yaklaşık %1’lik bir etkiye sahip olduğu belirtildi. Banka tahsilatlardaki güçlü seyrin ise devam edebileceğini beklediklerini açıkladı. Öte yandan, Banka kredi risk maliyetinde iyileşme beklerken, risk maliyetinin 200 baz puan altında olmasını öngörüyor. Risk maliyetindeki 10 baz puanlık iyileşmenin özsermaye karlılığına yaklaşık 40 baz puan katkı sağlandığı belirtildi. Akbank, Levent Yeniden Yapılandırma (LLY) ile ilgili tam korunmaya gidildiğini açıklarken, bu kredi ile ilgili YP uzun pozisyonu nedeniyle 2020 yılında katlanılan maliyet düşünüldüğünde, önümüzdeki dönemde pozitif yansımaların yaşanabileceğini açıkladı.
Banka’nın dijitalleşme yatırımları devam ederken, teknolojinin etkin kullanımıyla müşteri kazanımı hedefliyor. Ayrıca halihazırda oldukça iyi bir seviyede olan Operasyonel Gideler/Gelirler oranının olumlu görüntüsünün 2021 yılı ve sonrasında da devam etmesi bekleniyor. Bu oranın 2021 yılında %34’ten küçük veya eşit olması öngörülüyor.
Son olarak, güçlü sermaye yapısına bağlı olarak temettü dağıtmayı istediklerini belirten Banka, temettü dağıtımının otoritelerin verecekleri karara bağlı olduğunu belirtti. Bu konuda şu anda net bir gelişme olmadığı açıklandı.
İş Bankası (ISCTR, Nötr): Banka Yönetim Kurulunun 27.07.2020 tarihli kararıyla Genel Müdürlüğe verilen yetki sonrasında gerekli işlemler tamamlanarak MOKA Ödeme Kuruluşu A.Ş.’nin %100 oranındaki payının Banka’ya devri gerçekleştirilmiştir.
Migros (MGROS, Nötr): Şirketin, 10 adet Migros, 6 adet Migros Jet, 3 adet Macrocenter ve 1 adet Toptan formatında toplam 20 satış mağazası Aralık ayı içerisinde hizmete açılmıştır. Böylelikle Şirket, 160+ olan yıllık mağaza açılış hedefini aşarak 2020 yılı içinde 183 yeni mağaza açmıştır. Şirketin toplam net satış alanı 1 milyon 580 bin metrekareye ulaşmıştır. (2019 yılsonu toplam net satış alanı: 1 milyon 536 bin metrekare) 31 Aralık 2020 itibarıyla Migros Ticaret A.Ş. yurt içinde toplam 2.289 mağazaya ulaşmıştır. Yurt dışında ise toplam 2.319 mağazaya ulaşılmıştır (2019 sonu: yurt içi 2.153, toplam 2.198 mağaza). 01 Ocak 2021 itibarıyla Kazakistan operasyonları Ramstore All In-Samal Alışveriş Merkezi ile faaliyetlerini sürdürecektir.
SEKTÖR HABERLERİ
Borsa İstanbul: Sermaye Piyasası Kurulu kararı uyarınca devreye alınan Volatilite Bazlı Tedbir Sistemi (VBTS) kapsamında, GUBRF.E payları 06/01/2021 tarihinden (seans başından) itibaren 20/01/2021 tarihine (seans sonuna) kadar açığa satışa ve kredili işlemlere konu edilemeyecektir.
Sermaye Piyasası Kurulu kararı uyarınca devreye alınan Volatilite Bazlı Tedbir Sistemi (VBTS) kapsamında BRYAT.E paylarında 06/01/2021 tarihli işlemlerden (seans başından) 20/01/2021 tarihli işlemlere (seans sonuna) kadar brüt takas uygulanacaktır.
Not: VBTS kapsamında getirilen tedbirler; pazar değişimi ve diğer nedenlerle uygulanacak olan açığa satış ve kredili işlem yasaklarından ve brüt takas uygulamasından ayrı olarak değerlendirilmelidir. SPK’nın 30/06/2020 tarihli kararı uyarınca Borsa İstanbul A.Ş. Pay Piyasalarında ikinci bir duyuru yapılıncaya kadar BIST-30 Endeksi dışında kalan paylarda açığa satış işlemleri yasaklanmıştır.
Havacılık: Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer alan ticari hava taşıma işletmeleri yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğe göre, Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel salgın olarak ilan edilen durumlarda, uçuşlara ara verilmesi ya da uçuşların tamamen durdurulması halinde, havayolu ve hava taksi işletmelerine ilişkin olarak yönetmelik kapsamında belirlenen ve ruhsatın geçerlilik koşullarını etkileyen süreler, İnceleme Komisyonu tarafından uzatılabilecek. Bu durumda, Yönetmeliğe göre ruhsatlandırılmış havayolu ve hava taksi işletmelerinde, anılan durumun geçerli olduğu süre boyunca yönetmeliğin “mali denetim” başlıklı 45. Maddesinde öngörülen “asgari sermayenin öz varlık içerisinde mevcut olması” şartı aranmayacak. Yönetmeliğe eklenen geçici maddeye göre, belirtilen muafiyet, 2019 ve 2020 yılları yılsonu ve ara dönem mali tablolarını da kapsamak üzere uygulanacak.
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Kafein Yazılım (KFEIN): Şirket üçüncü taraf bir banka ile 01/01/2021-31/12/2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere “KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu) Projesi için Yazılım Tedariği ve Hizmeti” konulu sözleşme imzalamıştır. Sözleşme hizmet tutarı 662,7bin USD Lisans + 2,1mn TL implementasyon bedelini kapsamaktadır.
Orge Enerji (ORGE): Şirket 17.11.2020 tarihli açıklamasında, İstanbul’da inşası devam etmekte olan Başakşehir-Kayaşehir Metro Hattı Uzatması Projesi, Kirazlı-Bakırköy İDO Metro Hattı Uzatması Projesi ve Ataköy-İkitelli Metro Hattı Projelerinin, kontrol ve haberleşme taahhüt kapsamı işçilik işlerine ilişkin 740bin Euro+KDV tutarındaki teklife ilişkin olarak, İşveren Uskom Komünikasyon Sistemleri Taahhüt ve Ticaret A.Ş. ile sözleşme görüşmelerine başlandığı kamuya duyurulmuştu. Bahsi geçen sözleşme imza süreci tamamlanmıştır. İşin 36 ayda bitirilmesi planlanmaktadır.
FAİZ PİYASALARI
Salı günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %17,00 seviyesinde değişmeyerek yatay seyretti. TCMB toplamda piyasayı 255 milyar TL ile haftalık repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı ve tüm fonlama hatfalık repo ihaleleriyle sağlandı. TCMB sadeleşme politikasıyla uyumlu olarak salı günü 50 milyar TL (%17’den, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Sadeleşme politikası ile uyumlu olarak diğer kanallardan fonlama yapılmadı.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %0,91 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %0,91-%0,96 bandında hareketin ardından, %0,96 seviyesinden günü kapattı.
Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisinde faizlerde kısa vadeli tarafta düşüşler görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde yükselişler gözlendi. Bu kapsamda, günlük bazda kısa vadeli tarafta faizlerde 50 baz puana varan düşüşler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta faizlerde 30 baz puana varan yükselişler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi