Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (4.11.2021)

SABAH STRATEJİSİ

Dünkü Fed toplantısının sürpriz içermemesi sonrasında ABD borsaları yükselişlerini sürdürdü. Nasdaq teknoloji endeksi %1 prim yaparak yükselişe öncülük etti. Fed toplantısında, bu ay başlayacak varlık alımı azaltımı beklentiler doğrultusunda iken, enflasyon ve faiz konusunda piyasayı hareketlendirebilecek yeni bir şey yoktu. Dolar endeksi (DXY) de %0,3 oranında değer kaybetti. Bu sabah ise Asya piyasalarının ABD borsalarını takip ettiğini izliyoruz. Japonya hariç MSCI Asya Pasifik endeksi %0,4’e yakın yükselişte. Küresel borsalardaki hareketlere paralel BIST100 endeksi de güne alıcılı bir görüntüyle başlayabilir. Dün bir ara 1.500 seviyesinin altına sarkan endeks hızlıca toparlanarak günü 1.547 seviyesinden kapattı. Bu hareketin endekste potansiyel teknik bir düzeltme baskısını azalttığı söylenebilir. İşlem hacmi de yaklaşık 30milyar TL olarak gerçekleşti. Bu kapsamda, endeksin 1.575/80 hedef bölgesine ulaşmakta zorlanmayacağını düşünüyoruz.

MAKROEKONOMİ

Yurt içinde ekim ayında TÜFE, aylık beklentilerden düşük geldi ve aylık %2,39 arttı. Foreks Anketi’nde beklenti %2,61’di. TÜFE yıllık bazda artışını sürdürerek %19,89 seviyesine yükseldi. Dikkat çekici olarak İTO geçinme endeksi verisinde de olduğu gibi bütün alt gruplarda artış görmekteyiz ve yayılım endeksine baktığımızda da yılın en yüksek seviyesi görüldü. Aylık bazda enflasyona etki eden kalemlere baktığımızda gıda ve alkollü içecekler, yeni sezon başlangıcı olması dolayısıyla giyim ve ayakkabı alt grubu ve küresel ölçekte artan enerji fiyatlarının yansımasıyla artan akaryakıt fiyatları ile ulaştırma grubu, kış ayı başlangıcı ile artan enerji ihtiyacı ile konut grubu ve sigaraya gelen zamların etkisiyle alkollü içecek ve tütün grubu aylık enflasyona belirgin etki eden alt gruplar oldu. Kasım ve aralık ayında bazın etkili olacağını belirtiyorduk ancak hizmet sektöründeki KDV indiriminin uzatılmaması, küresel enerji fiyatlarındaki seyir ile TL’nin performansı enflasyonda beklenen yıllık düşüşün sınırlı kalabileceğine işaret ediyor. Önümüzdeki dönemde ise arz sıkıntıları sonucu uluslararası emtia ve küresel gıda fiyatları ve döviz kuru gelişmeleri enflasyon üzerinde yukarı yönlü risk oluşturmakta. TCMB de son Enflasyon Raporu’nda bu görünümle uyumlu olarak 2021 yıl sonu enflasyon tahminini %14,1’den %18,4’e yukarı yönlü revize etti.

Çekirdek C endeksi (Enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler ile tütün ürünleri ve altın hariç TÜFE) %16,98’den %16,82’ye geriledi. Çekirdek B endeksi (İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE) ise %18,63’ten %18,50’ye geldi.

Geçen ay kısmi yavaşlama gördüğümüz ÜFE ise aylık %5,24 arttı ve yıllık bazda %46,31’e yükseldi. ÜFE’de aylık artışta; kok ve rafine ürünleri, tekstil ve gıda ürünlerindeki artış belirleyici oldu. Ana sanayi grupları bazında bütün alt gruplar artarken, enerji fiyatlarındaki %9,33 artış ise başı çekmekte. Ara malı ise aylık %5,34 arttı. Ekimde ÜFE ve TÜFE arasındaki fark, rekorunu yeniledi. Neticede gerek kur etkisi gerekse uluslararası emtia fiyatlarındaki yüksek seyir ve tedarik zincirindeki sıkıntılarla yaşanan arz kısıtları ÜFE kanalıyla TÜFE üzerinde risk oluşturmayı sürdürüyor. Küresel emtia fiyatlarında gördüğümüz yüksek seyir ise ÜFE’deki baskının devam edebileceğini göstermekte.

Enflasyonu; mallar ve hizmet enflasyonu olarak iki ana kalem bazında aylık olarak incelediğimizde mallar kaleminin, %2,89 ile bir önceki aya göre belirgin artığını görüyoruzEnerji kalemi fiyat artışları hızlanmaya devam etmekte. İşlenmemiş gıda fiyatlarında taze meyve ve sebze fiyatlarının ekim ayları tarihsel ortalamasının altında kalmasıyla geçtiğimiz aya göre yavaşlama görmekteyiz. Hizmetler kaleminin ise KDV indirimlerinin uzatılmamasına rağmen aylık %1,04 artışla geçen aya göre fiyat artışlarının yavaşladığını görüyoruz. Hizmetler enflasyonunu lokanta ve oteller grubunda belirgin artış yukarı çekerken, ulaştırma hizmetleri ise bu etkiyi hafifletti.

Dün Fed toplantısı izlendi. Faizlerde değişiklik yapmazken, Fed taperinge ilişkin beklenen açıklamayı yaptı ve bu aydan başlamak üzere aylık bazda varlık alımlarını 15 milyar USD (10 milyar USD Hazine tahvili+5 milyar USD MBS olmak üzere) azaltacağını duyurdu. Fed eğer ekonomik görünümde değişiklik olursa bunun ayarlanacağını belirtti. Plan normal seyrinde devam ederse varlık alımlarının 2022 ortasında sona ermesi beklenmekte. Fed enflasyondaki yüksek seyrin geçici olduğunu ve salgının yarattığı arz ve talep dengesizliği ve ekonominin yeniden açılması ile bazı sektörlerde aşırı fiyat artışı olduğunu yineledi.

Toplantı sonrası konuşan Fed Başkanı Powell ise varlık alımlarının sona ermesinin faiz artırımı için sinyal olmayacağını ve faiz artışının şu anda gündemde olmadığını belirtirken, varlık alımlarının ekonomik görünüme göre ayarlanabileceğini söyledi. Büyüme tarafında ise tedarik zincirindeki sıkıntıların ekonomiyi etkilediğini, Delta varyantın halen ekonomi için risk oluşturduğunu fakat ekonominin güçlenmeye devam ettiğini ve yıl sonu için güçlü bir ekonomik büyüme beklediklerini belirtti. Enflasyondaki artışların arz sıkıntıları ve talep kaynaklı olduğunu söylerken, faiz artırımı için koşullardan biri olan tam istihdam hedefine ise 2022’nin ortalarında gelebileceklerini belirtti. Ücretlerdeki artışı ise sorun olarak görmediğini söyledi.

Delta varyant vaka sayısının azalması sonucu artan mobilite ile ABD ISM imalat dışı PMI 61,9’dan 66,7’ye yükseldi. Veriye bakıldığında güçlü iç talebin etkisiyle yeni siparişler ve üretim de artarken, 18 sektörün tamamı büyüme bölgesinde. İlginç olarak istihdam alt endeksi düşmekte. İş gücü arz eksikliği ve tedarik zincirindeki sıkıntılar firmaların talebi karşılamasını zorlaştırmakta. Birikmiş işler de rekor seviyelerde, stoklar ise azalmaya devam etmekte. Ayrıca önceki aylara benzer şekilde teslimat süreleri ve fiyatlar ise artmakta. Önümüzdeki dönemde arz tedarik zincirindeki sıkıntılar etken olmaya devam edecektir. Ayrıca fiyatların ücretlerden fazla artması da büyümeye baskı yaratabilir.

Ayrıca dün ABD’de ekim ayına ilişkin hizmet sektörü PMI verisi artan müşteri talebi ve yeni işlerde hızlanan artışın etkisiyle 58,2’den 58,7 seviyesine yukarı yönlü revize edildi ve hizmet sektöründe büyümenin hızlandığına işaret etti, böylece temmuzdan bu yana en hızlı büyümeye işaret etti.

Bunun yanında, ABD’de eylül ayına ilişkin fabrika siparişlerinin ise aylık bazda artış hızı %1,2’den %0,2 seviyesine yavaşladı. Fabrika siparişlerinin yavaşlamasında, en büyük düşüşün gözlendiği savunma dışı uçak ve parçaları (-%27,9) siparişleri etkili oldu.

Öte yandan, ABD’de ekim ayına ilişkin ADP özel sektör istihdam verisi beklentilerin üstünde 571 bin kişi artarak tarım dışı istihdam verisi öncesi istihdam piyasasına yönelik olumlu sinyal verdi. Veriye bakıldığında eğlence ve konaklama sektörü, istihdamı en çok artan sektör oldu. Ayrıca büyük ölçekli firmalar istihdamı 342 bin kişi artırırken, orta ve küçük ölçekli firmaların ise istihdama katkısı daha sınırlı kaldı. Emek talebini gösteren JOLTS verisi de yüksek seviyelerde, bu açıdan salgın sonrası iş piyasasına geri dönüşlerin başlamasıyla önümüzdeki aylarda istihdamda belirgin artışlar olabilir.

İngiltere’de hizmet PMI, ekim ayında 58’den 59,1 seviyesine yukarı yönlü revize edildi ve hizmet sektörü faaliyetlerinde hızlanmaya işaret etti. Yeni ihracat satışlarının üç yıldan fazla bir sürenin en hızlı yükselişini kaydetmesiyle hizmet PMI verisi temmuz ayından bu yana en güçlü toparlanma hızına işaret etti. Ayrıca enflasyonist baskılar yoğunlaştı ve girdi ve ürün satış fiyatları rekor düzeyde artış kaydetti.

Ayrıca Euro Bölgesi’nde eylül ayına ilişkin işsizlik oranı düşüşünü sürdürerek %7,5’ten %7,4 seviyesine geriledi ve böylece Nisan 2020’den bu yana en düşük seviyeye geldi. Özellikle, salgın kısıtlamalarının gevşetilmesinin ardından artan iş gücü talebi nedeniyle işsiz sayısı 255 bin azalarak 12,08 milyona geriledi.

Öte yandan ECB Başkanı Lagarde, artan enflasyonist baskılarla piyasalarda oluşan ECB’nin 2022’de faiz artırabileceği beklentisine ilişkin olumsuz yaklaşarak sözlü yönlendirmelerinde faiz artırımına başlamadan önce bazı şartların oluşması gerektiğini belirttiklerini ve şu anda bunların gerçekleşmesinin zor olduğunu ifade ederken, orta vadeli enflasyon görünümünün zayıf olduğunu belirtti.

Yurt dışı tarafta bugün veri takvimine bakıldığında,

  • ABD tarafında, TSİ 15.30’da 30 Ekim haftasına ilişkin haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları verisi açıklanacak. 23 Ekim haftasında işsizlik maaşı başvuruları 281 bin kişi olmuş ve salgın sonrası en düşük seviyede gerçekleşmişti. İşsizlik maaşı başvuruları ekim ayı boyunca 300 bin kişi altında seyrederek istihdam piyasasına ilişkin olumlu sinyal vermişti. 30 Ekim haftasında ise işsizlik maaşı başvurularının düşüşünü sürdürerek 275 bin kişi seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.
  • Ayrıca ABD’de TSİ 15.30’da eylül ayına ilişkin dış ticaret dengesi verisi takip edilecek. ABD dış ticaret açığı ağustosta 73,3 milyar USD’ye yükselmişti. Veride Çin ile olan dış ticaret açığındaki artış dikkat çekmişti. Eylül ayında ise dış ticaret açığının 80,5 milyar USD seviyesine yükselmesi bekleniyor. Önümüzdeki dönemde Çin ile olan dış ticaret açığı gündemdeki yerini alabilir.
  • Avrupa tarafında ise, günün odak noktasında İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) para politikası toplantısı olacak. BoE’nin bu toplantıda büyüme tarafında kısmi sıkıntılar olmasına rağmen enflasyondaki görünümle faiz artırımına gitmesi bazı piyasa katılımcılarınca beklenmekte.
  • Ayrıca TSİ 11’de Norveç Merkez Bankası’nın para politikası toplantısı da izlenecek. Banka eylül ayında politika faizini %0’dan %0,25 seviyesine yükselterek salgın sonrasında ilk defa faiz artırımına giden gelişmiş ülke merkez bankası olurken, ekonomik toparlanmayla birlikte faiz artırım döngüsüne girildiğinin iletişimini yapmaya başlamıştı. Norveç Merkez Bankası Başkanı da, normalleşen ekonomiyle beraber politika faizlerinde de kademeli normalleşmenin uygun olacağını ve ekonomik görünüm ve risk dengesi düşünüldüğünde politika faizinin aralıkta da artırılabileceğini belirtmişti. Bankanın bugünkü toplantısında ise politika faizini %0,25 seviyesinde sabit tutması beklenirken, önümüzdeki döneme ilişkin vereceği mesajlar takip edilecek.
  • Avrupa’da bölge genelinde ekim ayına ilişkin nihai hizmet PMI verileri açıklanacak. Avrupa’da öncü verilere göre ekim ayında bölge genelinde devam eden arz sıkıntılarının yanında enerji tedarikindeki sorunlar ve enerji fiyatlarındaki dalgalanma ve artan maliyetlerin de etkisiyle hizmet PMI’larda Fransa hariç kısmi düşüşler görülmüş ancak güçlü genişleme bölgesindeki seyirlerini sürdürmüşlerdi.
  • Diğer yandan, Almanya’da TSİ 10’da eylül ayına ilişkin fabrika siparişleri verisi açıklanacak. Ağustos ayı verilerinde küresel tedarik zincirindeki sıkıntıların yansımasını belirgin şekilde görmüştük.
  • Bunun yanında, TSİ 12’de Euro Bölgesi’nde eylül ayına ilişkin ÜFE verisi izlenecek. Ağustos ayında Euro Bölgesi’nde ÜFE devam eden tedarik sıkıntıları nedeniyle aylık %1,1 gelmiş, yıllık bazda %13,4’e yükselmişti. ÜFE’nin eylül ayında ise aylık bazda %2,2’ye hızlanması ve yıllık bazda ise %15,2 seviyesine yükselmesi bekleniyor.
  • Ayrıca TSİ 16’da ECB Başkanı Christine Lagarde’ın ve TSİ 21.15’te ECB Yönetim Kurulu Üyesi Isabel Schnabel’in konuşmaları takip edilecek.

Yurt içi tarafta ise, ekim ayına ilişkin reel efektif döviz kuru endeksi açıklanacak. Reel efektif döviz kuru endeksi eylül ayında aylık bazda %0,4 oranında artışla 63,09 seviyesine yükselmişti ve böylece haziran ayında gördüğü tarihi dip seviyeden son üç aydır yükselişini sürdürmüştü.

Bugün ayrıca DTH, rezerv ve menkul kıymet istatistikleri açıklanacak.

TCMB Analitik Bilanço Verilerine göre 28 Ekim haftasında toplam rezervin azaldığını ve net rezervin arttığını hesaplamaktayız. İlgili haftada TCMB dış varlıkları 1,4 milyar USD azaldı. Bunun neticesinde toplam rezervin 123,8 milyar USD’ye gerilediğini tahmin ediyoruz. Bankaların TCMB’de tuttukları döviz mevduatı ise haftalık bazda 1,6 milyar USD azaldı. Buna göre net uluslararası rezervin 0,2 milyar USD artarak 32,6 milyar USD seviyesine geldiğini öngörmekteyiz. Geçen hafta yurt içi bankalarla olan swap miktarı 0,02 milyar USD arttı ve rezervlere sınırlı katkı yaptı.

Yurt içi yerleşiklerin dolarizasyon hareketine BDDK’nın yayınladığı günlük verilerden de bakıyoruz. 28 Ekim haftasında toplam DTH miktarı 2,1 milyar USD azalış (bireysel 0,78 milyar USD azalış ve kurumsal 1,32 milyar USD azalış) kaydetti. Toplam YP mevduatın toplam mevduat içerisindeki oranı %56,2’den %56,1 seviyesine hafif geriledi. TL kredilerde haftalık %0,79 artış, YP kredilerde %0,46 azalış, toplam kredilerde ise kur etkisinden arındırılmış bazda baktığımızda %0,32 oranında artış görmekteyiz.

ŞİRKET HABERLERİ

Coca Cola İçecek (CCOLA, Sınırlı Pozitif): Şirket 3Ç2021’de 915,8mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştır. Piyasa beklentisi şirketin 803mn TL net dönem karı açıklaması yönündeydi. Şirket 3Ç2020’de 834,9mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştı. Satış gelirleri 3. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %36,6 oranında artan Şirket’in brüt karı ise %28,3 oranında artarak 2,4 milyar TL’ye yükselmiştir. Brüt kar marjı da 2,3 puan azalışla %35,7 olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde operasyonel giderler %52,7 oranında artmış ve 1,1 milyar TL’yi göstermiştir. Diğer faaliyetlerden 7,9mn TL gelir kaydedilmiş ve böylece faaliyet karı %16,9 oranında artarak 1,3 milyar TL olmuştur. Faaliyet karı marjı da, operasyonel giderlerin görece yüksek artışından dolayı, 3,4 puan azalışla %19,9’a gerilemiştir. Yatırım faaliyetlerinden 3Ç2021’de 51,1mn TL gider kaydedilirken, finansman da 111,9mn TL gider kaydedilmiştir. 3Ç2020’de finansmandan 16,2mn TL gider kaydedilmişti. 198,6mn TL’lik vergi gideri sonrası net dönem karı 991,9mn TL olurken, azınlık payı düşüldükten sonra ana ortaklık net dönem karı 915,8mn TL olarak gerçekleşmiştir. Ana ortaklık net dönem karı üzerinden hesaplanan net kar marjı da 3,3 puan azalmış ve %13,5 olmuştur.

Üçüncü çeyrekteki ana ortaklık net dönem karıyla birlikte şirketin 9 aylık ana ortaklık net dönem karı 2 milyar TL seviyesinde gerçekleşmiştir. Geçen yılın aynı dönemindeki 9 aylık ana ortaklık net dönem karı 1,3 milyar TL idi.
Şirket 9 aylık gerçekleşmelerin ardından beklentilerini güncellemiştir. 2021 yılı için hacim büyümesi öngörüsünü düşük-orta 10’lu yüzdelerde (önceki yüksek tek haneli büyüme) büyümeye ve kur etkisinden arındırılmış net satış geliri büyümesini ise yüksek 20’li-düşük 30’lu yüzdelerde büyümeye (önceki düşük/orta 20’li idi) revize etmiştir. Söz konusu değişiklik aynı zamanda Özbekistan Operasyonu’nun dördüncü çeyrek finansallarında meydana getireceği etkiyi de içermektedir.

Kardemir Karabük Demir Çelik (KRDMA, KRDMB, KRDMD, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 3Ç2021’deki ana ortaklık net dönem karı 715,9mn TL ile piyasa beklentisi olan 746mn TL’nin bir miktar altında gerçekleşmiştir. Bizim beklentimiz 770mn TL idi. Tahminimizdeki sapmada vergi giderinin beklentimizin üzerinde gelmesi etkili olmuştur. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise Şirket 128,7mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştı. Şirketin satış gelirleri 3Ç2021’de bir önceki yılın aynı dönemine göre %92 oranında büyüme göstererek 3,7 milyar TL’ye yükselirken, brüt kar ise 1 milyar TL olmuştur. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde brüt kar 293,1mn TL idi. Brüt kar marjı da %15,3’den %28,2’ye yükselmiştir. Operasyonel giderler 3Ç2021’de geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %11,5 oranında artmış ve 35,4mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden ise 19mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece faaliyet karı 984,4mn TL olmuştur. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise 76mn TL faaliyet karı açıklanmıştı. 33,5mn TL finansman gideri ve 236,4mn TL vergi gideri sonrası ana ortaklık net dönem karı 715,9mn TL olarak gerçekleşmiştir.

Üçüncü çeyrekteki net dönem karıyla birlikte şirketin 9 aylık ana ortaklık net dönem karı 2,1 milyar TL seviyesinde gerçekleşmiştir. Geçen yılın aynı döneminde Şirket 396,5mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştı.

Kordsa Teknik Tekstil (KORDS, Sınırlı Pozitif): Kordsa 3Ç2021’de 141,2mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştır. Şirket, bir önceki yılın üçüncü çeyreğinde 19,6mn TL ana ortaklık karı kaydetmişti. Bizim beklentimiz Şirket’in bu çeyrekte 152mn TL kar elde edebileceği yönündeyken, piyasanın ortalama kar beklentisi olan 145mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri 3Ç2021’de 1.987mn TL gerçekleşerek (Beklenti: 1.956mn TL) yıllık %84,1 oranında artarken, endüstriyel İplik ve Kord Bezi kolundan elde edilen gelir %85,9 oranında artmış ve 1.691mn TL’ye yükselmiştir. İleri kompozit bölümünden elde edilen gelir ise havacılık rakamlarının hala istenen seviyelerde olmaması nedeniyle %32,9 ile görece daha düşük oranda artmış ve 188,5mn TL’ye yükselmiştir. Hammadde fiyatlarında artan sert yükselişler bu çeyrekte maliyetlerde etkisini gösterirken, toplam maliyetler %66,7 oranında artarak 1.555mn TL’ye çıkmıştır. Bunun sonucunda brüt kar %194,5 oranında artmış ve 432mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri ise 213,2mn TL gerçekleşen Şirket’in FAVÖK’ü 3Ç2021’de 308,6mn TL ile (Beklenti: 300mn TL) geçen yılın üçüncü çeyreğine göre %220,2 oranında artış göstermiştir. FAVÖK marjı ise %15,5 olmuştur.(3Ç2020: %8,9) Öte yandan, Kordsa bu çeyrekte 38mn TL net finansman gideri kaydetmiştir.

Üçüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 9A2021’deki ana ortaklık net dönem karı 498,2mn TL olmuştur. Geçen yılın aynı döneminde 93,9mn TL ana ortaklık net dönem karı yazılmıştı.

Oyak Çimento (OYAKC, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 3Ç2021’deki net dönem karı yıllık %3,5 oranında azalarak 152,7mn TL olmuştur. Oyak Çimento’nun satış gelirleri 3Ç2021’de bir önceki yılın aynı dönemine göre %34,2 oranında büyüme göstererek 1.165mn TL’ye yükselirken, brüt kar %46,9 oranında artmış ve 3Ç2021’de 283,3mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri ise 59,9mn TL gerçekleşen Şirket’in FAVÖK’ü 3Ç2021’de 263,1mn TL ile yıllık %53,4 oranında artmıştır. FAVÖK marjı ise %22,6 ile yıllık 2,8 puan iyileşme kaydetmiştir. Diğer yandan, Şirket’in 3Ç2020’deki 24,1mn TL’lik finansman gelirine karşın bu çeyrekte 21mn TL net finansman gideri yazması ve 3Ç2020’de yatırım faaliyetlerinde kaydedilen 13mn TL’lik net gelire karşın 3Ç2021’de 5mn TL net gider kaydedilmesi net dönem karındaki gerilemede ana etkenler olmuştur.

Üçüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in Ocak-Eylül dönemi net dönem karı 443mn TL olmuş ve yıllık %177,6 oranında artış kaydetmiştir.

Türk Hava Yolları (THYAO, Pozitif): THY 2021 yılının 3. çeyreğinde 6,3 milyar TL (735mn USD) net dönem karı kaydetmiştir. Bizim kar beklentimiz 3,5 milyar TL, piyasanın kar beklentisi ise 4,1 milyar TL idi. Tahminimizdeki sapmada marjların beklentimizden iyi gerçekleşmesine ek olarak, iştiraklerden yüksek gelir elde edilmesi ve finansman gideri beklentimize karşın finansman geliri kaydedilmesi etkili olmuştur. Şirket 3Ç2020’de 946mn TL (132mn USD) net dönem zararı kaydetmişti. Satış gelirleri 3.çeyrekte %163,5 oranında artarak 29 milyar TL’ye yükselen şirketin satışların maliyeti %104,1 artmış ve 20,6 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Böylelikle brüt kar 8,4 milyar TL olmuştur. Brüt kar marjı %29,1’i göstermiştir. Aynı dönemde operasyonel giderler %85,9 oranında yükselerek 2,5 milyar TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden ise 3Ç2021’de 215mn TL gelir kaydedilmiştir. Böylece Şirket’in faaliyet karı 6,2 milyar TL olmuştur. 3. çeyrekte yatırım faaliyetlerinden 465mn TL net gelir kaydedilirken, iştiraklerden gelirler 638mn TL’yi göstermiştir. Şirketin FAVÖK rakamı 3Ç2020’ye göre %277,7 artarak 3Ç2021’de 9,7 milyar TL seviyesinde gerçekleşirken, FAVÖK marjı 3Ç2020’deki %23,3’den %33,3’e yükselmiştir. Finansman tarafında da kur farkı gelirleri sebebiyle 173mn TL net gelir kaydedilmiştir. Tüm bunlara bağlı olarak vergi öncesi kar 7,4 milyar TL olurken, 1,1 milyar TL’lik vergi gideri sonrası 6,3 milyar net dönem karı açıklanmıştır.

Üçüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 9A2021’deki net dönem karı 6,2 milyar TL olmuştur. Geçen yılın aynı dönemindeki net dönem zararı 5,2 milyar TL idi.

Şirket ayrıca imkanlar ve pazar koşullarına bağlı olarak Amerika Birleşik Devletleri’nin Seattle ve Detroit şehirlerine tarifeli sefer başlatılmasına karar vermiştir.

Şişe Cam (SISE, Sınırlı Pozitif): Türkiye cam ambalaj ürün talebinde süregelen artış ile Avrupa pazarında kaydedilen ılımlı yükseliş trendinin devamlılığına işaret eden piyasa dinamikleri ışığında Şişecam Eskişehir Fabrikası’nın cam ambalaj üretim üssü statüsünü güçlendirme kararı alınmıştır. Alınan karar doğrultusunda, halihazırda faaliyetlerini 4 fırın ile sürdüren Eskişehir cam ambalaj üretim tesisine işletme sermayesi dahil yaklaşık 84 Milyon Euro yatırım bedeli ile 2023 yılında devreye alınmak üzere 155 Bin Ton/yıl net üretim kapasiteli yeni bir fırın yatırımı gerçekleştirilecektir. Bu yatırım sonucunda Türkiye’de kurulu üretim kapasitesi 1.5 Milyon Ton/yıl’a yükselecek, Macaristan yeni tesis yatırımının tamamlanmasıyla da Şişecam’ın küresel cam ambalaj üretim kapasitesi 3.2 Milyon Ton/yıl seviyesine ulaşacaktır. Eskişehir cam üretim tesisinde gerçekleştirilecek 5. Fırın yatırımı sayesinde ölçek ekonomisiyle maliyet olumluluğu sağlanması, faaliyet gösterilen pazarlardaki artan ürün ihtiyacına cevap verilebilmesi ve bunun yanında yeni müşteri kazanımları ile uzun dönemli satış imkânlarının değerlendirilmesi hedeflenmektedir.

İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (ISGYO, Sınırlı Pozitif): Şirketin Tecim Yapı Elemanları İnşaat Servis ve Yönetim Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. ile birlikte geliştirmekte olduğu Altunizade Konut Projesi’nde proje geliştirme çalışmalarına devam edilmekte olup, projenin üst yapı inşaat işlerine ilişkin ihale süreci tamamlanmıştır. Bu kapsamda, proje inşaatına yıl bitmeden başlanılması ve projenin 2022 yılı sonunda tamamlanması hedeflenmektedir. Projedeki konut ve ticari ünitelerin tamamının satılması halinde toplamda yaklaşık 1,6 milyar TL tutarında gelir elde edilmesi öngörülmektedir.

SEKTÖR HABERLERİ

Uluslararası Yatırım: Fransız sanayi ve teknoloji devi Groupe Monnoyeur, Türk yazılım ve mühendislik firması Prota Bilgisayar’ın tamamını satın alıyor. 115 yıllık geçmişi olan Groupe Monnoyeur, satın almayı Arkance adlı firması kanalıyla yapacak. Kaynak: Dünya
Dünyanın önde gelen veri analizi ve danışmanlık firmalarından LexisNexis, Türkiye’de faaliyet göstermek amacıyla İstanbul merkezli bir hukuk bürosu ile işbirliği anlaşması imzaladı. Kaynak: Dünya

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Meditera Tıbbi Malzeme (MEDTR): Şirket izahnameleri, 17.06.2021 tarih ve 31/943 sayılı SPK toplantısıyla onaylanmış olup, buna göre; 12. Araştırma ve Geliştirme, Patent ve Lisanslar maddesindeki, Ar-Ge merkezinde gerçekleştirilen projeler arasında yer alan ve enjektörle boşaltılabilen kapalı sistem su tutuculu çift lümenli solunum devreleri ilr enjektörle boşaltılabilen kapalı sistem su tutuculu koaksiyel solunum devreleri 13.08.2035 tarihine kadar Kanada’ da patent koruması altına alınmış olup tescil işlemi gerçekleşmiştir.

FAİZ PİYASALARI

Çarşamba günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %16 seviyesinde yatay seyretti. TCMB dün 20 milyar TL’lik (%16’dan, 6 gün vadeli) ve 60 milyar TL’lik (%16’dan, 7 gün vadeli) iki adet repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise tamamı haftalık repo ihaleleri kaynaklı 337 milyar TL oldu.

ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %1,55 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,52-%1,60 bandında hareketin ardından %1,58 seviyesinden günü kapattı.

Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisi genelinde faizlerde sınırlı düşüşler görüldü. Bu kapsamda, günlük bazda verim eğrisinde faizlerde kısa, orta ve uzun vadeli tarafta 10 baz puana yaklaşan düşüşler görüldü.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi