SABAH STRATEJİSİ
Omikron varyantına ilişkin endişelerin kısmen azalmasıyla haftaya toparlanma ile başlayan küresel borsalar günün geri kalanında da bu eğilimini sürdürdü. Biden’ın kapanmaya şimdilik ihtiyaç duyulmadığını belirtmesi ile birlikte toparlanma belirginlik kazandı ve ABD borsaları günü pozitif bölgede kapattı. Nasdaq %1,88 oranında yükselerek yükselişe öncülük etti. Bu sabah da ABD vadelilerinde sınırlı da olsa yükseliş isteği sürüyor. Asya’da ise çoğu borsa artı bölgede seyrediyor. Küresel piyasalara paralel olarak BIST100 endeksi de güne alıcılı bir görüntüyle başlayabilir. Dün 1.800 seviyesinin üzerinde kapatmayı başaran endeks daha önce iki kez test ettiği 1.834 bölgesine doğru yükselişini sürdürebilir.
MAKROEKONOMİ
Dün yurt içi tarafta TÜİK tarafından ekim ayına ilişkin dış ticaret verileri açıklandı.
- Ekim ayında arındırılmamış verilere göre ihracat aylık %0,3 arttı ve 20,79 milyar USD ile tarihi yüksek seviyesinde. İthalat ise aylık %4,7 azaldı. Dış ticaret açığı ise ekimde 1,4 milyar USD’ye, kümülatif dış ticaret açığı ise Ağustos 2020’den beri en düşük seviye olan 43,5 milyar USD’ye geriledi. Arındırılmış verilere baktığımızda ise ihracat aylık %2,2 artarken, ithalat %1,3 arttı ve ihracatın ithalatı karşılama oranı %87,2’ye yükseldi ve tarihsel ortalamasının belirgin üstündeki seyrini sürdürdü. Enerji ithalatı ise artan enerji fiyatları ile tarihi yüksek seviyesinde.
- Geniş ekonomik gruplara göre bakıldığında geçen ayla kıyaslandığında makroihtiyati tedbirlerin ve kurun etkisiyle tüketim malı ithalatı aylık %8,9, yatırım malı ithalatı %11 ve ara malı ithalatı ise %3,1 düştü. İç talep görünümüne dair daha net bir resim sunan altın ve enerji hariç ithalatta belirgin düşüş görülmekte ve tüketim malı ithalatındaki düşüşle uyumlu.
- Yılın ilk 10 ayında kümülatif ihracat 181,7 milyar USD’ye çıktı. OVP’de yıl sonu ihracat hedefi 211 milyar USD. Günlük ihracat verilerine göre kasım ayında ihracattaki olumlu seyrin sürdüğünü görmekteyiz ve 21 milyar USD üzerinde bir rakam olası gözükmekte. OVP ihracat hedefinin yukarısında yılı tamamlamış olacağız. Beklentiler tarafına baktığımızda ise reel kesim güven endeksi alt kalemi olan gelecek 3 aya yönelik ihracat siparişleri de yılın geri kalanında ihracatın güçlü seyrini sürdürebileceğine işaret ediyor fakat kurdaki dalgalanma kısa vadede ihracat kanalını destekleyici bir görünüm oluştursa da sektör yetkililerinin vurguladığı üzere hem ihracat pazarı müşterilerinin kurdaki artışla fiyat indirimi talep etmesi hem de emtia fiyatlarındaki yüksekliğin de etkisiyle geleceğe yönelik maliyet belirsizliği ihracatçıların kar marjı konusunda esnekliğini sınırlayabilir. Ayrıca Omicron gibi yeni varyantlar küresel ekonomik toparlanma üzerinde belirsizlik yaratmakta. Ekonomilerin önceki dönem kadar sert bir kapanmaya gitmesi beklenmese de çeşitli kısıtlamalar küresel büyüme görünümü üzerinde aşağı yönlü risk oluşturabilir, bu da ihracat için kısıtlayıcı olabilir. Fakat olumlu bir nokta olarak son günlerde petrol fiyatlarındaki azalışın sürmesi enerji ithalatının artışını kısmen aşağı çekebilir.
Ayrıca yurt içinde kasım ayında üretime ilişkin öncü göstergelerde sınırlı değişim görülürken, tüketici güveni belirgin düştü. Arındırılmış verilere göre hizmet sektörü güven endeksi düşerken, inşaat, perakende ticaret, reel kesim güven endeksleri sınırlı yükseldi. Sektörel güven endeksleri, tüketici güven endeksleri ve reel kesim güven endeksinin belirli alt kalemleri ile oluşturulan ekonomik güven endeksi ise kasım ayında %2 azalışla 99,3’e gerileyerek eşik seviyenin altına geriledi. Ekonomik güven endeksindeki düşüş, tüketici ve hizmet sektörü güven endekslerindeki düşüşlerden kaynaklandı.
Dün ABD tarafında, kasım ayına ilişkin Dallas Fed İmalat Sanayi Aktivite Endeksi takip edildi. Endeks, kasım ayında 14,6’dan 11,8’e geriledi, bununla birlikte pozitif bölgede gerçekleşerek ekonomik faaliyetlerde büyümenin kısmi yavaşlayarak da olsa sürdüğüne işaret etti. Alt endekslere bakıldığında, üretim ve yeni siparişler endeksleri, ortalamanın oldukça üzerinde gerçekleşti. Sevkiyat endeksi ise temmuz ayından bu yana en yüksek seviyesine ulaşırken, kapasite kullanım endeksi de yükseldi. İstihdam endeksi ise, son yedi ayın en yüksek seviyesine çıktı. Diğer yandan, fiyatlar ve ücretler kasım ayında güçlü bir şekilde artmaya devam etti. Yaygın tedarik zinciri sıkıntıları devam ederken, girdi fiyatları endeksi yeni bir rekor düzeye çıktı, ürün satış fiyatları endeksi ise gerilemesine karşın tarihsel ortalamanın belirgin üzerinde seyretmeyi sürdürdü.
Ayrıca ABD’de bekleyen konut satışları aylık bazda ekim ayında %2,4 düşüşün ardından kasım ayında %7,5 artışla beklentilerin üzerinde artış kaydetti. Özellikle, yükselen konut kiraları, düşük konut stokları ve konut kredisi faizlerinde beklenen artışın tüketicilerin konut talebini artırmasında etkili olduğu görülüyor.
Dün Avrupa tarafında ECB yetkililerinin konuşmaları izlendi.
- Guindos, Euro Bölgesi’nde ekonomik büyüme için şu anda en kaygı verici faktörün enflasyon olduğunu vurguladı. Enflasyonda etkili olan etkenlerin geçici olduğunu ve enflasyonun önümüzdeki sene düşmesini beklediğini söylerken, yeni varyantların belirsizlikleri artıracağını ve para politikasında opsiyonları açık tutmanın önemine vurgu yaptı.
- Villeroy da Omicron ile ilgili önceki varyantlar kadar ekonomik görünümü değiştirmesini beklemediğini belirtti.
- Schnabel ise enflasyonun kasımda tepe noktasına ulaştığını, enflasyonun kontrolden çıktığını gösteren işaretler olmadığını ve gelecek sene kademeli düşmesini beklediğini belirtti.
Bunun yanında, Almanya’nın kasım ayına ilişkin öncü enflasyon verisi açıklandı. TÜFE aylık bazda %0,2 azaldı fakat yıllık bazda artmaya devam etti ve yıllık %5,2’ye ulaştı. Yıllık bazdaki yükselişte temel faktör enerji grubundaki yıllık %22,1 artış oldu.
Artan vakalar ve varyantlar sonucu kısıtlamalara ilişkin endişeler Euro Bölgesi tüketici güveni üzerinde etkili olmaya başladı. Euro Bölgesi tüketici güveni kasım ayında -4,8’den -6,8’e geriledi.
Yurt dışı tarafta bugün veri takvimine bakıldığında,
- ABD tarafında, piyasaların odak noktasında TSİ 18’de Fed Başkanı Jerome Powell ve ABD Hazine Bakanı Janet Yellen’in, Senato Bankacılık Komitesi’ndeki sunumları olacak. Ayrıca TSİ 21’de Fed Başkan Yardımcısı Richard Clarida’nın ve TSİ 18.30’da New York Fed Başkanı John Williams’ın konuşmaları izlenecek.
- ABD’de TSİ 17.45’te kasım ayına ilişkin Chicago PMI verisi açıklanacak. Chicago PMI, art arda iki aylık düşüşün ardından ekimde 68,4’e yükselmiş ve piyasa tahminlerinin oldukça üzerinde gerçekleşerek temmuz ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı. Yeni siparişler endeksi 6 ayın en düşük seviyesinden toparlanmış ve istihdam endeksi art arda dördüncü ayda tekrar artarak üç yılın en yüksek seviyesine çıkmıştı. Üretim endeksi ise, ekim ayında düşen tek alt endeks olmuş ve Ağustos 2020’den bu yana en düşük seviyeye gerilemişti. Diğer yandan firmaların, devam eden lojistik sorunları nedeniyle tedarikçi teslimat sürtesi artış kaydetmişti. Ayrıca girdi fiyatları endeksi ekim ayında son 42 yılın en yüksek seviyesine ulaşmış ve birçok firma fiyatların sorun olmaya devam ettiğini bildirmişti. Chicago PMI’ın kasımda ise 67 seviyesine hafif gerilemesi bekleniyor.
- Bunun yanında, TSİ 18’de ABD’de kasım ayına ilişkin Conference Board tüketici güveni endeksi açıklanacak. Endeks ekim ayında hafif düşüş beklentilerinin aksine 109,8’den 113,8’e yükselmişti. Tüketicilerin mevcut iş ve işgücü piyasası koşullarına ilişkin değerlendirmesine dayanan cari durum endeksi ve tüketicilerin gelir ve iş gücü piyasası koşullarına ilişkin kısa vadeli görünümüne dayanan beklentiler endeksi ekimde artış kaydetmişti. Kasımda ise artan koronavirüs vaka sayıları ve yoğunlaşan enflasyonist baskıların etkisiyle Conference Board tüketici güveni endeksinin 110’a gerilemesi bekleniyor. Geçen hafta açıklanan Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi de belirgin düşerek 67,4’e gerilemişti.
- Avrupa tarafında, TSİ 13’te Euro Bölgesi’nde kasım ayın öncü TÜFE verileri takip edilecek. Enerji fiyatlarındaki artış kaynaklı TÜFE’nin Euro Bölgesi’nde kasımda yıllık %4,1’den %4,4’e yükselmesi beklenmekte.
- Diğer yandan, TSİ 12’de ECB Yönetim Kurulu Üyesi Francois Villeroy’un konuşması izlenecek.
Yurt içi tarafta ise, TSİ 10’da yılın 3. çeyreğine ilişkin GSYH büyüme verisi açıklanacak. 2021 yılının ikinci çeyreğinde mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH, çeyreksel %0,9 artarken, bir önceki yılın aynı dönemine göre baz etkisiyle %21,7 ile tarihi yüksek büyümesini kaydetmişti. Yıllık %21,7 büyümenin kaynaklarına baktığımızda tüketim +14,4 puan (özel tüketim 13,8 puan, kamu tüketimi 0,7 puan), sıkı finansal koşullara karşın yatırımlar +5,4 puan büyümeyi olumlu etkilemişti. Stokların eritilmesi büyümeyi -5 puan aşağı çekmiş; net ihracat +6,9 puanla 2019 yılı başından bu yana en yüksek katkıyı vermişti.
- Üçüncü çeyrekte ise dış talep güçlü seyrederken, kısıtlamaların kaldırılması ve aşılamanın artmasıyla hizmetler sektöründe toparlanma ekonomik aktiviteyi destekledi. Üretim tarafında da sanayi üretimi çeyreklik %1,6 artarak olumlu sinyal verdi, açılmanın da etkisiyle iç talep güçlü seyretti. Bu açıdan üçüncü çeyrekte büyümenin olumlu seyrini sürdürmesi beklenmekte. Foreks Anketi’ne göre 3. çeyrekte büyüme beklentisi %8, yılın tamamı için ise %9,6. Bloomberg Anketi’ne göre ise, 3. çeyrekte çeyreklik bazda büyüme beklentisi %3,3, yıllık bazda ise %7,6 seviyesinde bulunuyor.
Ayrıca TSİ 17’de Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 3 Aylık İç Borçlanma Stratejisi Raporu yayınlanacak.
TCMB Analitik Bilanço verilerine göre 26 Kasım haftasında toplam ve net rezervin azaldığını hesaplamaktayız. İlgili haftada TCMB dış varlıkları 2,3 milyar USD azaldı. Bunun neticesinde toplam rezervin 126,1 milyar USD’ye gerilediğini tahmin ediyoruz. Bankaların TCMB’de tuttukları döviz mevduatı ise haftalık bazda 1,7 milyar USD azaldı. Buna göre net uluslararası rezervin 0,6 milyar USD azalarak 24,6 milyar USD seviyesine geldiğini öngörmekteyiz. Geçen hafta yurt içi bankalarla olan swap miktarı 1,85 milyar USD arttı ve rezervlere olumlu katkı yaptı.
ŞİRKET HABERLERİ
Çimsa Çimento (CIMSA, Nötr): JCR Avrasya Derecelendirme tarafından Çimsa Çimento’nun Uzun ve Kısa Vadeli Ulusal Notları bir kademe yukarı revize edilerek sırasıyla A+ (Trk)’den AA- (Trk)’ye ve A-1 (Trk)’den A-1+ (Trk)’ye yükseltilmiştir.
Halkbank (HALKB, Nötr): JCR Eurasia Rating, Banka’yı en yüksek düzeyde yatırım yapılabilir kategori içerisinde değerlendirerek Uzun Vadeli Ulusal Notunu ‘AAA (Trk)’, Kısa Vadeli Ulusal Notunu ‘A-1+ (Trk)’, görünümlerini ise ‘Stabil’ olarak teyit etmiştir. Ayrıca Banka’nın Uzun Vadeli Uluslararası Yabancı ve Yerel Para Notlarını ‘BB+’dan ‘BB’ye revize ederken, ‘B’ olan Kısa Vadeli Uluslararası Yabancı ve Yerel Para Notlarını ise teyit etmiş, ilgili notların görünümlerini ‘Stabil’ olarak belirlemiştir.
Türk Hava Yolları (THYAO, Nötr): Şirket medyada çıkan asılsız haberlere istinaden “Bazı ulusal ve uluslararası medya kanallarında Türk Hava Yolları A.O.’nun yabancı bir havayolu şirketine yatırım yapacağı ile ilgili haberler yer almaktadır. Ancak bugün itibarıyla yayınlanan haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Ortaklığımızın uluslararası bir havayoluna yatırım yapmak üzere herhangi bir girişimi bulunmamaktadır.” şeklinde açıklamada bulunmuştur.
SEKTÖR HABERLERİ
Havacılık: Bloomberg’e bilgi veren kaynaklara göre, yolcu trafiği açısından Türkiye’nin en büyük üçüncü havalimanı Antalya Havalimanı’nın işletme süresini 25 yıllığına almak için Limak ve Fransız Vinci ortak teklif vermeye hazırlanıyor. Fraport-TAV ortaklığının işlettiği havalimanının işletme süresi 2027 yılında doluyor. Yeni işletme ihalesine 1 Aralık’ta çıkılacak. Kaynaklar Fraport-TAV’ın da ihaleye katılmaya hazırlandığı belirtti. Limak konuya ilişkin yorum yapmazken Vinci SA ilk etapta soruları yanıtlamadı.
Bankacılık: Bankacılık sektörünün Ekim ayı net dönem karı bir önceki aya göre %7,8 oranında artarak 9,15 milyar TL’ye yükselmiştir. Enflasyon endeksli tahvillerin desteği sürerken, düşük seyreden fonlama maliyeti karlılığı desteklemiştir. Öte taraftan, bir önceki aylarda yine düşük seyreden karşılıklar ekim ayında artış kaydetse de ticari zarar ve operasyonel giderlerdeki düşüş karı destekleyen diğer kalemler olmuştur. Özel bankaların karı ekim ayında 6 milyar TL ile önceki aya göre %20,4 oranında azalırken, kamu bankalarının karı 1 milyar TL’den 3,2 milyar TL’ye çıkmıştır. Ekim ayı karı sonrasında bankacılık sektörünün Ocak – Ekim 2021 dönemi net karı yıllık %32,2 oranında artarak 66,1 milyar TL’ye yükselmiş ve 58,5 milyar TL’lik 2020 yılı toplam sektör kar rakamı aşılmıştır. Özel bankaların karı ilk 10 ayda 50,8 milyar TL ile yıllık %52,6 oranında artarken, kamu bankalarının karı aynı dönemler itibarıyla %8,7 oranında düşerek 15,2 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Ekim ayında net faiz gelirleri, YP kredilerinden alınan faiz gelirleri ile TÜFE endeksli tahvillerindeki görece yüksek artış ve düşük fonlama giderlerinin desteğiyle aylık bazda %14,4 oranında artış kaydetmiş ve 26,9 milyar TL’ye yükselmiştir. Diğer yandan, dönem sonunun da etkisiyle Eylül ayında kaydedilen yüksek net ücret ve komisyon gelirleri, ekim ayında %3,3 oranında gerileyerek 5,7 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Bununla birlikte diğer gelirlerdeki düşüş ve karşılıklardaki yükselişe karşın ticari zararın 0,8 milyar TL azalarak 2,9 milyar TL’ye gerilemesi ve operasyonel giderlerdeki %8,7’lik azalma aylık dönem karını desteklemiştir. Bankacılık sektörünün toplam karşılık gideri ise %44,6 oranında artarak 12,6 milyar TL’ye çıkmıştır. Ekim ayında TL krediler %1,5 oranında büyürken; tüketici kredileri, ihtiyaç ve diğer krediler öncülüğünde %1,1 artmıştır. Kredi kartlarında %2,7’lik artış gözlenirken, kobi kredilerindeki büyüme %2,6 olmuştur. Fonlama tarafında bakıldığında, TL mevduatlarda %3,1 oranında artış gözlenmiştir. Bankacılık sektörünün kredi/mevduat oranı ise 180 baz puan azalarak %94,1 olarak gerçekleşmiştir. Bankacılık sektörünün kümülatif özsermaye karlılığı artan kar ile birlikte 60 baz puan artışla %13,3’e yükselmiştir. Aktif karlılık ise %1,2 ile değişmemiştir. Öte yandan, net faiz marjında iyileşme trendi sürmüştür. Net Faiz Marjı’nda %3,33’e kadar yükseliş gözlenmiştir. Bankacılık sektörü sorunlu kredi oranı 4 baz puan azalarak %3,46 olarak gerçekleşmiştir. Son olarak, sermaye yeterlilik oranı ekim ayında 1 baz puan artarak %17,31 olarak gerçekleşmiştir…Önümüzdeki dönemde düşen fonlama faizi ile birlikte mevduat maliyetlerindeki gerileme ve TÜFE endeksli tahvillerdeki artış net faiz marjındaki genişlemenin sürmesini destekleyecektir. Buna ilaveten, ekonomik aktivitedeki tempoda kısmi yavaşlama gözlense de genişleme bölgesindeki seyrin devam etmesi nedeniyle net ücret ve komisyon gelirlerinin net kara olan katkısının devam etmesi beklenmektedir. Diğer yandan, kurlardaki yüksek oynaklık, sermeye yeterlilik oranlarındaki baskıya ilaveten karşılık giderlerinin yeniden yüksek seviyede tutulmasına ve dolayısıyla da kar rakamlarında dalgalanmaya neden olabilir.
Petrol: Türkiye’nin toplam petrol ithalatı, eylülde geçen yılın aynı ayına göre %11,4 azalarak 3,98mn ton oldu. Ham petrol ve petrol ürünlerinde en fazla ithalat, Irak, Rusya ve Norveç’ten yapıldı. (Kaynak: AA)
Sağlık: BioNTech’ten yapılan yazılı açıklamada yeni, uyarlanmış aşı geliştirilmesi için ilk adımların atılmaya başlandığı vurgulandı. Açıklamada “Aksi ispatlanana kadar varyant aşısına ihtiyaç duyulacağı varsayılacak” denildi. Yeni aşıyı geliştirmeye zaman kaybetmeden başlayacaklarını belirten Şirket, 100 gün içerisinde yeni aşının geliştirilebileceğini söyledi. (Kaynak: Bloomberght)
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Akfen GYO (AKFGY): Penguen Gıda Sanayi A.Ş.’nin merkezi ve üretim tesisinin bulunduğu 142.515 m² ve Gençoğlu Holding A.Ş’ye ait 83.952 m² ile toplamda 226.465 m²’lik alana sahip parsellerde Akfen GYO tarafından konut, ticari alanlar, kentsel sosyal alanlar oluşturmak üzere proje geliştirilmesi konusunda mutabakat sağlanmış ve proje sürecine başlanıldığı açıklanmıştır.
Başkent Doğalgaz GMYO (BASGZ): Şirketin 2021 yılı yatırım programına dahil edilmiş olan Ankara’nın Nallıhan ilçesine CNG Yöntemiyle 25.11.2021 tarihinde doğal gaz arzı sağlandığı ve bunun için yaklaşık 6.3 milyon TL’lik yatırım yapılarak, 40 km’lik ana hat yapımı gerçekleştirildiği açıklanmıştır.
FAİZ PİYASALARI
Pazartesi günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %15 seviyesinde yatay seyretti. TCMB dün 48 milyar TL’lik (%15’ten, 7 gün vadeli) repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise tamamı haftalık repo ihaleleri kaynaklı 369 milyar TL oldu.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %1,53 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,51-%1,56 bandında hareketin ardından %1,52 seviyesinden günü kapattı.
Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisi genelinde faizlerde yükselişler görüldü. Bu kapsamda, günlük bazda verim eğrisinde faizlerde kısa vadeli tarafta 5 baz puana yaklaşan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 25 baz puana yaklaşan yükselişler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi