SABAH STRATEJİSİ
Cuma günü yatay bir görüntüyle kapatan ABD borsaları bu sabah da benzer bir görüntüyle güne başlıyor. Japonya hariç MSCI Asya Pasifik endeksi ise %0,4 civarında geriliyor. Diğer yandan paritelerde sakin bir görüntü var. Haftanın önemli gelişmesi ise çarşamba günkü Fed toplantısı. Fed’den 25 baz puan faiz artışı beklenirken, şahin tonda mesajlar verilmeye devam edilmesi öngörülüyor. Bunun da önemli kısmı fiyatlamalarda olduğu için karar öncesinde piyasalarda önemli bir dalgalanma gözlenmeyebilir. Bunun dışında, ABD ikinci çeyrek büyüme, PCE verisi, PMI’lar ve ECB toplantısı izlenecekken, ABD’de önemli finansallar takip edilmeye devam edilecek. Yurtiçi tarafta ise perşembe günü TCMB tarafından yılın üçüncü Enflasyon Raporu öne çıkıyor Bunun dışında ikinci çeyrek finansallarına yönelik şirket bilançoları yakından izlenecek. Geçen hafta bankacılıktaki %3,6’lık gerileyemeye karşın %3,9 oranında prim yapan BIST100’ün ise haftaya alıcılı bir görüntüyle başlamasını bekliyoruz. Ek olarak, Çarşamba günü AKBNK, TOASO, TAVHL, OTKAR, Perşembe günü GARAN, FROTO, TTRAK finansal sonuçları takip edilecek.
MAKROEKONOMİ
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Orta Vadeli Program Çerçevesinde Türkiye ve İstanbul Ekonomi Gündemi” isimli toplantıda iş dünyası temsilcileriyle buluşmasında, eylül ayında paylaşacakları OVP’ye özel sektörün beklentilerinin yansıyacağını ve OVP öncesi sendikalarla da bir araya geleceklerini belirtti. OVP’den en büyük beklentilerinin, belirsizlikleri azaltması, yatırımcıları ve diğer aktörler için öngörülebilirliği artırması olduğunu vurguladı.
- Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme politikasını destekleyen adımların da sürmekte olduğunu ve fiyat istikrarıyla birlikte makrofinansal istikrarın da artarak devamı için çalışmaya devam ettiklerini belirtti.
- Önümüzdeki dönemde hedeflerinin; para politikasının yanı sıra maliye politikası ve yapısal reformlar ile Türkiye’nin finansal istikrarını pekiştirmek, istikrar ve güven içinde büyümek, istihdamı artırmak, büyümenin nimetlerini adaletli şekilde dağıtarak cari işlemler açığına sürdürülebilir çözümler getirmek olduğunu vurguladı.
- Öte yandan, Türkiye’de yatırım ortamının iyileştirilmesi yönünde doğru tanımlanmış ve sonuç odaklı reform adımlarına devam edeceklerini belirtti.
- Ayrıca ihracatımızdaki artış eğiliminin, AB başta olmak üzere dış pazarlarımızdaki gelişmelere bağlı olarak bir miktar yavaşlamış olsa da, içinde bulunduğumuz yılı geçtiğimiz seneye göre daha yüksek seviyelerde bir ihracat rakamıyla kapatmayı hedeflediklerini ve turizmde yine olumlu bir yıl beklediklerini söyledi.
Rusya Merkez Bankası, politika faiz oranını önceki son altı toplantıda sabit tutmasının ardından 100 baz puanla beklentilerin üzerindeki artışla %8,50 seviyesine yükseltti, beklentiler ise 50 baz puan artış yönündeydi. Ayrıca Banka, ülkede yurt içi talepte artışın, üretimi artırma kapasitesini aştığını, bunda ise iş gücü temin edilebilirliğinin sınırlı olmasının etkili olduğuna dikkat çekerek, enflasyona yönelik yukarı yönlü risklerin bir önceki aya göre önemli ölçüde arttığına işaret ederken, zayıf ihracat görünümünün de döviz girişlerini sınırlamasıyla zayıflayan rublenin enflasyonist baskıları daha da artıracağı konusunda uyarıda bulundu.
- Faiz kararının ardından Rusya Merkez Bankası Başkanı, 2024 yılında %4 enflasyon hedefine ulaşmak için daha yüksek faiz oranlarına ihtiyaç olduğunu ve gelecek toplantıda da faizi artırmayı değerlendireceklerini vurguladı.
Yurt içinde ise, TÜİK tarafından yayınlanan mayıs ayı tarımsal girdi fiyat endeksinin artış hızı, %0,63’ten %0,26’ya yavaşlarken, yıllık ise %40,20’den %33,22 seviyesine geriledi ve eylül ayında ulaştığı rekor seviye olan %138,15’ten düşüşünü sürdürdü.
Yurt dışında bu hafta veri takvimine bakıldığında,
- ABD tarafında, piyasaların odak noktasında çarşamba günü Fed’in faiz kararı ve Fed Başkanı Powell’ın konuşması olacak. Fed geçen ayki toplantısında, faizleri beklentilerle uyumlu olarak sabit tutarak federal fonlama faiz aralığını %5,00-%5,25 bandında bırakmıştı, kararın oybirliğiyle alındığı görülmüştü. Bununla birlikte, yayınlanan yeni makroekonomik projeksiyonlarda, noktasal grafiğe yansıyan beklentiler ise önümüzdeki dönemde faiz artışlarının olacağına işaret etmişti. Fed federal fon faiz oranına ilişkin medyan tahminlere göre, bu yıl sonu için faiz seviyesi %5,1 seviyesinden %5,6 seviyesine yukarı yönlü revize edilmişti ve böylece yıl sonuna kadar iki kez 25 baz puanlık faiz artırımı daha öngörüldüğüne işaret etmişti. Ayrıca Faiz seviyeleri 2024 yılı için %4,3’ten %4,6’ya ve 2025 yılı için de %3,1’den %3,4’e yukarı yönlü revize edilmişti. Faiz kararının ardından konuşan Fed Başkanı Powell ise, faiz artış hızını yavaşlatmayı düşündüklerini, bu kapsamda ortak görüşlerinin, faiz hedefine yaklaşıldıkça patikanın yavaşlatılması olduğunu, ancak haziranda faizi sabit tutmalarını “pas geçmek” olarak niteleyemeyeceklerini, bunun faiz artış patikasının yavaşlaması anlamına geldiğini vurgulayarak para politikası adımlarının etkilerini değerlendirme kararı aldıklarını ve daha yavaş faiz artışlarının ekonominin şartlara adapte olmasına imkan tanıyacağını belirtmişti. Piyasalarda ise Fed’in bu haftaki toplantısında faizleri 25 baz puan artırmasına neredeyse kesin gözle bakılıyor. Bunun yanında, Fed’in karar metninde ve Powell’ın konuşmasında gelecek dönemdeki para politikası ve faiz patikasına yönelik yeni sinyaller dikkatle takip edilecek. Ayrıca ekonomik faaliyetin son görünümüne ilişkin sinyal verecek olan temmuz ayı S&P Global imalat ve hizmet sektörleri öncü PMI verileri bugün takip edilecek. Haziranda imalat PMI 48,4’ten 46,3 seviyesine gerileyerek imalat sektöründe daralma hızının arttığına işaret etmişti. Detaylara bakıldığında, haziranda imalat sektöründe, özellikle yeni siparişlerde, zayıflayan yurt içi talebin yanında dış talebin de baskı altında kalmasıyla aralık ayından bu yana en sert düşüş kaydedilmişti. Haziranda hizmet PMI ise 54,9’dan 54,4 seviyesine hafif gerileyerek hizmet sektöründe büyümenin hafif yavaşladığına işaret etmişti ve son beş aydır büyüme bölgesinde seyretmişti. Öncü verilere göre temmuzda ise, imalat PMI’ın 46,3’ten 46,1 seviyesine hafif gerileyerek imalat sektöründe daralma hızının hafif arttığına ve hizmet PMI’ın ise 54,4’ten 54 seviyesine hafif gerileyerek hizmet sektöründe büyümenin hafif yavaşladığına işaret etmesi bekleniyor. Bunun yanında, perşembe günü bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda GSYH büyüme öncü verisi takip edilecek. ABD’de bu yılın ilk çeyreğinde ülke ekonomisinin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda büyüme hızı %1,3 seviyesinden %2 seviyesine yukarı yönlü revize edilmişti, beklentiler ise %1,4 seviyesindeydi. Detaylara bakıldığında, yılın ilk çeyreğine ilişkin büyümede yukarı yönlü revizeye bakıldığında, tüketim harcamaları ve net ihracatta yukarı yönlü revize gözlenirken, konut dışı sabit yatırımlar ve federal hükümet harcamalarında aşağı yönlü revizyona gidilmişti. ABD ekonomisinin bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda büyüme hızının ise Fed’in faiz artışlarıyla sıkılaşan finansal koşulların etkisiyle %2’den %1,7 seviyesine yavaşlaması bekleniyor. Öte yandan, perşembe günü Fed’in önemli bir enflasyon göstergesi olarak takip ettiği yıllıklandırılmış çeyreklik bazda kişisel tüketim harcamaları (PCE) fiyat endekslerinin (çekirdek dahil) bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin öncü verileri açıklanacak. Yıllıklandırılmış çeyreklik bazda PCE fiyat endeksi, bu yılın ilk çeyreğinde %4,2’den %4,1 seviyesine hafif aşağı yönlü revize edilirken, çekirdek PCE fiyat endeksi de %5’ten %4,9 seviyesine hafif aşağı yönlü revize edilmişti. Cuma günü diğer yandan, Fed’in özellikle aylık bazdaki fiyat gelişmelerinin seyri kapsamında takip ettiği PCE deflatör (çekirdek dahil) haziran ayı verileri ile kişisel gelirler ve harcamalar haziran ayı verileri takip edilecek. Öncesinde açıklanan haziran ayına ilişkin manşet TÜFE’nin aylık bazda artış hızı %0,1’den %0,2 seviyesine beklentilerin (%0,3) altında hızlanırken, yıllık bazda %4’ten %3 seviyesine gerilemişti ve böylece Mart 2021’den bu yana en düşük seviyelerdeki seyrini sürdürmüştü, beklentiler ise %3,1 seviyesine gerilemesi yönündeydi. Gıda ve enerji fiyatlarını dışlayan çekirdek TÜFE’nin ise, haziranda aylık bazda artış hızı %0,4’ten %0,2 seviyesine beklentilerin (%0,3) üzerinde yavaşlarken, yıllık bazda da %5,3’ten %4,8 seviyesine gerilemişti ve böylece Ekim 2021’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşmişti, beklentiler ise %5 seviyesine gerilemesi yönündeydi. Haziranda PCE deflatörün aylık artış hızının %0,1’den %0,2’ye hızlanması ve yıllık bazda ise %3,8’den %3 seviyesine gerilemesi, çekirdek PCE deflatörün artış hızının ise aylık bazda %0,3’ten %0,2 seviyesine yavaşlaması ve yıllık bazda da %4,6’dan %4,2 seviyesine gelmesi bekleniyor. Haziranda kişisel gelirlerin aylık bazda artış hızının %0,4’ten %0,5 seviyesine hızlanması ve kişisel harcamaların aylık bazda artış hızının ise %0,1’den %0,4 seviyesine yükselmesi bekleniyor. Ayrıca haziran ayı dayanıklı mal siparişleri öncü verisi perşembe günü takip edilecek. Mayıs ayı dayanıklı mal siparişleri, aylık bazda % %1,8 oranında artış sergilemişti ve böylece yükselişini üçüncü aya taşımıştı. Detaylara bakıldığında, mayısta savunma dışı uçaklar ve parçalarının (%32,8 artış) siparişlerindeki belirgin artış, dayanıklı mal siparişlerinin yükselişinde belirleyici olmuştu. Bunun yanında, firmaların yatırım harcamalarının göstergesi olan hava araçları hariç savunma dışı sermaye malları siparişleri ise mayısta aylık bazda %0,7 artış kaydetmişti ve böylece son iki ayda yükselerek yatırımlarda toparlanmaya işaret etmişti. Haziranda ise öncü veriye göre dayanıklı mal siparişlerinin aylık %0,9 oranında artışla yükselişini yavaşlayarak sürdürmesi bekleniyor. Bunun yanında, istihdam piyasası verilerinden, perşembe günü haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları verisi izlenecek. Son açıklanan haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları, hafif artış beklentilerine karşın 237 bin kişi seviyesinden 228 bin kişi seviyesine gerileyerek son iki ayın en düşük seviyesinde gerçekleşmekle birlikte, tarihsel ortalamaların altında düşük seviyelerde seyretmişti ve iş gücü piyasasında sıkı görünüme işaret etmeyi sürdürmüştü. Öte yandan, tüketici güveni göstergelerinden yarın temmuz ayına ilişkin Conference Board tüketici güveni endeksi verisi ve cuma günü temmuz ayına ilişkin Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi nihai verisi takip edilecek. Haziran ayına ilişkin Conference Board tüketici güveni endeksi verisi, 102,5’ten 109,7 seviyesine yükselerek beklentilerin üzerinde gerçekleşmişti ve böylece Ocak 2022’den bu yana en yüksek seviyeye yükselmişti. Detaylara bakıldığında, haziranda tüketicilerin mevcut iş ve iş gücü piyasası koşullarına ilişkin değerlendirmelerini yansıtan cari koşullar endeksi, 148,9’dan 155,3 seviyesine yükselirken, geleceğe yönelik kısa dönemli değerlendirmelerini yansıtan beklentiler endeksi ise 71,5’ten 79,3 seviyesine yükselmişti. Ayrıca haziran ayında tüketicilerin, enflasyon beklentileri önümüzdeki 12 aylık dönemde ortalama %6,1’den %6 seviyesine hafif gerileyerek Aralık 2020’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşmekle birlikte yüksek seviyelerini korumuştu. Temmuz ayına ilişkin Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi öncü verisi ise, enflasyonda devam eden gevşemenin yanında iş gücü piyasasındaki istikrarlı seyrin etkisiyle 64,4’ten 72,6 seviyesine yükselerek beklentilerin belirgin şekilde üzerinde gelmişti ve böylece Eylül 2021’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı. Detaylara bakıldığında, temmuzda cari koşullar alt endeksi 69’dan 77,5’e yükselerek Ekim 2021’den bu yana en yüksek seviyede gerçekleşirken, beklentiler alt endeksi ise 61,5’ten 69,4’e yükselerek son iki yılın en yüksek seviyesinde kaydedilmişti. Ayrıca tüketicilerin bir yıl sonrasına ilişkin yıllık enflasyon beklentileri Mart 2021’den bu yana en düşük seviye olan %3,3’ten %3,4 seviyesine hafif yükselirken, uzun vadeli yıllık enflasyon beklentileri de %3’ten %3,1 seviyesine hafif yükselmişti. Ayrıca konut piyasası verilerinden, yarın mayıs ayı S&P/Case-Shiller 20 Kent Konut Fiyat Endeksi, çarşamba günü haziran ayı yeni konut satışları ile perşembe günü satış sözleşmesi yapılmış fakat tapu devri henüz gerçekleşmemiş konut sayısını gösteren haziran ayı bekleyen konut satışları verileri takip edilecek. Nisan ayında S&P/Case-Shiller 20 Kent Konut Fiyat Endeksi, aylık bazda %0,9 artış sergilerken, yıllık bazda ise düşüş hızı %1,1’den %1,7 seviyesine yükselmişti ve böylece düşüşünü ikinci aya taşımıştı. Yeni konut satışları ise mayısta aylık hafif düşüş beklentilerine karşın %12,2 artış sergilemişti ve art arda üçüncü ayda yükseliş kaydetmişti. Bekleyen konut satışları ise, mayıs ayında aylık %2,7 gerileyerek düşüşünü üçüncü aya taşımıştı. Mayısta ise S&P/Case-Shiller 20 Kent Konut Fiyat Endeksinin aylık artış hızının %0,9’dan %0,7 seviyesine yavaşlaması ve yıllık bazda ise düşüş hızının %1,7’den %1,4 seviyesine yavaşlamakla birlikte düşüşünü üçüncü aya taşıması bekleniyor. Haziranda yeni konut satışlarının ise aylık %5,4 oranında, bekleyen konut satışlarının ise %0,5 oranında gerilemesi bekleniyor.
- Avrupa tarafında ise, piyasaların odak noktasında perşembe günü ECB’nin faiz kararı ve ECB Başkanı Lagarde’ın konuşması olacak. ECB, geçen ayki toplantısında faizleri beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puan artırmakla birlikte faiz artışlarına devam sinyali vermişti. Bunun yanında, Banka bilançosuna ilişkin olarak Varlık Satın Alma Programı (APP) kapsamındaki yeniden yatırımlara temmuz ayında devam edilmeyeceği bildirilmişti. Ayrıca ECB’nin yeni makroekonomik projeksiyonlarına göre, büyüme tahminleri aşağı çekilirken, enflasyon tahminleri yukarı yönlü revize edilmişti. ECB Başkanı Lagarde ise, fiyat baskılarının yüksek kalmaya devam ettiğini belirterek faiz artırımlarını durdurmayı düşünmediklerini ve temmuz ayında faiz artırımının çok olası olduğunu vurgulamıştı. Piyasalarda ise ECB’nin bu haftaki toplantısında faizleri 25 baz puan artırılmasına neredeyse kesin gözle bakılıyor. Ayrıca bugün bölgede son ekonomik görünüme ilişkin bilgi verecek olan temmuz ayı HCOB imalat ve hizmet sektörleri öncü PMI verileri takip edilecek. Bölge genelinde haziranda imalat PMI’lar 50 eşik seviyesinin altında daralma bölgesindeki seyirlerini sürdürmüştü. Bu kapsamda imalat PMI’lar, haziranda Almanya’da 43,2’den 40,6’ya, Euro Bölgesi’nde 44,8’den 43,4’e ve İngiltere’de 47,1’den 46,5’e gerileyerek imalat sektöründe daralmanın hızlandığına işaret ederken, Fransa’da ise 45,7’den 46’ya hafif yükselerek imalat sektöründe daralmanın hafif yavaşladığına işaret etmişti. Haziranda hizmet PMI’lar ise, Fransa’da büyüme bölgesinden daralma bölgesine geçerken diğer bölgelerde ise düşüş kaydederek hizmet sektöründe büyümenin yavaşladığına işaret etmişti. Buna göre haziranda hizmet PMI’lar, Fransa’da 52,5’ten 48’e gerileyerek daralma bölgesine geçerken, Almanya’da 57,2’den 54,1’e, Euro Bölgesi’nde 55,1’den 52’ye ve İngiltere’de ise 55,2’den 53,7’ye gerileyerek hizmet sektöründe büyümenin yavaşladığına işaret etmişti. Öncü verilere göre, temmuzda ise bölgede imalat PMI’ların daralma bölgesindeki seyirlerini sürdürmesi beklenirken, hizmet PMI’ların da Fransa hariç büyüme bölgesinde kalması bekleniyor. Bunun yanında, Almanya’da imalat, inşaat, toptan ve perakende ticaret sektörlerinde faaliyet gösteren firmaların, ekonomide mevcut ve gelecek 6 aylık döneme yönelik değerlendirmelerini yansıtan IFO iş dünyası endeksi temmuz ayı verisi yarın açıklanacak. IFO iş dünyası endeksi haziran ayında küresel çapta faiz oranlarındaki artışların talep üzerindeki baskılayıcı etkisi ve Çin’deki yavaşlama nedeniyle yeni siparişlerin düşüşüyle 91,5’ten 88,5 seviyesine gerileyerek beklentilerin üzerinde düşüş kaydetmişti ve böylece aralık ayından bu yana en düşük seviyede gerçekleşmişti. Detaylara bakıldığında, cari koşullar endeksi 94,8’den 93,7’ye gerilerken, beklentiler endeksi ise 88,3’ten 83,6’ya daha sert gerilemişti. Endeksin temmuzda da 88 seviyesine gerileyerek düşüşünü sürdürmesi bekleniyor. Öte yandan, tüketici güveni göstergelerinden cuma günü Euro Bölgesi’nde temmuz ayına ilişkin tüketici güveni nihai verisi ve perşembe günü Almanya’da ağustos ayına ilişkin GfK tüketici güveni verisi takip edilecek. Euro Bölgesi’nde temmuz ayına ilişkin tüketici güveni öncü verisi, -16,1 seviyesinden -15,1 seviyesine kısmi toparlanarak Şubat 2022’den bu yana en yüksek seviyede gerçekleşmekle birlikte, ECB’nin faiz artışlarına devam etmesinin etkisiyle negatif bölgedeki zayıf seyrini sürdürmüştü. Almanya’da temmuz ayına ilişkin GfK tüketici güveni verisi ise, hafif yükseliş beklentilerine karşın -24,4’ten -25,4 seviyesine hafif gerilemişti ve böylece art arda sekiz aylık toparlanmayı sonlandırmıştı. Detaylara bakıldığında, tüketici güvenindeki düşüşte, tüketicilerin ekonomik durum ve gelir beklentilerindeki düşüşlerin etkili olduğu gözlenmişti. Bununla birlikte tüketici güveninin, ECB’nin faiz artışlarına devam etmesinin etkisiyle negatif bölgedeki zayıf seyrini sürdürmesi bekleniyor. Diğer yandan, ECB’nin para politikasına da yön verecek olan enflasyon verilerinden, cuma günü Almanya’da temmuz ayı öncü TÜFE verisi takip edilecek. Almanya’da manşet TÜFE aylık bazda mayıs ayında enerji ve gıda fiyatlarındaki gerilemenin etkisiyle %0,1 oranında düşüşün ardından haziranda aylık %0,3 artışla beklentilerin (%0,2 artış) üzerinde artış sergilemişti, yıllık bazda ise %6,1’den %6,4 seviyesine yükselmişti, beklentiler ise %6,3 seviyesine yükselmesi yönündeydi. Temmuzda ise manşet TÜFE aylık bazda artış hızının bir önceki aya benzer şekilde %0,3 seviyesinde gerçekleşmesi ve yıllık bazda ise %6,4’ten %6,2 seviyesine hafif gerilemesi bekleniyor. Cuma günü ayrıca Fransa’da bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin GSYH büyümesi öncü verileri açıklanacak. Fransa ekonomisi, geçen yılın son çeyreğinde %0 oranında büyümeyle durağan seyretmenin ardından, bu yılın ilk çeyreğinde %0,2 oranında büyüme kaydetmişti. Ülke ekonomisinin bu yılın ilk çeyreğinde ise çeyreklik bazda büyüme hızının %0,2’den %0,1 seviyesine yavaşlaması bekleniyor.
- Asya tarafında ise, cuma günü Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) faiz kararı takip edilecek. BOJ, geçen ayki toplantısında beklentilerle uyumlu olarak politika faiz oranını -%0,10 seviyesinde ve 10 yıllık tahvil getirisi hedefini de %0 civarında koruyarak ultra gevşek para politikasını sürdürmüştü. Banka, ayrıca getiri eğrisi kontrolü politikası kapsamında belirlenen 10 yıllık devlet tahvili için hedef bandın %0,50’lik üst sınırında değişikliğe gitmemişti. Banka, aşırı düşük faiz oranlarını ve enflasyonun bu yıl içerisinde yavaşlayacağı tahminini koruyarak kırılgan ekonomik toparlanmayı desteklemeye odaklandığını belirtmişti. Geçen hafta BOJ Başkanı Ueda, Banka’nın enflasyon hedeflemesine dair yönlendirmesini değiştirmeden parasal gevşemeden vazgeçmeyeceği sinyalini vermişti. Ueda, enflasyonun %2’lik hedefe sürdürülebilir şekilde henüz ulaşmayacağı yönündeki varsayımlarının değişmemesi halinde, para politikasına ilişkin genel yaklaşımın, yani gevşeme politikalarının da değişmeyeceğini belirtmişti. Bu kapsamda, BOJ’un bu haftaki toplantısında politika faizini sabit tutması bekleniyor.
Yurt içinde ise, yarın temmuz ayına ilişkin sektörel ve reel sektör güven endeksleri ile kapasite kullanım oranı verileri ve cuma günü ise temmuz ayı ekonomik güven endeksi ve haziran ayı dış ticaret dengesi verisi takip edilecek. Öte yandan, perşembe günü TCMB’nin geçen haftaki PPK toplantısına ilişkin özeti yayınlanacak. Ayrıca perşembe günü TCMB tarafından yılın üçüncü Enflasyon Raporu yayınlanacak. Yılın üçüncü Enflasyon Raporu’nda TCMB’nin yıl sonu TÜFE tahmini ve enflasyon patikası takip edilecek ve TCMB Başkanı Erkan’ın sunumunda vereceği mesajlar izlenecek.
- Sektörel güven endeksleri haziran ayında karışık görünüm sunmayı sürdürmüştü. Haziranda mevsim etkilerinden arındırılmış bazda hizmet ve perakende ticaret sektörleri ile reel kesim güven endeksleri artarken, inşaat sektörü güven endeksi ise gerilemişti. Haziranda güven endekslerinin aylık bazda seyrine baktığımızda, perakende ticaret sektörü %0,9, hizmet sektörü güven endeksi %0,6 ve reel kesim güven endeksi %0,6 artış sergilerken, inşaat sektörü güven endeksi %3,5 ve tüketici güven endeksi ise %6,5 düşüş kaydetmişti. Reel kesim güven endeksi alt endekslerinden gelecek üç aydaki ihracat siparişleri şubatta %8,7’lik gerilemeyle Nisan 2021’den bu yana en sert düşüşün ardından martta depremlerin sanayi üzerinde devam eden olumsuz etkilerine karşın aylık %4,7 artışla kısmi toparlanmıştı, nisanda da %4,2 artışın ardından mayısta %3,3 artışla toparlanmasını kısmi yavaşlayarak sürdürmüştü. Gelecek üç aydaki ihracat siparişleri endeksi haziranda ise aylık bazda %0,8 gerileyerek kısmi zayıflama sergilemişti, bununla birlikte Nisan 2022’den bu yana en yüksek seviyelerdeki seyrini sürdürmüştü. Yatırımlara dair izlediğimiz diğer bir gösterge olan sabit sermaye yatırım harcamaları aylık bazda dört aylık yükselişin ardından mayısta aylık %4,4 düşüşle kısmi zayıflama kaydetmişti, haziranda aylık %0,2 oranında sınırlı gerileyerek düşüşü önemli ölçüde hız kesmişti, bununla birlikte tarihsel ortalamasının üzerindeki seyrini sürdürmekteydi. Arındırılmış kapasite kullanım oranı haziranda tüketim ve yatırım malları imalatı öncülüğünde ara malı imalatı kapasite kullanım oranındaki yükselişin de etkisiyle 0,3 puanlık artışla %76,6 seviyesine yükselerek son üç aydır artış kaydetmişti ve son dokuz ayın en yüksek seviyesinde gerçekleşmişti, bununla birlikte 2022 yılı ortalamasının altındaki seyrini sürdürmüştü.
- Güven endekslerinin alt kalemleriyle hesaplanan ekonomik güven endeksi ise haziran ayında 103,69’dan 101,12’ye gerilemişti ve bununla birlikte 100 iyimserlik eşik değerinin üzerindeki seyrini üçüncü aya taşımıştı.
- Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan haziran ayına ilişkin öncü dış ticaret verilerine göre, ihracat aylık bazda mayısta %12,2 artışla 21,7 milyar USD seviyesine yükselmesinin ardından haziranda aylık %3,5 oranında kısmi düşüşle 20,9 milyar USD seviyesine gerilemişti. Aylık ihracat martta ise %26,9 oranında artışla 23,6 milyar USD seviyesine yükselerek rekor seviyede gerçekleşmişti, 2022 yılında ise aylık ortalaması 21,2 milyar USD seviyesinde kaydedilmişti. İthalat ise mayısta aylık %21,8 oranında güçlü artışla 34,2 milyar USD seviyesine yükselerek yeni bir rekor seviyeye ulaşmasının ardından haziranda aylık %23,1 oranında belirgin düşüşle 26,3 milyar USD seviyesine gerilemişti. İthalatta 2022 yılı aylık ortalaması 30,3 milyar USD seviyesindeydi. Haziranda ihracattaki düşüşte Bayram tatili nedeniyle yaşanan iş günü kaybının etkili olduğu değerlendirilmişti, ithalattaki düşüşte, özellikle altın ithalatındaki belirgin düşüş ve enerji ithalatındaki görece daha sınırlı düşüş etkili olmuştu. Haziranda dış ticaret açığı ise aylık %56,9 oranında düşüşle 12,5 milyar USD’den 5,4 milyar USD seviyesine gerilemişti, 2022 yılında aylık ortalama dış ticaret açığı 9,1 milyar USD seviyesindeydi, aylık dış ticaret açığı rekor seviyeye ise 14,3 milyar USD ile ocak ayında ulaşmıştı. Dış ticaret verilerine 12 aylık kümülatif bazda bakıldığında ise, ihracat 254,3 milyar USD’den 251,9 milyar USD seviyesine gerilerken (kümülatif ihracat rekor seviyeye 256 milyar USD seviyesiyle ocak ayında ulaşmıştı), ithalat ise mayıs ayındaki rekor seviye olan 376,5 milyar USD’den 371,2 milyar USD seviyesine gerilemişti. Dış ticaret açığı da 122,2 milyar USD’den 119,4 milyar USD seviyesine gerilemişti. Enerji ithalatı aylık bazda mayısta aylık %7,3 artışın ardından haziranda aylık %17 düşüşle 4,4 milyar USD seviyesine gerilerken, altın ithalatı ise mayısta aylık %106,8 oranında sert artışla 3,1 milyar USD seviyesine yükselmesinin ardından haziranda %27 düşüşle 2,2 milyar USD seviyesine gerilemişti.
ŞİRKET HABERLERİ
Arçelik (ARCLK, Nötr): 2023’ün 2. çeyrek finansallarına göre, Arçelik’in ana ortaklık net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %90,2 artışla 492mn TL olmuştur. Bizim beklentimiz 851mn TL, piyasa beklentisi ise 852mn TL idi. Tahminimizdeki sapmada diğer faaliyetlerden gelir beklentimize karşın gider kaydedilmesi etkili olmuştur. Şirket’in 2Ç2023 satış gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre %45,3 artışla 46.948mn TL olmuştur. Yurtiçindeki güçlü adetsel büyüme, fiyat artışları, TL’deki değer kaybı ve inorganik gelir katkısı satış gelirlerinde etkili olan faktörlerdir. Türkiye’de toptan ve perakende satışlar güçlü gerçekleşirken, uluslararası pazarda talepte sürekli düşüş yaşanmıştır. 2. çeyrek satışlarının %39,2’sini oluşturan yurtiçi satışlar yıllık %89 oranında artış kaydederken, yurtdışı satışlar %26,5 oranında yükselmiştir. Yurtdışı satışlardaki artışın 22,7 puanı kur etkisinden kaynaklanırken, organik daralmanın 3 puan olumsuz etkisi olmuştur. Yurtdışı satışlardaki artışın 6,7 puanı ise şirket satın alımlarından (Indesit International JSC, Whirlpool RUS LLC, Asogem satın alımı) kaynaklanmaktadır. Brüt kar %56,7 artışla 14.998mn TL olurken, brüt kar marjı 2,3 puan yükselişle %31,9 olarak gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler ise %38,4 artışla 11.081mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden net giderler 281mn TL’yi göstermiştir. (2Ç2022 diğer faaliyetlerden net gelirler 361mn TL idi.) Diğer faaliyetlerden gider yazılmasında temel ekten vade farkı giderlerinin yüksek seviyede gerçekleşmesi olmuştur. Bu gelişmeler neticesinde faaliyet karı %89,4 artışla (brüt kar marjındaki iyileşme ve faaliyet giderlerindeki artışın ciro artışından daha düşük olmasına bağlı olarak) 3.636mn TL olmuştur. 2Ç2023 FAVÖK’ü %113,9 artışla 5.006mn TL’yi (Piyasa Beklentisi: 4.960mn TL) göstermiştir. FAVÖK marjı ise 3,4 puan artışla %10,7 olmuş ve son 9 çeyreğin en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Yatırım faaliyetlerinden net 2mn TL gelir, özkaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlardan da net 14mn TL gider yazılmıştır. Finansman tarafında ise net giderler 2.497mn TL olmuştur. 443mn TL’lik vergi gideri sonrasında, ana ortaklık net dönem karı geçen sene 2. çeyreğe göre %90,2 artarak 492mn TL’ye yükselmiştir.
Şirketin 6 aylık net dönem karı 1.566mn TL ile 2022’nin aynı döneminin %10 üzerinde gerçekleşmiştir.
Şirket 2023 yılı beklentilerinde değişikliğe gitmiştir. 2023 yılında Türkiye cirosunun yaklaşık %60 artması beklenmektedir (Önceki:%+45). Uluslararası cironun ise %±2 değişebileceği öngörülmektedir (Önceki:%+6). FAVÖK marjının %10,5 civarında gerçekleşmesi öngörülürken (Önceki %10), net işletme sermayesinin ciroya oranın beklentisi %25’in altı düzeyindedir (Önceki:%23-25). Yatırım harcamaları beklentisi ise 300mn EUR ile değişmemiştir.
Yapı Kredi Bankası (YKBNK, Nötr): Yapı Kredi Bankası’nın 2Ç2023’deki net dönem karı bir önceki çeyreğe göre %9,2 oranında düşerek 11.476mn TL’ye gerilemiş ve piyasa beklentisi olan 11.421mn TL’ye yakın gerçekleşmiştir. Bizim beklentimiz ise 11.066mn TL idi. Net faiz gelirleri %45 oranında daralırken, ücret ve komisyon büyümesi %28 olmuştur.
İkinci çeyrek karı sonrasında Banka’nın 1Y2023 net dönem karı %25,7 oranında artarak 24.116mn TL’ye çıkmıştır.
Yapı Kredi Bankası 2023 yılı beklentilerini de güncellemiştir. Buna göre; Banka ücret ve komisyon büyümesini “>%60″tan, “>%90″a, gider büyümesi de ”
SEKTÖR HABERLERİ
Bankacılık: Resmi Gazete’de yer alan karara göre Kur Korumalı Mevduat hesapları için zorunlu karşılık oranı tüm vadelerde yüzde 15 oldu. Düzenlemeyle sistemden yaklaşık 450 milyar TL’lik likidite çekilecek. (Kaynak: Bloomberght)
Sermaye Piyasası Kurulu, Asce Gayrimenkul Yatırım Ortaklığının pay başına 12,60 liradan halka arz başvurusunu onayladı. Diğer yandan Kurul, Smart Güneş Enerjisi Teknolojileri’nin ve Seyitler Kimya’nın bedelsiz sermaye artırımı başvurusunu onaylamıştır. Son olarak Bisküvi’nin* 342mn TL’den 369,3mn TL’ye sermaye artırımı da onaylanmıştır.
*Birleşme nedeniyle yapılacak olup, Biskot Bisküvi Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ ile Ülker Çikolata Sanayi AŞ’nin diğer ortaklarına verilecektir.
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Ral Yatırım Holding (RALYH): Şirket’in Bağlı Ortaklıklarından Ral Yapı Mühendislik A.Ş., T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından düzenlenen ”Iğdır İli Merkez İlçesi Baharlı Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi Meydan Düzenlemesi ve 3 Adet Ticari Birim, 1 Adet Millet Kıraathanesi İnşaatı İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi” ihalesine katılmıştır. Şirket, 277,3mn TL teklif sunarak katılımcılar arasında 2. en düşük teklifi vermiştir. Teklif değerlendirme aşamasındadır.
Rubenis Tekstil (RUBNS): Şirket ürün satışları kapsamında yurtiçinde 5 farklı şirket ile toplam 60,8mn TL (KDV dahil) tutarlı iplik satış sözleşmesi imzalamıştır. Yapılan bu anlaşmalara bağlı olarak sözleşme bedellerinin tamamı müşterilerden ön ödemeli olarak nakden tahsil alınmış olup iplik sevkiyatlarına başlandığı açıklanmıştır.
Trabzonspor (TSPOR): Şirket ile Papara Elektronik Para A.Ş. arasında geniş kapsamlı bir reklam ve sponsorluk anlaşması imzalanmıştır. Yapılan anlaşmaya göre, Şirket ile Papara Elektronik Para A.Ş. birlikte finansal ürünler geliştirecektir. Papara Elektronik Para A.Ş “Trabzonspor Logolu Papara Kart” ihraç etme, A Takımının giydiği resmi kıyafetlerde görünürlük, stadyum içi ve dışındaki mecralarda marka bulundurma, sosyal medya ve dijital işbirlikleri gibi hakların sahibi olmuştur. Yapılan anlaşma 2023-2024 sezonunu kapsamakta olup, Papara Elektronik Para A.Ş., işbu anlaşma karşılığında Şirket’e 2mn EUR + KDV peşin ödeme yapacaktır.
Yeo Teknoloji Enerji (YEOTK): Şirket ve Gürcistan’da mukim bir firma ile oluşturulan İş Ortaklığı, JSC Georgian State Electric System (GSE-Ulusal Elektrik Şebekesi İşletmecisi) tarafından düzenlenen ve Gürcistan’da yapılması planlanan Idliani Gaz İzoleli Trafo Merkezi’nin anahtar teslim kurulması (dizayn, mühendislik, elektrik, inşaat, mekanik, tedarik, montaj, test ve devreye alma) ihalesini kazanmıştır.
Şirket payının %80 olduğu ve USD karşılığı 33mn + KDV olan projenin ihale bedeli 904,2mn TL’dir.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi