SABAH STRATEJİSİ
ABD on yıllık tahvil faizindeki yükselişle borsalarda başlayan kar realizasyonları bu haftaya taşınıyor. Ancak kar satışlarının sınırlı kalmaya devam ettiğini izliyoruz. Bu sabah %1,40’a dayanan ABD on yıllık tahvil faizindeki yükseliş ekonomilerdeki toparlanma beklentilerini içerdiği için borsalarda net bir negatif tepki yok. Cuma günü %0,2 oranında değer kaybeden S&P500 endeksi bu sabah da bu seviyeye yakın düşüşte. MSCI Asya Pasifik endeksi ise yatay. Diğer yandan, emtialardaki agresif fiyatlamalar da bir taraftan sürüyor. MSCI Asya Pasifik Materyal endeksi son on yılın en yükseğinde. Emtialardaki agresif yükseliş yurtiçinde enflasyonda yukarı yönlü riskleri de beraberinde getiriyor ki TCMB uzun müddet sıkı duruş mesajlarıyla birlikte bankacılık hisselerindeki güçsüzlük devam edebilir. Bu kapsamda, Fitch’in Türkiye’nin not görünümünü durağana iyileştirmesi BIST100 endeksini 1.578 – 1.582 zirvesine kadar taşıyabilir ancak bu direnç bölgesinin geçilemeyeceğini düşünüyoruz ki yurtdışında tahvil faizlerindeki yükseliş en azından borsalardaki toparlanmayı engelliyor.
MAKROEKONOMİ
Geçen hafta yurt içinde açıklanan önemli veriler ve gelişmelere baktığımızda;
Net uluslararası yatırım pozisyonu (UYP) geçen sene son çeyrekte -372,8 milyar USD’den -402,9 milyar USD’ye yükseldi. Bu değişimde varlıklarda 16,8 milyar USD’lik artışa karşın, yükümlülük tarafının ise yaklaşık 47 milyar USD artması etkili oldu. Geçen sene sonu rakamlarına göre karşılaştırıldığında ise varlıkların 12,8 milyar USD azaldığını ve yükümlülüklerin 43,7 milyar USD arttığını görmekteyiz.
Geçen hafta Fitch Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmesini yayınladı ve not görünümünü negatiften durağana güncelledi. Fitch, ortodoks politikalara dönülmesini yakın vadeli dışsal riskleri azaltmada olumlu olarak değerlendirmekte. Para politikasının sıkılaştığı ve uluslararası rezervlerin stabilize hale geldiği ve TL’nin kasımdan bu yana değerlendiği vurgulanmakta. Yeni yönetim ile para politikasının sadeleşmesine, reel politika faizinin artmasına ve ekonomi yönetimince hızlı kredi büyümesini dizginlemek adına önceki düzenlemelerin geri alınmasına vurgu yapılmakta. Brüt döviz rezervlerinin (altın dahil) yükseldiği fakat net uluslararası rezervlerin halen düşük olduğu vurgulanmakta. Olumlu noktalar olarak ise BB notlu ülkelere göre ise düşük hükümet ve hanehalkı borçları, büyük ve farklılaşmış canlı bir özel sektörün olması ve iş yapma kolaylığı endeksindeki yeri gösterilmekte. Olumsuz noktalar olaraksa zayıf dış finansman, yüksek enflasyon, artan dolarizasyon ve jeopolitik riskler gösterilmekte. Fitch’in Türkiye ekonomisine dair projeksiyonlarına baktığımızda bütçe açığı/GSYH’nin yıl sonunda %4,1’e düşeceği, enflasyonun %11’e gerileyeceği tahmin edilmekte. 2020 yılı büyümesinin %1,4 olacağı, sene sonu tahminleri ise ekonominin %5,7 büyüyeceği yönünde. Cari açık/GSYH oranının ise azalan altın ithalatı, yavaşlayan iç talep ve sıkı para politikası ile %2,9’a gerileyeceği tahmin edilmekte. Ayrıca kredi büyümesinde yavaşlama olduğu bu durumun dezenflasyonist sürece ve cari açıktaki azalmaya katkıda bulunacağı da raporda yer almakta.
Geçen hafta yurt dışında açıklanan önemli verilere baktığımızda;
Küresel ölçekte şubat ayı PMI öncü verileri izlendi. AB genelinde kısıtlamalarla gerileyen hizmet PMI ve güçlü imalat PMI verileri görünümü devam etmekte. Şubat ayı öncü verilerine göre hizmet PMI 45,4’ten 44,7’ye geriledi. İmalat PMI’da 54,8’den 57,7’ye yükselerek 36 ayın en yükseğinde. Bileşik PMI ise 47,8’den 48,1’e yükselmiş oldu. Raporda aşı gelişmelerinin beklentileri olumlu etkilediği, arz kısıntılarının ise fiyatlara baskı yapmakta olduğu vurgulanmakta. En büyük ticaret ortaklarımızdan Almanya’da da Euro Bölgesi’ne benzer görünüm vardı. Hizmet PMI son 9 ayın en düşüğüne inerken, imalat PMI 36 ayın en yükseğinde. İngiltere’de ise hizmet PMI daralma bölgesinde kalmasına rağmen genişleme bölgesine yaklaştı. İmalat PMI ise 54,1’den 54,9’a yükseldi ama üretim endeksi Brexit’in yarattığı koşullar nedeniyle düştü. Raporda imalat sektöründeki yükselmeye rağmen Brexit ile alakalı ihracattaki azalma ve tedarik zincirindeki sorunların var olduğu ve beklentilerin ise olumlu yönde olduğu vurgulanmakta. ABD’de aşıya dair gelişmeler ve teşvik paketine dair olumlu beklentiler PMI anketlerine olumlu yansıdı ve ilk çeyrek ekonomik büyüme açısından olumlu sinyal vermekte.
Yurt dışı veri takvimine baktığımızda;
ABD’de bu hafta salı günü Powell’ın Senato’nun Bankacılık Komitesi’nde yapacağı sunumu ve teşvik paketine ilişkin gelişmeler izlenecek. Sunumda enflasyona, varlık alımlarına ve teşvik paketine ilişkin Powell’ın ifadeleri izlenecek. Perşembe günü ise ocak ayı dayanıklı tüketim malları siparişler verisi izlenecek. Geçen ay veri aylık %0,2 artmıştı. Perşembe günü geçen senenin son çeyreğine ilişkin revize GSYH rakamı, cuma günü Fed’in enflasyon göstergesi olarak baktığı çekirdek PCE deflatör verileri takip edilecek. Önceki açıklanan veriye göre ABD son çeyrekte yıllıklandırılmış çeyreklik bazda GSYH %4 büyüdü. ABD ekonomisi, 2020 yılının tamamında ise %3,5 oranında daralarak 1946’dan bu yana en sert gerilemeyi kaydetti. Tüketici güveninin seyrine yönelik ise bu hafta salı günü şubat ayı Conference Board ve cuma günü şubat ayı nihai Michigan tüketici güven endeksi izlenecek. Michigan tüketici güveninde öncü veride cari duruma ilişkin sınırlı azalma görürken, beklentilere ilişkin endekslerde sınırlı artış görmüştük. Tüketici güveni salgın öncesine göre oldukça düşük düzeyde stabil seyrini devam ettirmekte. Aşılama süreci ve teşvik paketindeki gelişmeler önümüzdeki dönemde tüketici güveninde belirleyici olacaktır. Perşembe günü ise haftalık işsizlik maaşı başvuraları izlenecek. Son verilere göre yeni işsizlik maaşı başvuruları 861 bin kişi seviyesine yükselerek son 1 ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Avrupa’da ise tüketici ve yatırımcı güvenine ilişkin anketler ve yılın son çeyreğine ilişkin nihai GSYH büyüme verileri izlenecek. Pazartesi günü Almanya şubat ayı Ifo iş dünyası endeksi ve perşembe günü GfK tüketici güveni ve Euro Bölgesi nihai tüketici güveni verisi takip edilecek. Verilerde aşılama sürecinin yavaş olması, kısıtlamaların halen sürmesi gibi faktörler nedeniyle çok fazla değişim beklenmiyor. Çarşamba günü Almanya’nın yılın son çeyreğine ilişkin nihai GSYH verisi ve perşembe günü de Euro Bölgesi nihai enflasyon verileri izlenecek. Ocak ayı öncü enflasyon verilerine göre TÜFE yıllık %0,9 artarak deflasyonist bölgeden çıktı. Buna aylık %3,8 artan enerji fiyatları katkı sunarken işlenmemiş gıda fiyatları da aylık %1,1 artışla katkı sunmuştu. Her ne kadar enflasyonda artış olsa da bunların çoğunluğu Almanya’daki KDV indiriminin sona ermesi gibi geçici faktörlere bağlanmakta. Nihai veride herhangi bir değişiklik beklenmiyor.
Asya veri takvimine baktığımızda perşembe günü Güney Kore Merkez Bankası faiz kararı izlenecek. Herhangi bir değişiklik beklenmese de ocak ayında işsizlik rakamının 1999 Asya Krizinden bu yana en yüksek rakama çıkmasını dikkate alabileceği konuşulmakta. Çarşamba günü ise Yeni Zelanda Merkez Bankası faiz kararı beklenecek. Cuma günü ise Japonya’da ocak ayına ilişkin sanayi üretimi ve perakende satışlar verisi izlenecek.
Yurt içi veri takvimine baktığımızda;
Yurt içinde ise bugün şubat ayı sektörel güven endeksleri ve ocak ayına ilişkin gelen yabancı turist sayısı, perşembe günü şubat ayı ekonomik güven endeksi ve cuma günü ocak ayı resmi dış ticaret verileri takip edilecek. Ayrıca perşembe günü TCMB’nin geçen haftaki PPK toplantısına ilişkin özeti ve cuma günü de Hazine’nin mart ayı 3 aylık iç borçlanma stratejisi izlenecek.
Ocak ayında mevsimsellikten arındırılmış hizmet sektörü güven endeksi kısıtlamalara rağmen beklentilere ilişkin alt endekslerin yükselmesiyle 99’dan 101,9’a yükselirken, perakende ticaret güven endeksi 108,7’den 108,5’e, sıkılaşan finansal koşullarla inşaat sektörü güven endeksi 88,8’den 84,2’ye geriledi. TL varlıkları destekleyici piyasa dostu adımların sürdürülmesi ve olumlu aşı haberlerinin de desteğiyle geleceğe yönelik olumlu beklentilerle, mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi iyimserlik seviyesi olan 100’ün üstünde açıklanmaya devam etmekte. Arındırılmış KKO mayıs ayından bu yana artışını sürdürüyor ve 75,4’ten 75,6’ya yükselerek salgın öncesi seviyelerine yakınsamaya devam etmişti. Ekonomik güven endeksi ise 94,7’den 96,2’ye yükselmişti.
Aralık ayında yabancı gelen sayısı aylık düşüşünü sürdürerek yaklaşık 700 bin kişiye inmişti. 2020 yılının genelini 2019 yılı ile karşılaştırdığımızda gelen yabancı sayısı salgının da etkisiyle 45,1 milyondan 12,7 milyona gerileyerek %71,7 düşük kaldı ve gelen yabancı sayısının düşük olmasıyla azalan hizmet gelirleri sonucu salgın sonrası cari denge baskı altında kaldı. İlgili veri öncesi takip ettiğimiz DHMİ dış hat yolcu sayısında ise ocak ayında aylık %3,45 azalma gördük. Geçen aya göre aylık azalma trendi devam etse de en azından aylık düşüş hızı azalmakta.
Hazine bugün altın tahvili ve kira sertifikası ve 5 yıl vadeli TLREF’e endeksli devlet tahvili ihraç edecek. Hazine’nin şubat ayında şu ana kadar yaklaşık toplam borçlanması 26,4 milyar TL oldu, iç borçlanma stratejisine göre bu ay 45,4 milyar TL borçlanacağını bildirmişti.
ŞİRKET HABERLERİ
Akçansa (AKCNS, Nötr): Akçansa 4Ç2020’deki ana ortaklık net dönem karı yıllık %92,2 oranında artarak 41,4mn TL’ye çıkmıştır. Bizim beklentimiz Şirket’in bu çeyrekte 60mn TL kar elde etmesi yönündeyken, piyasanın ortalama kar beklentisi 52mn TL idi. Faaliyet giderlerinin ve esas faaliyetlerden diğer net giderlerin beklentilerimizin üzerinde gerçekleşmesi tahminimizdeki sapmada ana faktörler olmuştur. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 589,7mn TL gerçekleşerek yıllık %31,8 oranında artarken, yurtiçi satışlar %31,0, yurtdışı satışlar ise %38,8 oranında artarak sırasıyla 363,6mn TL ve 229mn TL’ye yükselmişlerdir. Maliyetler ise aynı dönemler itibarıyla %24,3 oranında artmış ve 482,2mn TL’ye çıkmıştır. Bunun sonucunda brüt kar %81,4 oranında artarak 4Ç2020’de 107,5mn TL’ye ulaşırken, brüt kar marjı %18,2 ile geçen yılın son çeyreğinin yaklaşık 5 puan üzerinde gerçekleşmiştir. Faaliyet giderleri de yıllık %26,5 oranında artış kaydetmiş ve 4Ç2020’de 33,9mn TL olmuştur. FAVÖK ise 4Ç2020’de 99,5mm TL ile (piyasanın ortalama beklentisi 107mn TL) yıllık %73,9 oranında artarken, FAVÖK marjı 4,1 puan artarak %16,9 olmuştur. Diğer yandan, Şirket bu çeyrekte 12,7mn TL net finansman gideri yazmıştır. Şirket’in net borcu çeyreksel bazda 54,8mn TL azalarak 289mn TL’ye gerilerken, net borç / FAVÖK (yıllık) oranı 1,0x ile düşük oranda kalmaya devam etmiştir.
Dördüncü çeyrek karı sonrasında Akçansa’nın 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı bir önceki yıla göre %52,9 oranında artarak 115mn TL’ye çıkmıştır.
Brisa Bridgestone (BRISA, Pozitif): Şirket’in 4Ç2020 net dönem karı 227,3mn TL olmuştur. Piyasa beklentisi şirketin 173mn TL net dönem karı açıklaması yönündeydi. Şirket 4Ç2019’da 39,7mn TL net dönem karı kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri 4. çeyrekte 2019’un aynı dönemine göre %41,2 oranında artmış ve 1.410mn TL olarak gerçekleşmiştir. Satış maliyetleri %32,5 oranında artan şirketin brüt karı %60,4 oranında artmış ve 497,6mn TL olmuştur. Brüt kar marjı ise 4,2 puan artarak %35,3 olmuştur. Operasyonel giderleri %19,5 oranında artan şirket, diğer faaliyetlerden 8,1mn TL gelir ve 10,5mn TL’lik diğer kazanç kaydetmiştir. Bunlara bağlı olarak, esas faaliyet karı 2019’un aynı dönemine göre %201,6 oranında artarak 268,2mn TL’ye yükselmiştir. Faaliyet kar marjı 10,1 puanlık artışla %19 olarak gerçekleşmiştir. Ayrıca, Şirketin finansman giderleri ise yıllık 40,9mn TL artarak 4Ç2020’de 86,4mn TL’ye yükselmiştir. Vergi öncesi karı 180,2mn TL olan şirketin 47,1mn TL vergi geliri sonrası 4. çeyrek net dönem karı 227,3mn TL olmuştur.
4. çeyrek karıyla birlikte şirketin 2020 yılı net dönem karı 2019’a göre 425,9mn TL artarak 539,9mn TL’ye yükselmiştir.
Ayrıca, Şirketin Yönetim Kurulu hisse başına brüt 0,8070 TL (net 0,68595 TL) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Cuma günkü hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %2,9 olarak hesaplanmaktadır.
Kordsa Teknik Tekstil (KORDS, Sınırlı Pozitif): Kordsa 4Ç2020’de 59,1mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştır. Şirket bir önceki çeyrekte 19,6mn TL, bir önceki yılın son çeyreğinde ise 71,1mn TL ana ortaklık karı kaydetmişti. Bizim beklentimiz Şirket’in bu çeyrekte 69mn TL kar elde etmesi yönündeyken, piyasanın ortalama kar beklentisi 60mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 1.451mn TL (beklenti 1.335mn TL) gerçekleşerek yıllık %14,6 oranında (çeyreksel %34,5 artış) artarken, brüt kar %29,8 oranında yükselmiş ve 294,5mn TL’ye çıkmıştır. Brüt kar marjı da yıllık 2,4 puan artarak %20,3 olmuştur. FAVÖK ise 4Ç2020’de 210,1mn TL (beklenti 191mn TL) gerçekleşerek geçen yılın son çeyreğine göre %27,8 oranında artış kaydederken, FAVÖK marjı %14,5 olarak gerçekleşmiştir. 4Ç2019’da FAVÖK marjı %13,0 idi. Diğer yandan, Kordsa bu çeyrekte 41,2mn TL net finansman gideri kaydetmiştir.
Dördüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı bir önceki yıla göre %55 oranında gerileyerek 153mn TL olmuştur.
Turkcell (TCELL, Sınırlı Pozitif): Turkcell’in 2020 yılı 4. çeyreğe ait ana ortaklık net dönem karı 1.302mn TL ile hem 1.173mn TL’lik bizim beklentimizin hem de 1.109mn TL’lik piyasa beklentisinin üzerinde gerçekleşmiştir. Tahminimizdeki sapmada vergi gideri beklentimize karşın vergi geliri kaydedilmesi etkili olmuştur. 4Ç2019’da şirketin ana ortaklık net dönem karı 755,6mn TL idi. Şirketin 2020 4. çeyrek toplam hasılatı 2019 4. çeyreğe göre %17,8 artışla 7.872mn TL olmuştur. Bu büyüme temel olarak, artan veri ve dijital servis kullanımı ile genişleyen faturalı abone bazı etkisiyle desteklenen güçlü Turkcell Türkiye performansına ek olarak dijital kanal satışları ve kurumsal projeler ile desteklenen daha yüksek cihaz gelirlerinden kaynaklanmaktadır. Toplam maliyetler %20,9 artarken, brüt kar %10,9 artışla 2.299mn TL’ye ulaşmıştır. Brüt kar marjı ise 1,8 puan azalarak %29,2 olmuştur. 4Ç2020 operasyonel giderleri 2019’un aynı dönemine göre %1,5 artmıştır. 4Ç2020’de diğer faaliyetlerden 578,5mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece, 4Ç2020 faaliyet karı 4Ç2019’a göre %42,7 azalışla 1.109mn TL’ye gerilemiştir. Faaliyet kar marjı 14,9 puanlık azalışla %14,1 olarak gerçekleşmiştir. Diğer taraftan Şirket’in 2020 yılı 4. çeyrek FAVÖK’ü 2019’un aynı dönemine göre %17,8 artışla 3.243mn TL’ye yükselmiştir. FAVÖK marjı ise değişmeyerek %41,2 olarak gerçekleşmiştir. 25,6mn TL’lik net yatırım faaliyetlerinden gider ve 79,5mn TL’lik TFRS 9’a ilişkin gider sonrasında finansman öncesi faaliyet karı 999,1mn TL’yi göstermiştir. Şirketin 4Ç2020 net finansman giderleri 144,6mn TL olmuştur. 4Ç2019’daki net finansman gideri 904,8mn TL idi. 486,5mn TL’lik vergi geliri sonrası, ana ortaklık net dönem karı 4Ç2019’a göre %72,3 artarak 1.302mn TL olmuştur.
4.çeyrek kar rakamıyla birlikte şirketin 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 4.237mn TL’ye yükselmiştir. Şirket 2019’da 3.246mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştı.
Sonuçların ardından Şirket 2021 beklentilerini açıklamıştır. 2021 yılı için gelir büyümesi hedefi %14-16 (2020: %15,8) olup FAVÖK hedefi ise yaklaşık 14 milyar TL (2020: 12,3 milyar TL) düzeyindedir. Operasyonel yatırım harcamalarının gelire oranı beklentisi ise %20 (2020: %18,5) şeklindedir.
Arçelik (ARCLK, Pozitif): Şirketin Yönetim Kurulu hisse başına brüt 2,2198 TL (net 1,8869 TL) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Cuma günkü hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %6,4 olarak hesaplanmaktadır.
Çemtaş Çelik (CEMTS): Şirketin daha önce açıkladığı kar payı ödemesi (brüt 0,1764706 TL, net 0,15 TL) için teklif edilen hak kullanımının başlayabileceği son tarih 05.05.2021 olarak açıklanmıştır.
Ford Otosan (FROTO, Sınırlı Pozitif): Şirketin Yönetim Kurulu hisse başına brüt 6,42 TL (net 5,4570 TL) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Cuma günkü hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %3,3 olarak hesaplanmaktadır.
TOFAŞ (TOASO, Pozitif): Şirketin Yönetim Kurulu hisse başına brüt 3,00 TL (net 2,55 TL) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Cuma günkü hisse kapanış fiyatına göre temettü verimi %8 olarak hesaplanmaktadır.
Ziraat Bankası: Ziraat Bankası’nın 4Ç2020’deki solo net dönem karı bir önceki çeyreğe göre %9,9 oranında artarak 1.736mn TL olarak gerçekleşmiştir. Dördüncü çeyrek karı sonrasında 2020 yılı net dönem karı ise bir önceki yıla göre %26,5 oranında artarak 7.825mn TL olarak gerçekleşmiştir. Ziraat Bankası’nın net faiz gelirleri 4Ç2020’de 6.202mn TL gerçekleşmiştir. Bir önceki çeyrekte 9.886mn TL net faiz gelirleri kaydedilmişti. Net ücret ve komisyon gelirleri ise bir önceki çeyrekteki yüksek artışın ardından bu çeyrekte %4,1 oranında azalmış ve 925mn TL olarak gerçekleşmiştir. Diğer yandan, 3.552mn TL gerileyerek 702mn TL’ye düşen ticari zarar karı desteklerken, operasyonel giderlerin %12,8 oranında azalarak 2.624mn TL’ye düşmesi karı destekleyen bir diğer kalem olmuştur. Ayrıca, diğer gelirlerin de 2.315mn TL artarak 2.961mn TL’ye çıkamsı karı desteklemiştir. Öte taraftan, toplam karşılıklar çeyreksel bazda %86 oranında artarak 4.151mn TL’ye çıkmış ve karın daha yüksek gelmesini engellemiştir. Ziraat Bankası’nın 4Ç2020’deki takipteki krediler oranı %2,3, kredi mevduat oranı %95,4 olarak gerçekleşmiştir. Sermaye yeterlilik oranı ise %18,22’dir.
SEKTÖR HABERLERİ
Akaryakıt: Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS) twitter sayfasından yapılan açıklamaya göre 20/02/2021 tarihinde geçerli olmak üzere LPG Otogazda 7 KRŞ/LT indirim gerçekleşmiştir. Mevcut Uygulama olan Eşel Mobil Sistemi gereği indirim oranı kadar ÖTV’de artış gerçekleştiğinden pompa fiyatlarında değişiklik olmayacaktır.
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Dardanel (DARDL): Borsa İstanbul tarafından, Yakın İzleme Pazarında işlem gören şirket paylarının, 23.02.2021 tarihinden itibaren Alt Pazar’da işlem görmeye başlamasına karar verildiği bildirilmiştir. Kotasyon Yönergesinin 36.maddesine göre ”Yakın İzleme Pazarında işlem gören paylar, tüm kotasyon şartlarını sağlasalar dahi ilk etapta Alt Pazara alınabilirler; Ana Pazar ve Yıldız Pazara alınmazlar.” Bu düzenleme uyarınca şirket paylarının Alt Pazarda işlem görmesi kararı alınmıştır. Borsa İstanbul Yönetimince en son 01.01.2021 tarihinden itibaren ondan önce de 01.10.2020 tarihinden itibaren işlem gören payların işlem görecekleri pazarlar, Kotasyon Şartları değerlendirilerek yeniden belirlenmişti. Şirket yönetimi, bu bilgi ışığında, Borsa İstanbul tarafından, Şirket paylarının 01.04.2021 ya da ilk karar tarihinde şartlarını taşıdığı Yıldız Pazar’a alınacağını düşünmektedir.
Fade Gıda (FADE): Şirket’in 4Ç2020’deki ana ortaklık net dönem karı 13,8mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket 2019’un son çeyreğinde 1,5mn TL ana ortaklık net dönem zararı elde etmişti. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 17,6mn TL olmuş ve yıllık %19,8 oranında artış kaydetmiştir. Maliyetlerdeki görece yüksek artış sebebiyle şirketin brüt karı %4,6 azalışla 5,4mn TL olmuştur. 1,3mn TL’lik operasyonel giderler ve 0,6mn TL’lik diğer faaliyet giderleri neticesinde şirket 3,6mn TL’lik faaliyet karı elde etmiştir. (4Ç2019 faaliyet karı 4,7mn TL) 2020 son çeyreğin kar artışının ana sebebi olan yatırım faaliyetlerinden gelirler 13mn TL olmuştur. (4Ç2019 yatırım faaliyetlerinden giderler 4,3mn TL) 0,5mn TL’lik finansman gideri ile 2,2mn TL’lik vergi gideri sonrası net dönem karı 13,8mn TL’yi göstermiştir.
Son çeyrek karı ile birlikte Şirket’in 2020 yılı ana ortaklık net dönem karı 2019’a göre %57,3 oranında azalarak 14,7mn TL’ye gerilemiştir.
Federal-Mogul İzmit Piston (FMIZP): Şirketin Yönetim Kurulu hisse başına brüt 2,1086647 TL (net 1,7923649 TL) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunmaya karar vermiştir. Teklif edilen hak kullanım tarihi 26.03.2021’dir. Cuma günkü kapanışa göre temettü verimi %1,1 olarak hesaplanmaktadır.
Ulusoy Un (ULUUN): Birleşmiş Milletler Food Programme (WFP) tarafından açılan Buğday Unu ihalesine Şirket’in 17.02.2021 tarihinde vermiş olduğu teklif kapsamında firma uhdesinde kalan miktar 10.04.2021 tarihine kadar teslim edilecektir. İhale bedeli 4,9mn USD değerindedir.
FAİZ PİYASALARI
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi cuma günü %1,30 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,28-%1,36 bandında hareketin ardından, %1,34 seviyesinden günü kapattı.Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisi genelinde sınırlı değişimlerle görece yatay hareket gözlendi. Bu kapsamda, günlük bazda faizlerde kısa vadeli tarafta 10 baz puan civarında yükselişler görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde 10 baz puana yaklaşan değişimler görüldü. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık bazda değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 30 baz puan civarında düşüşler görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde 10 baz puana varan yükselişler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi