Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (2.11.2020)

SABAH STRATEJİSİ

Bu hafta yapılacak kritik ABD Başkanlık seçimleri öncesinde küresel piyasalar haftaya temkinli bir modda başlıyorlar. Seçim dışında Fed toplantısı ve önemli verilerin açıklanacağı haftada Avrupa’da kısıtlama haberleri gelmeye devam ediyor. Asya’da bazı borsalar artıda seyretseler de Avrupa vadelileri bu sabah hafif eksideler. ABD vadelileri ise yatay. ABD’de yapılacak seçimlerde Demokrat Joe Biden anketlerde önde gözükürken, seçim sonuçlarına yönelik farklı senaryoların dile getirilmesi ile piyasa şu aşamada bekleme modunda kalabilir. Diğer yandan, Çin’de olumlu verilerin gelmeye devam etmesiyle bu sabah Asya para birimleri olumlu ayrışırlarken, Gelişmekte Olan Ülke para birimlerinde hafif satıcılı bir görüntü var. Geçen hafta Dolar karşısında %4,6 oranında değer kaybeden TL’de ise baskı sürüyor. TL’deki baskıya karşın BIST100 endeksi ABD vadelilerine paralel güne yatay bir görüntüyle başlayabilir. Geçen hafta yaşanan sert değer kaybının ardından 1.095 civarından geçen 200 günlük ortalamasından tutunan endeks, güçlü üçüncü çeyrek finansalları ve yaşanan değer kayıplarının ardından, Dolar bazında yatay desteklerine yaklaşılmasına bağlı olarak, 200 günlük ortalamasında tutunmaya devam edebilir.

MAKROEKONOMİ

Ekim ayında Çin ve Japonya imalat PMI verilerinin beklentilerden iyi gelmesiyle kasım ayına Asya borsaları yükselişle başlıyor. Petrol fiyatlarında ise Avrupa’daki yeni koronavirüs kısıtlayıcı tedbirlerin etkisini görüyoruz. Brexit görüşmeleri, İngiltere’de bir yandan izlenirken, ülke çapında yeniden karantina tedbirlerinin uygulanacağının gözlenmesiyle sterlin kısmi baskı altında. ABD Başkanlık seçimi, Fed ve BoE faiz kararı ile ABD tarım dışı istihdam, ekim ayına ilişkin nihai PMI verileri yurt dışında haftanın öne çıkan gelişmeleri. Yurt içinde bugünkü ekim ayı imalat PMI ile yarınki ekim enflasyon verisi dikkat çekmekte.

Bu hafta tüm dünya salı günü yapılacak ABD seçimlerine odaklanacak. Ayrıca perşembe günü Fed toplantısı bulunmakta. Şu anda artan vaka sayıları ve teşvik paketine ilişkin gelişmelerin yarattığı belirsizlikler baskın durumda. Bu hafta itibarıyla Başkanlık seçimlerinin sonuçlanmasıyla en azından belirsizliklerin kısmi azalması beklenebilir. Bu açıdan Fed’in bekle ve gör politikası izlemesi ve bu haftaki toplantısında para politikası duruşunda herhangi bir değişiklik yapması beklenmemekte. ABD ekonomisi 2. çeyrekteki tarihi daralma sonrası 3. çeyrekte %33,1 büyüyerek ekonomik toparlanma gösterdi. Son çeyrek başlangıcı itibarıyla bu durumun devam edip etmediği bugün açıklanacak nihai ISM imalat ve IHS Markit PMI ve çarşamba günü yayınlanacak IHS Markit hizmet PMI ve ISM imalat dışı endeksinden takip edilecek. Ekim ayı öncü ABD IHS Markit PMI verileri seçim belirsizliğine rağmen olumlu bir görünüme işaret etmiş, hizmet PMI 54,6’dan 56’ya yükselirken, imalat PMI 53,5 seviyesinde kalmıştı. Ek olarak çarşamba günü açıklanacak ekim ayına ilişkin ADP özel sektör, cuma günü açıklanacak ekim ayına ilişkin tarım dışı istihdam verilerinden son çeyrek başlangıcı itibarıyla istihdam piyasasının gidişatına dair ipucu aranacak. Eylülde tarım dışı istihdam 661 bin kişi artarak beklentilerden düşük gelmiş, işsizlik oranı da %8,4’ten %7,9’a gerilemişti. Eylülde istihdamdaki artış, salgın sonrası aylık bazdaki en düşük artış olmuş, bu da istihdam piyasasındaki toparlanmanın hız kestiğine işaret etmişti. Bir nevi öncü veri olarak izlediğimiz işsizlik maaş başvuruları ise ekim ayında salgın sonrası ilk kez 800 bin kişi altına geriledi ancak toparlanmanın tatmin edici olmadığını gösterdi.

Bu hafta Avrupa tarafında ABD’de olduğu gibi nihai PMI verileri takip edilecek. Bunlara ek olarak perşembe günü BoE toplantısı bulunmakta. Euro Bölgesi’nde artan vaka sayıları ve yavaş yavaş yeniden uygulamaya konulan kısıtlamaların etkisiyle ekim ayında öncü bileşik PMI, daralma bölgesine geçti. Bileşik PMI 49,4’e, hizmet sektörü 46,2’ye gerilerken, imalat PMI ise 54,4’e yükseldi. Öncü PMI verilerine göre İngiltere tarafında ise daha iyi bir görünüm mevcuttu, fakat momentum kaybı dikkat çekmekteydi. Bileşik PMI 56,1’den 52,3’e, imalat PMI 59’dan 56,4’e, hizmet PMI 54,1’den 53,3’e geriledi. Brexite dair gelişmeler yakından izlenirken, daha önce BoE yetkililerinden negatif faizin etkilerini analiz ettiklerini ifade eden haber akışları mevcuttu fakat Başkan Bailey negatif faize yeşil ışık yakmamıştı. Bu bağlamda perşembe günkü BoE toplantısında negatif faize ilişkin görüşler takip edilecek ve ek varlık alımı olup olmayacağı izlenecek. Ayrıca yarın Euro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısı bulunmakta.

Asya tarafında ise çarşamba günü Çin’in Caixin Hizmet PMI verisi takip edilecek. Ayrıca yarın Malezya ve Avustralya Merkez Bankaları toplantısı ve BoJ’un son toplantısına ilişkin tutanaklar takip edilecek.

Yurt içi veri takviminde ise bugün ekim ayına ilişkin imalat PMI verisi, salı günü ekim ayı enflasyon verileri, çarşamba günü ekim ayı reel efektif döviz kuru ve cuma günü ekim ayı Hazine nakit dengesi ve ekim ayı DHMİ uçuş istatistikleri takip edilecek.

Eylül ayı ISO imalat PMI 54,3’ten 52,8’e gerilemesine rağmen üst üste 4 aydır güçlü genişleme bölgesinde gelerek 3. çeyrek sonunda da ekonomik toparlanmanın devam ettiğini göstermişti. Raporda üretimdeki ve yeni siparişlerdeki artışla istihdamda Şubat 2018’den beri görülen en yüksek artışın görüldüğü fakat döviz kurundaki gelişmelerin girdi maliyetlerini ve ürün fiyatlarını artırarak enflasyonist baskıların artmasına yol açtığı vurgulanmaktaydı, ekimde ise TCMB’nin parasal sıkılaştırma adımları ile artan faiz oranlarının rapora nasıl yansıyacağı ve PMI rakamının genişleme bölgesinde kalıp kalmayacağı takip edilecek.

TÜFE, eylül ayında aylık bazda %0,97 artmış, yıllık bazda enflasyon %11,75 seviyesine yükselmişti, döviz kuru hareketlerinin yansımasıyla ÜFE ise eylül ayında %2,65 artışla Mayıs 2019’dan bu yana en yüksek aylık artışını gerçekleştirmişti böylece yıllık ÜFE, %11,53 seviyesinden %14,33 ile Temmuz 2019’dan bu yana en yüksek seviyeye çıktı. TCMB son enflasyon raporunda yıl sonu enflasyon tahminini yukarı yönlü revize ederek %8,9’dan %12,1’e yükseltmiş ve son toplantısında GLP faizini %14,75’e çekmişti. Foreks anketine göre ekim ayında aylık TÜFE artış beklentisi %2 civarında bulunmakta. Enflasyon verisi öncesi izlediğimiz İTO verilerine göre, İstanbul’da ekim ayında perakende fiyatlar ise aylık %2,45 arttı.

Turizmdeki hareketliliği görmek adına takip ettiğimiz DHMİ havalimanı istatistikleri, eylül ayı verilerine göre iç hat yolcu sayısı; yıllık %41 düşerken aylık %11 gerilemiş, dış hat yolcu sayısında ise yıllık düşüş %65,7’ye gerilerken aylık ise %13,5 artmıştı. Pandemi sonrası ilk kez iç hat yolcu sayısı aylık bazda azalırken dış hat yolcu sayısında da aylık artış görülmekteydi fakat veri yolcu hareketliliğinin geçen seneye göre oldukça sınırlı olduğunu göstermişti.

Eylül ayı reel efektif döviz kuru endeksi (REDK), döviz kurundaki gelişmelerin etkisiyle %2,5 azalarak 62,21 seviyesine gerilemişti. REDK’nın salı günü açıklanacak enflasyona da bağlı olmak üzere kur gelişmelerinin de etkisiyle daha düşük seviyelere gerilemesi olası gözükmekte. REDK’daki düşüş ise TL’nin reel olarak değer kaybı gösterdiğine işaret etmekte. Enflasyon Raporu’nda TCMB Başkanı, TL’nin aşırı değersiz olduğunu değerlendirirken, olağanüstü dönemi de baz alarak önümüzdeki dönemde para politikası ve fiyat istikrarının sonucu görülmeye ve beklentiler oluşmaya başladığında kurun normalleşmeye başladığını görebileceğimizi belirtmişti.

Hazine nakit dengesi eylül ayında 30,8 milyar TL açık vermişti. Borçlanmanın salgın döneminin ilk aylarına göre nispeten az olduğu ayda, nakit açığının artmasında temel etken kasa/banka hesabındaki azalış gözükmekteydi. Gelirlerde azalış ve giderlerde özellikle faiz dışı gider kaynaklı artış dikkat çekiciydi.

Hazine ekim ayında ise iç borçlanma stratejisinde 20 milyar TL iç borçlanma gerçekleştireceğini ve toplamda 35,7 milyar TL anapara ödemesi yapacağını ve böylelikle 15,7 milyar TL net iç borçlanma ödemesi yapacağını belirtmişti. Stratejide hedeflenen iç borçlanma miktarı 20 milyar TL iken hesaplamalarımıza göre Hazine ekim ayında yaklaşık 21 milyar TL iç borçlanma gerçekleştirdi. Net iç borç ödemesinin 14,7 milyar TL olduğunu öngörüyoruz. Böylece iç borç çevirme rasyosu %48,1 gerçekleşti ki bu da son 24 ayın en düşük ikinci rakamı. Dış borçlanma tarafına bakıldığında, Hazine salgın sonrası ilk kez ekim ayında yurt dışı borçlanmaya giderek 2,5 milyar USD(yaklaşık 19,7 milyar TL) borçlandı. Stratejiye göre 0,9 milyar TL dış borç ödeyicisi olduğunu varsaydığımızda toplamda 18,8 milyar TL net dış borçlanması gerçekleştirdi. Net borçlanmasının ekim ayında 4,1 milyar TL olduğunu öngörmekteyiz. Günlük TCMB Analitik Bilançosu’nda Hazine hesabı 117 milyar TL’den ekim sonunda 132,8 milyar TL’ye yükseldi, bunun sonucunda Hazine nakit dengesi hesabının fazla vereceğini tahmin etmekteyiz.

Cuma günü Turizm Bakanlığı tarafından eylül ayına ilişkin gelen yabancı ziyaretçi sayısı verisi açıklandı. Eylül ayında 2,2 milyon yabancı ziyaretçi sayısı ile salgın sonrası en yüksek rakama ulaşıldı. Aylık artış %21,4 olurken, yıllık bazda %59,4 azalarak salgının halen turizm üzerinde negatif bir etkisinin olduğunu gösterdi. Neticede gelen yabancı sayısının artması net hizmet gelirlerinin de aylık bazda artmasını sağlayacaktır fakat geçen eylül ayındaki 4,6 milyar USD’lik yüksek net hizmet gelirine ulaşılması zor gözükmekte. Bu yüzden net hizmet geliri kümülatif yıllık cari dengeye baskı yapmaya devam edecektir.

Eylül ayı dış ticaret dengesi, altın ithalatındaki yüksek seyrin devamıyla 4,8 milyar USD açık verdi ve yüksek seviyelerini korudu. Altın ve enerji hariç çekirdek dış ticaret dengesi ise 0,8 milyar USD fazla verdi. Parasal olmayan altın ithalatı, 4,1 milyar USD ile ağustosta tarihi yüksek seviyede gerçekleştikten sonra eylülde 3,4 milyar USD gerçekleşti. Toplam ithalat, aylık %11,2 artarak 20,8 milyar USD’ye çıkarken, altın hariç ithalat aylık %19 artışla 17,5 milyar USD gerçekleşti. İhracat ise aylık %28,6 artışla 16 milyar USD oldu. Geçen seneye göre ihracatın ithalatı karşılama oranı, %90,2’den %76,8’e geriledi.

  • Ekim ayında ise ihracat açısından olumlu görünüm devam etmekte. 1-27 Ekim arası günlük ihracat rakamlarına baktığımızda yaklaşık 14 milyar USD olduğunu görmekteyiz. Hesaplamalarımıza göre ekim ayını 16-17 milyar USD arası kapamamız olası gözükmekte, geçen senenin aynı ayındaki 16,4 milyar USD rakamını geçmemiz yüksek olasılık dahilinde. Eylül ithalat rakamı 2018 Temmuz ayından beri en yüksek seviyede. TCMB’nin likidite sıkıştırıcı adımlarının etkisiyle AOFM yükselmekte ve bu da kredi faizlerine yansımakta. İlerleyen aylarda yükselen faizle birlikte ithal mallara olan talebin azalmasını ve sonucunda daha ılımlı dış ticaret açığı rakamları göreceğimizi düşünmekteyiz. Ayrıca finansal normalleşme kapsamında atılan adımların da altına olan talebi kısıtlamasını beklemekteyiz.

ŞİRKET HABERLERİ

Anadolu Sigorta (ANSGR, Pozitif): Anadolu Sigorta’nın 3Ç2020’deki net dönem karı (konsolide) yıllık %31,4 oranında artarak 129,6mn TL’ye yükselmiştir. Şirket’in genel teknik bölüm dengesi de 163,8mn TL gerçekleşerek yıllık %15,5 oranında yükselmiştir. Üçüncü çeyrek karı ile birlikte Şirket’in 2020 yılının ilk dokuz ayındaki net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %21,5 oranında artarak 402,2mn TL’ye yükselmiştir.

ARD Grup (ARDYZ, Pozitif): Şirketin 2020 yılı 3. çeyrek net dönem karı 10,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. 3Ç2019 net dönem karı ise 3,7mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri 3. çeyrekte 16,5mn TL olarak gerçekleşmiştir. Bir önceki yılın aynı döneminde ise 3,9mn TL satış geliri kaydedilmişti. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %63,6 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar 13,3mn TL olmuştur. Geçen yılın aynı dönemindeki brüt kar ise 2mn TL idi. Operasyonel giderler ise 3Ç2019’a göre %54,9 artmış ve 2,8mn TL olmuştur. Böylece 3Ç2020’deki faaliyet karı 11,5mn TL’ye ulaşmıştır. 1,4mn TL finansman giderinin ardından, vergi öncesi karı 10,2mn TL olan şirket 209 bin TL’lik vergi gelir ardından net dönem karı 10,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Üçüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 2020 yılının Ocak-Eylül dönemi net dönem karı 29mn TL olmuştur. Şirket geçen yılın aynı döneminde 11,2mn TL net kar elde etmişti.

Bosch Fren Sistemleri (BFREN, Pozitif): Şirket’in 3Ç2020’deki net dönem karı 3Ç2019’a göre 10,2mn TL artarak 10,3mn TL olmuştur. Şirket’in satış gelirleri 3Ç2020’de yıllık %30,3 oranında artarak 56,2mn TL’ye yükselirken, brüt karı aynı dönemde 9,2mn TL artarak 11,2mn TL’ye ulaşmıştır. Operasyonel giderler 2,2mn TL, diğer faaliyet gelirleri 0,1mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. Böylece, esas faaliyet karı 8,9mn TL artarak 9,1mn TL olmuştur. Finansman tarafında 4mn TL gelir kaydedilmiş ve vergi öncesi kar 13,2mn TL olarak gerçekleşmiştir. 2,9mn TL vergi gideri sonrasında net dönem karı 10,3mn TL olmuştur.

3. çeyrek yüksek net kar rakamına karşın, Şirket’in 2020 yılı ilk 9 aylık net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %11,5 oranında azalarak 18mn TL olarak gerçekleşmiştir.

Brisa Bridgestone (BRISA, Pozitif): Şirket’in 3Ç2020 net dönem karı 215,8mn TL olmuştur. Piyasa beklentisi şirketin 146mn TL net dönem karı açıklaması yönündeydi. Şirket 3Ç2019’da 57,6mn TL net dönem karı kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri üçüncü çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre %11,7 oranında artmış ve 1.132mn TL olarak gerçekleşmiştir. Satış maliyetleri %0,6 oranında artan şirketin brüt karı %46 oranında artmış ve 362,4mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri %4,6 oranında artan şirket, diğer faaliyetlerden 49mn TL gider ile 1.1mn TL’lik diğer kayıp kaydetmiştir. Bunlara bağlı olarak, esas faaliyet karı geçen yılın aynı dönemine göre %32,1 oranında artarak 205,6mn TL’ye yükselmiştir. Ayrıca, Şirketin finansman giderleri de yıllık 95,2mn TL azalarak 3Ç2020’de 1,4mn TL’ye gerilemiş ve net dönem karının yüksek seviyede gerçekleşmesinde önemli etken olmuştur. Vergi öncesi karı 204,1mn TL olan şirketin 11,7mn TL vergi geliri sonrası üçüncü çeyrek net dönem karı 215,8mn TL olmuştur.

Üçüncü çeyrek karı sonrasında 2020 yılının Ocak – Eylül dönemi net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre 238,4mn TL artarak 312,7mn TL’ye yükselmiştir.

İş GYO (ISGYO, Nötr): İş GYO 3Ç2020’de 2,8mn TL net kar kaydetmiştir. Bir önceki çeyrekte 8,8mn TL kar açıklayan Şirket, bir önceki yılın üçüncü çeyreğinde 13mn TL zarar kaydetmişti. Piyasa beklentisi Şirket’in bu çeyrekte 4mn TL kar elde etmesi yönündeyken, bizim beklentimiz 6mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri 3Ç2020’de 225mn TL gerçekleşerek yıllık %61 oranında artış gösterirken, brüt kar 54,1mn TL olmuş ve yıllık %10 oranında düşüş göstermiştir. Brüt kar marjı %24 gerçekleşerek, geçen yılın üçüncü çeyreğindeki %42,7 brüt kar marjının altında gerçekleşmiştir. Kira gelirleri pandemi etkisiyle yıllık %16,5 oranında gerileyerek 52,5mn TL’ye inse de bir önceki çeyreğe göre %12 oranında artış yaşanmıştır. Konut satışları ise düşen faiz ortamında yıllık %128 oranında, çeyreksel olarak da %70,1 oranında artmış ve 3Ç2020’de 170,8mn TL olmuştur. Diğer yandan, satılan konutların brüt kar marjı bu çeyrekte %6,6 ile bir önceki çeyrekteki %14,8 ve bir önceki yılın üçüncü çeyreğindeki %11,8 brüt kar marjının altında gerçekleşmiştir. Ek olarak, İş GYO bu çeyrekte 47mn TL net finansman gideri kaydetmiştir.

Üçüncü çeyrek karına karşın, Şirket 2020 yılının ilk dokuz ayında 9,1mn TL net dönem zararı kaydetmiştir. Şirket’in bir önceki yılın aynı dönemindeki zararı 31,5mn TL idi.

Teknosa (TKNSA, Pozitif): Şirket 3Ç2020’de 62,6mn TL net dönem karı kaydetmiştir. Bir önceki yılın aynı döneminde net dönem zararı 35,2mn TL idi. Satış gelirleri üçüncü çeyrekte %61,1 oranında artan Şirket’in brüt karı da %59,8 oranında artarak 294,6mn TL’ye yükselmiştir. Diğer taraftan aynı dönemde operasyonel giderler %12,2 oranında görece düşük seviyede artarken, diğer faaliyetlerden 15,8mn TL gider kaydedilmiştir. Böylece faaliyet karı 125,5mn TL olmuştur. 3Ç2019’da şirket sadece 16,8mn TL faaliyet karı kaydetmişti. Finansman tarafında 49,8mn TL finansman gideri kaydedilmiş ve 15,5mn TL’lik vergi gideri sonrası net dönem karı 62,6mn TL olarak gerçekleşmiştir.

3. çeyrek kar rakamıyla birlikte Ocak-Eylül dönemi net dönem karı 15,9mn TL olmuştur. Bir önceki yılın aynı döneminde şirket 129,4mn TL net dönem zararı kaydetmişti.

Türkiye Sigorta (TURSG, Nötr): Türkiye Sigorta’nın 3Ç2020’deki net dönem karı yıllık %19,7 oranında artarak 286,9mn TL’ye yükselmiştir. Şirket’in genel teknik bölüm dengesi ise 287,2mn TL gerçekleşerek yıllık %7,1 oranında düşüş kaydetmiştir. Geçen yılın üçüncü çeyreğinde 8,8mn TL net yatırım gideri kaydeden Şirket, bu çeyrekte 32,2mn TL net yatırım geliri kaydetmiştir.
Üçüncü çeyrek karı ile birlikte Şirket’in 2020 yılının ilk dokuz ayındaki net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %97,8 oranında artarak 961mn TL’ye yükselmiştir

Netaş (NETAS, Nötr): Netaş CEO’su Cemal Müjdat Altay, Çin merkezli elektronik üretim firması ZTE ile ihracat konusunda işbirliği içinde olduklarını söyledi. Dünyanın değişik ülkelerinde yazılım ihracatlarının devam ettiğini söyleyen Altay “Ana ortağımız olarak Amerika’ya ihraç ediyoruz. Onun dışında da teknoloji ve ürün ihracatımız var. Bu temel olarak Cezayir üzerinde yoğunlaşmıştı. Bu sene itibari ile Kazakistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Katar’ı da devreye aldık.” diye belirtti.

Türk Telekom (TTKOM, Nötr): Şirketin borç portföyünün ve maliyet yapısının optimize edilmesi amacıyla, Şirket tarafından, vadesine ortalama 2,1 yıl kalmış olan toplam 128mn USD mukabili kredinin ödemesi gerçekleştirilmiştir.

SEKTÖR HABERLERİ

Bankacılık: Bankacılık sektörünün eylül ayı net dönem karı bir önceki aya göre %16,7 oranında azalarak 3,3 milyar TL’ye gerilemiştir. Bu azalışta; kredi – mevduat makasındaki daralmayla net faiz gelirlerinin düşmesi önemli bir etken olurken, karşılık giderleri artmaya devam etmiştir. Bankacılık sektörünün 2020 yılı ilk dokuz ayındaki net dönem karı ise yıllık %28,8 oranında artarak 46,3 milyar TL olmuştur. Üçüncü çeyrek karı ise 15,5 milyar TL ile bir önceki çeyreğe göre %0,9 oranında artış göstermiştir. Sektörde kamu – özel dağılımına bakıldığında, kamu bankalarının karı, ağustos ayındaki 243mn TL’den eylül ayında 1.2milyar TL’ye yükselmiştir. Özel sektörün karı ise %43,7 oranında azalarak 2,1milyar TL olmuştur. Çeyreksel olarak bakıldığında ise kamu bankalarının karı %21,2 oranında gerileyerek 4,9milyar TL olurken, özel sektörün karı üçüncü çeyrekte 10,6milyar TL gerçekleşerek bir önceki çeyreğe göre %15,9 oranında artış göstermiştir.

Bankacılık sektörünün eylül ayı net faiz gelirleri artan mevduat maliyetleri ile birlikte aylık bazda %11,2 oranında azalarak 17,3 milyar TL’ye gerilemiştir. Diğer yandan, bir önceki ayda yüksek ticari zarar kalemi aylık bazda 2,2 milyar TL gerileyerek karı desteklese de nette 1,6 milyar TL ile yüksek bir zarar kaydetmeye devam etmiştir. Karşılık giderleri ise daha düşük şiddette olsa artarak 11,4milyar TL’ye yükselirken, operasyonel giderler %3 oranında artış kaydetmiş ve 7,5 milyar TL olmuştur. Eylül ayında TL kredilerde yükseliş ivme kaydederken, aylık bazda artış, tüketici kredilerindeki büyümenin yavaşlamasıyla, %1,2 olmuştur. Mevduatlar tarafında ise TL mevduatlarda %2,2 oranında artış yaşanmıştır. Bankacılık sektörünün kredi/mevduat oranı ise 150 baz puan azalarak %100,6 olarak gerçekleşmiştir. Bankacılık sektörünün özsermeye karlılığı ve aktif karlılığı eylül ayında sırasıyla %12,1 ve %1,2 seviyesinde gerçekleşmiştir. Mevduat maliyetlerindeki artışla birlikte Net faiz marjı 10 baz puan düşerek %4,19 olmuştur. Bankacılık sektörü sorunlu kredi oranı ise kredilerdeki artışın da etkisiyle aylık olarak 8 baz puan iyileşerek %4,02’ye gerilerken, sermaye yeterlilik oranı 14 baz puan artmış ve %19,42 olarak gerçekleşmiştir.

Önümüzdeki çeyrekte artan mevduat faizleriyle birlikte, yeni kredi fiyatlamalarına karşın, sektörde net faiz marjlarında, kredi fiyatlamalarının gecikmeli etkisine bağlı olarak baskı devam edebilir. Ayrıca kur etkisi ise finansallar üzerinde dolaylı ve doğrudan etkisini göstermeye devam edebilir. Diğer taraftan, TÜFE endeksli tahvil getirileri enflasyon düzeltmelerinin olumlu katkısına bağlı olarak son çeyrekte bankacılık sektörü net faiz marjları üzerindeki baskıyı hafifletecektir.

Ayrıca, TCMB kredi kartı İşlemlerinde uygulanacak azami faiz oranlarını değiştirdi. Buna göre, 1 Kasım 2020 tarihinden geçerli olmak üzere, Türk lirası cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi faiz oranı yüzde 1,46; aylık azami gecikme faiz oranı yüzde 1,76; yabancı para cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi faiz oranı yüzde 1,17; aylık azami gecikme faiz oranı yüzde 1,47 olarak belirlenmiştir.

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Alkim Kağıt (ALKA): Şirketin 2020 yılı 3. çeyrek net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %157 oranında artarak 28,8mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket’in satış gelirleri 3. çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre %4,9 oranında azalarak 95,7mn TL olarak gerçekleşmiştir. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %8,6 oranında azalmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar geçen yılın aynı dönemine göre %9,8 oranında artarak 22mn TL olmuştur. Operasyonel giderler ise 3Ç2019’a göre %21,8 artmış ve 5mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 20,1mn TL gelir kaydeden şirketin 3Ç2020’deki faaliyet karı 37,1mn TL’ye ulaşmıştır. 8,2mn TL vergi gideri sonrasında Şirketin 3. çeyrek karı 28,8mn TL olmuştur. Üçüncü çeyrek karı sonrasında Şirketin 2020 yılının Ocak-Eylül dönemi net dönem karı 74,1mn TL olmuştur. Şirket geçen yılın aynı döneminde 30,2mn TL net kar elde etmişti.

Çuhadaroğlu Metal Sanayi (CUSAN): Bağlı Ortaklığı Çuhadaroğlu Alüminyum Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Kalyon İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile “IUFM Ziraat Bankası Projesi Podyum Cepheleri” projesi kapsamında cephe işlerinin yapımına yönelik yaptığı görüşmeler olumlu sonuçlanmış olup söz konusu projenin sözleşmesi taraflar arasında 30 Ekim’de imzalanmıştır. Sözleşme bedeli KDV hariç 21,8mn EUR’dur.

Yükselen Çelik (YKSLN): Şirketin 2020 yılı 3. çeyrek net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %37,2 oranında artarak 3,8mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket’in satış gelirleri 3. Çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre %14,7 oranında artarak 45,9mn TL olarak gerçekleşmiştir. Satışların maliyeti ise aynı dönemde %20,5 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar geçen yılın aynı dönemine göre %7 oranında azalarak 7,9mn TL olmuştur. Operasyonel giderler ise 3Ç2019’a göre %52,5 artmış ve 2,8mn TL olmuştur. Böylece 3Ç2020’deki faaliyet karı %28,7 oranında azalarak 5,1mn TL’ye gerilemiştir. 421bin TL’lik finansman ve 797bin TL’lik vergi gideri sonrası şirketin net dönem karı 3,8mn TL olarak gerçekleşmiştir. Üçüncü çeyrek karı sonrasında şirketin 2020 yılının Ocak-Eylül dönemi net dönem karı 6,9mn TL olmuştur. Şirket geçen yılın aynı döneminde 13,3mn TL net kar elde etmişti.

FAİZ PİYASALARI

Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %13,08 seviyesinden %13,40 seviyesine yükseldi. TCMB, GLP kanalıyla piyasayı 36 milyar TL fonladı. TCMB, cuma günü sıkılaştırma adımları kapsamında BIST Repo-Ters Repo Pazarı’nda ise gecelik borç verme faiz oranı (%11,75) üzerinden fonlama sağlamadı. TCMB cuma günü geleneksel repo ihalesi açarak piyasayı 10 milyar TL (28 gün, %14,84’ten) fonladı. Merkez Bankası piyasayı toplamda ise 230,9 milyar TL ile 165 milyar TL’si (%13,41 faizle) geleneksel repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı. Geri kalan tutarın, 22,1 milyar TL’si BAPP’ta ve diğer geri kalan 7,8 milyar TL TCMB bünyesinde %11,75’ten kullandırıldı.

ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi cuma günü %0,82 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %0,80-%0,88 bandında hareketin ardından, %0,87 seviyesinden günü kapattı.

Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisinde günlük bazda kısa vadeli tarafta faizlerde 90 baz puana varan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde sınırlı değişimlerle görece yatay seyir görüldü. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 130 baz puana varan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta ise 70 baz puana varan yükselişler görüldü.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi