Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım

SABAH STRATEJİSİ

Geçen hafta bankacılık öncülüğünde BIST100 endeksi yaklaşık %4 oranında değer kazandı. İşlem hacminin yüksek seyrettiği haftada endekste kar realizasyonları sınırlı kaldı ve haftalık ortalama da destek oldu. Bu haftanın öne çıkan gelişmeleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ana gündem maddesinin ekonomik ilişkiler olacağı Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan Körfez turu ve Perşembe günkü TCMB toplantısı. Geçen hafta BIST100’de teknik uyumsuzluklara karşın kar satışlarının gelmemesi Cumhurbaşkanı’nın ziyareti ile ilgili beklentiler olduğu söylenebilir. Bunun dışında TCMB’den faiz artışı beklentisinin de yine enflasyonun oldukça altında olması döviz kurlarında olası bir yükselişe karşı borsayı dirençli kılmış olabilir. Hafta sonu akaryakıttaki ÖTV artış kararı talep tarafına yönelik sorgulamayı beraberinde getirse de enflasyon beklentilerinde yukarı yönlü revizyonlar görülebilir ki bu durum borsa için bir katalizör olabilir. Özetle, BIST100 bugün pozitif bir görüntü sergileyebilir. Yurtdışı piyasalara bakıldığında, geçen hafta enflasyonda yumuşamaya işaret eden rakamlar; borsaları desteklemiş, Dolar endeksinin (DXY) 100 seviyesinin altında gerilemesine neden olmuştu. Bu hafta ABD’de bilançolar izlenmeye devam edilecekken, vadelilerde yatay bir görüntü var. DXY de 100 seviyesinin hafif altında hareket ediyor. Asya tarafına bakıldığında, Çin’in ikinci çeyrek büyümesinin beklentilerin altında kalmasıyla MSCI Asya Pasifik endeksi eksi bölgede seyrediyor.

MAKROEKONOMİ

Fed Yönetim Kurulu Üyesi Waller, temmuz ayında bir faiz artırımından yana olduğunu ve enflasyonun yeterince hızlı soğumaması ve enflasyonist baskıların devam etmesi halinde yıl sonundan önce bir çeyrek puan daha artırım olabileceğini belirtti. Ayrıca Waller, iş gücü piyasasının sağlam gücünün ve ABD ekonomisinin sağlam genel performansının, politikayı daha da sıkılaştırmaları için kendilerine alan sağladığını vurguladı.

Fed Üyesi Goolsbe, resesyona sebebiyet vermeden enflasyonu kontrol altına almanın yolu olduğunu belirtmekle birlikte enflasyonun piyasanın beklentisinden daha yapışkan olduğunu vurguladı.

ABD’de temmuz ayına ilişkin Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi öncü verisi, enflasyonda devam eden gevşemenin yanında iş gücü piyasasındaki istikrarlı seyrin etkisiyle 64,4’ten 72,6 seviyesine yükselerek beklentilerin (65,5) belirgin şekilde üzerinde geldi ve böylece Eylül 2021’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Detaylara bakıldığında, temmuzda cari koşullar alt endeksi 69’dan 77,5’e yükselerek Ekim 2021’den bu yana en yüksek seviyede gerçekleşirken, beklentiler alt endeksi ise 61,5’ten 69,4’e yükselerek son iki yılın en yüksek seviyesinde kaydedildi. Ayrıca tüketicilerin bir yıl sonrasına ilişkin yıllık enflasyon beklentileri Mart 2021’den bu yana en düşük seviye olan %3,3’ten %3,4 seviyesine hafif yükselirken, uzun vadeli yıllık enflasyon beklentileri de %3’ten %3,1 seviyesine hafif yükseldi.

Yurt içinde, TCMB tarafından temmuz ayı Piyasa Katılımcıları Anketi yayınlandı. Anket’te katılımcıların, yıl sonuna ilişkin enflasyon beklentisinde daha belirgin olmak üzere 12 ay ve 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerinde yükselişler görülmekte. Bu yıl sonu büyüme tahmininin oldukça sınırlı aşağı yönlü revize edilerek yataya yakın seyrettiği gözlenirken, gelecek yılda ise hafif aşağı yönlü güncellemeyle birlikte %4 seviyesinin üzerinde büyüme öngörülmeye devam edilmekte. Bu yıl sonu ve gelecek yıl sonu cari açık beklentilerinde ise kısmi yukarı yönlü revize gözlenmekte.

Katılımcıların, bu yıl sonu TÜFE beklentisini, %38,55 seviyesinden %43,82’ye belirgin şekilde yukarı yönlü revize ettiği görülürken, 12 ay sonrasına ilişkin yıllık enflasyon beklentisini %30,65’ten %33,21 seviyesine ve orta vadeli TÜFE beklentilerinden 24 ay sonrasına ilişkin yıllık enflasyon beklentisini ise %18,12’den %19,04 seviyesine daha sınırlı yukarı yönlü revize ettikleri gözlenmekte.
Piyasa katılımcılarının aylık enflasyon beklentisine baktığımızda; temmuz ayında %3,76 artış sonrası ağustos ayında %3,10 ve eylül ayında ise %3,24 artış öngörülmekte. Neticede anket katılımcılarının beklentileri bu yılın haziran ayında yıllık TÜFE’nin %38,21 seviyesiyle bu yılın en düşük seviyesine gerilemesinin ardından, temmuz ayından itibaren kısmi yükselişe geçeceği yönünde. Bu kapsamda, aylık beklentilere göre yıllık TÜFE’nin temmuzda %40,10 seviyesine yükselmesinin ardından, ağustos ayında %42,36 seviyesine ve eylülde de %42,59 seviyesine yükselmesi beklenmekte.
Ayrıca politika faizinin TCMB’nin bu haftaki faiz toplantısında %15’ten ortalamada %19,17 seviyesine yükseltilmesi beklenirken, 3 ay sonrasında ise ortalamada %24,79 seviyesine ulaşması bekleniyor.
Katılımcıların USD/TL döviz kuru beklentilerinde ise kısmi yükselişler gözlenmekte. Katılımcıların bu yıl sonu için dolar kuru beklentisi 26,18’den 28,46 seviyesine yükselirken, 12 ay sonrasına ilişkin beklentisi ise 28,99’dan 31,42 seviyesine yukarı yönlü revize edildi.
Piyasa katılımcılarının bu yıl sonu için büyüme beklentisi üç aylık yukarı yönlü revize sonrasında depremlerin ardından hükümet tarafından uygulamaya alınan kapsamlı destekler ve yeniden inşa faaliyetlerinin oluşturacağı olumlu etkilere karşın muhtemelen kur gelişmelerinin yanında kademeli parasal sıkılaşmaya geçilmesi ve hükümet tarafından kapsamlı şekilde yukarı yönlü güncellenen vergilerin etkisiyle %3,78’den %3,73 seviyesine sınırlı aşağı yönlü revize edilmiş. Gelecek yılki büyüme beklentisi ise %4,49’dan %4,31 seviyesine hafif aşağı yönlü güncellemeyle birlikte %4 seviyesinin üzerinde büyüme öngörülmeye devam edilmekte.
Cari açık beklentisi bu yıl sonu için 40,3 milyar USD’den 41,6 milyar USD’ye kısmi yukarı yönlü revize edilirken, gelecek yıl sonu cari açık beklentisi ise 27 milyar USD’den 28,6 milyar USD’ye kısmi yukarı yönlü revize edilmiş. Son açıklanan mayıs ayı verilerine göre, 12 aylık kümülatif cari açık 57,86 milyar USD’den 59,96 milyar USD’ye yükselerek Haziran 2012’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı ve cari açık/GSYH oranı %6 seviyesinden %6,2 seviyesine gelmişti (GSYH olarak 2023 yılı 1. çeyrek gerçekleşme baz alındı).

Ayrıca TÜİK tarafından haziran ayı konut satışları verileri yayınlandı. Toplam konut satışları, aylık bazda mayısta %32,3 oranında artışın ardından haziranda aylık bazda %26,2 oranında düşüş sergileyerek 83.636 adet seviyesinde gerçekleşti ve böylece son dört ayın en düşük seviyesine geriledi, bunun yanında yıllık bazda haziranda düşüş hızı %7,7’den %44,4 seviyesine yükselmekle birlikte düşüşünü beşinci aya taşıdı. Ayrıca haziran ayı konut satışları verisi, tarihsel olarak haziran ayları ortalamasının (115.980 adet) da altında gerçekleşti. Bunun yanında, yabancılara yapılan konut satışları ise aylık bazda mayısta %23,9 oranında artışın ardından haziranda aylık bazda %17,1 oranında düşüş kaydetti ve 2.625 adet seviyesinde gerçekleşti, yıllık bazda ise düşüş hızı %46,9’dan %69,6 seviyesine hızlanmakla birlikte son bir yılda gerilemeyi sürdürdü.

Bunun yanında, TCMB tarafından yayınlanan mayıs ayına ilişkin özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu istatistiklerine göre, kısa vadeli dış borç stoku aylık 0,1 milyar USD artarken, yıllık ise 1,9 milyar USD artışla 9 milyar USD’ye yükseldi. Uzun vadeli dış borç stoku ise, aylık 1,6 milyar USD azalırken, yıllık ise 6 milyar USD azalarak 146,4 milyar USD seviyesinde gerçekleşti.
Öte yandan, TÜİK tarafından yayınlanan haziran tarım ürünleri üretici fiyat endeksinin aylık artış hızı 2,14’ten %4,04’e hızlanırken, yıllık bazda ise %50,79’dan %57,93’e yükseldi.

Yurt dışında bu hafta veri takvimine bakıldığında,

ABD tarafında, üretimin seyrine ilişkin olarak haziran ayı sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı verileri yarın takip edilecek. Sanayi üretimi, nisanda aylık %0,5 artışın ardından mayısta sürpriz bir şekilde %0,2 düşüş kaydetmişti, beklentiler ise aylık artış hızının %0,1 seviyesine yavaşlaması yönündeydi. Detaylara bakıldığında, imalat sanayi üretimi aylık %0,1 artarken, buna karşın madencilik sektörü üretimi %0,4 ve kamu hizmetleri üretimi ise %1,8 oranında düşüş kaydetmişti. Kapasite kullanım oranı ise mayısta yatay seyretme beklentilerine karşın %79,8’den %79,6 seviyesine hafif gerilemişti. Haziranda ise sanayi üretiminin aylık artış hızının %0 seviyesinde gerçekleşerek durağan seyretmesi ve kapasite kullanım oranının da %79,6’dan %79,5 seviyesine hafif gerilemesi bekleniyor. Öte yandan, imalat sanayinin gidişatına ilişkin sinyal verecek olan New York Fed Empire State imalat sanayi endeksi temmuz ayı verisi ise bugün izlenecek. New York Fed Empire State imalat sanayi endeksi haziran ayında son dört ayın en düşük seviyesi olan -31,8’den 6,6 seviyesine beklentilerin üzerinde yükselerek yeniden büyüme bölgesine geçmişti. Endeksin, temmuz ayında ise -3,5 seviyesine gerileyerek yeniden negatif bölgeye geçerek imalat sektöründe daralmaya işaret etmesi beklenmekte. Ayrıca iç talebin seyrine ilişkin sinyal verecek olan perakende satışlar haziran ayı verisi yarın açıklanacak. Perakende satışlar, aylık bazda nisanda %0,4 artışın ardından mayısta düşüş beklentilerine karşın %0,3 artış sergileyerek yükselişini ikinci aya taşımıştı. Söz konusu veri, tüketici harcamalarının yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarına karşın dayanıklılığını koruduğuna ve iç talebin güçlü olduğuna işaret etmişti. Haziranda ise perakende satışların aylık bazda artış hızının %0,3’ten %0,5 seviyesine yükselmesi bekleniyor. Bunun yanında, istihdam piyasası verilerinden, perşembe günü haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları verileri izlenecek. Son açıklanan haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları, hafif artış beklentilerine karşın 249 bin kişi seviyesinden 237 bin kişi seviyesine gerilemekle birlikte, tarihsel ortalamaların altında düşük seviyelerde seyretmişti ve iş gücü piyasasında sıkı görünüme işaret etmeyi sürdürmüştü. Ayrıca konut piyasası verilerinden, çarşamba günü haziran ayı konut başlangıçları ve gelecek döneme ilişkin konut talebinin bir göstergesi olan inşaat izinleri ve perşembe günü haziran ayı ikinci el konut satışları verileri takip edilecek. Fed’in faiz artışlarının ardından sıkılaşan finansal koşulların etkisiyle konut piyasası verilerinin zayıflaması bekleniyor. Bu kapsamda, aylık bazda haziranda konut başlangıçlarının %9,6 ve inşaat izinlerinin %0,4 oranında gerilemesi beklenirken, ikinci el konut satışlarının ise %2,2 düşüş sergilemesi bekleniyor.
Avrupa tarafında ise, piyasaların odak noktasında, başta bugün ECB Başkanı Lagarde’ın ve hafta boyunca diğer ECB üyelerinin gerçekleştireceği konuşmalar olacak. ECB Başkanı Lagarde’ın ve diğer ECB üyelerinin hafta genelindeki konuşmaları, Banka’nın para politikasına ilişkin olası yeni sinyaller bakımından yakından izlenecek. Bunun yanında, ECB’nin para politikasına da yön verecek olan enflasyon verilerinden, çarşamba günü Euro Bölgesi’nde haziran ayı nihai TÜFE verisi takip edilecek. Öncü verilere göre, Euro Bölgesi’nde manşet TÜFE’nin haziranda aylık artış hızı beklentilerle uyumlu olarak %0’dan %0,3 seviyesine yükselirken, yıllık bazda ise %6,1’den %5,5 seviyesine gerilemişti. Yıllık bazda çekirdek TÜFE ise haziranda %5,3’ten %5,4 seviyesine hafif yükselmekle birlikte beklentilerin (%5,5) hafif altında kaydedilmişti. Yıllık bazda çekirdek TÜFE mart ayında %5,7 seviyesiyle rekor seviyeye ulaşmıştı. Ayrıca BoE’nin para politikasına da yön verecek olan verilerden, İngiltere’de haziran ayı TÜFE verisi çarşamba günü takip edilecek. İngiltere’de mayısta aylık bazda manşet TÜFE’nin artış hızı %1,2’den %0,7 seviyesine yavaşlamakla birlikte beklentilerin (%0,5) üzerinde gelmişti, yıllık bazda ise bir önceki aya benzer şekilde %8,7 seviyesinde gerçekleşmişti, beklentiler ise %8,4 seviyesine gerilemesi yönündeydi. Mayısta çekirdek TÜFE’nin aylık artış hızı ise %1,3’ten %0,8 seviyesine yavaşlamakla birlikte beklentilerin (%0,6) üzerinde kaydedilirken, yıllık bazda ise %6,8’den %7,1 seviyesine yükselmişti ve böylece Mart 1992’den bu yana en yüksek seviyelerdeki seyrini sürdürmüştü, beklentiler ise bir önceki aya benzer şekilde %6,8 seviyesinde gelmesi yönündeydi. İngiltere’de haziranda ise aylık bazda manşet TÜFE’nin %0,7’den %0,4 seviyesine yavaşlaması ve yıllık bazda ise %8,7’den %8,2 seviyesine gerilemesi bekleniyor. Haziranda çekirdek TÜFE’nin ise yıllık bazda bir önceki aya benzer şekilde %7,1 seviyesinde yatay seyretmesi beklenmekte. Öte yandan perşembe günü Almanya’da haziran ayı ÜFE verisi izlenecek. Almanya’da mayıs ayı ÜFE, özellikle enerji fiyatlarındaki gevşemenin etkisiyle aylık bazda %1,4 düşüş kaydederken, yıllık bazda ise %4,1’den %1 seviyesine gerileyerek Ocak 2021’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşmişti. Haziranda ise ÜFE’nin aylık bazda %0,4 oranında gerilemesi ve yıllık bazda ise %1’den %0 seviyesine gerileyerek düşüşünü sürdürmesi bekleniyor. Bunun yanında, perşembe günü Euro Bölgesi’nde temmuz ayına ilişkin tüketici güveni öncü verisi takip edilecek. Euro Bölgesi’nde haziran ayına ilişkin tüketici güveni verisi, -17,4 seviyesinden -16,1 seviyesine kısmi toparlanmakla birlikte, ECB’nin faiz artışlarına devam etmesinin etkisiyle negatif bölgedeki zayıf seyrini sürdürmüştü.
Asya tarafında ise, perşembe günü Çin Merkez Bankası’nın faiz kararı bulunmakta. Çin ekonomisinde yavaşlama sinyallerinin ardından geçen ay Çin yönetiminin talebi üzerine Çin’de büyük bankalar mevduat faizlerini düşürmesinin ardından Çin Merkez Bankası, kısa vadeli borç verme faiz oranı olan 7 gün vadeli ters repo faiz oranını %2’den %1,90’a indirerek Ağustos 2022’den bu yana ilk kez düşürmüştü, bunun yanında bankalara bir yıl vadeli fon sağlamada uygulanan referans faiz oranını (Orta Vadeli Kredi Kolaylığı – MLF faiz oranı) Ağustos 2022’den bu yana ilk kez düşürerek %2,75’ten %2,65 seviyesine indirmişti. Ayrıca Çin Merkez Bankası, kısa vadeli krediler için gösterge olan 1 yıllık kredi temel faiz oranını (1 yıllık LPR) %3,65’ten %3,55 seviyesine ve konut kredisi gibi uzun vadeli krediler için gösterge olan 5 yıllık kredi temel faiz oranını (5 yıllık LPR) da %4,30’dan %4,20 seviyesine düşürmüştü. Banka’nın bu haftaki toplantısında ise 1 ve 5 yıllık LPR oranlarını sabit tutarak faiz indirimlerinin etkilerini gözlemlemesi bekleniyor.
Cuma günü bunun yanında, Rusya Merkez Bankası’nın faiz kararı takip edilecek. Banka, geçen ayki toplantısında politika faiz oranını beklentilerle uyumlu olarak %7,50 seviyesinde sabit tutmuştu ve böylece son altı toplantıda mevcut faiz seviyesini korumuştu. Ayrıca Banka, istihdam piyasasındaki durumun, artan bütçe harcamalarının ve kötüleşen dış ticaret koşullarının enflasyon yanlısı riskleri artırdığını belirtirken, artan enflasyonist riskler nedeniyle önümüzdeki toplantılarda daha yüksek faiz artırım olasılığına işaret etmişti. Banka’nın bu haftaki toplantısında ise politika faiz oranını 50 baz puan artışla %8 seviyesine yükseltmesi bekleniyor.

Yurt içinde ise, bugün haziran ayı Merkezi Yönetim bütçe dengesi verisi ve mayıs ayı kısa vadeli dış borç istatistikleri, yarın mayıs ayı uluslararası yatırım pozisyonu istatistikleri ve konut fiyat endeksi verileri, perşembe günü temmuz ayı tüketici güven endeksi ve haziran ayı yurt dışı üretici fiyat endeksi (YD-ÜFE) verileri ve cuma günü ise mayıs ayı tarımsal girdi fiyat endeksi takip edilecek. Öte yandan, perşembe günü TCMB’nin PPK toplantısı izlenecek.

Bütçe dengesi, mayıs ayında aylık bazda bütçe gelirlerindeki %105 oranındaki güçlü artışın yanında bütçe giderlerindeki aylık %10,4 düşüşün etkisiyle aylık 118,9 milyar TL fazla vermişti ve böylece nisan ayındaki 132,5 milyar TL’lik açığa göre belirgin iyileşme kaydetmişti. 12 aylık kümülatif bütçe açığı ise, mayısta 502,2 milyar TL’den 527,3 milyar TL’ye yükselirken, bütçe açığı/GSYH oranı da %2,9 seviyesinden %3,1’e yükselmişti. (GSYH için 2023 yılı 1. çeyrek kümülatif verileri baz alındı). Öncesinde açıklanan Hazine nakit dengesi, haziranda 206,3 milyar TL açık vermişti, bu kapsamda haziranda bütçenin açık vermesi beklenebilir.
TCMB tarafından yayınlanan nisan ayı kısa vadeli dış borç istatistiklerine göre, kısa vadeli dış borç stoku aylık 0,9 milyar USD artarken, yıllık ise 31,1 milyar USD artışla 161,9 milyar USD’ye yükselerek rekor seviyede gerçekleşmişti. Orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verileri kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku ise, nisanda aylık 0,4 milyar USD azalırken, yıllık ise 20,5 milyar USD artarak 202,9 milyar USD seviyesinde gerçekleşmişti, mart ayında ise 203,3 milyar USD ile rekor seviyeye ulaşmıştı.
Net uluslararası yatırım pozisyonu, bir ülkenin yurt dışı finansal varlıkları ile yurt dışına olan finansal yükümlülükleri arasındaki fark olarak adlandırılmaktadır. Buna göre, net uluslararası yatırım pozisyonu açığı mart ayının sonundaki -259,7 milyar USD’den 4,9 milyar USD’lik artışla nisan ayı sonu itibarıyla -264,5 milyar USD seviyesine yükselmişti, uluslararası yatırım pozisyonu/GSYH oranı ise -%26,8 seviyesinden -%27,3 seviyesine (GSYH 2023 yılı birinci çeyrek kümülatif verisine göre) gelmişti. Detaylara bakıldığında, nisanda varlıklarda aylık 7,6 milyar USD’lik düşüş (doğrudan yatırımlarda 0,4 milyar USD artışa ve portföy yatırımlarında yatay seyre karşın diğer yatırımlarda 0,5 milyar USD düşüş ve rezerv varlıklarda 7,5 milyar USD düşüş) gözlenirken, yükümlülüklerde ise aylık 2,7 milyar USD’lik düşüş (doğrudan yatırımlarda 2 milyar USD düşüş ve portföy yatırımlarında 1,4 milyar USD düşüşe karşın diğer yatırımlarda 0,6 milyar USD artış) kaydedilmişti.
TCMB tarafından yayınlanan nisan ayı konut fiyat endeksinin aylık artış hızı %5,40’tan %4,67 seviyesine yavaşlarken, yıllık artış hızı ise %132,8’den %121,3 seviyesine gerilemişti ve böylece eylül ayında ulaştığı rekor seviye olan %189,1 seviyesinden düşüşünü sürdürmüştü. Konut fiyatları reel olarak da yıllık %53 artmıştı.
TÜİK tarafından yayınlanan haziran ayına ilişkin mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, aylık bazda %6,5 oranında azalışla 91,1 seviyesinden 85,1 seviyesine gerilemişti ve böylece son üç ayın en düşük seviyesinde gerçekleşmişti.
Yurt dışına ihraç edilen ürünlerin üretici fiyat değişimlerini ölçen YD-ÜFE’nin mayıs ayında aylık artış hızı %2,43’ten %0,45’e yavaşlarken, yıllık ise %40,10’dan %32,13 seviyesine gerilemişti ve böylece Eylül 2021’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşmişti.
TÜİK tarafından yayınlanan nisan ayı tarımsal girdi fiyat endeksinin artış hızı, %1,41’den %0,63’e yavaşlarken, yıllık ise %49,70’ten %40,20 seviyesine gerilemişti ve eylül ayında ulaştığı rekor seviye olan %138,15’ten düşüşünü sürdürmüştü.
TCMB, geçen ay Hafize Gaye Erkan başkanlığındaki ilk PPK toplantısında politika faizini %8,50’den %15 seviyesine yükseltmişti. Söz konusu adımla Kurul’un, ”dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması, fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin başlamasına karar verdiği” belirtilmekteydi. Ayrıca enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar ”parasal sıkılaştırmanın gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirileceği” vurgulanmaktaydı. Banka’nın geçen ayki toplantısına ilişkin piyasa beklentileri ise Bloomberg ve Foreks Anketlerine göre politika faiz oranının %20 seviyesine yükseltmesi yönündeydi, bu kapsamda piyasa beklentilerinden daha sınırlı bir faiz artışına gidildiği gözlenmişti. Banka’nın bu haftaki toplantısında ise politika faiz oranının Bloomberg Anketine göre %18,25 seviyesine yükseltilmesi yönündeyken, Foreks Anketine göre ise %20 seviyesine yükseltilmesi yönünde.

ŞİRKET HABERLERİ

Alarko Holding (ALARK, Sınırlı Pozitif): Şirket bağlı ortaklığı Alarko Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile Halil Pekdemir Çiftliği Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi arasında; Halil Pekdemir Çiftliği Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi’nin kısmi bölünmesi suretiyle yaklaşık 120.000 m² yüzölçümlü sera da dahil olmak üzere toplamda yaklaşık 310.000 m² taşınmazı mülkiyetinde bulunduran yeni bir şirket kurulması, kurulacak yeni şirkete Denizli’deki 8253,75 hektar alana ilişkin olarak 15/09/2041 tarihine kadar geçerli olan jeotermal kaynak işletme ruhsatı kapsamında bulunan iki adet jeotermal sıcak su kuyusu için kullanım hakkı verilmesi ve akabinde kurulacak yeni şirketin hisselerinin Alarko Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye devredilmesi amacıyla bir ön protokol imzalanmıştır.

Girişim Elektrik Sanayi (GESAN, Sınırlı Pozitif): Şirket, Şişecam’dan (Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş.) Ankara Polatlı’da ve Eskişehir’de bulunan fabrikaları için, Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği’nin 5.1.h maddesi kapsamında Çatı ve Arazi Öztüketim Güneş Enerjisi Santralleri yapılması hususunda siparişler almıştır.

Siparişlerin bedeli vergiler hariç toplam 7,5mn USD’dir. (Güncel baz USD/TL kuru ile siparişlerin bedeli vergiler hariç toplam 196,1mn TL)

Global Yatırım Holding (GLHYO, Sınırlı Pozitif): Şirket, dolaylı bağlı ortaklığı Global Ports Holding Plc (“GPH”)’den olan alacağının 13,8mn USD’lik bölümünün GPH’te yapılacak bir sermaye artırımı sonucunda hisse senedine dönüştürülmesi için gerekli süreç başlamıştır. Bu işlem kapsamında, GPH sermayesini 0,01 paund (1 peni) nominal değere sahip 5.144.445 adet yeni hisse senedini ihraç ederek arttıracak olup, hisse başına güncel ağırlıklı ortalama fiyat olan 206,5 peni (ihraç fiyatı) hisse fiyatıyla Şirket’e borcunun bir kısmına mahsuben tahsis edecektir. Pay ihraç işlemi sonrasında Şirket’in, GPH’in çıkarılmış sermayesinde sahip olduğu pay oranı %63,55’ten %65,9’a yükselmiş olacaktır. İşlemlerin 20 Temmuz 2023 tarihinde tamamlanmasının planlandığı açıklanmıştır.

Türk Hava Yolları (THYAO, Sınırlı Pozitif): Şirket, AnadoluJet markasının global standartlarda düşük maliyetli hava yolu olarak faaliyetlerine devam edebilmesi ve pazardaki rekabetçi konumunu güçlendirebilmesi amacıyla faaliyetlerinin %100 Türk Hava Yolları iştiraki olarak kurulacak olan “AJet Hava Taşımacılığı Anonim Şirketi” altında devam ettirilmesine karar verilmiştir.

Ayrıca Şirket tecrübesi, küresel gücü ve satış kanallarından geçen işlem hacmini göz önüne alarak mevcut potansiyelinin değer yaratan bir iş modeline dönüştürülmesi amacıyla elektronik para ve ödeme hizmetleri kuruluşu kurulması ve ilgili yasal mevzuat çerçevesinde lisanslama süreçlerinin yürütülmesi için gerekli çalışmaların başlatılmasına karar vermiştir.

Türkiye Sigorta (TURSG, Nötr): Şirketin bağımsız denetimden geçmemiş 2023 Haziran sonu toplam brüt prim üretimi 24 milyar 402 milyon TL ‘ye ulaşarak ve bir önceki yılın aynı dönemine göre %117 oranında artışla gerçekleşmiştir.

SEKTÖR HABERLERİ

Akaryakıt: Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre akaryakıtta ÖTV tutarları arttı. Buna göre 95 oktan kurşunsuz benzinde litre başına 2,5265 lira olan ÖTV miktarı 7,5265 liraya, 98 oktan kurşunsuz benzinde litre başına 2,6485 lira olan ÖTV miktarı 7,8899 liraya çıktı.

Motorinde ise litre başına ÖTV miktarı 2,0559 liradan 7,0559 liraya, LPG’de 1,7780 liradan 5,7780 liraya yükseldi. (Kaynak: BloombergHT)

Konut: Türkiye genelinde konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %44,4 azalarak 83.636 oldu. Böylelikle, konut satışları Ocak-Haziran döneminde yıllık %22,1 azalışla 565.779 olarak gerçekleşti. Öte yandan, ipotekli konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %66,8 azalış göstererek 13.463 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %16,1 olarak gerçekleşti. Son olarak, yabancılara yapılan konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %69,6 azalarak 2.625 oldu. Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya Federasyonu vatandaşlarına yapıldı.

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Kron Teknoloji (KRONT): Şirketin Yönetim Kurulu, büyümeyi hızlandırmaya ve küresel pazarlarda rekabet gücünü artırmaya yönelik olarak Ar-Ge ve ürün geliştirme yatırımları, küresel kanal yapısını güçlendirecek yatırımları ve artan işletme sermayesi ihtiyaçları için fon gereksinimini değerlendirerek, katılanların oybirliği ile aşağıdaki kararları almıştır:

– Şirketin 42,8mn TL olan çıkarılmış sermayesinin 150mn TL kayıtlı sermaye tavanı içerisinde, tamamı nakden karşılanmak sureti ile %250 oranında 107mn TL artırılarak 149,8mn TL ye çıkarılmasına,

– Mevcut ortakların yeni pay alma haklarının kısıtlanmamasına,

– Artırılan 107mn TL sermayeyi temsil edecek olan payların %10’luk kısmına isabet eden 10,7mn TL nominal payın A grubu nama yazılı olarak, %90’lık kısmına isabet eden 96,3mn TL nominal payın B grubu hamiline yazılı olarak ihraç edilmesine,

– Şirketin nakit olarak artırılacak olan 107mn TL tutarında sermayeyi temsil eden paylara ilişkin yeni pay alma haklarının 1,00 -TL den 15 gün süre ile kullandırılmasına;

– Yeni pay alma haklarının kullandırılmasından sonra pay kalması halinde, kalan B grubu hamiline yazılı payların nominal değerden düşük olmamak üzere Borsa İstanbul A.Ş. birincil piyasada oluşacak fiyat üzerinden 2 işgünü süreyle satılmasına; kalan A grubu nama yazılı payların ise, satış fiyatı olarak B Grubu hamiline yazılı paylara ilişkin kullanılmayan rüçhan haklarının nominal değerden düşük olmamak üzere Borsa İstanbul A.Ş. birincil piyasada oluşacak fiyat üzerinden 2 işgünü süre ile satılması sürecinde oluşacak ağırlıklı ortalama birim fiyat olarak belirlenmesine ve belirlenen bu ağırlıklı ortalama birim fiyat üzerinden şirket merkezinde 2 gün süre ile talep toplanmasına,

– Kalan B grubu hamiline yazılı payların Borsa İstanbul A.Ş. birincil piyasada satılmasını takiben kalan paylar olması halinde, bu payların iptaline ve sermayenin bu şekilde tescil edilmesine;

– Sermaye artırımı nedeniyle çıkarılacak payların şirket ortaklarına SPK ve MKK’nın kaydileştirme ile ilgili düzenlemeleri çerçevesinde kaydi pay olarak dağıtılmasına ve yeni pay alma haklarının kaydileştirme esasları çerçevesinde kullandırılmasına;

– Sermaye artırımı işlemlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla gerekli başvuruların yapılması, izinlerin alınması ve işlemlerin yerine getirilmesi için Sermaye Piyasası Kurulu, Borsa İstanbul A.Ş., Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş., Ticaret Bakanlığı ve diğer tüm resmi kurum ve kuruluşlar nezdinde gerekli her türlü işlemlerin yapılmasına; katılanların oybirliği ile karar verilmiştir.

Ral Yatırım Holding (RALYH): Şirket’in bağlı ortaklığı RAL Enerji A.Ş.’nin, Elektrik Piyasasında Depolama Faaliyetleri Yönetmeliği kapsamında toplamda 12 ayrı Depolamalı Elektrik Üretim Tesisi Projesi için 468 MW Rüzgar Enerjisi Üretim Santrali (RES), 20 MW Güneş Enerjisi Üretim Santrali (GES) ve bu santrallere bütünleşik 488 MWsaat kapasiteli bataryalı elektrik depolama tesisi kurmak için Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na yapmış olduğu ön lisans başvurularından Manisa ilinde kurulması planlanan 24 MWm/24 MWe kurulu gücündeki Efkaftepe RES projesi için 30 ay süreli önlisans verilmesine karar verilmiştir. Diğer başvuruların işlemleri devam etmektedir.

FAİZ PİYASALARI

Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %15 seviyesinde yatay seyretti. TCMB cuma günü 1 milyar TL’lik (%15’ten, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise repo ihaleleri kaynaklı 19 milyar TL oldu.

Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisi genelinde faizlerde yükselişler görüldü. Buna göre, kısa vadeli tarafta 60 baz puana varan yükselişler görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta 80 baz puana varan yükselişler gözlendi.Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık bazda değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 140 baz puana varan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 170 baz puana varan yükselişler görüldü.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi