SABAH STRATEJİSİ
Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilime ilişkin haber akışı takip edilmeye devam edilirken, dün Rusya’nın Ukrayna sınırından bazı birliklerin geri çekileceğini açıklaması piyasaları rahatlattı. Rus borsasının %5 prim yaptığı ortamda MSCI Gelişmiş Ülke Endeksi %1,4 oranında yükseldi. Bu sabah da MSCI Asya Pasifik endeksinde %1,5’e yakın prim gözleniyor. ABD ve Avrupa vadelilerinde ise sınırlı düşüşler gözleniyor. Biden’ın bir saldırının hala mümkün olduğunu – Kremlin reddetse de – söylemesi ve NATO’nun askeri personelin azaldığına yönelik bir işaret görülmediğini belirtmesi borsalarda daha fazla yükselişi engellediği söylenebilir. Bu taraftaki haber akışı yakından izlenecekken, akşam açıklanacak Fed toplantı tutanakları öncesinde piyasa bekleme modunda kalabilir. Dün %1,81 değer kazanan BIST100’ün ise güne hafif alıcılı bir görüntüyle başlamasını bekliyoruz. Dün akşam Ford Otomotiv başta olmak üzere açıklanan olumlu finansallar/beklentiler ve Tav Havalimanları’nın ileriye yönelik güçlü öngörüleri endeksin artı açmasına katalizörlük edebilir. Olumsuz bir haber akışı gelmedikçe de endeks artı bölgede kalmak isteyebilir.
MAKROEKONOMİ
Yurt içinde, ocak ayına ilişkin Merkezi Yönetim bütçe dengesi verisi açıklandı. Bütçe dengesi, ocak ayında vergi gelirlerinde (kurumlar vergisi, ithalden alınan KDV…) ve diğer gelirlerdeki (faiz gelirleri) sert artış ve faiz giderlerindeki azalışla 30 milyar TL fazla verdi. Enflasyon ve döviz kurlarındaki gelişmeler de vergi gelirlerinin artışında etkili olurken, aralıkta harcamalarda gözlemlediğimiz güçlü artış yılın başlangıcında harcamalardaki artışı sınırlayan bir faktör oldu. 2021 yılı Ocak ayında ise bütçe 24 milyar TL açık vermişti. 12 aylık kümülatif bütçe açığı 2021 yılındaki 192 milyar TL’den 138 milyar TL’ye geriledi ve bütçe açığı/GSYH* oranı da 2021 yılındaki %2,9 seviyesinden %2,1 seviyesine geriledi. 2022 yılı için bütçe açığı/GSYH oranı %3,5 hedeflenirken, yılın başlangıcında bu seviyenin belirgin altındayız. Faiz dışı denge ocakta 44,3 milyar TL fazla verdi, 12 aylık faiz dışı fazla ise 35,1 milyar TL oldu. (*GSYH için 2021 yılı 3. çeyrekteki gerçekleşmeyi dikkate almaktayız, ekonomik aktivite 4. çeyrekte öngörülerden de güçlü bir seyir izledi. Dolayısıyla GSYH’deki artışın devamıyla bütçe açığı/GSYH oranının nihai halinin daha düşük seviyelere işaret edeceğini vurgulamak isteriz.)
- Bütçe açığı/GSYH oranı 2021 yılını öngörülerden iyi bir seviyede sonlandırdı. Bu durum 2022 yılında maliye politikası tarafında ek bir alan yaratmakta. TCMB’nin Hazine’ye kar transferinin 2021 yılına göre ve hedefin de daha üzerinde olacağı görülmekte. Bununla birlikte temel gıda ürünlerindeki KDV indiriminin bütçeye 30 milyar TL ek yükü olabileceği öngörülmekte. Ek olarak hükümetin enerji sektörüne ek teşvikleri artırma olasılığı giderlerde yukarı yönlü riskleri beraberinde getirebilir. Dolayısıyla ücretler başta olmak üzere çeşitli kalemlerdeki vergi istisnası ve artan enflasyonist baskılarla harcamaların performansı bütçe görünümüne önümüzdeki dönemde yön verecek. İlk yarıda kar transferi gibi unsurlar bütçe açığındaki genişlemeyi hafifletebilecek bir unsur olarak görülürken, iç talebin seyri ve harcamalardaki tasarrufun boyutu ile faiz yükü yılın geri kalanında bütçe açığında belirleyici olacak diğer unsurlar.
Gelirler, enflasyondan arındırılmış olarak da belirgin bir artış sergiledi. Dolaysız vergiler kurumsal vergilerdeki artış kaynaklı güçlü seyrini sürdürüyor. Diğer gelirlerde de ”Borçlanma Senedi Geçmiş Gün Faizleri ve Primli Satış Gelirleri” kalemindeki rekor artış dikkat çekiyor. Aralık ayında öne çekilen harcamaların da etkisiyle ocak ayında faiz dışı giderlerde reel olarak düşüş görüldü.
Ayrıca yurt içinde, ocak ayına ilişkin tarım ürünleri üretici fiyat endeksi (Tarım-ÜFE) takip edildi. Tarım ÜFE aylık %14,83 artarken, yıllık bazda ise %52’ye yükseldi. Böylece Tarım-ÜFE, hem aylık hem de yıllık bazda 2011 yılına uzanan veri setinin rekor seviyelerinde gerçekleşti. Alt gruplar bazında bakıldığında yıllık bazda %144,9 artan ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetler kalemi en belirgin artan grup oldu.
ABD’de ocak ayına ilişkin ÜFE, aylık %1 artışla beklentilerin (%0,5) oldukça üzerinde gelirken, yıllık ise %9,8’den %9,7’ye hafif geriledi. Aylık bazda ÜFE’deki hızlanmada, özellikle aralıkta %0,3 gerileyen gıda fiyatlarının ocakta %1,6 artması ve aralıkta %1,7 gerileyen enerji ürünleri fiyatlarının ise ocakta %2,5 artması belirleyici oldu.
Ayrıca ABD’de şubat ayına ilişkin New York Fed Empire State imalat sanayi endeksi, -0,7’den 3,1’e yükselerek büyüme bölgesine geçti ancak 12 seviyesindeki beklentilerin oldukça altında kaldı. Alt endekslere bakıldığında, dikkat çekici olarak ürün satış fiyatları endeksi 17 puanlık sert artışla rekor seviyeye ulaştı. Bu durum, imalatçıların, girdi maliyetlerindeki artışı ürün fiyatlarına oldukça yüksek oranlarda yansıttığına ve artan enflasyonist baskılara işaret etti.
Bunun yanında, Almanya’da şubat ayına ilişkin ZEW endeksleri açıklandı. ZEW cari durum ve beklentiler alt endekslerinin ikisi de kısmi toparlanma sergiledi. Beklentiler endeksinin temmuzdan bu yana en yüksek seviyeye ulaşmasında, anket katılımcılarının, uygulanan kısıtlamaların hafifletilmesini, yılın ilk yarısında ekonomik toparlanma gerçekleşmesini ve ayrıca enflasyonun yavaş da olsa düşmesini beklemelerinden kaynaklandığı görüldü. Almanya’da vakaların azalış sergilemesiyle Başbakan Scholz’un bu hafta kısıtlamaların hafifletilmesi yönünde bazı kararlar alması bekleniyor.
Ayrıca Euro Bölgesi’nde geçen yılın son çeyreğine ilişkin GSYH revize büyüme verisi, öncü veriyle uyumlu açıklandı. Buna göre bölge ekonomisi geçen yılın son çeyreğinde artan Omicron varyantı kaynaklı vakalar ve uygulanan kısıtlayıcı tedbirlerin etkisiyle çeyreklik bazda %2,3’ten %0,3’e yavaşladı. Euro Bölgesi GSYH’ı, 2020 yılındaki %6,4’lük sert daralmanın ardından 2021 yılının tamamında ise %5,2 büyüme sergiledi. Avrupa Komisyonu, bölge ekonomisinin bu yıl ise %4 oranında büyümesini bekliyor.
Diğer yandan, Euro Bölgesi’nde aralık ayına ilişkin dış ticaret dengesi verisi takip edildi. Euro Bölgesi’nde, aralıkta dış ticaret açığı özellikle artan enerji ürünleri fiyatlarının etkisiyle artan ithalat nedeniyle aylık 1,5 milyar Euro’dan 4,6 milyar Euro’ya yükseldi.
Yurt dışında bugün veri takvimine bakıldığında,
Bugünün odak noktasında, TSİ 22’de yayınlanacak olan Fed’in 25-26 Ocak tarihli FOMC toplantısına ilişkin tutanaklar bulunmakta. Fed, ocak ayı toplantısında beklentiler dahilinde faizleri sabit bırakırken, mart ayında varlık alım programının sonlandırılması kararını almış ve faizlerin artacağına dair güçlü sinyal vermişti. Bilanço daraltılmasına başlanmasının zamanlaması ile ilgili olarak ise faiz artırımı sonrası işaret edilmişti. İstihdam görünümü olumlu olarak nitelenirken, virüsün ekonomik aktivite için aşağı yönlü risk oluşturmaya devam ettiği belirtilmiş, enflasyonda arz sorunlarının gevşemesiyle enflasyonda düşüş olacağı beklentisi ise korunmuştu. Fed Başkanı Powell’ın fiyat baskılarının tahmin edildiği kadar azalmama riskine işaret etmesi şahin algılanırken, bu durum piyasa katılımcılarının öngördüğü yıl genelindeki faiz artırımı sayısı için yukarı yönlü beklentileri artırmıştı.
ABD tarafında, TSİ 16.30’da iç talebin seyrine ilişkin ipucu verecek olan ocak ayına ilişkin perakende satışlar verisi açıklanacak. Perakende satışlar aralıkta aylık %0,1 düşüş beklentisine karşılık %1,9 gerilemişti. Veriye bakıldığında online satışlar aylık %8,7 düşerken, ilginç olarak bar ve restoran harcamaları yalnızca %0,8 düşmüştü. Bar ve restoran gibi sosyal temasın fazla olduğu sektörlerde göreceli aylık düşüşün sınırlı kalması, veride Omicron varyantının etkisinden çok, enflasyon artışı ile iç talepte yavaşlamaya işaret etmişti. Ocak ayında ise perakende satışların aylık %2 artışla toplanması bekleniyor.
Ayrıca ABD’de TSİ 17.15’te ocak ayına ilişkin sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı verileri takip edilecek. Aralık ayında sanayi üretimi, artış beklentisine karşılık otomobil üretimindeki belirgin düşüşle aylık %0,1 düşmüştü. Kapasite kullanım oranı da %76,6’dan %76,5’e sınırlı gerilemişti. Ocak ayında ise sanayi üretiminin aylık %0,4 artışla toparlanması ve kapasite kullanım oranın da %76,8’e hafif yükselmesi bekleniyor.
Bunun yanında, Euro Bölgesi’nde TSİ 13’te aralık ayına ilişkin sanayi üretimi verisi açıklanacak.
Diğer yandan, İngiltere’de TSİ 10’da ocak ayına ilişkin TÜFE verisi takip edilecek. Bu sene BoE enflasyonun nisan ayında %7 ile tepe noktasına ulaşmasını beklemekte. Ocak ayında ise enflasyonda sınırlı yukarı yönlü bir hareket beklenmekte. Bu kapsamda, TÜFE’nin ocak ayında yıllık %5,4’ten %5,5’e hafif yükselmesi bekleniyor. Bugün açıklanacak TÜFE verisi, BoE’nin ilerki dönemlerdeki sıkılaşmasına yönelik ipucu verecektir.
Yurt içinde ise, TSİ 10’da TCMB tarafından aralık ayına ilişkin özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu istatistikleri yayınlanacak. Özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu istatistiklerine göre uzun vadeli kredi borcu kasım ayında, aylık 1,86 milyar USD azalışla 159,6 milyar USD seviyesine gerilerken, kısa vadeli kredi borcu ise aylık 0,21 milyar USD azalışla 8,2 milyar USD seviyesine gerilemişti.
Ayrıca TSİ 10’da aralık ayına ilişkin konut fiyat endeksi (KFE) açıklanacak. Kasım ayında KFE aylık %9, yıllık ise %50,5 artmıştı, reel bazda da yükselişini sürdürmüş ve yıllık reel %19,7 artmıştı.
ŞİRKET HABERLERİ
Aksa Akrilik (AKSA, Pozitif): Aksa Akrilik’in 4Ç2021’deki net dönem karı yıllık %55 oranında artarak 399,1mn TL’ye yükselmiştir. Piyasanın ortalama kar beklentisi 233mn TL idi. Şirket’in satış gelirleri yılın son çeyreğinde 3.047mn TL gerçekleşerek yıllık %117 oranında büyüme kaydederken, brüt kar %99,2 oranında artış kaydetmiş ve 803,9mn TL’ye çıkmıştır. Brüt kar marjı ise 2,3 puan azalarak %26,4 olarak gerçekleşmiştir. Faaliyet giderleri %94,9 oranında artarak 109,7mn TL’ye çıkan Şirket’in FAVÖK’ü ise 734,2mn TL (Beklenti: 479mn TL) gerçekleşerek yıllık %93 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK marjı da %24,1 olmuştur. 4Ç2020’de FAVÖK marjı %27,1 idi. Diğer yandan, Şirket bu çeyrekte 133,3mn TL net finansman gideri (4Ç2020: 28,6mn TL gider) kaydederken, diğer faaliyetlerden net gider 328,5mn TL (4Ç2020: 42,8mn TL net gider) olarak gerçekleşmiştir.
Dördüncü çeyrek net karının ardından Şirket’in 2021’deki net dönem karı önceki yıla göre %165 oranında artarak 1.167mn TL’ye yükselmiştir.
Aksa Akrilik ayrıca hisse başına 1,85TL brüt kar payı (net 1,6650TL) dağıtımını genel kurula teklif etme kararı almıştır. Teklif edilen nakit kar payı hak kullanım tarihi 21.04.2022 olup, dünkü hisse kapanışına göre kar payı verimi %6,1 olarak hesaplanmıştır.
Ford Otosan (FROTO, Pozitif): Ford Otosan’ın 2021 yılı son çeyrek net dönem karı 4.090mn TL ile hem bizim beklentimiz olan 3.098mn TL’nin hem de piyasa beklentisi olan 2.942mn TL’nin oldukça üzerinde gerçekleşmiş ve iyi bir görüntü sergilemiştir. Tahminimizdeki sapmada beklentimizden yüksek gerçekleşen satış gelirleri etkili olmuştur. Ford Otosan’ın 4Ç2020’deki net dönem karı 1.927mn TL idi. Şirketin satış gelirleri 4. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %21,4 oranında artmış ve 25.444mn TL olmuştur. Satış gelirlerindeki artışın tamamı yurtdışı satış gelirlerindeki %31’lik yükselişten kaynaklanmıştır. Yurtiçi satış gelirleri ise değişim göstermemiştir. Yurtiçi satışlar 4Ç2021’de 2020’nin aynı çeyreğine göre adetsel bazda %45,1 azalırken, yurtdışı satışlar ise adetsel bazda %21 düşüş kaydetmiştir. Satışların maliyeti aynı dönemde %11,1 oranında artmıştır. Buna bağlı olarak brüt kar %88,3 artışla 5.250mn TL’ye yükselirken, brüt kar marjı 7,3 puan artışla %20,6 olarak gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler ise geçen senenin aynı dönemine göre %65,9 artmış ve 1.174mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden net 772,3mn TL gelir kaydedilmiştir. Bunlara bağlı olarak faaliyet karı %137,2 artışla 4.848mn TL’ye yükselmiştir. Faaliyet kar marjı da 9,3 puan iyileşmeyle %19,1 olmuştur. Diğer faaliyet gelirleri hariç FAVÖK %87,7 artışla 4.358mn TL olurken, FAVÖK marjı 6 puan artışla %17,1’e yükselmiştir. Finansman tarafında net 853,3mn TL gider kaydedilmiştir. 4Ç2020’deki net finansman gideri 242,9mn TL idi. Şirket 4Ç2021’de 98,4mn TL’lik vergi geliri yazmıştır. 4Ç2020’de 126,8mn TL vergi geliri kaydedilmişti. Bu gelişmeler neticesinde 4Ç2021 net dönem karı 4Ç2020’ye göre %112,2 artış kaydetmiştir. Net kar marjı da 6,9 puanlık artışla %16,1 olarak hesaplanmaktadır.
4. çeyrek net dönem karıyla birlikte Ford Otosan’ın 2021 yılı net dönem karı %109,8 artışla 8.801mn TL’ye yükselmiştir.
2021 son çeyrek sonuçlarının ardından şirket 2022 yılı beklentilerini açıklamıştır.
Türk Telekom (TTKOM, Sınırlı Pozitif): Türk Telekom’un 4. çeyrek net dönem karı 1.084mn TL olarak açıklanmıştır. Piyasa beklentisi 528mn TL, bizim beklentimiz ise 568mn TL idi. Tahminimizdeki sapmada, bir defaya mahsus ertelenmiş vergi geliri nedeniyle, beklentimizden yüksek gelen net vergi gelirleri kaydedilmesi etkili olmuştur. Şirket 4Ç2020’de 1.104mn TL net dönem karı kaydetmişti. Türk Telekom’un 4Ç2021 satış gelirleri %28,9 artışla 9.864mn TL’ye yükselirken, brüt kar %11,4 artarak 3.243mn TL olmuştur. Brüt kar marjı ise 5,2 puan azalışla %32,9’u göstermiştir. Operasyonel giderler aynı dönemde %0,9 azalmış ve 970,9mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. Diğer faaliyetlerden giderler 4Ç2021’de 1.026mn TL olmuştur. Bu gelişmeler neticesinde faaliyet karı %42,5 azalarak 1.247mn TL’yi göstermiştir. Faaliyet kar marjı ise 15,7 puan azalışla %12,6’ya gerilemiştir. Türk Telekom’un FAVÖK’ü 4Ç2020’deki 3.546mn TL’den 4Ç2021’de 4.301mn TL’ye yükselirken, FAVÖK marjı 2,7 puan azalışla %43,6’yı göstermiştir. Yatırım faaliyetlerinden gelirler 4Ç2020’deki 129,4mn TL’den 4Ç2021’de 384,5mn TL’ye yükselmiştir. Diğer taraftan, TFRS 9 uyarınca belirlenen değer düşüklüğü zararları 45mn TL’yi göstermiştir. Türk Telekom’un finansman öncesi faaliyet karı 1.586mn TL ile 4Ç2020’nin %28,2 altında gerçekleşmiştir. Finansman tarafında 1.138mn TL’lik net gider kaydedilmiştir. Şirket 4Ç2020’de 1.028mn TL’lik net finansman gideri kaydetmişti. Türk Telekom’un net uzun yabancı para pozisyonu 3Ç2021 itibarıyla 58mn USD iken, 4Ç2021 sonunda 464mn USD döviz cinsinden nakit dahil 242mn USD olmuştur. Şirketin vergi öncesi karı 447,7mn TL olurken, 635,9mn TL’lik vergi gelirine bağlı olarak net dönem karı 1.084mn TL olmuştur. Geçen sene aynı dönemdeki vergi öncesi kar 1.182mn TL, net dönem karı ise 1.104mn TL idi. Türk Telekom toplam abone sayısı, Eylül sonuna göre, 393bin net abone kazanımıyla 4Ç2021’de 51,8 milyona ulaşmıştır.
4. çeyrek karıyla birlikte şirketin 2021 yılı net dönem karı 5.761mn TL’yi göstermiştir. 2020 yılındaki net dönem karı 3.178mn TL idi.
Şirket ayrıca 2022 yılı öngörülerini de açıklamıştır. Buna göre şirketin gelir artışı öngörüsü yaklaşık %23-25 (2021:%21) olup FAVÖK beklentisi yaklaşık 17,5-18,3 milyar TL’dir (2021: 16,4 milyar TL). Yatırım harcamaları beklentisi ise 12,5 milyar TL (2021: 8,8 milyar TL) seviyesindedir.
TAV Havalimanları Holding (TAVHL, Pozitif): TAV Havalimanları’nın 2021 yılının son çeyreğinde 385,2mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmiştir. Ortalama piyasa zarar beklentisi 431mn TL iken, bizim beklentimiz 440mn TL net dönem zararı yönündeydi. Şirket’in FAVÖK’ü 391mn TL (32,3mn euro) ile 426mn TL’lik beklentimizin altında gerçekleşmesine karşın finansman giderleri beklentimizden düşük gerçeklemiştir. TAV Havalimanları’nın 2021 yılının son çeyreğinde toplam hizmet verilen yolcu sayısı, 4Ç2020’deki 6 milyondan, 1,7 milyonluk Almatı Havalimanı’nın olumlu katkısı dahil, 14,7 milyona çıkmıştır. Almatı havalimanı Mayıs ayından itibaren yolcu sayısı rakamlarına ilave edilmiş ve 2021 yılındaki toplam katkısı 4,4 milyon yolcu olmuştur. TAV bir önceki çeyrekte (3Ç2021) ise 24,1 milyon yolcuya hizmet verilmişti. Bu duruma bağlı olarak TAV’ın satış gelirleri son çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %192,7 oranında artarak 2.016mn TL’ye yükselmiştir. Diğer taraftan satışların maliyetleri görece daha düşük %60,7 oranında artarak 1.278mn TL olarak gerçekleşmiştir. Buna bağlı olarak TAV 4Ç2020’deki 106,6mn TL’lik brüt zarara karşın, 4Ç2021’de 737,9mn TL brüt kar kaydedilmiştir. Operasyonel giderler aynı dönemde %75,2 oranında artarken, 66,1mn TL’lik diğer faaliyetlerden net gider ile birlikte net faaliyet karı 88,6mn TL (4Ç2020’de 391,5mn TL faaliyet zararı) Yatırım faaliyetlerinden 4Ç2021’de 36,7mn TL gelir kaydedilirken, özkaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlardan ise 118,9mn TL gider (4Ç2020’de 168,73mn TL gider) kaydedilmiştir. Finansman tarafında da 4Ç2021’de 257,5mn TL’lik net finansman gideri kaydedilmiştir. Böylece vergi öncesi zarar 251,1mn TL olurken, 106,4mn TL’lik vergi gideri ve 7,1mn TL’lik Atatürk Havalimanı kaynaklı durdurulan faaliyetlerden giderin ardından, ana ortaklık net dönem zararı 385,2mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket 4Ç2020’de 767,6mn TL ana ortaklık net dönem zararı açıklamıştı.
Son çeyrek zarar rakamına karşın, Şirket 2021 yılını 467,7mn TL ana ortaklık net dönem karı ile kapamıştır. 2020 yılında 2.283mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydedilmişti.
TAV, 2022 yılı beklentilerini de açıklamıştır. TAV, 2022 yılında hizmet verilen yolcu sayısını 71-76 milyon yolcu (2021’de 52 milyon yolcu) olarak öngörürken, 2021 yılına göre %37-43 oranında artışla 717-745mn Euro ciro hedeflemektedir. Şirket 2022 yılı için %32-35 FAVÖK marjı (%28,6 2021 yılı) hedeflerken, 2021 yılsonu 8,3x seviyesinde olan Net Borç/FAVÖK oranının da 6-7 seviyesine inmesini beklemektedir. Ek olarak, Şirket 2022 yılında 2/3’ü Almatı’ya ait olmak üzere 160-180mn Euro yatırım harcaması planlanmıştır.
Ayrıca TAV, 2025 yılında hizmet verilen yolcu sayısının 102-107 milyona ulaşacağını ve FAVÖK marjının da %42-45 seviyesine yükseleceğini öngörmektedir. Net borç/FAVÖK oranının da 2025’te 2,5-3 seviyesine inmesi hedeflenmektedir.
Şok Marketler (SOKM, Nötr): 30 Ekim 2021 tarihli KAP açıklamasında, Rekabet Kurumu’nun 28.10.2021 tarihli yazısı ile; Zincir marketler ile tedarikçiler hakkında yürütülen soruşturma kapsamında diğer Şirketlerin yanı sıra, Şirket’e 384,4mn TL tutarında idari para cezası verildiği ve gerekçeli kararın Şirkete tebliğini müteakip idari para cezasının yasal indirimden yararlanarak ödenmesinin değerlendirileceği ve kararın iptali için tüm yasal hakların sonuna kadar kullanılacağı duyurulmuştu. İlgili tutar, her türlü itiraz ve dava haklar saklı tutmak kaydıyla ve %25 erken ödeme indiriminden yararlanılmak suretiyle, 288,3mn TL olarak 14 Şubat 2022 tarihinde ödenmiştir.
Ziraat Bankası: Ziraat Bankası’nın 4Ç2021’deki solo net dönem karı önceki çeyreğe göre %155,5 oranında artarak 3.271mn TL’ye yükselmiştir. Ziraat Bankası’nın net faiz gelirleri 4Ç2021’de 17.240mn TL gerçekleşerek çeyreksel bazda %94,2 oranında artarken, net ücret ve komisyon gelirleri %33,7 oranında büyüme kaydetmiş ve 1.850mn TL’ye yükselmiştir. Banka’nın ticari zararı da 435mn TL gerileyerek 2.740mn TL’ye düşmüş ve kardaki artışı desteklemiştir. Öte yandan, karşılık giderleri %177 oranında artarak 8.585mn TL’ye çıkmıştır. Operasyonel giderler ise %20,7 oranında artmış ve 4Ç2021’de 4.227mn TL olarak gerçekleşmiştir. Ziraat Bankası’nın 4Ç2021’deki takipteki krediler oranı %1,95, kredi mevduat oranı %82,1 olarak gerçekleşmiştir. Sermaye yeterlilik oranı ise %16,52’dir.
Dördüncü çeyrek karının ardından Ziraat Bankası’nın 2021 yılındaki net dönem karı 6.291mn TL olarak gerçekleşmiştir. Banka bir önceki yılda 7.825mn TL net kar elde etmişti.
SEKTÖR HABERLERİ
Gıda: Türkiye Halciler Federasyonu Başkanı Yüksel Tavşan KDV indirimi dışında da üretim kaynaklı olarak fiyatlarda düşüş başladığını söyledi. Bloomberg HT’ye konuk olan Tavşan, “Yüzde 8 olarak alınan KDV ciddi bir düzensizliğe sebep oluyordu. Bizim açımızdan çok iyi oldu. Fiyatlarda çok ciddi bir düşüş başladı. Özellikle üretim bölgelerinde havaların ısınmasından dolayı KDV de böyle olunca perakende de kurumsallarda çok etki yapacak. Geleneksel pazar yerlerinde fiyatların düştüğü bu hafta itibariyle görülecek. ” dedi.
Konut: Konutta KDV sisteminin sadeleştirilmesi ve 150 metrekareden büyük konutlarda KDV yükünün düşürülmesi planlanıyor. Hürriyet’ten Neşe Karanfil’in haberine göre, mevcutta 150 metrekareden büyük konutlar için %18 KDV ödeniyor. Yeni modelle, örneğin 160 metrekare olan bir konuta, ikili KDV sistemi uygulanacak. 150 metrekareye kadar yüzde 8, üzerindeki 10 metrekare için yüzde 18 KDV söz konusu olacak. 150 metrekare altındaki konutlarda ise %8 KDV uygulanması planlanıyor.
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Duran Doğan Basım ve Ambalaj Sanayi (DURDO): Şirket, enerji tüketiminde mutlak karbon emisyonlarını yok etmek için Enerjisa Enerji A.Ş. aracılığıyla ‘Yenilenebilir Enerji Sertifikası’ alan kurumlar arasına dahil olmuştur. Bu sertifika ile Şirketin tüm üretim tesislerinde kullanılan elektriğin tamamının ”yenilenebilir kaynaklardan” karşılanacağı açıklanmıştır.
Turcas Petrol (TRCAS): Şirketin %30 oranındaki iştiraki RWE & Turcas Güney Elektrik Üretim A.Ş.’nin (“RTG”) Yönetim Kurulu, RTG esas sermayesi olan 1.875mn TL’nin, 275mn TL tutarında azaltılarak 1.600mn TL’ye indirilmesine karar vermişti. Bahsi geçen sermaye azaltım işlemi gerçekleşmiş olup RTG Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nda pay sahipleri tarafından onaylandığı açıklanmıştır.
İlgili sermaye azaltımı işlemi tamamlandığında Turcas Petrol A.Ş.’nin RTG sermayesinde sahip olduğu pay oranında herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Şirketin ilgili sermaye azaltımından alacağı pay 82,5mn TL olup söz konusu tutarın ilgili yasal süreçler tamamlandığında RTG tarafından Şirkete nakden ödenmesi öngörülmektedir.
Gelecek Varlık Yönetimi (GLCVY): Şirket, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.’nin gerçekleştirdiği tahsili gecikmiş alacak satışında anaparası 72,2mn TL olan ticari nitelikli portföyün ihalesini kazanmış olup satışa konu alacakların devir işlemleri ve sözleşmenin imza süreci tamamlanmıştır.
FAİZ PİYASALARI
Salı günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %14 seviyesinde gerçekleşti. TCMB dün 34 milyar TL’lik (%14’ten, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise haftalık repo ihaleleri kaynaklı 256 milyar TL oldu.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %1,99 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,97-%2,06 bandında hareketin ardından %2,04 seviyesinden günü kapattı.
Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisinde genel olarak düşüşler gözlendi. Bu kapsamda, günlük bazda kısa vadeli tarafta 15 baz puana varan düşüşler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 10 baz puana varan düşüşler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi