Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (15.02.2021)

SABAH STRATEJİSİ

Küresel piyasalar haftaya pozitif bir görüntüyle başlıyorlar. ABD vadelilerinde %0,4 civarında yükselişler gözlenirken, dördüncü çeyrek büyümesinin iyi geldiği Japonya’da Nikkei 225 endeksi yaklaşık otuz yılın ardından 30bin seviyesinin üzerine çıktı. ABD’de teşvik beklentilerinin devam ettiği ortamda İngiltere ve ABD başta olmak üzere aşılanma sürecinin başarılı bir şekilde ilerlemesi genel olarak piyasaları destekleyen önemli bir katalizör olarak duruyor. Arz endişeleri ile birlikte ekonomilerde toparlanma ümidiyle brent petrol de son on üç ayın en yükseğinde. Çin piyasası ve ABD borsalarının kapalı olduğu günde risk iştahını bozabilecek bir gelişme şu aşamada gözlenmiyor. Küresel piyasalardaki fiyatlamalara bağlı olarak BIST100 endeksi de güne alıcılı bir görüntüyle başlayıp açılışta 1.550 seviyesini hedefleyebilir. Yurtiçinde TCMB faiz kararı bu haftanın öne çıkan gelişmesi. Politika faizinde bir değişiklik beklenmiyor ancak karar metninde TCMB’nin şahin duruşunu koruyabileceğine yönelik işaretler sürpriz olmayacaktır. Bu çerçevede, Dolar endeksindeki fiyatlamalar da dikkate alındığında, Dolar / TL, TCMB faiz kararı öncesinde 7,0 seviyesinin altına sarkarak bu seviyenin altında kalabilir.

MAKROEKONOMİ

Cuma günü yurt içinde geçtiğimiz senenin aralık ayına ilişkin cari işlemler dengesi, sanayi üretimi verileri ve şubat ayı TCMB Beklenti Anketi takip edildi.

Cari işlemler açığı, aralık ayında beklentilerin altında 3,2 milyar USD gerçekleşti. TCMB’nin yıl sonu güncellemeleri doğrultusunda başta geçen senenin ilk 11 ayında cari açığın, çoğunluğu hizmet sektöründen kaynaklanan olumlu revizeler ile 1,7 milyar USD daha düşük gerçekleştiği görüldü. Yapılan revizyonlarla birlikte 2020 yılında cari açık 36,7 milyar USD ile beklentilerin altında kaldı ve cari açık/GSYH oranı da üçüncü çeyrek GSYH gerçekleşmesini baz aldığımızda yaklaşık %5 düzeyinde gerçekleşti. 2020 yılında cari dengenin bozulmasında zayıf turizm ve taşımacılık gelirleriyle azalan net hizmet gelirleri, iç talepteki güçlü toparlanma ve dolarizasyon eğilimi sonucu artan altın ithalatının artmasıyla genişleyen dış ticaret açığı ve ikincil gelir dengesinin görece zayıf seyretmesi belirleyici oldu. Aralık ayında 3,2 milyar USD’lik cari açığın finansmanı, 9,2 milyar USD’lik güçlü yabancı sermaye girişiyle karşılandı. 0,7 milyar USD’lik net hata noksan girişi de oldu. Bu girişlerle birlikte rezervlerde 6,7 milyar USD artış gözlendi.

Aralık ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi yüksek baz etkisine rağmen beklentilerin üzerinde yıllık %9 artış, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise aylık %1,3 artış kaydetti. Son çeyrekte böylelikle takvim etkisinden arındırılmış verilere göre bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sanayi üretimi %10,1, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış verilere göre bir önceki çeyreğe kıyasla %4,8 arttı. Veriler TCMB’nin beklentisi olan, son çeyrekte yıllık %7 büyümenin gerçekleşebileceğini düşündürmekte, böylece salgının hakim olduğu 2020 yılında ekonomik büyüme sağlayan ender ülkelerden biri olabileceğimize işaret etmekte.

Perakende satış hacmi ise yıllık %0,6 ile artış hızı belirgin şekilde azaldı. Ciro endekslerindeki güçlü görünüm sürmekte. Aralık ayında ciro endeksi ise yıllık %28,6 ile geçen ay olduğu gibi güçlü bir artış sergileyerek reel olarak artışını sürdürdü.

Şubat ayı TCMB Beklenti Anketi’nde, katılımcılar, TCMB’nin para politikasında sıkı duruşun uzun süre korunacağı vurgusu ile birlikte 12 ve 24 aya ilişkin enflasyon beklentilerini iyileştirmeyi sürdürüyor. Ancak ocak ayı enflasyonunun beklentilerin üzerinde gelmesi ve muhtemelen uluslararası emtia fiyatlarındaki görünümün de dikkate alınmasıyla yıl sonuna ilişkin enflasyon tahmini yükselmeye devam ediyor. TCMB Başkanı Ağbal’ın bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir süre gündeme almalarının mümkün olmadığını belirtmesi sonrası en erken 6 ay sonrası için faiz indiriminin beklendiğini görüyoruz ki anket katılımcıları önceki aya göre de yıl genelindeki faiz indirim miktar beklentilerini azaltmışlar. Ekonomide yeni dönem vurgusuyla kasımdan bu yana TL’nin dolar karşısında yaklaşık %20 değer kazandığını görüyoruz, anket katılımcıları da bu doğrultuda TL varlıklara ilginin süreceğini düşünerek yıl sonu kur beklentilerini iyileştirmişler. Gerek yerel gerekse küresel anlamda artan koronavirüs kısıtlamalarına rağmen imalat PMI gibi öncü göstergeler ekonomik aktivitede güçlü performansın ocak ayında sürdüğünü gösteriyor, aşılanma sürecinin geleceğe yönelik umutları koruması ve carry-over diye tabir edilen bir yıl içindeki büyüme performansının bir sonraki yıla aktarımının da katkısıyla 2021 yılı büyüme beklentisinin yukarı yönlü revize edildiği görülüyor. Emtia fiyatlarındaki hareketlilik ve büyümedeki yukarı yönlü revizeye karşın muhtemelen turizmdeki toparlanma öngörüsüyle cari işlemler açığı beklentisinde yatay bir görünüm dikkat çekiyor.

ABD’de bu hafta küresel ölçekte olduğu gibi şubat ayına ilişkin IHS Markit öncü PMI verileri takip edilecek. ABD’de üretimdeki ve yeni siparişlerdeki artış ile imalat PMI 57,1’den rekor seviye olan 59,2’ye yükselmiş, hizmet PMI ise 54,8’den 58,3’e yükselmişti. Burada aşılama sürecinin başlaması ve özellikle teşvik paketine ilişkin olumlu beklentilerin PMI rakamlarına yansıdığını görmüştük fakat raporda girdi maliyetinin ve fiyatların yükseldiği, istihdama ilişkin alt endekslerde düşüş olduğu ve temmuzdan beri en düşük seviyede olduğu vurgulanmaktaydı ki ocak ayına ilişkin istihdam verileri de bu durumu doğrulayarak hayal kırıklığı yaratmıştı. Aşı sürecinin ve mutasyonlu virüsün belirsizlik kaynağı olmaya devam etmesi nedeniyle PMI rakamlarında kısmi gerileme beklenebilir. Çarşamba günü ocak ayına ilişkin perakende satışlar, sanayi üretimi, ÜFE, kapasite kullanım oranı verileri takip edilecek. Aralık ayında perakende satışlar verisi düşük talep ve online satışların azalmasıyla aylık %0,7 düşüş kaydetmişti. Ocak ayında ise teşvik paketine ilişkin olumlu beklentilerin harcamalara yansıması ile aylık artış beklenmekte. Sanayi üretimi aralıkta aylık %1,6 artmıştı. İmalat PMI verilerinin güçlü genişleme bölgesinde gelmesi ve kısıtlamaların üretimi çok fazla etkilememesi nedeniyle ocak ayında aylık artış görülmesi beklenmekte. Ayrıca çarşamba günü FOMC toplantı tutanakları da takip edilecek. Daha önce piyasada varlık alımlarının ne zaman başlayabileceğine dair tartışmalar izlenmişti fakat Powell açıklamalarında buna dair sinyal vermemişti. Perşembe günü de haftalık işsizlik maaşı başvuruları takip edilecek. Geçtiğimiz haftalarda yeni işsizlik maaşı başvurularında sınırlı bir iyileşme gözlemlesek de pandemi öncesi seviyelerin üzerindeki seyrini sürdürmekte ve güçlü bir teşvik paketine ihtiyaç olduğuna işaret etmekte.

Avrupa tarafında haftaya AB’ye ilişkin aralık ayı sanayi üretimi ve dış ticaret ve Almanya’nın son çeyrek nihai GSYH izleyerek başlayacağız. Salı günü ise AB’nin son çeyrek revize büyüme verileri takip edilecek. Öncü veriler Avrupa genelinde ekonominin tekrar daralma bölgesine geçtiğini göstermişti. Açıklanan verilere göre AB ekonomisi son çeyrekte yıllık %5,1, çeyreklik bazda ise %0,7 daralmıştı. Cuma günü şubat öncü PMI verileri izlenecek. Bir önceki ay kısıtlamalarla hizmet sektörü PMI verilerindeki belirgin düşüş bileşik PMI’nın gerilemesine neden olmuştu. AB geneli 2021 yılına keskin bir düşüşle başlamış ve imalat PMI üretim endeksi son 7 ayın en düşüğüne gerilemişti. İngiltere’de ise PMI verilerindeki düşüş Avrupa’ya göre daha belirgindi. Kısıtlamalara ek olarak Brexit sonrası artacak maliyetler ve ihracattaki olası düşüş PMI verilerinde belirleyici olmuştu. PMI verileri son çeyrekte görülen daralmanın devam edip etmediği hakkında ipucu verecektir. Beklentilere yönelik olarak bu hafta şubat ayı Almanya ve AB’ye ilişkin ZEW beklentiler endeksi ve tüketici güven endeksi izlenecek. Devasa teşviklere rağmen vaka sayılarındaki seyir, mutasyonlu virüs haberleri ve aşılama sürecinin yavaş ilerlemesi tüketici güveninde ve diğer beklentilere ilişkin endekslerde tatmin edici yükselişi engellemekte. Perşembe günü ayrıca ECB tutanakları da izlenecek.

Çin’de haftanın ilk 3 iş günü tatil ve hafta boyunca önemli bir veri akışı bulunmamakta. Japonya’da ise çarşamba günü dış ticaret verileri ve cuma günü PMI verileri takip edilecek.

Yurt içinde ise bugün ocak ayına ilişkin konut satışları ve merkezi yönetim bütçesi, salı günü aralık dönemi konut fiyat endeksi, perşembe günü şubat ayı tüketici güveni, cuma günü ise aralık ayı uluslararası yatırım pozisyonu ve ocak ayına ilişkin TOBB açılan ve kapanan şirketler verisi takip edilecek. Perşembe günü ise TCMB’nin PPK toplantısı bulunmakta. Ayrıca cuma günü Fitch’in Türkiye değerlendirmesini yayınlaması bekleniyor. Fitch’in Türkiye için kredi notu ‘BB-‘ seviyesinde, görünümü ise ‘Negatif’te bulunuyor.

Aralık ayı bütçe verilerine göre 2020 yılında bütçe açığı, 2019 yılındaki 124,7 milyar TL’den 172,7 milyar TL’ye yükselmiş ve bütçe açığının GSYH’ye oranı %2,9’dan %3,6’ya çıkmıştı. Harcamaların öngörülerin hemen altında ve gelirlerin ise güçlü büyüme performansıyla öngörülerin üzerinde gerçekleşmesi, YEP tahminlerinden daha iyi bütçe açığını beraberinde getirdi. YEP’te 2020 yıl sonu bütçe açığı tahmini 239,2 milyar TL iken, GSYH oranı %4,9 seviyesindeydi. 2020 yılında faiz dışı açık/GSYH oranı %0,8 gerçekleşirken 2019 yılında bu oran %0,6 idi. Bütçe dengesi verisi öncesinde nakit dengesi verisini takip etmekteyiz. Ocak ayında nakit açığı aylık 26 milyar TL olurken aralık ayında bu rakam 46 milyar TL idi. Geçen sene ocak ayında TCMB’nin Hazine’ye kar aktarımı nedeniyle Hazine nakit dengesi 30 milyar TL fazla gerçekleşmişti. Ocak 2021 özelinde baktığımızda gelirlerde aylık %6,6 düşüş, giderlerde %19,4 azalma görmekteyiz. Faiz ödemeleri tarihi yüksek seviyede gerçekleşirken, faiz dışı giderler %32 azaldı. Bu veriler ışığında ocak ayında bir önceki aya göre bütçe açık miktarının azalmasını, kümülatif olarak ise bütçe açığının ise 220 milyar TL seviyelerine yaklaşmasını beklemekteyiz.

Aralık ayında toplam konut satışlarının aylık %5,8, ipotekli konut satışlarının ise %40,2 gerilemesiyle, iç talebin baskılanmaya devam ettiğini ve konut satışlarında aylık azalış trendinin devam ettiğini görmüştük. 2020 geneline baktığımızda ise salgın koşullarına rağmen salgında ilk dalga sonrası sağlanan avantajlı konut kredisi faizleriyle ipotekli konut satışları %72,4, toplam konut satışları ise %11,2 artmış oldu. Artan faiz oranları ve TCMB’nin kararlı sıkı para politikası duruşu ile bundan sonraki süreçte konut satışlarında aylık düşüş görmeye devam etmemiz olası gözükmekte.

ŞİRKET HABERLERİ

Anadolu Isuzu (ASUZU, Nötr): Şirketin 15 Ekim 2020 tarihinde katılım gösterdiği Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı’nın açmış olduğu otobüs ihalesinde, ihale makamı tarafından 11 Kasım 2020 tarihinde şirkete tebliğ edilen karara göre; yapılan incelemeler sonucunda, teklifin idari ve teknik şartnamede yer alan bazı gereklilikleri sağlayamadığı gerekçesiyle değerlendirme dışı bırakıldığı, 12 Kasım 2020 tarihli açıklamada duyurulmuştu. Şirketce 25 Kasım 2020 tarihinde yapılan itirazen şikayet başvurusunun, Kamu İhale Kurulu’nun (KİK) 19.01.2021 tarihinde tebliğ edilen kararı ile reddedildiğinin öğrenilmesi üzerine, Şirket tarafından 11 Şubat 2021 tarihinde, ilgili KİK kararına karşı yürütmeyi durdurma talebi ile iptal davası açılmıştır.

Halk GYO (HLGYO, Sınırlı Pozitif): Şirket’in %100 bağlı ortaklığı konumunda olan Halk Yapı Projeleri Geliştirme A.Ş. ile Marmara Metal Mamulleri Ticaret A.Ş. arasında, Kocaeli Dilovası’nda bulunan arsalar üzerinde geliştirilecek “Dilovası Sanayi Merkezi Projesi” için, %50 – %50 gelir paylaşımlı olacak şekilde, “arsa satışı karşılığı hasılat paylaşımı sözleşmesi” imzalanmıştır.

Net Holding (NTHOL, Nötr): K.K.T.C. Bakanlar Kurulu mevcut sokağa çıkma yasağını tüm ilçe ve ilçelere bağlı yerleşim yerlerini kapsayacak şekilde 22 Şubat 2021 saat 05.00’a kadar uzatmıştır. Bu kararlar sonucunda Şirket’in K.K.T.C.’de bulunan tüm otel ve casinoları söz konusu tarihe kadar kapalı olacaktır.

Otokar (OTKAR, Sınırlı Pozitif): Şirket hisse başına 16,6666666 TL brüt kar payı dağıtımını genel kurula teklif etme kararı almıştır. Teklif edilen nakit kar payı hak kullanım tarihi 24.03.2021’dir. Cuma günkü hisse kapanışına göre kar payı verimi %4,2 olarak hesaplanmıştır.

Tat Gıda (TATGD, Sınırlı Pozitif): Tat Gıda’nın 2020 yılı son çeyrek net dönem karı 93,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde 21,2mn TL net dönem karı kaydetmişti. Son çeyrekteki yüksek kar rakamıyla birlikte Şirketin 2020 yılı net dönem karı 2019’a göre %152,9 artışla 167,3mn TL olmuştur.

Tat Gıda, süt ve süt ürünleri iş koluna ait üretim tesisleri ve ilgili diğer tüm varlık ve yükümlülüklerin 2021 yılı içerisinde satışına karar verilmesine istinaden, 1 Ocak – 31 Aralık 2019 ve 1 Ocak – 31 Aralık 2020 dönemine ilişkin kar veya zarar ve diğer kapsamlı gelir tablosunda SEK kaynaklı gelir ve giderlerinin tamamı “durdurulan faaliyetler dönem karı/(zararı)” altında sınıflandırmıştır. Bu düzeltme nedeniyle çeyreksel bazda detay veriler bulunmamaktadır. Yıllık bazda düzeltilmiş verilerle ilgili analiz aşağıdadır.

Şirketin yıllık satış gelirleri 2020 yılında 2019’a göre %45,1 oranında artarak 802,9mn TL’ye yükselirken, satışların maliyeti %44 oranında artmış ve buna bağlı olarak brüt kar %47,8 oranında artarak 253,7mn TL olarak gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler ise aynı dönemde %35,5 artışla 133,9mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 2mn TL gelir elde eden şirketin faaliyet karı %46,6 oranında artmış ve 121,9mn TL’ye yükselmiştir. Şirket finansman tarafında ise 26,5mn TL gider kaydetmiştir. Vergi öncesi karı 96,7mn TL olan şirket, 25,4mn TL vergi gideri ve 96mn TL durdurulan faaliyetlere ilişkin net dönem karı sonrası 167,3mn TL net dönem karı elde etmiştir.

SEKTÖR HABERLERİ

Halka Arz Düzenleme: Borsa İstanbul’un yayımladığı Kotasyon Yönergesi’nde değişikliğe gidilerek, “Halka arz edilen payların piyasa değeri” şartı, Alt Pazar için 20 milyon TL’den 40 milyon TL’ye, Ana Pazar için 50 milyon TL’den 75 milyon TL’ye, Yıldız Pazar için 200 milyon TL’den 300 milyon TL’ye yükseltildi.

Otomotiv: OSD verilerine göre, Ocak ayında otomotiv sektörünün yurt içi satışları %61 artışla 45,2bin adet, yurt dışı satışları ise %14 azalışla 77,6bin adet olmuştur. Toplam üretim ise %3 azalışla 106,2bin adet seviyesinde gerçekleşmiştir.

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Vakıf GYO (VKGYO): Şirket’in 4Ç2020’deki net dönem karı yıllık %24,2 oranında azalarak 73,1mn TL’ye gerilemiştir. Şirket’in son çeyrekteki satış gelirleri yalnızca 2,5mn TL olarak gerçekleşirken, 23,5mn TL net finansman geliri kaydedilmesi karı desteklemiştir. Diğer yandan, yatırım amaçlı gayrimenkuller değer artışından da 64,5mn TL gelir yazılması (4Ç2019: 97,3mn TL) karı destekleyen bir diğer kalem olmuştur. Dördüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 2020 yılındaki net dönem karı ise 118,6mn TL olarak gerçekleşmiş ve yıllık %23,3 oranında artış göstermiştir.

FAİZ PİYASALARI

Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %17 seviyesinde değişmeyerek yatay seyretti. TCMB toplamda piyasayı 284 milyar TL ile haftalık repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı ve tüm fonlama haftalık repo ihaleleriyle sağlandı. TCMB sadeleşme politikasıyla uyumlu olarak cuma günü 71 milyar TL (%17’den, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Sadeleşme politikası ile uyumlu olarak diğer kanallardan fonlama yapılmadı.

ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi cuma günü %1,16 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,15-%1,21 bandında hareketin ardından, %1,21 seviyesinden günü kapattı.

Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisi genelinde faizlerde sınırlı değişimlerle görece yatay hareket gözlendi. Bu kapsamda, günlük bazda faizlerde kısa, orta ve uzun vadeli tarafta 10 baz puana yaklaşan değişimler görüldü. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık bazda değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 10 baz puana yaklaşan düşüşler görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta ise 10 baz puana varan yükselişler gözlendi.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi