SABAH STRATEJİSİ
Rusya – Ukrayna arsasında diplomatik görüşmelerde bir ilerleme kaydedilmemesi, ABD’de yüksek gelmeye devam eden enflasyon ve şahin ECB toplantısı ile dün borsalarda tekrar satış vardı. Almanya DAX endeksi %3 oranında düşüş kaydetti. ABD borsaları ise kapanışa doğru bir miktar toparlansalar da günü %0,3 – %1 arasında kayıplarla kapattı. Bu sabah da dünkü kapanışlara paralel düşüşler gözlenirken, Avrupa vadelileri de ekside. Asya tarafına bakıldığında, MSCI Asya Pasifik endeksi %2 civarında aşağıda. Diğer yandan, Ons Altın 2.000, Brent petrol ise 110 USD’nin altında kısmi satıcılı bir görüntü sergiliyor. Dün 2.068 seviyesine yükseldikten sonra buradan satışlarla karşılaşan ve günü 2.042 seviyesinden yatay bir görüntüyle kapatan BIST100 endeksinin güne de yatay bir açılışla başlamasını bekliyoruz. Yurtdışı borsalardaki görüntü, 15 seviyesine dayanan Dolar/TL’nin bankacılık hisselerinde baskı yapma potansiyeli ile endeks 2.060 seviyesinin altında kalabilir. Aşağıda ise dünkü en düşük seviye olan 2.027 destek olabilir. Endeks gün içerisinde söz konusu seviyeler arasında dalgalanabilir. Aksi durumda, satış baskısının artması ve 2.027 desteğinin altına kayma gözlenmesi durumunda 2.005 hedefe girebilir.
MAKROEKONOMİ
- İş gücüne katılım oranındaki düşüş işsizlik oranına aşağı yönlü etki ederken, istihdam oranındaki azalış ise buradaki etkiyi dengeledi. Arındırılmış verilere göre ocak ayında işsizlik oranı %11,4’te yatay seyretti, arındırılmamış işsizlik oranı ise %11,3’ten %12,1’e yükseldi. Arındırılmış verilere göre işsiz sayısı 21 bin kişi artarken, istihdam ve iş gücüne katılım oranları kısmi geriledi. İş gücüne katılım oranı %52,7’den %52,6’ya, istihdam oranı da %46,7’den %46,5’e geriledi (Şekil 1). Haftalık ortalama çalışma saatleri ise 45,1’den 45,3 saate yükseldi.
- Arındırılmış verilere göre istihdam ocakta 43 bin kişi azaldı. İşsiz sayısı bir önceki ayda 48 bin kişilik sınırlı artış sonrası ocakta aylık 21 bin kişi ile daha sınırlı arttı. Genç nüfus işsizliği ise %21,6’da yatay seyretti.
- Erkek istihdam göstergeleri ile kadın istihdam göstergeleri arasında kısmi farklılaşma görülmekte. Ocak ayında kadın işsizlik oranı %13,9’dan %13,6’ya gerilerken, erkek işsizlik oranı ise %10,1’den %10,3’e yükseldi. İş gücüne katılım ve istihdam oranı da erkeklerde gerilerken, kadınlarda ise arttı.
- Tamamlayıcı göstergelerde görece yatay seyir gözlenmekte. Kadınlara ilişkin tamamlayıcı istihdam göstergelerinde erkeklere göre pozitif seyir dikkat çekmekte.
- Tamamlayıcı göstergelere baktığımızda ocak ayında atıl iş gücü oranı %22,8’den %22,9’a, daha fazla çalışmak istediği halde haftalık 40 saatten az çalışan kişilerin de işsiz sayısına eklenerek bulunan zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %15,6’dan %15,7’ye, işsiz ve potansiyel iş gücünün bütünleşik oranı %18,9’dan %19’a kısmi yükseldi.
- OVP’de 2022 yılı ortalama işsizlik oranı tahmini %12 seviyesinde. Bu dönemde özellikle ihracatın desteklediği sanayi istihdamı ve ertelenen turizm seyahatlerinin devreye girmesiyle hizmet sektöründe istihdam artışı beklenmekte. Fakat özellikle jeopolitik risklerin artışı kısa ve orta vadede özellikle hizmet istihdamı üzerinde aşağı yönlü risk unsuru olabilecektir. Ayrıca mart ayı sektörel güven endeksleri ve reel kesim güven endeksinde çalışan sayısı beklentisi alt endeksleri jeopolitik risklerin istihdam üzerinde hangi ölçekte etki edeceğine dair bilgi vermesi açısından yakından izlenecektir.
ABD tarafında, şubat ayına ilişkin TÜFE verisi takip edildi. ABD’de TÜFE artmaya devam etti ve şubat ayında beklentilerle uyumlu olarak aylık %0,8 ve yıllık %7,9 arttı. Alt kalemlere bakıldığında yıllık genele yayılan artışlar görülürken, enerji kaleminde aylık %3,5 ve yıllık %25,6 artış, ikinci el arabalarda ise yıllık %41,2’lik artış dikkat çekici. Son dönemde salgına yönelik kısıtlamalar hafifletilse de Ukrayna ve Rusya arasındaki krizin etkileri bir müddet daha emtia ve enerji fiyatları kaynaklı enflasyona baskı yapacaktır. Önümüzdeki haftaki Fed toplantısında ise güçlü büyüme görünümü, beklentiler dahilinde gelen enflasyon verileri ve jeopolitik belirsizliklerle piyasa beklentilerine uyumlu şekilde Fed’in, faizleri 25 baz puan artırması olası.
Ayrıca ABD’de 5 Mart haftasına ilişkin yeni işsizlik maaşı başvuruları 216 bin kişiden 227 bin kişi seviyesine hafif yükselmekle birlikte düşük seviyelerdeki seyrini sürdürdü ve sıkı istihdam piyasası koşullarının devam ettiğine işaret etti.
Bunun yanında, dün ECB’nin faiz kararı takip edildi. Beklenildiği üzere faizlerde herhangi bir değişiklik yapılmazken, varlık alım programının beklenenden daha hızlı bitirileceği sinyali verilerek şahin bir duruş sergilendi. ECB, karar metninde Ukrayna ve Rusya krizine atıf ile belirsizliklere vurgu yaptı. ECB varlık alım programını revize etti ve 3. çeyrekte APP’nin tamamen bitirilebileceğini vurguladı. Dikkat çekici olarak faizlerde düşürme ihtimalini ortadan kaldırırken, varlık alım programının sona ermesinden bir süre sonra faizlerin artırılacağı belirtildi. Ayrıca toplantı sonrası konuşan ECB Başkanı Lagarde, enflasyon tahminlerinin yükseltildiğini, büyümenin ise aşağı yönlü revize edildiğini ve baz senaryoda halen güçlü bir büyüme olduğunu söyledi.
Yurt dışında bugün veri takvimine bakıldığında,
ABD tarafında, TSİ 18’de mart ayına ilişkin Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi öncü verisi takip edilecek. Şubat ayında endeks enflasyonist baskıların etkisiyle 67,2’den 62,8’e gerilemişti. Son jeopolitik gerilimin enflasyonu artırması beklendiğinden kısa vadede salgına yönelik kısıtlamaların gevşetilmesine rağmen tüketici güveninde gerileme olası gözükmekte. Bu kapsamda, mart ayında endeksin 61’e gerilemesi bekleniyor.
Ayrıca Almanya’da TSİ 10’da şubat ayına ilişkin nihai TÜFE verisi açıklanacak. Öncü verilere göre TÜFE, enerji fiyatlarındaki artışın etkisiyle aylık %0,9 artarken, yıllık ise %4,9’dan %5,1’e yükselmişti. Özellikle, önümüzdeki dönemde Rusya ve Ukrayna kaynaklı jeopolitik risklerin enerji ve diğer emtia fiyatları üzerindeki etkileri ve arz sıkıntılarının seyri enflasyon üzerinde belirleyici olacaktır.
Bunun yanında, İngiltere’de TSİ 10’da ocak ayına ilişkin GSYH büyüme verisi açıklanacak. İngiltere ekonomisi aralık ayında aylık %0,2 daralırken, 4. çeyrekte %1 büyümüştü ve 2021 yılında ise baz etkisinin de katkısıyla %7,5 büyümüştü. Ocak ayında ise İngiltere büyüme verisinin Omicron vaka sayısındaki artışla tüketicilerin daha tedbirli davranmaları nedeniyle %0,1 oranında sınırlı artışla yataya yakın seyretmesi beklenmekte.
Yurt içinde ise, TSİ 10’da ocak ayına ilişkin sanayi üretimi verisi takip edilecek. Sanayi üretimi aralık ayında %0,3 olan beklentilerin üzerinde aylık %1,6, yıllık bazda ise %14,4 artmıştı. Ocak ayında imalat PMI 50,5’e geriledi fakat genişleme bölgesinde kalmaya devam etti, ihracat rekor seviyelerinden gerilerken, elektrik tüketimi de İran kaynaklı enerji arzındaki sıkıntılara rağmen tarihsel ortalamalarının üzerinde kalmaya devam etti, reel kesim güven endeksi artarken, kapasite kullanım oranı ise sınırlı geriledi. Bu açıdan öncü göstergeler sanayi üretiminde ivme kaybı olabileceğine işaret etmekte. Bloomberg beklentisi, sanayi üretiminin yıllık bazda %14,4’ten %8,4’e gerilemesi yönünde. Ukrayna ve Rusya krizinin tedarik zincirine etkileri, yüksek emtia seviyeleri ve fiyat baskıları ise sanayi üretimi için risk faktörü olmaya devam edecektir. Büyümenin talep yönünü göstermesi açısından takip edilen bir gösterge olan perakende satış hacmi aralık ayında aylık %2,7 gerilerken, yıllık %15,5 artış kaydetmişti. Ocak ayında reel ölçekte kredi kartı harcamalarında belirgin düşüş görmemiz nedeniyle perakende satış hacminde aylık bazda düşüş görmemiz olası.
Ayrıca TSİ 10’da ocak ayına ilişkin cari işlemler dengesi açıklanacak. Cari açık aralık ayında 3,8 milyar USD olmuştu. Yıl genelinde ise dış ticaret açığındaki iyileşme, ikincil gelir dengesinde toparlanma ve turizm ve taşımacılık gelirlerindeki güçlenmeyle 2021 yılında cari açık 14,9 milyar USD’ye gerilemişti. Bu yıl ocak ayında ise dış ticaret açığında enerji ithalatının etkisiyle rekor bir artış gördük, dış ticaret açığındaki genişlemenin sürmesi ise desteği hız keserek de olsa süren hizmetler dengesine rağmen ocakta, aralık ayının da belirgin üzerinde bir cari açık görebileceğimizi gösteriyor. Bloomberg beklentisi ise ocak ayında aylık 7,3 milyar USD cari açık yönünde. Önümüzdeki dönemde ise Ukrayna ve Rusya krizinin birçok kanaldan cari denge üzerindeki etkileri izlenecektir.
Diğer yandan, TSİ 10’da TCMB tarafından mart ayı Piyasa Katılımcıları Anketi yayınlanacak. Şubat ayında TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre katılımcılar, yıl sonu enflasyon beklentilerini yukarı yönlü revize etmeye devam etmiş, kur beklentilerinde de sınırlı aşağı yönlü revize görülmüştü. Bu seneye ilişkin cari açık beklentisinde sınırlı yükseliş gözlenirken, büyüme beklentisi ise yatay seyretmişti. Bu ay ise özellikle Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilimin makroekonomik beklentilere nasıl yansıdığını görmemiz açısından anket önemli olacaktır.
ŞİRKET HABERLERİ
Alarko Holding (ALARK, Sınırlı Pozitif): Şirket 2021 yılı 4. çeyreğinde 777,7mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydetmiştir. Ortalama piyasa beklentisi Holding’in 153mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydedeceği yönündeydi. Bir önceki yılın aynı döneminde Holding, 542,2mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydetmişti. Şirketin satış gelirleri 4Ç2021’de bir önceki yılın aynı döneminde göre 478,7mn TL artarak 714,3mn TL olmuştur. Satışların maliyeti ise 809,7mn TL artmış ve 971,5mn TL gerçekleşmiştir. Buna bağlı olarak 257,2mn TL brüt zarar kaydedilmiştir. Geçen yılın aynı döneminde 73,8mn TL brüt kar kaydedilmişti. Operasyonel giderler aynı dönemde %82 oranında artarak 57,1mn TL gerçekleşmiştir. Şirket kur farkı kaynaklı 363,9mn TL diğer faaliyet karı yazmıştır. 4Ç2020’de 65,3mn TL diğer faaliyet zararı yazmıştı. Böylece 49,5mn TL faaliyet karı kaydetmiştir. Holding, özkaynak yöntemine göre değerlenen yatırımlardan bu çeyrekte özellikle Alcen Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hiz.A.Ş. değer artışı kaynaklı 711mn TL gelir kaydedilmiştir. Buna ilaveten yatırım faaliyetlerinden gelirler de 80mn TL’den 176,4mn TL’ye yükselmiştir. Finansman giderleri 35,5mn TL olarak kaydedilirken 67,1mn TL vergi gideri yazıldıktan sonra, 777,7mn TL ana ortaklık net dönem karı gerçekleşmiştir.
4. çeyrek finansallarıyla beraber şirketin 2021 yılı ana ortalık net dönem karı 1.274,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. 2020 yılında 802mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydedilmişti.
Ülker Bisküvi (ULKER, Sınırlı Negatif): Ülker 2021 yılının son çeyreğinde 1.119mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmiştir. Piyasanın ortalama ana ortaklık net dönem zararı beklentisi 962mn TL iken, bizim zarar beklentimiz 924mn TL idi. Tahminimizdeki sapmada kurlardaki yüksek artış kaynaklı finansman giderlerinin beklentimizden yüksek gerçekleşmesi etkili olmuştur. Diğer taraftan Şirket’in FAVÖK’ü ise 832,6mn TL ile 692mn TL’lik piyasa beklentisini aşmıştır. Bir önceki yılın aynı döneminde Şirket 399,9mn TL ana ortaklı net dönem karı kaydedilmişti. Satış gelirleri son çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre, satış hacmindeki %0,4’lük hafif daralmaya karşın, satış fiyatlarındaki artışın etkisiyle %50,4 oranında artarak 4.118mn TL’ye ulaşırken, şirketin brüt karı da %49,7 oranında artmış ve 1.234,5mn TL olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde şirketin operasyonel giderleri %40 oranında artarken, diğer faaliyetlerden kurlardaki artış kaynaklı 359mn TL gelir kaydedilmiştir. Böylece şirketin faaliyet karı bir önceki yılın aynı dönemine göre %165,3 oranında artarak 1.130mn TL’ye çıkmıştır. Şirket’in FAVÖK’ü ise %52,1’lik artışla ile 832,6mn TL olarak gerçekleşmiştir. Yatırım faaliyetlerinden 4Ç2020’deki 294,6mn TL’lik gidere karşın 4Ç2021’de kurlardaki sert yükseliş kaynaklı 3,754,6mn TL gelir kaydedilirken, 5998,6mn TL’lik net finansman gideri kaydedilmiş ve bu durum yüksek ana ortaklık net dönem zararı kaydedilmesinde ana etken olmuştur.
Son çeyrek yüksek zarar rakamıyla birlikte şirket 2021 yılını 464,3mn TL’lik ana ortaklık net dönem zararıyla kapamıştır. 2020 yılında Ülker 1.081,4mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştı.
Torunlar GYO (TRGYO, Sınırlı Pozitif): Torunlar GYO’nun 4Ç2021’deki (konsolide) net dönem karı 5.240mn TL net olarak gerçekleşmiştir. Şirket, 4Ç2020’de 737,4mn TL net dönem karı yazmıştı. Bizim 4Ç2021 için net dönem karı beklentimiz 5.588mn TL iken, piyasanın ortalama kar beklentisi 4.302mn TL idi. Yatırım amaçlı gayrimenkul değer artışından 5.448mn TL gelir yazılması (Beklentimiz: 5.846mn TL, 4Ç2020: 743,9mn TL) karın yüksek gelmesinde önemli bir faktör olmuştur. Torunlar GYO’nun 4Ç2021’deki satış gelirleri 460,6mn olarak (Beklenti: 449mn TL) gerçekleşmiş ve yıllık %39,8 oranında büyüme kaydetmiştir. Şirket’in kira gelirleri yıllık %75,8 oranında artarak 4Ç2021’de 238,3mn TL’ye yükselirken, konut ve ofis satış gelirleri 147,8mn TL ile bir önceki yılın son çeyreğine göre %8,3 oranında düşüş göstermiştir. Şirket’in brüt karı ise 403,3mn TL ile yıllık %73,9 oranında yükselirken, FAVÖK 340,4mn TL (Beklenti: 309mn TL) gerçekleşmiş ve aynı dönemde %71,6 oranında artmıştır. FAVÖK marjı ise %73,9 (4Ç2020: %60,2) olmuştur. Diğer yandan, bu çeyrekte 654,6mn TL net finansman gideri (4Ç2020: 179,4mn TL net finansman gideri) yazılırken, özkaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlardan 105,6mn TL gelir kaydedilmiştir.
Dördüncü çeyrek karı sonrasında Torunlar GYO’nun 2021 yılındaki net dönem karı 5.307mn TL olmuştur. Şirket 2021 yılında 293mn TL kar elde etmişti.
Yataş (YATAS, Sınırlı Pozitif): Yataş 4Ç2021’de piyasa beklentisinden yüksek, 107,7mn TL ana ortaklık net dönem karı açıklamıştır. Ortalama piyasa beklentisi 66mn TL idi. Şirket geçen yılın aynı döneminde ise 71,4mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2021’de 4Ç2020’ye göre %57 artarak 984mn TL’ye yükselirken, brüt kar %29,9 yükselmiş ve 328,6mn TL’ye çıkmıştır. Şirket’in brüt kar marjı ise 4Ç2020’ye göre 7 puan düşerek %33,4 olarak gerçekleşmiştir. Yataş’ın operasyonel giderleri aynı dönemde %40,5 artmış ve 204mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden net 1,9mn TL gelir kaydedilmesinin ardından esas faaliyet karı %31,7 oranında artarak 126,4mn TL’yi göstermiştir. Bunun yanında Şirket’in FAVÖK’ü %15,9 oranında artarak 147,7mn TL olurken, FAVÖK marjı da %20,3’ten %15’e gerilemiştir. Son çeyrekte yatırım faaliyetlerinden gelirler 20,7mn TL olarak gerçekleşmiştir. Diğer yandan, Şirket’in finansman tarafında 11,4mn TL gider kaydetmiştir. Son olarak 28,1mn TL vergi gideri kaydeden Şirket’in, ana ortaklık net dönem karı 107,7mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir.
Dördüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 2021’deki ana ortaklık net dönem karı bir önceki seneye göre %50,6 artarak 256,1mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir.
Anadolu Efes (AEFES, Sınırlı Negatif): Fitch Ratings (“Fitch”) Anadolu Efes’in BBB- olan yabancı ve yerel para cinsinden uzun vadeli kredi notunu bir kademe indirerek notunu BB+ seviyesine çekmiştir. Fitch ayrıca tüm notları negatif izlemeye almıştır. Şirketin faaliyetlerini yürüttüğü ülkelerdeki zorlu makroekonomik ortam, not revizyonunun ana itici gücü olurken, Şirketin döviz pozisyonu da dahil olmak üzere likiditesi yeterli olarak değerlendirilmiştir.
ODAS Elektrik Üretim Sanayi (ODAS, Sınırlı Pozitif): Şirket’in Özbekistan Khorzem bölgesindeki Doğalgaz Çevirim Santralinin 36 MW’lık kısmının devreye girdiği ve ticari üretime başlandığı açıklanmıştır. Takip eden dönem içinde de kademe kademe devreye alma çalışmaları devam edecektir.
Türk Telekom (TTKOM, Sınırlı Pozitif): Türk Telekom paylarının satışına ilişkin olarak Türkiye Varlık Fonu (“TVF”) ile, TTKOM sermayesinin %55’ini temsil eden ve LYY Telekomünikasyon A.Ş.’nin (“LYY”) sahip olduğu 192,5 milyar adet A grubu nama yazılı payın, TVF’ye satışı amacıyla görüşmelere başlanıldığı duyurulmuştu. Bu payların tamamının TVF’ye 1,65 milyar USD bedel karşılığı satışı için 10 Mart 2022 tarihinde bir hisse devir sözleşmesi LYY ve TVF arasında imzalanmıştır. Hisse devir işlemleri gerekli yasal izinlerin alınması ve sözleşmede sayılan ön koşulların tamamlanmasını müteakiben gerçekleşecektir. Ayrıca TTKOM’un bağımsız denetimden geçmiş 2021 yılı konsolide mali tabloları esas alınarak Şirket Genel Kurulu tarafından dağıtımına karar verilecek kar payından satışa konu hisselere ait tutarın da LYY’ye ödenmesi konusunda taraflar mutabık kalmışlardır.
Şirketin dünkü hisse kapanış fiyatına göre toplam piyasa değeri yaklaşık 2,3 milyar dolar olup, alım fiyatına göre hesaplanan piyasa değeri 3 milyar dolar seviyesindedir. (1,65 milyar dolar %55’lik hisse)
Vestel Elektronik (VESTL, Sınırlı Pozitif): Şirket’in %100 bağlı ortaklığı Vestel Ticaret AŞ tarafından, Amerika Birleşik Devletleri’nin New York Eyaletinde Vestel Ticaret AŞ’nin %100 hissedarlığında Vestel USA Inc. isimli yeni bir şirket kurulmuştur. Yeni kurulan şirket vasıtasıyla, Kuzey Amerika’da artan iş hacmi ve müşteri portföyünün yakından takip edilmesi ve yönetilmesi, pazar araştırmaları ile pazardaki ihtiyaçların doğru bir şekilde tespit edilmesi, bu sayede mevcut ürün gamının adaptasyonu ve pazara özel ürünlerin geliştirilmesi amaçlanmaktadır.
Zorlu Enerji (ZOREN, Nötr): Zorlu Enerji Elektrik Üretim A.Ş. Yönetim Kurulu’nun kararıyla, Zorlu Enerji Elektrik Üretim A.Ş. Kazakistan Şubesi’nin tasfiye edilmesine karar verildiği ve tasfiye işlemlerine başlandığı açıklanmıştır.
SEKTÖR HABERLERİ
Halka Arz: Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Ensari Deri Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ ile Smart Güneş Enerjisi Teknolojileri Araştırma Geliştirme Üretim Sanayi ve Ticaret AŞ’nin halka arzını onayladı. SPK, Ensari Deri Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ’nin pay başına 14,0 liradan, Smart Güneş Enerjisi Teknolojileri Araştırma Geliştirme Üretim Sanayi ve Ticaret AŞ’nin ise yine pay başına 14,0 liradan halka arzına onay verdi.
İnşaat: İnşaat maliyet endeksi, 2022 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre %15,24 bir önceki yılın aynı ayına göre %79,91 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %10,12, işçilik endeksi %33,83 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %98,20, işçilik endeksi %41,02 arttı.
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ
Baştaş Başkent Çimento (BASCM): Şirket, inşaat, makina, ekipman ve montaj ile birlikte tahmini 18mn Euro harcama bütçesi öngörülen ve yine tahmini 16 ay yatırım süresi ihtiva eden “Atık Isı Geri Kazanım-WHRS” projesi ile, ön kule ve soğutmadan gelecek atık ısılar elektrik üretimine dönüştürecektir. Kurulu gücü ile 13,7 MWh’e kadar üretim yapabilecek tesisi, 89.000 MWh/y elektrik üretimi ve doğaya 42.800 ton daha az CO2 salınımını sağlayacaktır. Toplam 18mn Euro harcama bütçesi öngörülen yatırımda, ana sözleşme imzalanmıştır.
Akfen Gayrimenkul (AKFGY): Şirketin Rusya’daki dört otelinin işletmecisi olan Accor Grubu yaptığı açıklama ile Rusya’daki büyüme ve yeni otel açma operasyonlarını askıya aldığını belirtmiştir. Accor’un, şirketin otellerinin de dahil olduğu mevcut otel operasyonları devam etmekte ve ayrıca Samara Ofis binasındaki kiracıları da faaliyetlerini sürdürmektedir.
Yünsa (YUNSA): Şirketin Yönetim Kurulu hisse başına brüt 0,84 TL kar payı (net 0,76 TL) dağıtımını Genel Kurul onayına sunmaya oy birliğiyle karar vermiştir. Son kapanış fiyatına göre temettü verimi %5,4 olarak hesaplanmaktadır.
FAİZ PİYASALARI
Perşembe günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %14 seviyesinde gerçekleşti. TCMB dün 74 milyar TL’lik (%14’ten, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise haftalık repo ihaleleri kaynaklı 340 milyar TL oldu.
ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %1,95 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,91-%2,02 bandında hareketin ardından %1,99 seviyesinden günü kapattı.
Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisinde kısa vadeli tarafta görece yatay seyir gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta yükselişler görüldü. Bu kapsamda, günlük bazda kısa vadeli tarafta görece yatay seyir gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 25 baz puana varan yükselişler görüldü.
Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi